Termal turizm dünyanın en önemli turizm şekli olacak

Uluslararası Luxury Thermal Ürün Geliştirme ve Pazarlama Zirvesi, Güral Afyon Otel’de başladı. Zirve’de konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Yazar, termal ve sağlık turizmine artık gençlerin de ilgi göstermeye başladığını belirtti. Almanya’da sağlık turizminin yanı sıra güzellik turizminin de hızla geliştiğini ifade eden Günter Ihlau, wellnes ve termal turizminin Almanya’daki yıllık cirosunun 73 milyar euro olduğunu söyledi

NG Hotels-Resorts’un öncülüğünde gerçekleştirilen, yurtiçi ve yurtdışından birçok uzmanın katıldığı Uluslararası Luxury Thermal Ürün Geliştirme ve Pazarlama Zirvesi, Güral Afyon Otel’de başladı. Zirve’ye işadamı Nafi Güral’ın yanı sıra Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hüsnü Serteser de katıldı.
TERMALDE GELENEKSEL
VE ÇAĞDAŞ YÖNTEMLERİ
BİR ARADA KULLANMALIYIZ
Zirve’de konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Yazar, Türkiye’de ve dünyada termal ve sağlık turizm anlayışının değişmeye başladığını belirtti. Yazar, “Dünyada termalle ilgili gelişmeler, insanların gelir ve eğitim düzeyiyle doğru orantılıdır. Gelir ve eğitim düzeyi arttıkça gençlerde bile termale olan ilginin arttığını görüyoruz. Bu ilgi, gençlerin eski tip termal kullanma yöntemleriyle alakalı bazı sıkıntılar ortaya çıkabiliyor. Termalin kullanımı, bölgeden bölgeye değişim gösterebiliyor. Bir Türk Hamamı kullanıldığı gibi çağdaş yöntemler de kullanılıyor. Biz, hem eski hem de çağdaş yöntemleri kullanmalıyız. Dünyadaki örnekler de bunu gösteriyor. Geleneksel ve çağdaş yöntemleri kullanarak yeni bir yöntem ortaya çıkıyor” dedi.
SOSYAL İMKANLAR DA SUNULMALI
Otellerin ve ülkelerin sadece termal merkez olmasının, turizmde ihtiyaç duyulan unsurları karşılamaya yetmediğinin altını çizen Yazar, turistlere sosyal imkanların da sağlanması gerektiğinin altını çizdi. Sağlık turizminin gelişen ve rağbet gören bir sektör olduğuna dikkat çeken Yazar, “Alternatif turizm çeşitlerinden biri de sağlık turizmi. Sağlık turizmi, medikal turizm, spa, termal turizm ve üçüncü yaş turizmi. Üçüncü yaş turizmi, Avrupa ülkelerindeki yaşlı kişiler, emekliliklerinden sonra seyahate çıkıyor. Senyör seyahati olarak tanımlanan bu turizmi değerlendirmemiz gerekiyor. Bir diğer konu da yaşlı bakımı. Onlara sağlık standartlarını sunmak ve bakımını sağlamak olarak bu bileşeni söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.
TIP KONUSUNDA DENEYİMLİYİZ
Türkiye’nin son yıllarda tıp alanında ilerleme kaydettiğini, bunun da bir avantaj olduğunu söyleyen Yazar, “Bizim bu alanda iddialı olduğumuz bir diğer husus da tıbbi deneyimimiz. Doktorlarımız önemli başarılara imza atmaktalar. Tıp konusunda çok önemli yatırımlar yapılmıştır. Sadece bir şey sunmak değil, sosyal ve kültürel imkanları faaliyetleri de elde etmek durumundayız. Biz Bakanlık olarak sağlık turizmini de dünyada tanıtarak önemli destinasyonlar arasına sokmayı düşünüyoruz. Biz ülke olarak ‘size şöyle farklılıklarımız var’ demeliyiz. Temel yaklaşımımız şu: Bu konunun uzmanlarını, gazetecileri, kamuoyu önderlerini ülkemizde ağırlamak, ülkemizin turizm potansiyelini onlara gösterebilmeyi, onların da kendi ülkelerinde ülkemizin tanıtımını yapmasını düşünüyoruz. Sağlık Turizmi Platformu kurduk. Bu platformda da tüm aktörleri almaya çalıştık” ifadelerini kullandı.
50 MİLYON HEDEFİ ÇOK ÖNEMLİ
Uluslararası Luxury Thermal Ürün Geliştirme ve Pazarlama Zirvesi’nin bir diğer konuşmacısı ise TUI (Touristik Union International) AG Uluslararası İlişkiler ve Yatırımlar Direktörü Günter Ihlau oldu. Almanya deneyiminden yola çıkarak Türkiye’ye ve Afyonkarahisar’a bazı önerilerde bulunan Ihlau, şöyle konuştu: “1968’de Türkiye’de 400 bin turist vardı. Şimdi ise 30 milyon turistten bahsediliyor. Bu çok önemli bir gelişme. 2023 hedefleri doğrultusunda 50 milyon turistin Türkiye’ye gelmesi bekleniyor. 80 milyon kişilik bir nüfusta 50 milyon turist hedefi çok önemli. Biz, çeşitli anketler yaptık. Bu anketlerden çıkan sonuç şu: Ülkenize ya da otelinize gelen insanları şımartın. Avrupalılar, otel çevresinde altyapının da güçlü olmasını ister. Yürüme alanları, kumarhane gibi sosyal imkanların bulunmasını, 19’uncu yüzyılda Osmanlı mahallesinde ne varsa, onların otel ve çevresinde bulunmasını ister. Wellness üzerinde çalışma yapılacaksa, aktif bir spor yatırımı da gereklidir. Güzellik zindelik ve sağlık turizmini de kapsayan wellnes ve termal turizmi Almanya’da yıllık 73 milyar ciro yapıyor. Sadece erkek bakım ürünlerinin bile yıllık cirosu 5 milyar euroya ulaştı.”
BALKANLIOĞLU, DÜNYANIN
EN ŞİFALI TERMAL SULARI
Afyonkarahisar’a gelenlerin otellerde beklemesinden çok çevrede hoşça vakit geçirebilecekleri, iyi anılar edinebilecekleri ortam olması için çaba içerisinde olduklarını söyleyen Vali İrfan Balkanlıoğlu, Afyonkarahisar’da 4 havzada termal su kaynağının bulunduğunu hatırlattı. Ömer-Gecek havzasından, 125 dereceye ulaşan sıcaklıkla, litresinde 6 gramı aşan mineral maddeleriyle dünyanın en şifalı termal sularının elde edildiğini vurgulayan Vali İrfan Balkanlıoğlu, termal kaynakların kalıcı olması yönünde Termal Su Birliği’ni oluşturarak; önemli bir projeyi hayata geçirdiklerini kaydetti. Proje sayesinde otellerin ısıtılması ve şifalı suyun kullanılmasının tek elden yürütüldüğünü, ısıtılmada kullanılan ve temiz olarak geri kazanılan termal suyun reenjeksiyon yoluyla kaynağına döndürüldüğünü söyleyen Balkanlıoğlu, Türkiye’nin sağlık termal turizminde büyük hedefleri bulunduğunu belirtti.
YATIRIMCILAR ELLERİNİ
TAŞIN ALTINA KOYMALI
Dünyanın her yerinden insanları Afyonkarahisar’a çekmeyi amaçladıklarını ifade eden Vali İrfan Balkanlıoğlu, tanıtımın önemine değindi. Afyonkarahisar’da gösterilebilecek pek çok değer olduğunu hatırlatan Balkanlıoğlu, “Türk milleti istikrarı, barışı ve sevgiyi yakaladı, dünya ülkeleri arasında saygın bir yere sahip. Kişi başına milli gelirimiz arttı, ulaşım altyapımız düzenlendi. Bölgemize gelecek turistlere davranışlarımızla, saygı ve sevgimizle, Türkiye’den iyi duygularla ayrılmasını, dünya çapında tanınır bir ülke olmasını sağlamalıyız. Misafirlerimizin termal otelde beklemesinden ziyade, çevrede hoşça vakit geçirebilecekleri, iyi anılarla ayrılabilecekleri bir ortam olması için çaba içerisindeyiz. Cumhuriyetimizin kazanıldığı topraklar olan Afyonkarahisar’da birçok gösterebileceğimiz değerler var. Buna yönelik çalışmalar yapılıyor. Oteller ve termal yatırımcılarımızın da ellerini taşın altına koyması, her türlü fuarlara, turizm ve tanıtımla ilgili oluşumlara katılarak, tur operatörleriyle ve turizmle şirketleriyle güzel diyaloglara girerek bölgeyi ve otelleri tanıtmalarına ihtiyacımız var.” şeklinde konuştu.
TERMAL TURİZM, TÜRKİYE İÇİN ÇOK ÖNEMLİ
Türk turizminin ileride sürdürebilirliğini sağlayarak, ekonomiyi ayakta tutacak en büyük yatırımın termal olduğunu anlatan TUI AG Türkiye Temsilcisi Hüseyin Baraner, termal turizmin pek çok turizm sektöründen daha fazla maddi kazanç sağladığını kaydetti. Dünyada ağlığa bağlı olarak da turizmin piyasalarının değiştiğini, sağlık turizminin ön plana çıktığını aktaran Baraner, termalin önemine değinerek, gereken ilginin gösterilmemesi, gerekli çalışmaların zamanında ve dünya standartlarına uygun yapılmaması durumunda, 2023’te turizm açısından hedeflere ulaşılamayacağını savundu. Baraner konuşmasında şu görüşlere yer verdi, “http://m.kocatepegazetesi.com/”Eğer biz turizmin çeşitliliğinden konuşuyorsak, dünya çapında gelecek vadeden termali de dünya piyasalarına göstermek zorundayız. Turistler de, yaşamlarını etkileyen sağlık sorunlarından kurtulmak için tatillerini kullanıyor artık. Allah gerçek sağlığı termal suyun içerisinde saklamış. Buna inanan yüz milyonlarca insana, sadece bizim bu alanda uluslararası kalitede ürünlerimizin olduğunu ispatlamamız gerekiyor”http://m.kocatepegazetesi.com/” diye konuştu.
GÜRAL, TÜRKİYE, AVRUPA’DA TERCİH
EDİLEN TERMAL BÖLGE OLACAK
Türkiye’de termalin belli yaş grubunun şifa arama adına başvurduğu bir değer olarak algılandığını hatırlatan Kütahya Ticaret Odası Başkanı ve Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Başkanı Nafi Güral ise, Avrupa’da termal kürün ve termal tedavinin ‘sağlık zırhı’ olarak da görüldüğünü aktardı. Avrupa’da termalin gencinden yaşlısına her kesimin ilgisini çektiğini belirten Güral, “Yakın gelecekte Türkiye, Avrupa’da tercih edilen termal bölge olacak. Bununla ilgili oluşturulması gereken bazı şeyler var. Yerel yönetimlerin bunu benimseyerek, turistler için gezecekleri yerleri, bisiklet yollarını, yürüme yollarını, ağaçlık ve ormanlık alanlar, standarda uygun yeme, içme ve eğlenme yerlerini yapması, bölgeyi turizme daha uygun hale getirmesi gerekiyor. Biz yatırımları yaparak bölgeye değer kazandırdık. Bundan sonrası yerel yönetimler ile bölge halkının bizi sahiplenmesini, destek vermesine kalıyor. Önümüzdeki yıllarda sağlık turizmi ve termal turizmi dünyanın en önemli turizm şekli olacaktır. Bu konuda yapılan çalışmaların herkes tarafından Türkiye’nin turizmdeki geleceği için desteklenmesi gerekir” dedi.
BİR YILDIR AFYON’UN VE TERMALİN ÖNÜNÜ AÇACAK BİR PROJEYİ YÜRÜTÜYORUZ
Türkiye’de termal tedavi de bulunan tek hastane olan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi’yle ilgili bilgi veren Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, sağlık turizmiyle ilgili yaptıkları çalışmalarla ilgili de detaylı bilgiler verdi. Afyonkarahisar’ın önünü açmak için bir yıldır bir proje üzerinde çalıştıklarını vurgulayan Rektör Prof. Dr. Solak, mevzuat değişikliği konusunda Sağlık Bakanlığı’yla yaptıkları görüşmede büyük aşama kaydettiklerini aktardı. Prof. Dr. Solak konuyla ilgili şunları söyledi, “Otellerin önünü açmak için bir yıldır bir çalışma yapıyoruz. Biraz önce gerekli konuşmacılar dediler ki bu olayların görev tanımının yapılması gerekiyor. Şu an da bir yasa değişikliğine giderek; hem tur operatörlerinin önünü açmak hem de tam donanımlı bir üniversite hastanesi ile isteyen her otelin işbirliği yapabileceği bir işbirliği modelini geliştiriyoruz. Ana sağlık hizmeti bizden, fizik tedavi ve rehabilitasyonu cerrahi taleplerle birlikte yapacağız. Termal otellerle birlikte şu an 300 yatak kapasitemizi 20 bine çıkarmayı hedefliyoruz. Şu an Afyonkarahisar’da 8 bine yakın 5 yıldızlı termal otel yatak kapasitesi var. Belgelilerle birlikte 20 bine çıkıyor. Dolayısıyla bir model geliştiriyoruz. Sağlık Bakanlığımızla yaptığımız görüşmelerde belli bir noktaya geldik. Sanırım bir iki ay içinde bu mevzuat değişikliğini yaparsak, bütün otellerimizin önü açılacak. Afyonkarahisar’ın önü açılacak. Ve Afyonkarahisar ilk örneği olarak bütün şehirlere örnek olacak. Böylece yüz binlerce hasta üniversite hastanelerinde tedavi görüp, otellerde turizm imkanlarından faydalanacak.”
PINAR ALTUĞ, TERMAL SU BİZE VERİLMİŞ BİR LÜTUFTUR
Uluslararası Luxury Thermal Ürün Geliştirme ve Pazarlama Zirvesi, panel oturumlarıyla devam etti. Zirvede minik bir konuşma yapan ünlü oyuncu Pınar Altuğ Atacan, termal deyince akla tedavi amaçlı gidilen yerler geldiğini söyledi. Altuğ, “Şimdi ekran önünde olunca güzellik için termal suyun ne kadar faydalı ve gerekli olduğunu gördüm. Ben ilk ekranlarda boy göstermeye başladığımda termalin önemini bilmiyordum. Farklı sağlık ve güzellik yöntemleri deniyordum. Ama sağlık ve güzellik için termal çok önemli ve yararlıymış, zamanla bunu anladım. Umarım herkes termal suyun bilincine varır. Termal su bize verilmiş bir lütuftur” diye konuştu.
Kendisinin termal için Sapanca’yı tercih ettiğini söyleyen Altuğ, Afyonkarahisar’ı ve Afyonkarahisar’daki 5 yıldızlı tesisleri gördükten sonra fikrinin değiştiğini, artık tatil için Afyonkarahisar’a geleceğini anlattı. “Bugün çok kalamayacağım ama en kısa sürede termale geleceğim” diyen Altuğ, konuşmasının ardından Hediye Güral Gür ve Semra Güral Sürmeli ile bir süre sohbet etti. (Kocatepe)