Üretimin sürdürülebilmesi için tarım sigortası gerekli

Afyonkarahisar Tarım İl Müdürlüğü’nde Tarım Sigortaları ile ilgili bilgilendirme toplantısı düzenlendi.

Bilgilendirme toplantısında konuşan Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ve Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kadak, tarımın ve üretimin sürdürülebilmesi için tarım sigortasının gerekli olduğunun altını çizdi. Afyonkarahisar Tarım İl Müdürlüğü’nde gerçekleştirilen Tarım Sigortaları bilgilendirme toplantısında konuşan Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ve Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kadak, tarım sigortalarının lüzumuna dikkat çekerek “Devlet destekli tarım sigortasında yüzde 50 devlet desteği söz konusu. Çiftçi gidiyor, sigortasını yaptırıyor. Poliçe bedelinin yüzde 50’sini ödüyor, diğer yarısını da devlet karşılıyor. Hiçbir sigorta branşında böyle bir destek söz konusu değil. Bu toplumun diğer kesimlerini de ilgilendiriyor. Devletin bu sektörü desteklemesi bir noktada zorunlu. Sürdürülebilir bir tarım sağlanamazsa mecburen bir sürü pa-ralar ödemek suretiyle dışarıdan satın almak zorunda kalacak” dedi.
Sigorta kapsamı genişletildi
Tarım sigortası kapsamının genişletildiğini hatırlatan Kadak, “2011 yılı içinde don sigortası kapsamında meyvelerin çiçek dönemlerinin kapsama alınmasını kararlaştırdık. Afyonkarahisar, hem bitkisel hem de tarımsal konuda önemli üretimler yapan önemli ille-rimizden. Hayvancılık da bu ilimizde son derece önemli bir faaliyet alanı. Besicilik Afyonkarahisar için son derece önemli. Bu sene bir de besicilik için önemli bir düzenleme yaptık. Kulağında küpe olan, Türkiye’de kayıtlı tüm erkek sığırları sigortanın kapsamına alınmış oldu” diye konuştu.
5’inci yıla giriliyor
Kadak, tarım sigortalarının geçmişi ile ilgili de bilgi vererek “Biz devlet destekli tarım sigortalarının fiili uygulamasının 4 buçuk yıllık bir uygulamasını geride bırakmış olduk. 2011 yılı ile 5’inci yıl uygulamasına girmiş bulunuyoruz. Devlet destekli tarım sigortaları her yıl kapsamını genişleterek bugüne kadar geldi. Geçen yıl tarım sigortalarının kapsımını iki önemli kapsam genişlemesiyle sürdürmüştük. Geçen yıl bitkisel ürünlerde ve se-ralarda sel ve su baskınını kapsama almıştık. Süt sığırları da kapsam dahilindeydi. Geçen yıl da kulağında küpe olan dişi süt sığırlarını kapsama almıştık” ifadelerini kullandı.
Poliçede ve tarımsal varlıkta artış
TARSİM İşletici Şirket Genel Müdürü Bülent Bora da sigortalı süt sığırı sayısının hızla arttığını belirtti. Türkiye genelinde 2010 yılında, bir önceki yıla göre sigortalanan süt sığırı sayısının yüzde 68 oranında arttığını dile getiren Bora, bu sayının şu an itibariyle 188 bin olduğunu söyledi. Sigortalanan alanda da yine bir büyümenin söz konusu olduğunu aktaran Bora, “2007 yılında yaklaşık 3,5 milyon dekar alan sigortalanırken şu anda 6,6 milyon dekar alan sigortalanmış durumda. Aynı şekilde tabi sistemde hasar, ihbar sayısı da yükselerek devam ediyor. 2010 yılında 105 bin hasar ihbarı ve hasar tespiti gerçekleştirilmiş durumda. Geride kalan 4,5 yılın sonunda 1 milyon 200 bin adet poliçe düzenlendi. 11 milyara yakın bir tarımsal varlık ve 20 milyon dekar alan sigortalındı. 433 bin adet süt sığırı sigortalandı ve 376 bin adet toplam hasar tespiti yapıldı. Çiftçi bu zaman zarfında 336 milyon TL prim ödemiş, bizde çiftçilerimize 300 milyon TL para ödemişiz. Bu rakam şu anda 310 milyon TL’yi de geçti. Her geçen gün artıyor tazminat ödemeleri.” dedi.
El açmaya ihtiyaç kalmayacak
Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu ise kaymakamlık döneminde ve Bingöl Valiliği döneminde çiftçilerin sorunları ile yakından ilgilendiğini belirterek “İlçedeki Tarım Müdürlükleri, Zirai Donatım Kurumları, Tarım Kredi Kooperatifleri, Ziraat Bankaları, ziraatle ilgili her şey bizi bulurdu. Bunların en başında da bizi çok üzen bazen de çaresiz bırakan çiftçilerimizin uğradığı doğal afetler nedeniyle oluşan zararlar. Hatta Hükümet Konağı önünde protestolarla bile karşılaşırdık. Şimdi hayvancılıktan balık çiftliklerine kadar zirai faaliyetlerin tamamı aşağı yukarı sigorta kapsamına alınmış. Olası risklerin hemen hemen tamamına artık böyle cüzi bir bedelle sigorta bedeli ödendiği zaman risk karşısında ‘Nerede bu devlet, nerede bu millet’ demeye veya gelip yardım istemeye, el açmaya ihtiyacınız yok. Hakkınız olan parayı hak olarak alacaksınız” şeklinde konuştu. (Kocatepe)