TSK Türk halkının ta kendisidir
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar İl Başkan Yardımcısı Vedat Sever partide düzenledikleri toplantıda siyasi gündeme ilişkin partisinin görüşlerini açıkladı. Toplantıda Kamil Göçen, Ramazan Kirez, Muammer Dede de hazır bulundu.FETÖ TÜRKİYE'YİTESLİM ALAMADICHP İl Başkan Yardımcısı Vedat Sever, 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’nin en karanlık gecelerinden birisinin yaşandığı FETÖ'cü darbe girişiminin anıldığı belirtti. Sever, on binden fazla [&hellip]
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar İl Başkan Yardımcısı Vedat Sever partide düzenledikleri toplantıda siyasi gündeme ilişkin partisinin görüşlerini açıkladı. Toplantıda; Kamil Göçen, Ramazan Kirez, Muammer Dede de hazır bulundu.
FETÖ TÜRKİYE’Yİ
TESLİM ALAMADI
CHP İl Başkan Yardımcısı Vedat Sever, 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’nin en karanlık gecelerinden birisinin yaşandığı FETÖ’cü darbe girişiminin anıldığı belirtti. Sever, on binden fazla FETÖ mensubu asker ve sivilin; 35 askeri uçak, 74 tank, 246 zırhlı araç, 3 askeri gemi, 3 bin 992 silah ve 37 askeri helikopterin katılımıyla gerçekleşen darbe girişiminin, geride 250 şehit ve 2 bin 196 gazi bıraktığını söyledi. 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan karanlık gece ve darbe girişiminin TSK bünyesindeki Atatürkçü ve yurtsever askerlerin direnmesi ve karşı duruşuyla başarısız kılındığını belirten Sever, “Buna sonradan Türk ulusunun sokağa inerek vatanına sahip çıkması, FETÖ ve üst aklın Türkiye’yi teslim alamamasıyla sonuçlanmıştır. Böyle bir ortamda Türk halkı bir olmuş, bütün olmuş 15 Temmuz kanlı darbe girişimini atlatmıştır” dedi.
“TSK’YA LİNÇ
KAMPANYASI BAŞLATILDI”
Bir yıl önce yaşanan darbe girişiminin bertaraf edilmesi yıl dönümü kutlamaları davet afişlerinin, halkın yüreğini burktuğunu söyleyen Sever, “Afişler davetiyeden çok, Türk Silahlı Kuvvetlerini darbenin bir parçasıymış algısı yaratılarak adeta linç kampanyası başlatılmıştır. Oysa TSK, Türk halkının ta kendisidir. TSK mensupları bizim çocuklarımızdır. Ülkemizin ve halkımızın güvenliği TSK’nin varlığı sayesindedir. TSK’yı güçsüz kılmak, Türk halkına hiçbir şey kazandırmaz, aksine kaybettirir. Mesut Barzani’ye referandum yapma cesareti verir. Ege Denizi’ndeki adalarımızı Yunanlılar işgal eder, Rumlar, Kıbrıs adasının güneyinde petrol ve doğalgaz alanlarına bizlerin girmesini engeller. Başta PKK olmak üzere tüm terör örgütlerinin, ülkemize saldırma cesareti verir. Bu nedenlerle Türk Silahlı Kuvvetleri’ne her zamankinden daha fazla ihtiyaç vardır. Güçlü ordu güçlü Türkiye demektir” diye konuştu.
20 TEMMUZ TÜRKİYE
İÇİN İKİ FARKLI DURUM
20 Temmuz tarihinin Türkiye için hem olumlu hem de olumsuzluğu olduğunu vurgulayan Vedat Sever, 20 Temmuz 1974 tarihinde rahmetli Bülent Ecevit’in Kıbrıs Barış Harekâtı’nı yaparak, Kıbrıslı soydaşlarımızı Rum zulmünden kurtardığını kaydetti. Sever, “20 Temmuz 1974 tarihinde ki Kıbrıs Barış Harekâtı ile en önemlisi ise Türkiye Cumhuriyeti’ne toprak kazandırmıştır. 43 yıl önce yapılan bu harekât Türk Halkının ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gücünü tüm dünyaya göstermiştir. Bu amaçla başta rahmetli Bülent Ecevit olmak üzere Kıbrıs’ta şehit askerlerimize ve vatandaşlarımıza rahmet, gazilerimize sağlıklı uzun ömürler dileriz. 20 Temmuz’un olumsuzluğu ise, OHAL’in ilanı ve K.H.K ile TBMM’nin by-pas edilerek kanun yapma gücünün elinden alınmasıdır. K.H.K ile on binlerce vatandaşımız, suçlu suçsuz ayırımı yapmadan işlerinden atılmıştır. OHAL dönemi yasakları kalıcı hale getirilmiştir. Bu sene zarfında 25 KHK yayınlanmış, ülke tek adam rejimi ve onun belirlediği olağanüstü KHK’larla yönetilmeye devam etmektedir” şeklinde konuştu.
“YASAKLAR NEDENİYLE
SARAYIN DARBESİ DİYORUZ”
OHAL’in anayasa da tanımlanan ölçülülük, gereklilik yerindelik gibi ilkelerin hiçbirine uyulmaksızın hürriyeti kısıtlayıcı bir hal aldığını savunan Sever şöyle konuştu: “Bir yıldır yaşananlar göstermiştir ki, vatandaşların yaşamsal hakları yaşamı, kültürel ve sosyal yaşamı ipotek altına alınmıştır. Akla ve mantığa sığmayan yasaklar gündelik yaşamımızın bir parçası olmuştur. Sokakta türkü söylemekten, zeytinli rock festivaline, semah dönmekten açık alandaki düğünlere, lise pilav gününe varana kadar çok çeşitli yasaklarla her gün karşılaşılır hale gelinmiştir. Hatta öyle ironik bir hal almıştır ki bir üniversitemizin hukuk fakültesinde düzenlenen ‘OHAL Hukuku’ konulu panel OHAL den dolayı yasaklanmıştır. İşte bu yüzden biz buna sarayın darbesi diyoruz.”
ON MADDELİK
MANİFESTO AÇIKLANDI
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adalet yürüyüşü sonunda başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere iktidar yanlılarının bu yürüyüşü küçümsediklerini belirten Sever şunları söyledi: “Genel Başkanımız yaklaşık 25 gün ve 450 kilometrelik yol yürüyerek dünyada bir rekor kırmıştır. Ancak bu yapılan adalet yürüyüşünün özü ve amacı gözden kaçırılmak istenmektedir. Bu büyük yürüyüş 9 Temmuz’da yapılan Maltepe mitingine katılımcı sayısına indirgenmektedir. Oysa Genel Başkanımızın açıkladığı ve adaletsizliklere vurgu yapan 10 maddelik manifesto açıklamıştır”
TÜRKİYE YÜZÜNÜ
ADALETE DÖNMELİDİR
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı on maddelik manifesto hakkında bilgi veren Sever, “Manifestonun ilk maddesinde FETÖ’nün siyasi ayağı ortaya çıkarılmalı ve gerçek darbecilerden hesap sorulmalıdır. OHAL derhal kaldırılmalı ve hukuk düzeni evrensel ilkeler uygulanarak yeniden tesis edilmelidir. Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı mutlaka sağlanmalı, adil yargılama hakkı eksiksiz uygulanmalıdır. OHAL mağdurlarının yargıya erişim ve sosyal güvenlik haklarını kısıtlayan tüm uygulamalar hukuk devletinin gereği olarak son verilmeli. İşinden edilen akademisyen ve diğer kamu görevlileri görevlerine iade edilmeli, tutuklu milletvekilleri derhal serbest bırakılmalıdır. Yüz ellinin üzerinde ki tutuklu gazeteciler serbest bırakılmalı, düşünce özgürlüğünün önünde ki tüm engeller kaldırılmalıdır. OHAL koşullarında yapılan ve mühürsüz seçim olarak anılan Anayasa değişikliği gayrimeşrudur. Demokratik parlamenter sistem üzerinde ki her türlü vesayet kaldırılmalı, laik sosyal hukuk devleti güçlendirilmeli, laik eğitime geçilmelidir. Toplumsal iç barış sağlanmalıdır. Saldırgan dış politikadan vazgeçilmeli, Türkiye yüzünü insan haklarına, hukuk devletine adalete önem veren milletler ailesine dönmelidir.”
“ON MADDE Mİ KATILIM
SAYISI MI ÖNEMLİ?”
Basın toplantısında bulunan gazetecilere “Şimdi soruyorum size, sadeleştirerek ve kısaltarak okuduğum bu on madde mi önemli, yoksa mitinge katılanların sayısı mı? Kaldı ki ben miting alanındaydım, oradaki kalabalığı gördüm. Üç milyon ile 3 milyon 750 bin kişi gibi bir rakam konuşuluyordu. 17 futbol sahası genişliğinde” dedi. Burcu Aydın’ın haberi.
“Her gün Kıbrıs’tan
bir adım taviz veriliyor”
CHP İl Başkan Yardımcısı Vedat Sever, Kocatepe Gazetesi muhabirinin sorusu üzerine dün 43’ncü yıldönümü idrak edilen Kıbrıs Barış Harekâtı yıldönümünde Kıbrıs politikalarını yorumladı.Her geçen gün yavru vatan Kıbrıs’a yönelik tavizler verildiği belirten Sever şöyle konuştu: “Her gün gittikçe Kıbrıs’tan bir adım daha taviz verilerek devam etmekte. Herkesin bildiği üzere uluslar arası alanda kıta sahanlığı denilen bir olay var. Kıbrıs’ta o kıta sahanlığı içerisine giren alada dünyanın en zengin petrol yataklarının olduğu biliniyor. Orası bugün Kıbrıslı Rumların hatta İsrail tarafından işletilmekte ama o bölgeye Kıbrıs’ta bulunmamıza rağmen Türkler sokulmamaktadır” >> Burcu AYDIN’ın Haberi