Yenidoğan Çetesi Üyesi Fırat Sarı İçin Şok İddialar!
Yenidoğan Çetesi'nin yargılama süreci başladı. Çete üyeleri tek tek dinlenecek. Peki çetenin üyelerinden hemşire Fırat Sarı ile ilgili şok edici iddialar neler?
İstanbul’da liderliğini Doktor Fırat Sarı’nın yaptığı iddia edilen suç örgütünün, yeni doğan bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek Sosyal Güvenlik Kurumu’nu (SGK) zarara uğrattığı ve ihmaller sonucunda 10 bebeğin ölümüne neden olduğu suçlamalarıyla başlatılan davada ilk duruşma yapıldı. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianame doğrultusunda 22’si tutuklu olmak üzere toplam 47 sanık hakim karşısına çıktı. Davanın ilk duruşmasında, sağlık sektöründe yıllarca görev yapmış hemşirelerin ifadeleri dikkat çekti.
DURUŞMA 21.00’A KADAR SÜRDÜ
Dün görülen duruşmada, mahkeme heyeti, tüm katılma taleplerini reddetti ve duruşma sabah saat 10.00’da başlayarak gece saat 21.00’e kadar devam etti. İlk gün, sanıklardan yalnızca hemşire Hakan Doğukan Taşçı’nın ifadesi alındı. Bugün ise diğer sanıkların dinlenmesine devam edileceği bildirildi. Mahkeme sürecinde şüpheliler hakkında “kasten öldürme” ve “örgütlü şekilde dolandırıcılık” gibi suçlamalarla yüzlerce yıl hapis cezası talep ediliyor.
ÇETE ÜYESİ GÖK’TEN ŞOK EDİCİ İTİRAFLAR
Davanın ikinci gününe sanık müdafilerin isimlerinin okunmasıyla başlandı. İlk olarak tutuklu sanıklardan Hasan Basri Gök savunmasını yaptı. Esenyurt Tıp Merkezi’nde çalıştığını belirten Gök, suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Doktor Fırat Sarı’nın talimatıyla bebeklerin sevk edilmesinde görev aldığını itiraf etti. Gök, “Epikriz bölümünde çalışıyordum. Bebeklerin sağlık değerlerini sisteme atıyorduk. Fırat Sarı, İlker Gönen ve Gıyasettin ile birlikte bebekleri 112 ambulansı devreye girmeden özel tıp merkezlerine sevk ediyorduk. Ailelere ise yer ayarlandığını söylüyor, bebek başı 5 bin lira kazanıyorduk. Bebekler, SGK’dan fazla kazanç elde etmek için gereğinden uzun süre yoğun bakımda tutuluyordu,” şeklinde konuştu.
Gök, savunmasında örgüte yardım eden herkesin maddi kazanç sağladığını ifade ederek, “Fırat Sarı’nın yanında yer alan ve ona yardım eden herkes bir şekilde ödeme alıyordu. Kimisi epikriz hazırladığı için, kimisi başka sebeplerden. Yardım eden herkesin parasını alması sağlanıyordu,” dedi.
“HASTA SAYILARININ ARTIRILMASI İÇİN BASKI YAPILDI”
Davanın ilk gününde ifade veren Hakan Doğukan Taşçı ise suçlamaların bir kısmını reddetti. Taşçı, “10 yıldır yenidoğan yoğun bakımda çalışıyorum. Soruşturma sürecinde dürüstçe ifade verdim. Ancak hakkımdaki ‘kasten öldürme’ suçlamasını kabul etmiyorum. Fırat Sarı ile Reyap Hastanesi’nde tanıştım. Bize hasta sayılarının artırılması için baskı yapıldığını aktarıyordu. Fırat Sarı’nın yoğun bakımın doluluk oranına göre kazanç sağladığını biliyorduk. Yoğun bakım ne kadar dolu olursa hastanelerin gelirleri o kadar artıyordu,” ifadelerini kullandı.
Savunmasında kritik bir bebeğin hayatıyla ilgili yapılan ihmali de paylaşan Taşçı, bir doktorun, durumu ağır bir bebek için “Çek fişi gitsin” dediğini duyduğunu söyledi. Taşçı ayrıca, Şafak Hastanesi’nin yöneticisinin, Fırat Sarı’ya sevk edilen her bebek için 10 bin lira ödeme yaptığını öne sürdü.
“HASTA YOK DOLDUR!”
Mahkemede ayrıca, Fırat Sarı’nın bir yoğun bakım boşaldığında, “Hasta yok, doldur,” diyerek doluluk oranını artırmak için bir günde yeni hastalar ayarlanmasını istediği de iddia edildi. Fırat Sarı’nın hastane sahiplerinden aldığı komisyonlarla kazancını artırdığı ve hastaları gereksiz yere yoğun bakımda tuttuğu savunuldu.
Olay, Türkiye genelinde büyük tepki çekerken, Sağlık Bakanlığı yetkilileri bu tür suçlara karşı kararlı olduklarını belirterek, “Bu tür kişiler sağlık camiasının yüz karasıdır. İnsanlık değerlerinden uzaklaşmış bu yapıların karşısında olmaya devam edeceğiz,” açıklamasında bulundu. Duruşmaların önümüzdeki günlerde de devam edeceği bildirildi.