• Haberler
  • Gündem
  • 'Zorunlu müdafilik hakkıyla yapılıyor, avukatlar itham edilemez'

'Zorunlu müdafilik hakkıyla yapılıyor, avukatlar itham edilemez'

Afyonkarahisar Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, zorunlu müdafilik hizmeti hakkında bilgi vererek bu hizmetin görev sınırlarını açıkladı. Şahin, bu hizmeti yürüten meslektaşlarına gelen eleştirileri değerlendirdi.ZORUNLU KILINAN DÜZENLEMEBaro Başkanı Av. Turgay Şahin, Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK) ile zorunlu müdafilik kavramının hukuk dünyasına girdiğini hatırlattı. Savunmanın temel bir hak olup, vazgeçilemez, yoksun bırakılamaz biçimde vardığı son noktayı [&hellip]

Afyonkarahisar Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, zorunlu müdafilik hizmeti hakkında bilgi vererek bu hizmetin görev sınırlarını açıkladı. Şahin, bu hizmeti yürüten meslektaşlarına gelen eleştirileri değerlendirdi.
ZORUNLU KILINAN DÜZENLEME
Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK) ile zorunlu müdafilik kavramının hukuk dünyasına girdiğini hatırlattı. Savunmanın temel bir hak olup, vazgeçilemez, yoksun bırakılamaz biçimde vardığı son noktayı zorunlu müdafilik olarak tanımlayan Şahin, “Avukat tutacak gücü olmayıp maddi imkânı olmayanlara devlet ücretini ödeyerek bir avukat görevlendirmesini sağlar. Zorunlu müdafilik, şüpheli veya sanık avukat tutmak istemese de bazı suçlar için zorunlu olarak bir müdafinin duruşmada ya da soruşturma safhasında hukuki yardımda bulunulmasıdır. Zorunlu müdafilik, bu noktada gerekli hatta zorunlu kılınmış bir düzenlemedir” dedi.
VEKÂLETLE MÜDAFİLİK
ARASINDA FARK YOK
Zorunlu müdafilikte işin devlet ile avukat arasında, avukat ile müvekkili arasında durumun farklı olduğunu aktaran Şahin şöyle konuştu: “Suçun nevine göre bir müdafi bulunması zorunludur. Mesela FETÖ/PDY davalarında Silahlı Terör Örgütü Üyeliği suçlamasıyla yargılananlar için zaten istemeseler bile bir avukatın savunmaları sırasında hazır bulunması zorunludur. Eğer şüpheli ya da sanık avukatını kendi temin eder, ücretini ödeyerek bir avukatı tutar, vekâletname ile görevlendirirse onun aracılığıyla hukuki yardım ilişkisi kurulmuş olur. Ancak eğer imkânı yoksa avukat ücretini ödeyecek maddi imkânı bulamamışsa bu durumda doğal olarak mahkeme bir avukatı savunması için görevlendirir. Bu görevlendirme ücreti ödenerek tutulan avukat ile hiçbir farkı yoktur. Vekâlet ilişkisi ile zorunlu müdafilik görevlendirmesi arasında nitelik ve görev anlayışı, yükümlülük olarak en küçük bir fark yoktur. Avukatın özel yükümlülüğü vardır.”
“AVUKAT EMİR VE T
ALİMATLA HAREKET ETMEZ”
Avukatlık Kanunu’nda avukatın hak ve borçlarının sayıldığına değinen Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, ücretin avukatın hakkı, sır saklamanın da avukatın borcu olduğunu söyledi. Müvekkilin avukatına tüm bildiklerini saklamaksızın vermesinin de avukatın hakkı olduğunu vurgulayan Şahin, “Avukatın özel yükümlülüğü, sır saklama yükümlülüğü borcudur. Avukat ister devlet tarafından zorunlu müdafilikle görevlendirilsin ister adli yardım kapsamında Baro tarafından görevlendirilsin, isterse ücretle tutulsun bu görevi kendi şartları içerisinde en yüksek titizlikle görev bilinciyle yürütmek zorundadır. Öte yandan avukat müvekkili ile olan ilişkisini, savunmasını ne şekilde yapacağında bağımsızdır. Avukat hiçbir kurumun, hiçbir mahkemenin, hiçbir hâkimin ve savcının emrinde, vesayetinde değildir. Bunların talimatıyla hareket etmez. Bunun altını çiziyorum. Dolayısıyla bir avukatın hangi şartlarda görev yapacağına bir hâkim, bir savcı, bir mahkeme, bir mahkeme heyeti karışamaz. Bunu belirleyemez. Eğer müvekkilin avukatla ilgili bir şikâyeti varsa disiplin yönünden Baro Başkanlığına, görevi kötüye kullanma gibi bir suç oluşmuşsa başvurulacak makam savcılıktır” diye konuştu.
“YILLARDIR GERÇEK FEDAKÂRLIK GÖSTERİYORUZ”
Duruşmaya dosyaya hazırlıksız çıkılması, avukatın müvekkili ile cezaevinde görüşmemesi durumlarına sıkça şahit olduklarını söyleyen Şahin, “Biz başından beri şunu söylüyoruz;  Bunu bir kez daha hatırlatıyorum. Biz Afyon Barosu olarak FETÖ darbe girişiminden bugüne kadar yargının birçok aksaklığını personel ve hâkim yokluğunu sineye çektik. Bunu bağrımızda yumuşatıp hafiflettik. Bunu müvekkillere Afyon’da hissettirmemeye çalıştık. Biz bir yıldır gerçek anlamda fedakârlık gösteriyoruz. Eğer bugün işlerin yürümeme durumu söz konusuysa bu daha çok mahkemelerden kaynaklanmakta, hâkim, savcı açığından kaynaklanmakta, görev anlayışından kaynaklanmaktadır. Biz avukatlar olarak bu şartlarda görev yapmaya çalışıyoruz. Afyon Barosu olarak FETÖ darbe girişiminden bugüne kadar FETÖ ile ilgili 2 bin civarında görevlendirme yaptık. Yine Baro olarak zorunlu müdafilik kapsamında 4 binin üzerinde CMK görevlendirmesi yaptık” şeklinde konuştu.
“GÖREV ALDIK,
YARGIYA DESTEK OLDUK”
“Devletin verdiği ücretle hiç kıyas etmeyeceğim. Aslında avukat arkadaşlarımızın verdiği hizmet aldıkları ücretle asla kıyas kabul etmez” diyen Şahin şunları söyledi: “Asgari ücretin altında özel bir CMK tarifesine göre meslektaşlarım ücretlendiriliyor. Ama bugüne kadar şöyle bir anlayış içinde olmadık, ‘Bu kadar paraya bu kadar avukatlık’ demedik. Diyemeyiz, ahlaken de bu mümkün değildir. Bu şartlarda fedakârca mesleklerini yapmaya çalışan meslektaşlarımın da itham edilmesini kesinlikle tasvip etmiyorum. Çünkü birkaç yüz lira mukabilinde günlerini, gecelerini karakolda geçirerek sabahlayan meslektaşlarım var. Afyon’da haklı olarak meslektaşlarımın büyük bir çoğunluğu FETÖ davalarını almak istemediler. Kendi aramızda şunu konuştuk, bu savunma hakkının kutsallığıyla ilişkilidir. Eğer biz bu görevi üstlenmezsek yargı verdiği kararda objektif olmaz. Verdiği kararda adil olmaz. Savunma ayağı yoksa o karar yargısız infaz olur. Bu sloganik bir cümle değil. Eğer savunma yoksa bunun adı yargı değildir. Yargısız infazdır. Eğer adalet olacaksa savunma olacak.”
“OLABİLDİĞİNCE SANIKLA İRTİBAT KURULUYOR”
Avukatların zor çalışma şartlarında savunma hizmeti sunduğuna, tutuklu müvekkille cezaevinde görüşmenin de son derece zor olduğuna temas eden Şahin, “Şu kadarını söyleyeyim; Cezaevinde görüşme odaları fiziksel olarak mümkün değildi. Biz Kapalı Cezaevi Müdürlüğüne kamera hediye ettik. Üç görüşme odasında aynı anda görüşme yapılabilsin diye. Yakın zamana kadar üç kabinden sadece bir tanesinde görüşme yapılabildi. Bu ne demek? Yüzlerce FETÖ sanık avukatının saatlerce, günlerce sıra beklemesi demektir. Sıkça vurgulanan cezaevinde müvekkille yapılması gereken görüşmeler hiç kolay olmuyor. Örneğin Dinar Cezaevi’nde bulunan bir müvekkille görüşecek olan meslektaşımız 110 kilometre yolu gidecek ve dönecektir. Bunun ücreti ancak toplu taşıma üzerinden karşılanıyor. Buna rağmen avukat arkadaşları olabildiğince cezaevindeki sanıklarla görüşmeye çalışıyorlar. Olabildiğince müvekkille irtibat kurmaya çalışıyorlar” dedi.
“YARGI ELİNİ
VİCDANINA KOYMALI”
Avukatların fedakâr çalışma gayreti karşısında yargının elini vicdanına koyması gerektiğini savunan Şahin şu ifadeleri kullandı: “Binlerce hâkim FETÖ soruşturması nedeniyle görevinden uzaklaştırıldı. Yargı kan kaybetti. Biz avukatlar olarak yargıyı itham etmiyoruz. Diyoruz ki bu taşın altına beraber elimizi sokacağız. Bugünleri beraber atlatacağız. Biz bugüne kadar şu hizmet aksadı, şu davalar geç görülüyor demedik. Afyon’da bir yıldır hâkimi olmayan mahkeme var. Biz bundan mümkün mertebe şikâyet etmemeye çalıştık. Ama benzer bir anlayışı da yargıdan bekliyoruz. Meslektaşlarımız gerçekten büyük bir özveri ile çalışıyorlar. Gün boyunca avukat tüm işlerini bırakarak müvekkili ile görüşüyor ya da duruşmasına katılıyor. Peki, kaç lira ücret alıyor? Yaklaşık 500 lira civarında. Yargılamayı sonuna kadar takip ediyor. Daha bunun istinafı var, bunun Yargıtay temyizi var. Yani yıllarca sürecek bir süreç. Aldıkları ücret meslektaşlarımızın emeklerinin karşılığının yüzde biri değil.”
“GENÇ AVUKATLAR
FETÖ’YE YEM EDİLMESİN”
Avukatlarının görevlerini yapma derdinde olduğuna vurgu yapan Şahin, “Bizim derdimiz görevimizi yapmak. Bunun karşılığı olan para ile kıyas etmek değil. Bu konuda meslektaşlarıma ulu orta yüklenilmesini, gururlarının, meslek onurlarının ayak altına alınmasını kesinlikle tasvip etmiyorum. Herkesin görevini, yerini, haddini bilmesi lazımdır. Afyonkarahisar Barosu FETÖ ile mücadelede örnek bir mücadele vermektedir. Meslektaşlarımız görevlerini hakkıyla yerine getirmektedirler. Bu konuda meslektaşlarımıza yardımcı olunması gerekirken itham edilmelerini benim vicdanım kabul etmiyor. Özellikle genç meslektaşlarımızın FETÖ’cülere yem edilmemesini istiyorum” >> Burcu AYDIN’ın Özel Haberi

Bakmadan Geçme