Ünlütepe: 'Ekonomide geriye gidiş var'

Cumhuriyet Halk Partisi Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulunda Türk Ticaret Kanunun otuz altıncı bölümü üzerinde konuşma yaptı. Ünlütepe 'Ekonomide geriye gidiş var. Acaba, Türk Ticaret Yasası’ndaki bu düzenlemeler bu geriye gidişi, bu açmaya çalıştığım aksaklıkları giderebilecek mi? Türk Ticaret Yasası’nda daha radikal değişikliklere gidilebilmeliydi' dedi 'Medeni kanunun ayrılmaz parçası'Ünlütepe [&hellip]

Ünlütepe: “Ekonomide geriye gidiş var”

Cumhuriyet Halk Partisi Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulunda Türk Ticaret Kanunun otuz altıncı bölümü üzerinde konuşma yaptı. Ünlütepe; “Ekonomide geriye gidiş var. Acaba, Türk Ticaret Yasası’ndaki bu düzenlemeler bu geriye gidişi, bu açmaya çalıştığım aksaklıkları giderebilecek mi? Türk Ticaret Yasası’nda daha radikal değişikliklere gidilebilmeliydi” dedi

“Medeni kanunun ayrılmaz parçası”
Ünlütepe konuşmasında, Türk Ticaret Kanunu Tasarısının Medeni Kanun’un ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti. Ünlütepe; “1960’ların ortalarından itibaren serbest pazar, rekabet ekonomisinin tüm ülkelerde yaygınlık kazanması, bu kavramların Avrupa Birliği için ortak değerler olarak kabul edilmesi, şirketler topluluklarının artması, elektronik işlemlerin ve ticaretin gelişimi Türk Ticaret Yasası’nın düzenlenmesinde etkili olmuştur. Bunların izlerini bu tasarıda görebilmek olanaklıdır. Bu tasarıyla birlikte bir şeyi daha görüyoruz: Görüştüğümüz tasarı, dil, terim ve ifade bakımından yürürlükteki kanundan iyidir. Ancak tasarıda kullanılan dil, ifade yetersizdir. Aynı anlama gelen sözcük ve terimlerin Osmanlıcası ile öz Türkçesinin birlikte kullanıldığı da görülmüştür. Ama genel olarak olumlu baktığımızı da belirtmek istiyorum” dedi.
“Bir hak her zaman iyiye kullanılmaz”
Bu kanun tasarısı düzenlenirken özellikle anonim şirketler alanında ciddi düzenlemeler yapıldığını ifade eden Halil Ünlütepe; “Anonim şirketlerin ekonomik hayatta oynadığı önemli rol düşünüldüğünde bunu da doğal karşılamak gerekir. Tabii, bu tasarıyla anonim şirketleri ve limitet şirketleri ilgilendiren düzenlemeler yapılmış, hatta yürürlükteki kanundan farklı olarak tek kişilik şirketlerin de kurulabileceği gündeme getirilmiştir. Elbette bunun yararlarını birlikte göreceğiz. Türk Ticaret Yasası ticari hayatı düzenleyen önemli maddeleri içermektedir. Tabii ki bunlardan birisi de kambiyo senetleridir. Kambiyo senetlerinin düzenlenmesinde çekte ödeme yasağı kaldırılmıştır. Kaldırılma gerekçesi olarak ödeme yasağı talimatı kurumunun olumlu yönde kullanılmaması esas alınmıştır yani suistimale açık olduğu belirtilmiştir. Bir hak her zaman iyiye kullanılmaz, bir hakkı bazen insanlar kötüye de kullanabilir. Bir kişi bu hakkı kötüye kullandı diyerek bu ödeme yasağı kurumunun Türk Ticaret Yasası’ndan kaldırılması bana göre pek olumlu olmamıştır. Onun yerine o hakkın suistimale çekilmesini engelleyebilecek bir düzenleme getirilebilmeliydi. Hakikaten çek haklı gerekçeleri olarak da elinden çıkabilir. Bu kişinin elinden bu tür bir hakkın alınmasını pek uygun bulmadığımızı da belirtmek istiyorum” diye konuştu.
“Cezaevleri artık insanları almıyor”
Türk Ticaret Yasası’nın içinde çek, kambiyo senetlerinin düzenlendiğini, bunların ekonominin temel kuralları, temel işlevlerinden birisi olduğunu kaydeden Ünlütepe; “Ekonomiye, daha doğrusu ticari hayata baktığımızda senetler protesto oluyor bugün, çekler ödenmiyor. Çek Yasası’nda yaptığımız düzenlemelerle insanları mahkûm ederek, insanları cezaevine alarak bu çeklerin ödeneceğini zannediyoruz. Peki, bu insanları cezaevine aldığımızda çek bedelleri ödeniyor mu; ticari hayatın gelişimine ciddi bir katkısı oluyor mu? Bunun için olumlu bir şeyi söyleyebilmek mümkün değil. Kaldı ki Anayasa’mızın 38’inci maddesi çeklerle ilgili bir düzenlemeyi yapmıştır. Açıkçası, Anayasa’nın 38’inci maddesinde “Hiç kimse, sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü yerine getirmedi diye hapse zorlanamaz.” Bugün, çeklerle ilgili düzenlemelerden dolayı en fazla yoğun dosyanın Yargıtay’da bulunduğu 10. Ceza Dairesi.
Cezaevleri artık insanları almıyor. Bir kimsenin hapse girmesi, onun ticaret hayatını olumsuz etkileyebildiği gibi ticaretin dinamik güçlerinden de faydalanamamak gibi bir durumla karşı karşıyayız. Bununla ilgili Çek Kanunu’nda değişikliği bu Parlamento 22’nci Dönemde, 23’üncü Dönemde yaptı ama çıkış yolu bulamadık” dedi.
“Radikal değişikliklere gidilmeli”
Ekonomi iyiye gidiyor diye siyasi iktidarın kamuoyuna mesajlar verirken, ödenmeyen senet sayısının arttığını söyleyen Ünlütepe, ödenmeyen çek sayısının arttığını, ödeyemeyen insanların cezaevine girdiğini, yoksul insan sayısının arttığını, işsizliğin arttığını kaydetti. Ekonomide bir durağanlık, bir geriye gidiş olduğunu belirten Ünlütepe; “Acaba, bu Türk Ticaret Yasası’ndaki bu düzenlemeler bu geriye gidişi, bu demin açmaya çalıştığım aksaklıkları giderebilecek mi? Bana göre, ben bu konularda pek umutlu değilim. Bu konuda yapılması gereken, öncelikle kambiyo senetleriyle ilgili, anonim şirketlerle ilgili düzenlemelere, daha doğrusu kambiyo hukukunu düzenleyen düzenlemelere, Türk Ticaret Yasası’nda daha radikal değişikliklere gidilebilmeliydi” dedi.
“İcra dosyalarında büyük artış var”
Bugün dünyanın pek çok yerinde çekin artık bir suç olarak görülmediğini ifade eden Ünlütepe; “Yargıçlar “Ben, mahkûm ederek bir alacağı tahsil eden bir kişi konumuna geliyorum.” diyor. Bir yargılama esası da yok. Belirli birtakım şekil şartına uyduğunuz anda mahkeme karar veriyor, iş yükünün artmasına sebep oluyor. Bu nedenle, örneğin bu konuyla ilgili baktığımızda icra dairelerinin sayısının tüm Türkiye’de arttığını görüyoruz. İcra dairelerinin sayısı artarken icra dairelerindeki dosya sayısında çok büyük artış var. Borcunu ödeyemeyen, yoksulluk içine düşen insanların üzerinde icra baskısını kurarak parayı tahsil edebiliyor musunuz? Yok, mümkün değil. Bugün için icra dairelerinde parasını tahsil edebilen tek önemli kurum bankalar. Acaba, bu, Türk toplumunda Bankalar Yasası’nın getirdiği olanaklarla bankaların bu kadar insanüstü, çok büyük oranda kâr etmesine bizler, sizler sebep olmuyor muyuz? Bir kredi kartlarındaki faiz oranlarının indirilememesi, bankaların zaman zaman Parlamento içine gelerek, komisyonlara gelerek, birtakım kulislerin içine girerek kendilerini kurtaracak yasal düzenlemelerini yaptıklarını görüyoruz ve biliyoruz” diye konuştu.
“Demokrasinin temel öğesi
özgürlükleri korumaktır”
Türkiye’nin giderek yoksullaştığını belirten Ünlütepe, birileri çok zenginleşirken Türk toplumunun büyük bir kesiminin yoksullaştığını kaydetti. Borcunu ödeyemeyen insanları, cezaevine atmanın demokraside çıkış yolu olmadığını söyleyen Ünlütepe; “Demokrasinin temel öğesi özgürlükleri korumaktır. O kişiler belki çok dürüst davranmışlardır, ama ekonominin getirdiği koşullardan dolayı hapse giriyor. Elbet bir yükümlülüğü yerine getirmemenin cezai sorumluluğu var, ama o cezai sorumluluk her zaman hapis cezası olmaz. Bu konuda yüce Parlamento bir çözüm yolu bulmak zorundadır. Örneğin, görevini kötüye kullananları, yargı kararlarını yerine getirmeyenleri, devleti zarara sokanları bundan bir ay önce affetti bu Meclis, cezaevlerine girmekten kurtardı bu Meclis. Peki, ticari bir suç işlemiş. Ticarette suç olmaz, öngörebilmede bir hataya düşmüştür, belki iyi niyetli olarak hataya düşmüştür. İyi niyetli bir insanla kötü niyetliyi aynı kefeye hukuk koymaz, ayrımını yapmak zorundadır. Bunun altyapısını oluşturacak olan da yüce meclistir. Biraz önceki konuşmamda bu tasarıların ciddi bir şekilde tartışılmasını isterken amaç Türk milletine daha yararlı olabilmekti, siz parlamenterlerin bu konuda daha iyi bilgilenmesini sağlayabilmekti” dedi.
“Yaptığımız iyi şeyler çok az”
Parlamenterlerin bilgi edinmesinden korkan bir konumda çalıştıklarını belirten Halil Ünlütepe; “Biraz önce o yasayı gösterdim, 1535 madde. Adalet Komisyonundakilerin hepsi hukukçu arkadaşlar, hepsi birbirinden daha deneyimli bu arkadaşlarımız iki saat bu konuyu komisyonda tartışabildi. Ne olurdu onu iki saat yerine üç gün, dört gün tartışsaydık, aksaklıkları giderebilseydik, bir gün yerine üç gün görüşüp daha iyi bir yasa çıkartabilseydik. O zaman iyiyi aramak, güzeli aramak engellenmemeli. Biraz önce Sayın Komisyon Başkanı “Hukuka uygun çalışıyoruz…” Doğrudur. Bugün de Adalet Komisyonunda bir yasa görüştük. Ben rica ettim Sayın Ulaştırma Bakanımızdan, “Böyle bir tasarıyı getirmişsiniz, hiç olmazsa bir açıklayın.” dedim. Hemen “Alt komisyona sevk edelim…” Peki, alt komisyona sevk ediyoruz da o zaman komisyonun toplanmasına ne gerek var? Tartışan bir toplum, korkmayan, o getirdiği konuların yeterince tartışılabileceği bir ortamı yaratmak zorundasınız. İşte Parlamentonun son dönemine giriyoruz. Dört yıl gelip geçti. Yaptığımız iyi şeyler çok az bu Parlamentoda. Hep olumsuz şeyleri gündeme getirdik. Biraz önce televizyonların alt yazısında geçiyordu. Üç saniyede bir kanun maddesi görüşülüyor. İnanın, toplum gülüyordur. Bir şeyi daha söyleyeyim. “Yargıtay tıkandı.” dediniz. 9. Hukuk Dairesi de üç dakikada bir dosya incelemiş, 2009’da Yargıtay üç dakikada bir dosya incelemiş. Üç dakikada dosya incelenebilir mi arkadaşlar? Hâlâ “O kurum çalışmıyor.” diyoruz. Tıkanan şeyleri birlikte çözmek dileğiyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum” dedi. Ünlütepe, düzenlemenin toplumumuza hayırlı ve uğurlu olmasını diledi. (Kocatepe)

Bakmadan Geçme