• Haberler
  • Genel
  • Yedek isale hattı bitince su sıkıntısı yaşanmayacak

Yedek isale hattı bitince su sıkıntısı yaşanmayacak

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, yapımı süren yedek çelik isale hattının 2016 yılında bitirilmesinin öngörüldüğünü belirtti. Çoban, yedek isale hattının bitiminin ardından şehirde su sıkıntısı yaşanmayacağını söyledi Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, son günlerde yaşanan su kesintileri ile ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Yaşanan su kesintilerinden duyduğu üzüntüyü dile getiren Çoban, yapımına 2013 yılında başlanan [&hellip]

Yedek isale hattı bitince su sıkıntısı yaşanmayacak

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, yapımı süren yedek çelik isale hattının 2016 yılında bitirilmesinin öngörüldüğünü belirtti. Çoban, yedek isale hattının bitiminin ardından şehirde su sıkıntısı yaşanmayacağını söyledi

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, son günlerde yaşanan su kesintileri ile ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Yaşanan su kesintilerinden duyduğu üzüntüyü dile getiren Çoban, yapımına 2013 yılında başlanan yedek çelik isale hattı ve 25 bin ton kapasiteli ilave deponun 2016 yılı başı itibariyle tamamlanacağını söyledi. Bu çalışmaların tamamlanması ile birlikte şehrimizin 36 bin ton kapasiteli depolara kavuşacağını ifade eden Başkan Burhanettin Çoban; bu süreçte yaşanabilecek ana isale hattı arızalarında ise depolardaki suyun şehrin 24 saatlik ihtiyacını karşılayabileceğini söyledi. Başkan Çoban, böylelikle vatandaşların olası bir arızayı hissetmeden 24 saatlik süre içerisinde tamiratın giderilebileceğini açıkladı.
MUHALEFET BİR TEK BUNU BULDU
Afyonkarahisar’ın gelişimi noktasında yapılan çalışmaların herkes tarafından bilindiğini kaydeden Başkan Burhanettin Çoban, muhalefet ya da bazı art niyetli kişilerin Belediye’yi eleştirmek için çok uğraştıklarını fakat bir şey bulamadıklarına dikkat çekti. Su kesintilerinin muhalefet için adeta bir ilaç olduğunu belirten Başkan Burhanettin Çoban, bunu saygıyla karşıladığını ancak 2009 yılından bu tarafa suya yapılan yatırımların hangi ilde olduğunun muhalefet tarafından açıklanmasını istedi.
15 Nisan 2009 tarihine kadar şehrimiz içme ve kullanma suyu ihtiyacının Küçükçobanlı mevki sondaj kuyularından sağlanmakta olduğunu belirten Çoban; “Küçükçobanlı kuyularından verilen sularda Dünya Sağlık Örgütünün belirlediği oranlardan 10 kat daha fazla arsenik bulunması nedeniyle bu sular hakkında içilemez raporları mevcuttu. Hal böyle iken yıllarca içilemez raporu bulunan bu sular, şebekeye verilerek halkımız kullanmıştır. Akdeğirmen Barajı, isale hatları ve içme suyu arıtma tesisleri 2008 yılı Aralık ayında D.S.İ tarafından tamamlanmış Belediyemize teslim edilmek istenmiş ancak bizden önceki yönetim tarafından teslim alınmamıştı. Gerekçe olarak da isale hatlarındaki patlama riski nedeniyle şehrin susuz kalması endişesi gösterilmiştir. 3 Nisan 2009 tarihinde göreve başladığımda önümde 2 seçenek vardı. Ya halka Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği orandan 10 kat daha fazla Arsenik olan suyu içirmeye devam etmek , ya da riski üslenerek halka Türkiye ve Dünyanın en kaliteli sularından birini içirmek. Biz 2’ncisini tercih ettik. Böylelikle halkımız 2009 yılından beri gerçekten sadece Türkiye’nin değil Dünyanın en kaliteli arıtılmış Sularından birini içiyor, kullanıyor.
2009 yılına kadar her market alışverişimizde Çamaşır, Bulaşık Makinesi için kireç çözücü alırken, artık almıyoruz. Çaydanlıklarımız kireç bağlamıyor. Vatandaşlarımız ekstra içme suyu için para ödemiyor ya da başka yerlerden su taşımak zorunda kalmıyor” dedi.
İçme Suyu sistemi hakkında ayrıntılı bilgiler veren Çoban; “Akdeğirmen’de biriken yağmur ve kar sularımız, saniyede 500 litre olarak 800’lük CTP borularla 22 Km hat boyunca içme suyu arıtma tesislerimize geliyor. Burada son teknoloji ile arıtılan sular 17 km’lik hat boyunca yine CTP 800 lük borularla Hıdırlık’taki toplam 11.000 ton kapasiteli 3 tane Su depolarımıza geliyor. Yine Konya yolu Beşler mevkiindeki kuyularımızda ihtiyaç halinde saniyede 170 litre su üreterek motorlarla bu depolara basılıyor” dedi.
BAZI MAHALLELERDE
HİÇ KESİNTİ OLMUYOR
2009 yılı Nisan ayından bu yana 39 km. uzunluğundaki CTP boru hatlarında bugüne kadar 33 adet boru patlağı meydana geldiğini açıklayan Çoban,“Bu patlaklar normal bir arıza gibi algılanmamalıdır. Önce depolara ya da arıtmaya su gelmeyince nerede patlak olduğu 22 km. hat boyunca kırsal arazi gezilerek patlama alanı tespit edilmektedir. Hemen tam donanımlı ekiplerimiz patlak yerine sevk edilmekte, vanalardan ya da barajdan su kapatma işlemi yapılmakta ve borulardaki su tahliye edilmektedir. Sadece borulardaki su tahliye işlemi en az 5 saat sürmektedir. Su tahliye işleminden sonra arızanın tamiri işlemine geçilmekte, tam başarı sağlanırsa bu tamir işlemi de yaklaşık 5 saat sürmektedir. Tamir bitince hemen teknik olarak su verilememektedir. Verildiği takdirde içerdeki su çarpışmakta, hava yapmakta ve böylelikle yeni arızalara ve patlaklara sebep olunmaktadır. Yavaş yavaş su verilerek suyun arıtma tesisine gelmesi sağlanmaktadır. Son arızada bu su verme işleminden sonra barajdaki su arıtma tesislerimize 3 saatte gelmiştir. Arıtma tesisinde arıtılan sular 1,5 saatlik sürede Hıdırlık’taki depolara akıtılmaktadır. Buradan hemen şehre su verilmekte ancak şebekedeki su boşaldığı için sistem hava yapmakta bazı şehir içi içme suyu borularını patlatmaktadır. Bu arada Su işleri ekiplerimiz şehir içersindeki yangın hidratlarından havayı atmak için seferber olmaktadırlar. Bu nedenle Hıdırlık depolarına gelen suların evlerde akması belli bir zaman almaktadır. Herhangi bir patlamada yukarıda izah edildiği gibi bazı mahallerimiz 12 saat içersinde su alabilirken, yukarı katlarda oturan ya da yukarı kotlu mahallelerde oturan vatandaşlarımız suya en erken 24 saatde kavuşabilmektedir. Örneğin Kanlıca Mahallerimiz yüksek kodlu olmasından dolayı şehir içersinde en son suyu almaktadır. Bunun yanında herhangi bir arızada saniyede 170 litre kapasiteli Beşler Kuyularımız hemen devreye girmekte kesintisiz olarak depolarımıza su basılmaktadır. Bu nedenle aşağı kodlardaki bazı mahallerimiz de su kesintisinden etkilenmemektedir. Afyon ‘un günlük su ihtiyacının 500 lt/sn. olduğu göz önüne alındığında şehrimizin yaklaşık 1/3’ünde su kesintisi olmamaktadır. Örneğin Sahipata, Uydukent gibi bazı mahallelerimiz de zemin katlarda su kesilmesi yaşanmayabilmektedir” dedi.
BAKAN EROĞLU’NA
TEŞEKKÜR ETTİ
2016 yılının başından itibaren yedek çelik isale hattı ve depoların devreye girmesiyle birlikte olası bir arızadan vatandaşların etkilenmeyeceğine dikkat çeken Başkan Burhanettin Çoban; “Geçen dönem Sayın Bakanımız Veysel Eroğlu Bey’in talimatı ile yedek çelik isale hatları yapılması yine yeni 25 bin ton kapasiteli ilave depo yapılması talimatı üzerine 2013 yılında çalışmalara başlanmıştır. Bu çalışmaların 2016 yılı başı itibariyle tamamlanması planlanmaktadır. Bu çalışmalar bittiğinde şehrimiz toplam 36.000 ton kapasiteli depolara kavuşacağı için herhangi bir ana isale hattı arızasında depolardaki su şehrin 24 saatlik ihtiyacını karşılayacağı için vatandaş arızayı hissetmeden bu 24 saatlik süre içerisinde tamirat yapılabilecektir. Bu amaçla yapılan yatırım 100 milyon TL’yi geçmiştir. Bundan dolayı Orman Su İşleri Bakanımız Sayın Veysel Eroğlu’na huzurlarınız da Afyon halkı adına teşekkürü bir borç biliyorum” diye konuştu.

CESET İDDİASI YALAN

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, Akdeğirmen Barajı’nda cesetler bulunduğuna dair haberlerin yalan ve iftira olduğunu kaydetti. Çoban, ilgili haberlerin kim tarafından yayıldığının tespiti için talimat verdiğini, bu talimatın neticesinde 1 kişinin tespit edildiğini aktardı.

Herhalde nazar değdi

Su kesintilerinden dolayı yaşanan mağduriyeti tüm Afyonkarahisarlılar gibi kendisinin de yaşadığını aktaran Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban; “2009 yılından beri Afyon için neler yaptığımızı ve ilerde neler yapacağımızı Afyon halkı biliyor ve görüyor. Yaşanan bu su kesintileri elbette bizleri de üzüyor. Nihayetinde bizde insanız, evimizde su kullanıyoruz. Kesintiden biz de mağduriyet yaşıyoruz. Bundan dolayı da bir süreliğine daha vatandaşımızın anlayışına sığınıyoruz. İnşallah 2016 yılının yarısından itibaren bu sıkıntıları Allah’ın izniyle yaşamayacağız. Muhalefet ya da bazı art niyetli kişiler bizi eleştirmek için çok uğraşıyorlar bir şey bulamıyorlar. Su kesintileri onlar içinde ilaç oldu. Bunu da saygı ile karşılıyorum. Ancak bizim suya yaptığımız yaptırdığımız yatırımlar hangi ilde var muhalefetin bunu açıklamasını istiyorum. Ağustos ayına kadar son 1,5 yıl içerisinde hiç ana hat arızamız olmamıştı. Tabi vatandaşımız da su kesintilerini unutmuştu. Ne diyelim herhalde Nazar değdi, ama şu bilinsin ki böyle bir durumda ekiplerimiz kırsal arazide 24 saat esasına göre çalışıyorlar. Biran önce suyu vermek için adeta çırpınıyorlar. Onlara da teşekkür ediyorum. Halkımızdan tekrar anlayış ve biraz daha sabır beklediğimizi ifade ediyorum” diye konuştu.

DEPO KAPASİTESİ ARTIYOR

ÇOBAN: Müteahhit patlatmış, normal süreyi aşan bir sürede tamir yapabildik. Hemen bir hafta sonra kazıyla ilgili bir patlak meydana geldi. Son patlak bununla ilgili değil. Daha borular döşenmedi. Bu borular döşenirken de bir takım sorunlarla karşılaşabiliriz. Bu depolar bitinceye kadar, isale hatları bitinceye kadar bu benzeri kesintilerle karşı karşıya kalabiliriz. Yapmamışlar zamanında yatırım. 11 bin ton kapasiteli su depomuz var, biz bunu 33 bin tona çıkarıyoruz. Bu arızalar herkesin görebileceği yerde değil, kırsal arazide. Arkadaşlarımız süratle intikal ediyorlar.

KOCATEPE’YE ELEŞTİRİ

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, basın toplantısında Gazeteniz Kocatepe’yi eleştirdi. Çoban’ın ifadeleri şöyle:
Siz sormadan ben söyleyeyim. Kocatepe Gazetemiz yazmış köşesinde. Kocatepe Gazetesi’ne de yakıştıramadım. Biz uzak değiliz, telefon açıp sorabilirsiniz. Muhalefet artniyetli de gazeteler de akıllı olacak. Diyor ki ‘bu kadar isale hattı yapılıyor da neden su kesiliyor?’ Ya işte o hatlar yapılacak. Müteahhit bunu yaparken bu arıza meydana geliyor. Ama sanki onlar yapılmış bitmiş de işe yaramamış gibi arkadaşlarımız yazı yazmışlar. Başka bazı internet siteleri, gazeteler, köşe yazarları bunu yazarsa ayıplamayız ama Kocatepe Gazetesi’ni ayıplıyorum, kınıyorum. Açık açık da söylüyorum. Gazeteciden de cahil oluyor mu, oluyor. Kusura bakmayın. Üzüldüğüm için bu kelimeleri bilerek kullanıyorum. Kocatepe Gazetesi’ne cahilce bir yakıştırma yaptığı için onu da burada kınıyorum. Bugün yine yazmış benzeri bir yazı. Elbette eleştirilecek, ama bu eleştiri cahilce olmayacak. Akıllıca olacak. Akıllıca olacak bu iş. Bana insanlar geliyor, bir şey söylüyor. Ben de işin uzmanına bir soralım diyorum. Deniyor ki şehre niye su verilmiyor. Önce bir sor. Biz her arızada şehre 570 litre su veriyoruz zaten. Hiç su kesilmeyen mahallelerimiz var. Ama sanki bu yapılmıyormuş gibi… Bir sor bakalım, bilgi al ya.
(Bir gazetecinin sorusu üzerine)
Yeni depolar yapılıyor, yeni isale hattı yapılıyor, bu bittiği zaman sıkıntı yaşamayacağız diyorum ben. Gazete sanki bunlar bitmiş gibi… Hem diyor ki haberde borular… Borular varsa iş bitmemiş, döşenmemiş demektir. Benim de kızdığım bu. Sen işin bitmediğini biliyorsun, neden bu yorumu yapıyorsun? Bu cahilce bir yaklaşım, bu artniyetli. Bize her zaman ulaşabilen arkadaşlar. Sen hem sorma, oturduğun yerden haber yap, bizi suçlayıcı haber yap, bizi yalancı çıkar. Yok böyle bir şey. Bittiği zaman bunu yazmaya, söylemeye hakkı var.
Kocatepe Gazetesi yazmış, Erkmen arsenik hattı yapıldı, buraya yapılamaz mıydı. Erkmen’e suyunu biz veriyoruz kardeş.
(23 Ağustos 2014’te isale hattıyla ilgili açıklama yapılmış.. Bir yılda bununla ilgili açıklama yapılmamış. En azından bilgilendirme eksikliği olduğunu kabul etmek gerekir)
Dün senin gazetenin sahibi aradı, dedim ki yarın toplantı yapacağım. Toplantı yapacağımı niye yazıyorsun? ‘Niye yazıyorsun’ cümlesini yanlış kullandım, bir şey diyemem. Ben sana karışamam, yaz, yazma diyemem. 2009’dan bu yana ben hiçbir gazeteye, televizyona müdahale etmem. Benim anlayışıma aykırıdır. Eleştirebilir. Sen nasıl beni eleştiriyorsan, ben de seni eleştireceğim. Dün beni aradın, sor o zaman. Erkmen’de arsenik çalışıyor mu diye. Erkmen’e suyu biz veriyoruz. Etmeyin, o da kesiliyor. Yüzde 70’ini, yüzde 80’ini biz veriyoruz. Biz veriyoruz, benim üzüldüğüm bu. Beni arıyorsun soruyorsun, ben toplantı yapacağım, bekle ondan sonra yaz. Burada ben artniyet arıyorum. Yazabilir. Bizi herkes eleştirebilir, herkes yazabilir. Ben iki dönem Belediye Meclis üyeliği yaptım. Bir dönem bir gazete giremezdi Belediye’nin kapısından, geçen dönem başkaları giremezdi. 2009’dan bu yana bana kimse diyemez ki ‘Beni Belediye’ye almadılar.’ Biz herkesi çağırırız, herkes bize soru sorma hakkına sahip. İstediği soruyu da sorabilir. Ama üzüldüğüm, bir telefon kadar yakınız. Görüşüyoruz, ediyoruz. Zaten insanlar üzgün, neden yanlış haberle üstüne üstüne gidiyoruz. Benim üzüldüğüm bu. Araştırmacı-gazetecilik diyorsunuz, siz söylüyorsunuz bunu. Araştırmacı-gazetecilik bu değil. İnsan sevdiği insana kızarmış. Dost dediği insanlara kızarmış.

Bakmadan Geçme