“TSK’yı bu kadar suçlamak ihanetle eş değerdir”
HÜRSİAD Başkanı Ramazan Özçelik’in, Türk Silahlı Kuvvetleri, milli bayramlar ve siyasi partilere yönelik yorumlarını sert bir dille eleştiren MHP İl Başkanı A. Zeki Ertürk “TSK’yı bu kadar suçlamak ihanetle eş değerdir” dedi MHP İl Başkanı Ahmet Zeki Ertürk, MHP’de düzenlediği basın toplantısında HÜRSİAD Başkanı Ramazan Özçelik’in siyasi yorumlarını eleştirdi. Ertürk, tüm milli bayramların ayrı bir [&hellip]
HÜRSİAD Başkanı Ramazan Özçelik’in, Türk Silahlı Kuvvetleri, milli bayramlar ve siyasi partilere yönelik yorumlarını sert bir dille eleştiren MHP İl Başkanı A. Zeki Ertürk; “TSK’yı bu kadar suçlamak ihanetle eş değerdir” dedi
MHP İl Başkanı Ahmet Zeki Ertürk, MHP’de düzenlediği basın toplantısında HÜRSİAD Başkanı Ramazan Özçelik’in siyasi yorumlarını eleştirdi. Ertürk, tüm milli bayramların ayrı bir önem ve anlam taşıdığını bunların yok sayılmasının ruhsuz bir millet ortaya koyacağını söyledi. Terörle mücadele noktasında TSK’ya yönelik suçlamaların vatana ihanetle eş değer olduğunu savunan Ertürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramının kutlanmamasını eleştirdiklerini ancak resepsiyonlara kendilerinin de karşı olduğunu bildirdi.
Partiler ön kabullerle
değerlendirilmemeli
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Afyonkarahisar İl Başkanı Ahmet Zeki Ertürk, “Afyon’da faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşunun başkanının önce ki gün yerel gazetelerine intikal eden düşünceleri basın toplantımızın konusudur.” sözleriyle konuşmasına başladı. Demokrasilerde sivil toplum kuruluşları görüşlerinin çok büyük önem taşıdığına temas eden Ertürk, demokrasinin ve demokratik parlamenter sistem işleyişinin esas kurumlarının siyasi partiler olduğunu söyledi. Ülke meseleleriyle sadece partilerin ilgilenmesi gerektiğine yönelik bir şart olmadığına değinen Ertürk; “Biz MHP olarak sivil toplum kuruluşlarının bu süreçte etkin olmalarını önemsiyoruz. Ancak bu tür sivil toplum kuruluşlarının sorumluluk duygusunu ön planda tutarak görüşlerini açıklayıp demokratik işleyişe katkı sağlamaları gerekmektedir. Elbette ki herkesin her söylediğinin top yekun doğru ya da yanlış olduğunu söylemek mümkün değildir. Ancak bu tür sivil toplum kuruluşları bir doğru ya da doğruya yakın görüşün arkasına 8-10 tane yanlış görüşü bağlayarak topluma bunu sunmaya kalkışırsa o zaman bizlere de söylenecek sözler düşmektedir. Kaldı ki biz her türlü sivil toplum kuruluşu ile işbirliği içinde olmaya özen gösteren bir partiyiz. Ancak bu tür sivil toplum kuruluşları da siyasi partileri değerlendirirken ön kabullerle hareket etmemeleri ve sorumluluk duygusuyla eylemlerini ve söylemlerini ortaya koymaları gerekmektedir.” dedi.
“Resepsiyon iptaline değil bayram iptaline karşıyız”
Önceki günkü gazetelerde işadamlarından teşekkül eden sivil toplum kuruluşu Başkanı’nın görüşlerinin manşetten ve-rilip göze batmasının kendisini gerçek anlamda ürpettiğini söyleyen MHP İl Başkanı A. Zeki Ertürk, söz konusu kişinin görüşlerinde hem siyasi partileri hem milleti millet yapan ortak değerleri hem de Türk Milleti’nin bekası için olmazsa olmazı Türk Silahlı Kuvvetlerini ağır bir töhmet altına ittiğini kaydetti. Devletin her biriminin ve her kurumun hatalarının, eksiklerinin olabileceğini belirten Ertürk; “Ancak olası hata ve eksiklikleri ihanet noktasına taşımaya başladığınız anda tehlikeli bir sürecin de başlangıcını oluşturuyorsunuz demektir. Söz konusu Başkan kendilerinin siya-setle ilgisi olmadığını, siyaset yapmadığını beyan etmiş olmasına rağmen anayasadan teröre kadar ve milletimizi millet yapan ortak değerlerimizin gereksizliğine kadar bir çok konuda görüş beyan etmiştir. Elbette ki edeceklerdir ama ön kabul-lerle doğmalarla hareket etmeden, toplumun hassasiyetlerini gözeterek görüşlerini ortaya koyacaklardır. Hemen Cumhuriyet Bayramı resepsiyonlarından girerek milli günleri-mizin ortadan kaldırmaya yönelik bir takım beyanlarda bulunmuştur. Doğrudur cumhuriyet resepsiyonları yapılmaktadır. Buna bende taraftar değilim. Ama Van’da meydana gelen depremden dolayı Cumhuriyet Bayramı törenlerinin iptaline karşıyız biz. Meseleyi çarpıtmasın, siyasetçileri ve siyaset kurumlarını vatandaşın gözünde kötü gösterecek girişimlerden imtina etmek lazım.” diye konuştu.
“Amaç ruhsuz
millet oluşturmak mı?”
MHP İl Başkanı A. Zeki Ertürk, sevilse de sevilmese de demokratik parlamenter sistemde siyasi partilerin illa ki olacağını dile getirdi. Siyasi partilerin kanunların çizdiği çerçeve ölçüsünde siyasi faaliyetlerini icra edeceklerini vurgulayan Ertürk, bir önceki basın toplantısında Cumhuriyet Bayram törenlerinin iptalini eleştirdiğini ancak resepsiyona kendisinin de karşı olduğunu söyledi. Bayram kutlamalarının kaldırılmasına tepki gösterdiklerini yineleyen Ertürk; “Sayın Başkan oradan girerek 23 Nisan, 19 Mayıs, 10 Kasım gibi törenlerinde yeniden gözden geçiril-mesini öneriyor. Söz konusu zikredilen törenler hepsi de birbirinden başka anlamlar taşıyan törenlerdir. Eğer o günlerin manasını tam idrak edebilirse Sayın Başkan benden daha çok bu törenlere sahip çıkması gereken kişidir onu anlayacaktır. 23 Nisan Osmanlı İmparatorluğu topraklarının emperyalist güçler tarafından işgal edilmesinden sonra millet iradesinin bu emperyalist güçleri ülkemizden def etmek için oluşturmuş olduğu TBMM’nin açılmış olduğu gündür. Siz millet iradesini esas almıyor musunuz? Konuşmalarının içeriğinde Anayasa’ya ilişkin sözlerin içeriğinde de zaten ona vurgu yapıyor kendisi. O zaman buna niye karşı çıkıyorsun? 19 Mayıs nedir? Aynı bağlamda Atatürk’ün yurdumuzu işgal eden emperyal güçleri ülkemizden def etmek için kurtuluş harekatını başlattığının simgesidir. 10 Kasım da bu devletin kurucusu Atatürk’ün ebediyete intikalidir. Peki siz bunları ortadan kaldırarak neye hizmet etmek istiyorsunuz? Ruhsuz bir millet mi oluşturmak istiyorsunuz? Ülkemiz üzerinde emelleri olanlara yem olacak bir millet mi oluşturmak istiyorsunuz siz?” şeklinde konuştu.
“Başbakan’ın yapacakları da sorgulanmalı”
TSK’yı töhmet altına itecek söylemlerin dile getirilmesinden duyduğu rahatsızlığı bildiren MHP İl Başkanı A. Zeki Ertürk sözlerine şöyle devam etti:
“Terör saldırılarından sonra Genel Kurmay Başkanı’nın kuvvet komutanlarının ve İçişleri Bakanının istifasını beklemiş. Sayın Başkan her konuda görüşlerini dile getiriryosan istifalarını beklemeyeceksin, istifalarını isteyeceksin. Hatta sadece onların değil bunların bağlı olduğu bir kişi var. Ülkeyi yönetiyor, Başbakan. Onun istifasını isteyeceksin. Eğer olay bu kadar vahimse ve gerçekten rahatsızlık duyuyorsan Başbakan’ın da istifasını isteyeceksin. Onların amiri durumunda ki Başbakan’ın istifasını isteyeceksin. Çünkü bir amir emri altındakilerin yaptıkları eylemler ve fiilerden sorumludur. Eğer bunları suçluyorsan Başbakan’da suçludur onu niye geçiyorsun? Ancak arkasında ki bir söz gerçek niyeti ortaya koyuyor. İstediğinde yaptığı darbelerle 70 milyonu bir günde susturan ordu 3 bin teröristi susturamıyorsa bunu istemiyor demektir. Bunu söylemek vatana ihanetle eşdeğerdir. TSK’yı bu kadar suçlamak ihanet derecesinde bir olaydır. Terör sadece silahlı mücadele ile halledilecek bir mesele değildir. Ama en önemli unsurudur. Terör örgütü ile mücadele eden güvenlik güçlerimiz arkalarında siyasi destek olursa siyasetçilerin kararlılığı olursa silahlı mücadele de başarılı olurlar. Ancak tekrar söylüyorum olmazsa olmaz silahlı mücadeledir. Ama yegane çözüm noktası da değildir. Söz konusu kişi Sayın Başbakan’ın da yapması gereken işleri sorgulaması lazımdır.” (Kocatepe)