Türkiye, termalde ilk 7 içinde
Afyonkarahisar Termal Turizm Tesisleri personeline yönelik düzenlenen eğitim seminerine, Afyonkarahisar merkez ve ilçelerinden bir çok büyük termal otelin yöneticisi katıldı. Turizm Bakanlığınca gerçekleştirilen seminerde Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Müjdat Özbahçıvanoğlu turizm otel yöneticilerine sunum yaptı Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Müjdat Özbahçıvanoğlu [&hellip]
Afyonkarahisar Termal Turizm Tesisleri personeline yönelik düzenlenen eğitim seminerine, Afyonkarahisar merkez ve ilçelerinden bir çok büyük termal otelin yöneticisi katıldı. Turizm Bakanlığınca gerçekleştirilen seminerde Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Müjdat Özbahçıvanoğlu turizm otel yöneticilerine sunum yaptı
Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Müjdat Özbahçıvanoğlu yaptığı sunumda ilk olarak Türkiye’nin termal yönünden ne kadar zengin olduğunu ve Türkiye’deki termali anlattı.
Özbahçıvanoğlu “Türkiye jeotermal kaynak zenginliği ve potansiyeli açısından dünyada ilk yedi ülke arasında yer almakta olup, Avrupa’da birinci sıradadır. Ülkemizin termal suları, hem debi ve sıcaklıkları hem de çeşitli fiziksel ve kimyasal özellikleri ile Avrupa’daki termal sulardan daha üstün nitelikler taşımaktadır. Termal sularımız doğal çıkışlı ve bol su verimli, eriyik maden değeri yüksek, kükürt, radon ve tuz bakımından zengindir. Ülkemiz sıcaklıkları 20 santigrad dercenin üzerinde, debileri ise 2 bin 500 litre bölü saniye arasında değişebilen bin 500’den fazla kaynağa sahip bulunmaktadır. Ülkemizde 46 ilde 190 civarında kaplıca tesisi bulunmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan termal amacına yönelik olarak Sağlık Bakanlığınca kür merkezi uygun görülen turizm yatırım belgesi almış 10 tesisin yatak sayısı 2 bin 461, turizm işletme belgesi almış 30 tesisin yatak sayısı ise 8 bin 562’dir. Yaklaşık olarak 16 bin yatak kapasiteli 156 tesis ise yerel idare tarafından belgelendirilmiştir. Tedavi etkeninin belli dozda, seri halde, düzenli aralıklarla, belli sürelerle tekrarlanarak verilmesi ile uygulanan tedavi yöntemidir.” dedi.
Türkiye’deki termal turizmin gelişimine etki eden sıkıntılara dikkat çeken Özbahçıvanoğlu, “Eşgüdüm sorunu ilgili kurum, kuruluş ya da özel sektörün bir araya gelerek sorunların ortak bir çatı altında tespitine ve çözümüne yönelik çalışmaları yapmıyor. Teşvik sorunu Sağlık ve termal turizm konusundaki yatırımları diğer turizm yatırımlarından daha cazip duruma getirecek teşviklerin eksik olması da buna etken. Katılım sorunu yurt içi ve yurt dışı organizasyonlara gerekli katılımın sağlanmaması ve bu organizasyonlar yoluyla pazarlama imkanlarından yeterince yararlanılmasını sağlamıyor. Yatırımcı ilgisi termal turizm yatırımları konusundaki çekincelerini giderecek, ilgilenmelerini sağlayacak bilgilendirmenin yeterince yapılamaması buna etken. Jeotermal kaynakların saha bütünü dikkate alınarak sağlık, turizm ve enerji gibi farklı kullanım alanlarını tek bir şemsiye altında toplayacak şekilde tek elden yönetimini düzenleyecek mevzuat düzenlemesinin bulunmaması etkenlerden birisi. Ülkemizdeki mevcut ve yeni potansiyel yatırım alanlarına yönelik gerekli tanıtımın, markalaşma ve imaj yaratılmasının, ülke içinde ve dışında yapılamaması ayrıca bir etken. Yeterli eğitime sahip olmayan personel tarafından hizmet verilmesi, uzman personel eksikliği, sağlık ve termal turizm konusundaki eğitimlerin yetersizliği bunlardan biridir.” ifadelerini kullandı.
Kültür ve Turizm Bakanlığının konuya yaklaşımını aktaran Özbahçıvanoğlu, “Türkiye Turizm Stratejisi 2023 ve Eylem Planı 2007-2013 ana kararları kapsamında Troya, Frigya ve Afrodisya Kültür ve Termal Gelişim Bölgelerinde ana tema olarak termal turizm belirlenmiş ve bu bölgelerin her birinin bölgesel destinasyon olarak geliştirilmesi hedeflenmiştir. Bu bölgelerde Bakanlığımızca yürütülen sağlık ve termal turizm amaçlı çalışmalarda jeotermal kaynaklarımızın bilinen geleneksel kaplıca kullanımından farklı bir anlayış ve yaklaşımla; sağlık ve termal turizm amaçlı olarak insanların termal sudan tedavi amaçlı yararlanmaları dışında, tatil, rekreatif ve sportif amaçlı yararlanılmasına çalışılmaktadır. Bu amaçla planlanan alanlarda insanların zinde ve sağlıklı kalma ihtiyaçlarına cevap verebilecek SPA – Wellness uygulamaları gibi tüm fonksiyonları bünyesinde içeren alternatif alanların oluşturulmasına ve bu alanların diğer turizm türleri ile ilişkilendirilerek geliştirilmesine önem verilmektedir. Türkiye Turizm Stratejisinin ana kararlarına da uygun olarak hazırlanan Termal Turizm Master Planı kapsamında destinasyon niteliğinde termal kentler oluşturabilmek amacıyla aşağıdaki bölgeler belirlenmiştir. Güney Ege Afrodisya Termal Turizm Bölgesi İzmir, Manisa, Aydın, Denizli, Güney Marmara Troya Termal Turizm Bölgesi Çanakkale, Balıkesir, Yalova, Frigya Termal Turizm Bölgesi, Afyonkarahisar, Kütahya, Uşak, Eskişehir, Ankara, Orta Anadolu Termal Turizm Bölgesi Yozgat, Kırşehir, Nevşehir, Niğde, Aksaray olarak bakanlığımız belirlemiştir” ifadelerine yer verdi.
Turizm sektörü çalışanlarına yönelek mesleki eğitimler kapsamında işbaşı eğitimi kurslarına değinen Özbahçıvanoğlu, “Kursun amacı konaklama ve yeme, içme işletmelerinde ön büro, yiyecek ve içecek servisi, kat hizmetleri, yiyecek üretimi bölümlerinde çalışmakta olan personelin, alan bilgilerinin ve becerilerinin geliştirilmesine yardımcı olmaktır. Kurslarda eğitim, teorik ve uygulamalı olarak yapılır. Kurs süresi, ortalama 8 gün eğitim 1 gün sınav olmak üzere kesintisiz 9 gündür. Eğitim sırasında, günde 3 saat olmak üzere, toplam 27 saat ders yapılır. Derslerin süresi 60 dakikadır. Kursun düzenleneceği saatler belirlenirken, tesisin çalışma koşulları dikkate alınır” diye konuştu.
Özbahçıvanoğlu, şöyle devam etti:
“Konaklama ve yeme-içme işletmelerinde bölüm müdürü, müdür yardımcısı, bölüm şefi ve yönetici düzeyinde görev yapan diğer personele alan bilgilerini ve deneyimlerini astlarına etkin bir şekilde iletme yollarını göstererek, hizmet standardının yükseltilmesine yardımcı olmaktır. Kurslarda eğitim teorik ve uygulamalı olarak yapılır. Kurs süresi kesintisiz 6 gündür. Eğitim sırasında, günde 4 saat olmak üzere, toplam 24 saat ders yapılır. Derslerin süresi 60 dakikadır. Kursun düzenleneceği saatler belirlenirken, tesisin çalışma koşulları dikkate alınır. Kurslara en fazla 16 kişi katılabilir” dedi.
Kişisel gelişim semineri hakkında bilgi veren Özbahçıvanoğlu turizm sektöründe çalışan personelin hizmet standardının yükseltilebilmesi için yapılan çalışmaları de seminere katılanlarla paylaştı.
Özbahçıvanoğlu, “Turizm sektöründe çalışan personelin hizmet standardının yükseltilebilmesi için, iletişim prensipleri ve teknikleri konusunda bilgi vererek çalışanların sosyal becerilerinin geliştirilmesine yardımcı olmaktır. Seminerde eğitim, teorik olarak yapılır. Seminerin süresi kesintisiz 3 gündür. Seminer, günde 3 saat olmak üzere, toplam 9 saat olarak verilir. Derslerin süresi 60 dakikadır. Seminer saatleri belirlenirken, tesisin çalışma koşulları dikkate alınır. Dersler en az 10 kişiye verilebilir” dedi.
Kursiyerlere sağlanan olanaklar hakkında bilgi veren Özbahçıvanoğlu seminere katılanlara başarı belgesi ve katılımcı belgesi verildiğine dikkat çekti. Özbahçıvanoğlu, “Turizm İşletmelerine Personel Yetiştirme Temel Eğitim Kursları’ndan mezun olan kursiyerlere Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ‘başarı belgesi’ verilmektedir. Seminer katılımcılarına ise ‘katılımcı belgesi’ verilmektedir” diye konuştu. (Kocatepe)