ZAFER'İ GETİREN PLAN: BASKIN VE GİZLİLİK

Türk Ordusu'nun kahraman komutanlarının elbirliğiyle hazırlayıp uyguladığı SAD Planı esas alınarak gerçekleştirilen Büyük Taarruz, işgalin sona ermesini ve zaferin kazanılmasını sağladı.

Sakarya Muharebesi’nden hemen sonra, 15 Ekim 1921 tarihinde Genelkurmay Başkanlığı Batı Cephesi Kumandanlığına verdiği direktife istinaden “Sad Planı” adıyla bir taarruz planı hazırlandı. Taarruz Planı ile ilgili evraklarda planın gizli tutulması amacıyla Osmanlı alfabesindeki Sad harfinin işaret olarak konulması nedeniyle Sad Planı adını aldı . Şifrede Sad harfinin kullanılması askeri harekâtın Sandıklı merkezli gerçekleştirileceğinin planlanmış olmasından kaynaklanıyor. Sandıklı adının Osmanlıca yazılışındaki ilk harf olan Sad harfi planın da adı oldu. Sad Planı güneyden kuşatıcı bir taarruzla düşman kuvvetlerini imhayı ön görmekteydi.

Bu plana göre Yunan ordusu Eskişehir-Afyon Cephesinde iki kolordu ile durdurulacaktı. Ali İhsan Paşa emrindeki 1.Ordu ile de güneyden Uşak-Afyon hattına kesin sonuçlu bir taarruz yapılması ön görülmüştü. Bu plan Afyon-Uşak-İzmir demiryolunu keserek Yunan ordusunu kuzeye doğru uzaklaştırma amacını taşıyordu.

ZAFER'İ GETİREN PLAN: BASKIN VE GİZLİLİK

Başkumandanlık karargâhından cephe kumandanlığına gönderilen 17 Ekim 1921 tarihli şifre ile Sad Planının ne şekilde uygulanacağına açıklık getirildi. Buna göre Kocaeli’nden Eskişehir’e kadar olan bölgedeki Türk kuvvetleri düşman birliklerini tespit amacıyla bulundukları yerlerde kalacaklardı. Geriye kalan birliklerin tamamı Afyon doğusu ile Çivril istikametinde toplanacaktı. Altıntaş ve Dumlupınar’a doğru düşmanın her iki kanadını da kavrayacak surette taarruz gerçekleştirilecekti. Sol Kanadı oluşturan Çivril Grubu Uşak’ı da hedef alacaktı. Süvari Kolordusu ise düşmanın İzmir ile ulaşımını kesecek surette daha açıktan yöneltilecekti. Bu sırada Mürettep Menderes Tümeni de karşısındaki düşmanı tutacaktı.

Sad Harekât Planı gereği ordu Sandıklı civarında toplanacak, Eğridir-Baladız (Gönen)-Dinar demiryolu hattı ve Eğridir Gölü lojistik nakliyede kullanılacaktı. Akşehir-Eğridir-Dinar menzil hattı kurulacaktı. Plana göre Eğridir lojistik üs yapılacak, Batı Cephesi’ne asker ve mühimmat bu merkez üzerinden sevk edilecekti.

ZAFER'İ GETİREN PLAN: BASKIN VE GİZLİLİK

Bu planın bir an evvel uygulanması beklentisi mevcuttu. Dışişleri Bakanı Yusuf Kemal Bey yakında toplanması muhtemel olan Barış Konferansı’nda Türkiye’nin İngiltere ve Yunanistan’a karşı söz sahibi olabilmesi için taarruza geçilerek zafer kazanılmasını istiyordu. Meclisin baskısı da artmıştı. Yunan ordusunun manevi durumunun kötü olduğuna dair haberler taarruz isteğini artırıyordu. Bu sebeplerden dolayı Mustafa Kemal Paşa Sad planını yürürlüğe koymak istedi. Bu amaçla en gerekli ihtiyaçlar sağlandıktan sonra 10 gün içinde taarruz edilmesini Batı Cephesi Kumandanlığına emretti. Ancak hazırlıkların kıştan önce bitmeyeceğini ve en az bir ay süreceğini hesap eden Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa, hazırlıklar tamamlanmadan taarruz edilmesine karşı çıktı.

Başkumandan Mustafa Kemal Paşa taarruz hazırlıklarının hangi seviyede olduğunu yerinde görmek için 9 Aralık 1921 tarihinde beraberinde Dışişleri Bakanı Yusuf Kemal Bey ve Albay Arif Bey ile birlikte Bolvadin’e 2. Ordu Komutanı Yakup Şevki Paşa’nın karargâhına geldi. Bu sırada 1. Ordu Komutanı Ali İhsan Paşa da Bolvadin’e davet edildi. Burada Sad Planı üzerinde görüşmeler gerçekleşti. Hem Ali İhsan Paşa hem de Yakup Şevki Paşa ordunun genel bir taarruza hazır olmadığını gerekçeleriyle izah etti. Mustafa Kemal Paşa araç, gereç, malzeme ve cephane ihtiyaçlarının ancak yarısının temin edilmiş olduğunu yerinde gördü. Bunun üzerine taarruzdan vazgeçti.

ZAFER'İ GETİREN PLAN: BASKIN VE GİZLİLİK

Bu arada Türk kuvvetlerinin Afyon güneyinde tertiplendiğini fark eden Yunanlıların Türk Birinci Ordusundan daha büyük bir kuvveti Afyon-Uşak bölgesine getirmeleri de Sad taarruz planının uygulanabilirliği ortadan kaldırdı. Ancak ileride bu plan üzerinde değişiklikler yapılarak Büyük Taarruzun planı ortaya çıktı. Buna göre asıl taarruz bölgesi Kalecik Sivrisi ile Çiğiltepe arasındaki 24 kilometrelik alan belirlendi. Yarma bölgesi ise Çiğiltepe-Belentepe-Erkmentepe-Tınaztepe arasındaki 12 kilometrelik hat belirlendi.

Komutanlar zaman zaman Mustafa Kemal Paşa’nın başkanlığında bir araya gelerek taarruz planını olgunlaştıracak çalışmalar yapmışlardır. Uygulanan plan daha önceki Sad planından etkilenmişse de esas planın Batı Cephesi karargâhı tarafından hazırlandığı İsmet Paşa tarafından ifade edildi. Bu plana göre asıl taarruz 1.Ordu birlikleri tarafından Afyon güneyinden gerçekleştirilecekti. 2. Ordu ise karşısındaki düşman kuvvetlerini tutacaktı. 1. Ordu 2. Ordu’dan alacağı 2. ve 4. Kolordular ile takviye edilecekti. Yine Kocaeli Grubu Geyve boğazından Gemlik’e kadar olan Bilecik ve Bursa’daki düşman kuvvetlerini meşgul edecekti. Aynı şekilde Menderes bölgesindeki Türk kuvvetleri de karşısındaki Yunan kuvvetlerini oyalayacaktı.

DÖĞER, DÖĞER…

Başkumandan Gazi Mustafa Kemal Paşa, 25 Ağustos 1922 akşamı, Şuhut’ta Yaveri Muzaffer Kılıç ile birlikte son haritaları ve iki ordunun durumunu inceledi. Bilhassa düşmanın yarma merkezi sıkletinin bulunduğu noktalardaki tahkimat ile, kuşatmayı yapacak süvari kolordusunun geçeceği Ahırdağ geçidinin vaziyetini gözden geçirdi. Aynı zamanda Eskişehir-Afyon arasında, Döğer mevkiinde bulunan düşman ihtiyatları üzerinde dikkatle durup haritayı tetkik etti. Döğer’le Dumlupınar arasını ölçtürdü. Gazi Paşa’nın elindeki kalemle bir iki defa bu noktaya vurarak, “Döğer… Döğer… Fakat dövemeyecekler… Bu kuvvetler hareketsiz kalmaya mahkûm” dediği öğrenildi.

ZAFER'İ GETİREN PLAN: BASKIN VE GİZLİLİK

ZAFER’İN BİNASI

Afyonkarahisar Belediye binası, 27 Ağustos 1922’de Afyon’un düşman işgalinden kurtulmasından sonra Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Garp Cephesi Komutanı İsmet İnönü, Genel Kurmay Başkanı Fevzi Çakmak Paşa ve Garp Cephesi Hareket Şube Müdürü Tevfik Bıyıklıoğlu tarafından Batı Cephesi karargâh binası olarak kullanıldı. Başkomutan Meydan Muharebesi burada planlandı.

ZAFER'İ GETİREN PLAN: BASKIN VE GİZLİLİK

Bakmadan Geçme