Yağcı, çocuklarda cinsel istismarı önlemenin yollarını anlattı

Afyonkarahisar Sosyolojik Eğitim ve Araştırma Merkezi Derneği (AFSEM) Başkanı Aile Danışmanı Müjgan Gölcük Yağcı, birçok sebepten dolayı çocukların cinsel istismara maruz kaldıklarını açıklamak istediklerini ifade ederek, “Maalesef ülkemizde sıklık ile yaşanan özellikle son günlerde ülke gündemimizin en önemli meselesi olan çocuk istismarı ve devamında yaşanan çocuk cinayetleri hepimizi derinden yaralamıştır. Geleceğimiz olan canımızdan parça olan çocuklarımıza bu tür şiddet uygulayanlara karşı en ağır yaptırımın yani cezanın verilmesi gerektiğini savunuyor ve bu konuda acil adımlar atılmasını talep ediyoruz. Afyonkarahisar Sosyolojik Eğitim ve Araştırma Merkezi Derneği (AFSEM) ve Aile Danışma Merkezi olarak alanımız ile ilgili defalarca çocuk istismarı konusunda bilgilendirme toplantıları ve basın açıklamaları yaparak ailelerimizi de bilgilendirmeye çalışarak çocuklarını ve kendilerini bu tür kötü olaylara karşı hazır tutmalarını sağlamaya çalışmıştık. Ülkemizde sıklıkla yaşanan olaylara karşı lütfen çocuklarımızı bilgilendirelim. Bizler kısaca önem arz ettiğini düşündüğümüz notlarımızı tüm komuoyuyla tekrar paylaşmak istiyoruz. Çocuk istismarı bir çocuğa bir yetişkin tarafından fiziksel ya da psikolojik olarak kötü davranılmasıdır. Ayrıca çocuklara kötü muamele, çocuk istismarı ve ihmali ile çoğu zaman aynı anlama gelir.” dedi.
“GÜVEN BAĞI KURULMALI”
Cinsel istismarı önlemenin en etkili yolunun çocuk ve ebeveynler arasında güçlü bir “güven bağı” kurulması olduğunu belirten Yağcı, “Araştırma sonuçlarına göre, ailesinde baskı ve şiddet, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı, sevgi ve denetimden uzak aile ortamında yetişen çocukların cinsel istismara uğrama oranı oldukça yüksek.  Kendisine yönelik rahatsız edici davranışı ailesine anlatabilen çocukların istismardan korunma şansları ise diğerlerine oranla daha yüksek. Ayrıca ebeveynler, istismarcıların çocukları ‘seni ailene söylerim’ diye tehdit ettiklerini hatırlamalı ve bu riski ortadan kaldıracak şekilde bir güven bağı kurmalıdır. Birçok sebepten çocuklar cinsel istismara maruz kaldıklarını açıklamak istemezler şunlar dahil; Fiziksel zararla tehditler (çocuğun kendisine ve(ya) çocuğun ailesine), Evden atılma korkusu, Kendisine inanılmaması korkusu, utanma veya suçluluk
İstismarcı çocuk için ya da aile için önemli biri ise çocuk istismarcının problem yaşamasından endişe eder. Ayrıca çocuklar çoğunlukla cinsel istismara maruz kalmalarının kendi hataları olduğuna inanırlar, dolayısıyla bu açığa çıktığında başlarının derde girmesinden korkarlar. Çok küçük çocuklar istismara uğradıklarını anlatabilecek kadar dil becerisine sahip olmayabilir, ya da  özellikle seksüel istismar oyun içinde oluyorsa failin eyleminin istismar olduğunu anlayamayabilir. Çocuğu istismar ile karşılaşan, ya da bundan şüphelenen aile öncelikle çocuğu ile güven bağını yeniden kurmak zorunda. Duygusal olarak kendini güvende hisseden çocuk, hem yaşadıklarını daha kolay anlatacaktır hem de travmayı daha kolay atlatabilecektir.” ifadelerini kullandı.
“İLK 24 SAAT KRİTİK ÖNEME SAHİP”
Bu tip durumlarda ailelerin yapması gerekenler hakkında bilgiler veren Yağcı, “Bunun dışında ailelerin ikinci sorumluluğu yaşanan durumu hemen yetkili mercilere bildirmektir. En yakın polis karakolu ya da Cumhuriyet Savcılığına başvurmak istismarı ihbar etmek durumundadır aileler.  Buna ek olarak tecavüz ile sonuçlanmış istismarda ilk 24 saat kritik öneme sahip. Bu süre içerisinde çocuğun mutlaka tıbbi ve adli kontrolden geçmesi gerekir. Tacize ve tecavüze uğradığı sıradaki kıyafetleri yıkanmamalı, çocuk yıkanmamalı, bütün deliler ile adli ve tıbbi kontrolden geçirilmelidir.  Çocukları cinsel istismardan korumaya yönelik tavsiyelerimiz; Çocuklarınıza vücudun özel bölgelerinin doğru adlarını öğretin. Sadece yabancıların tehlikeli olduğuna odaklaşmayın. Unutmayın ki çocukların çoğunluğu tanıdığı ve güvendiği kişiler tarafından istismar edilmektedir. Çocuklarınıza fiziksel güvenlik ve hangi dokunmanın normal hangisinin normal olmadığını öğretin. Çocuklarınızı vücutları hakkında kararların kendilerine ait olduğunu konusunda bilinçlendirin. Başkalarının kendisine dokunmasını istemediğinde hayır demeye yüreklendirin, istismar amaçlı olmasa bile ve başkalarına dokunmamalarını söyleyin. Yetişkinler ve büyük çocukların asla vücutlarının parçaları ile ilgili yardıma ihtiyaçlarının olmayacağını bildiklerinden emin olunuz (banyoda ya da tuvalete giderken). Çocuklarınıza kendi bedenlerinin bölgelerine kendilerinin bakmalarını öğretin (Tuvalete, banyoya giderken, tuvalet kağıdı kullanırken vs). Böylece diğer yetişkin ve çocukların yardımına bağımlı olmazlar. Çocuklarınızı iyi sırlar (sürpriz partiler gibi- bunun sakıncası yok çünkü uzun zaman sır tutmak zorunda değiller) ve kötü sırlar (onlar çocuğun sonsuza kadar tutmak zorunda olduğu sırlardır, ki bu kabul edilemez) arasındaki fark konusunda eğitin. İç güdünüze güvenin. Eğer çocuğunuzu birine bırakmanın kolay olmadığını düşünüyorsanız, bırakmayın. Cinsel istismar konusunda kaygılanıyorsanız, sorular sorun.
Son olarak istismara maruz kaldığını anlayınca çocuğumuzun ne yapması gerektiğini içeren önemle bu 4 maddeyi öğretelim; söyleyebileceğin en sert ve en ciddi biçimde hayır de oradan uzaklaş ve güvenli bir yere gitmeye çalış, güvendiğin bir büyüğüne anlat, büyükler seni dinleyip bu konuda bir şey yapana kadar da söylemeye devam et. ‘Hayır de, uzaklaş, susma, söylemeye devam et’ bu slogan 4 maddeyi özetleyen kelimeleri içeriyor ve çocuğunuzla arada bu sloganı tekrar ederek sürekli hatırlamasını sağlayın.” şeklinde konuştu.