'Vatandaş Zarar Görmeden Mülteci Sorunu Kökten Çözülmeli'
CHP İl Başkanı Faruk Duha Erhan, mülteci sorunundan hükümetin sorumlu olduğunu belirterek ülkenin çeşitli yerlerinde gerçekleşen olayların en kısa sürede son bulmasını diledi. Erhan, 'Umarım hükümet mülteci sorununa bir vatandaşımıza bile zarar gelmeden kökten bir çözüm bulur.' dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar İl Başkanı Faruk Duha Erhan, bugün partide basın toplantısı düzenledi. Toplantıda CHP İl Yönetim Kurulu Üyeleri ve partililer hazır bulundular.
“UMARIM MÜLTECİ SORUNU SON BULUR”
“Bugün 2 Temmuz 2024. Bugünkü basın açıklamamızı Türkiye tarihinin utanç günü Madımak Katliamının 31’inci yılında yapıyoruz. O gün yaşanan olaylarda hayatlarını kaybeden canları rahmetle anıyoruz.” diyen Başkan Erhan, “Türkiye Cumhuriyetinde bir daha böyle bir olayın yaşanmamasını ümit ediyoruz. Aynı zamanda şöyle günlerden geçiyoruz; Maalesef hükümetin sorumlusu olduğu ve bir türlü çözüme kavuşturamadığı mülteci sorununu halkımız kendisi çözme gayretinde. Umarım ülkemizin çeşitli yerlerinde gerçekleşen olaylar en kısa sürede son bulacaktır ve hükümet mülteci sorununa bir vatandaşımıza bile zarar gelmeden kökten bir çözüm bulacaktır.” ifadelerine yer verdi.
“SICAKLARDAN DAHA ÇOK GEÇİM SIKINTISI BUNALTIYOR”
Türkiye’nin her bölgesinde hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyrettiğine değinen Başkan Erhan, “Ülkemizin her bölgesinde havalar giderek sıcaklaşıyor. Halkımızı sıcaklardan daha fazla bunaltan ise her gün artan geçim sıkıntısı. Asgari ücrete yapılacak ara zamma gerek duyulmazken dün itibariyle elektriğe yüzde 38 zam yapıldı. Elektriğe yapılan bu zam elbette enflasyonun yükselmesine ciddi oranda etki yapacaktır ve tabi ki maaşı artmayan herkes bu zamdan olumsuz etkilenecektir. Akaryakıtın litresinin 50 liraya yaklaştığı bir ortamda ne çiftçi, ne işçi, ne emekli, ne de memur geçinemez. Genel başkanımız Sayın Özgür Özel’in de dile getirdiği gibi geçim olmazsa seçim olur. Litresi 50 liradan mazot alan bir çiftçi o mahsulden para kazanamaz. Mesela Sultandağı’nda da kazanamadı. Sultandağı çiftçisi bir yıl boyunca kirazı yetiştirmek için geçen seneye göre yüzde 50 daha pahalıya aldığı gübreyi verdi, yüzde 50 daha fazla ödeyerek sulama yaptı, yüzde 50 daha fazla ödeyerek ilaç verdi, yüzde 50 daha pahalıya suladı ama kiraz fiyatı geçen seneye göre daha da düştü. Şimdi Sultandağı’nda hangi çiftçiyi durdursanız zarar ettim diyor. Bir yıl boyunca varını yoğunu harcadığı bahçesine girdiğinde zaten mahsul çok az ve fiyatı geçen seneye göre daha düşük.” dedi.
“ÇİFTÇİNİN DERDİ DİNLENİYORSA DİLE DE GETİRİLMELİ”
Kiraz alımının 50-60 liraya düştüğüne dikkat çeken Başkan Erhan, “AKP’li vekil Vali ile birlikte ilk kiraz alımına gidip 200 liradan kiraz alırken şovunu yapıyor, Kaymakam işçi fiyatı 650-700 lira olarak açıklıyor. Sonra dün milletvekillerimiz aynı bölgeye tekrar gidiyor ama kirazın 50-60 liraya düştüğünden bahseden yok. İşçinin günlük maliyetinin bin liranın üzerine çıktığından bahseden yok. Çiftçinin derdini dinlemeye gidiyorsan çiftçinin derdini dile getireceksin. Eğer dile getirmeyeceksen hiç oraya gitmeyeceksin. Bakın yukarıda tüm dertlerini saydım kiraz üreticisinin. Peki, siz oraya turistik geziye mi gittiniz? Şu anda Sultandağı çiftçisinin hiçbir derdini açıklamıyorsunuz.” diye konuştu.
“ÇİFTÇİLERİN TÜMÜ YANLIŞ POLİTİKALARDAN NASİBİNİ ALIYOR”
Sultandağı İlçesinde olduğu gibi çiftçinin tüm ilçelerde ve bölgelerde sıkıntı içerisinde olduğuna dikkat çeken Başkan Erhan, “Diğer tüm ilçeler gibi Bolvadin’li çiftçimiz de para kazanamadı. Mazota yüzde 70-80 zam gelirken buğdaya yüzde 12, arpaya yüzde 3,6 zam yapılıyor, çiftçimiz mazota para yetiştiremiyor. Bolvadin’de hayvancılıkla uğraşan çiftçilerimiz de yanlış politikalardan nasibini alıyor tabi ki. 400 TL’den sattıkları et, ithalata izin verildikten sonra 370 TL’ye düşüyor, olan yine çiftçiye oluyor. Birçok ihtiyacı olan bu çiftçilerimiz Ziraat bankasına gittiğinde ise yine bir süre engelle karşılaşıyor. Hiçbir engeli yokken Şampa Tarım Mevlüt Soydan ne traktör kredisi alabiliyor, ne yem kredisi ne de ihtiyaç kredisi. Mevlüt Soydan’a verilmeyen kredi AKP’li çiftçilere kolaylıkla verilebiliyor. Bu durumu Cimer’e şikâyet eden çiftçimiz sonrasında daha fazla engellemelere maruz kalıyor. Artık çiftçinin işini görürken bile partizanlık yapılıyor. Çiftçinin işi görülürken partisine bakılmaz. Traktör almak isteyen çiftçiye kredi verirken hangi partili olduğuna bakılmaz. Traktör çiftçi için olmazsa olmaz bir ihtiyaçtır.” şeklinde konuştu.
“BİZ TEMEL İHTİYAÇLARI ÇÖZEMEDİK DÜNYA ÜLKELERİ GELECEĞE YATIRIM YAPIYOR”
Kabine de yapılan iki bakan atamasını da yorumlayan Başkan Erhan, şunları kaydetti: “Biz daha tarım politikalarını çözememişken, daha önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yapmış ve başarısızlıklarıyla ünlenmiş, daha çok yeni seçim kaybetmiş bir bakanı tekrar göreve getirirken, Birleşik Arap Emirlikleri Yapay Zekâ Bakanlığı kurmuş durumda. Amerika’dan sonra Çin de yeniden kullanılabilir roket denemelerini tamamladı. Ülkeler artık yeryüzünden değil uzayda birbiriyle rekabet eder hale geldi. Biz hala halkın temel ihtiyaçlarına çözüm yolları bulamamışken, Dünya’nın diğer ülkeleri geleceklerine yatırım yapmaya çoktan başlamış durumda. Yeni göreve gelmiş CHP’li belediyeler şehirlerini geliştirecek yatırımları gerçekleştirmek istediklerinde karşılarına tasarruf tedbirleri çıkıyor. Bu sebeple Afyonkarahisar’ın en büyük sorunlarından biri olan trafik sorununun çözümü için gerekli olan otobüsler bile alınamıyor.”
“SAYIN ŞAHİN’İN BARO BAŞKANLIĞINDAN İSTİFASINI BEKLİYORUZ”
AK Parti iktidarını eleştiren CHP İl Başkanı Faruk Duha Erhan, sözlerini şöyle tamamladı: “AKP’nin parti Genel Başkanı Cumhurbaşkanımızdan sonra Afyonkarahisar’ımızın da parti il başkanı bir Baro Başkanı oldu. Kanunen bir engel olmasa da her ortamda siyasetle Baro Başkanlığının ayrışması gerektiğini dile getiren AKP İl Başkanı kaç gündür hala koltuğunu bırakmıyor. Tabi ki herkesin bir siyasi görüşü olabilir veya istediği bir partiye üye olabilir ancak il başkanı olduktan sonra baro başkanlığı görevini sürdürmesi baronun siyasallaşmasıdır. Her kurumun siyasallaştığı günümüz Türkiye’sinde baronun siyasallaşması beklenemez. Sayın Şahin’e yeni görevinde başarılar diliyor ve bu yeni aldığı görev sonrası 14 yıldır sürdürdüğü Baro Başkanlığı görevinden seçime az bir zaman kaldığını öne sürerek istifa etmemesini etik bulmuyor ve istifa etmesini bekliyoruz.”
