İbrahim YÜKSEL
Çin’den çıktı bir virüs, dünyayı esir aldı,
Bir nefesçik sıhhate, şükretmeyi öğrendik.
Yedi iklim, beş kıta, kapandı evde kaldı,
Kilitsiz, gardiyansız, hapsolmayı öğrendik.
***
Gözle görmek ne mümkün? Değil elle tutasın.
İn değil, cin değil ki, hocaya okutasın.
Yok çaresi dermanı, ilaç diye yutasın,
Suya ve de sabuna, dokunmayı öğrendik.
***
Can derdine düşünce, pek çok şeyden vazgeçtik,
Sosyal hayatı tepip, izolasyonu seçtik.
Para pul geçmez oldu, ne ektik onu biçtik,
AVM’siz, cafesiz, takılmayı öğrendik.
***
Pinpon beyler, hanımlar, dedelerle nineler,
Salgında en riskliler, evlerinde sineler.
Torun, torba, evlâdı, sarmaz oldu sîneler,
Öpüşüp koklaşmadan, sevilmeyi öğrendik.
***
Başka konuşmaz olduk, temas, bulaş, pandemi,
Yoğun bakım, aşı, test, filyasyon, epidemi.
Karantina, entübe, sosyal mesafe hemi,
Coronayla topyekûn, savaşmayı öğrendik.
***
Yarışmak gerekirken, yardımda iyilikte,
Her daim fayda vardır, beraberlik, birlikte.
Siyaset topa girdi, kâr var mı ikilikte?
Belediye hükümet, dövüşmeyi öğrendik.
***
Delik ararken herkes, onlar içine daldı,
Virüs kaptılar ama, hastalar nefes aldı.
Nicesi şehit düştü, yine cephede kaldı,
Sağlık cengâverini, taç etmeyi öğrendik.
***
Önce lüzum değildi, hük’moldu takmak gerek,
Yasaktır alım satım, devlet beleş verecek.
Bulaştı ağza yüze, sarpa sardı giderek,
Maskeyi çarşı pazar, sattırmayı öğrendik.
***
Har vurduk da yetmedi, bir de harman savurduk,
Atıklarla gazlarla, yer küreyi kavurduk.
Covid geldi dank etti, başı taşlara vurduk,
Doğa ile barışık, yaşamayı öğrendik.
***
Kapandı dükkân tezgâh, açlık derdine düştük,
Un, makarna, yağ, şeker, marketlere üşüştük.
Ekmeği evde yapıp, her lokmayı bölüştük,
Tarımı, üretimi, kayırmayı öğrendik.
***
Demedi siyah-beyaz, Hristiyan-Müslüman,
Yüz binleri götürdü, görmedik böyle kıran.
Savaş olsa bilirdik, karşında sinsi düşman,
Kolonya silahına, sarılmayı öğrendik.
***
Bak mutfakla tanıştı, genç kızlarla babalar,
Gelsin börek, baklava, gitsin yemek, çorbalar.
Besi gibi semirdik, dar geliyor urbalar,
Ailece sofraya, oturmayı öğrendik.
***
Açıldı AVM’ler, kapalı cami, Meclis,
Sahiller, parklar yasak, adım attırmaz polis.
Futbola yol verildi, yayın, iddia, bahis,
Para için sağlıktan, vazgeçmeyi öğrendik.
***
Sanayide çark durdu, dünde kaldı üretmek,
Kapıya kondu işçi, sofrasında yok yemek.
Güdük ücret alsa da, aslan karnında ekmek,
Yedek akçeyi fonu, saklamayı öğrendik.
***
Okullar kapatıldı, öğretmen beyaz camda,
Ödev, final, vize, ders, tümden sanal ortamda.
Hayati imtihanlar, kapıda iken tam da,
Öğrenciyi maskeyle, sınamayı öğrendik.
***
Esnaf kepenk indirdi, işsizlerle yarıştı,
Değmedi başa makas, saç sakala karıştı.
Döndük ilk insanlara, küs olan da barıştı,
Berberi kuaförü, özlemeyi öğrendik.
***
Ülke kalktı ayağa, titredi gönül teli,
Edirne’den Iğdır’a, coştu bir bağış seli.
Muhtaca, garibana, uzandı yardım eli,
Varsılı yoksuluyla, paylaşmayı öğrendik.
***
“Bayram geldi hoş geldi” diyemedik bu sene,
Gitmiyor olsak bile, eş dost ziyaretine.
Yasak olmasa eğer, tatil bellerdik yine,
Bayramı bayram gibi, kutlamayı öğrendik.
***
Uçaklar havalandı, yollar tatilci doldu,
Çarşı omuz omuza, uzmanlar saç baş yoldu.
Altmış beş yaş üzeri, günah keçisi oldu,
Faturayı yaşlıya, ödetmeyi öğrendik.
***
Söyle garip Girîdî, düşünüp ince ince,
Bu musibet evlâdır, kırk nasihatten bence.
Nice dersler çıkardık, unutmazsak bitince,
Akılları başlara, devşirmeyi öğrendik.
31 Mayıs 2020/Alanya
Sayın Yüksel kalemine, eline, diline sağlık. Koronayı çok güzel tasvir etmişsiniz. Kutlarım.