Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“Taytak yanlış yaptığını düşünüyorsa bir teklif de kendisi vermeli”

VİDEOYU PAYLAŞ

SP Merkez İlçe Başkanı Erhan Akpınar, Çin’in Uygur Türkleri’ne yaptığı zulme karşı MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak’ın Uygur Türkleri’nin yanında oldukları açıklamasını hatırlattı. Akpınar, “Uygur Türkleri’ne yapılan zulüm için Araştırma Komisyonu kurulması teklifine AK Parti ret, MHP çekimser oy kullandı. Teklif ret edildi. Sayın Taytak  yanlış yaptığını düşünüyorsa bir teklif de kendisi vermelidir” dedi

 

Saadet Partisi (SP) Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Erhan Akpınar, dün öğlen partide düzenlendiği basın toplantısında gündemi değerlendirdi.
“ÇÖZÜM EKONOMİYİ DÜZELTMEKTE”
Geçtiğimiz haftalarda yaşanan toplu intihar vakalarının herkesi üzdüğünü belirten Erhan Akpınar, bu intiharların siyanür kullanılarak yapılması nedenli Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un siyanürü piyasa ve internet ortamından satışına yasak getirdikleri açıklamasına atıfta bulundu. Akpınar, “Sayın Bakanın açıklaması sonrası karar Resmi Gazetede yayımlandı. Halkımıza zarar verebilecek etkenlerin önüne geçmek güzel bir şey. Bundan dolayı kendilerine teşekkür ederiz. Ancak şunu da mutlaka sorgulamamız gerekir. Bu insanlar neden buna ihtiyaç duyuyor? Maalesef ki burada en büyük etken geçim sıkıntısı. Hükümet asıl bu konu üzerinde kafa yormalı. Asıl engelleyici tedbir siyanür satışını yasaklamak değil, intihara sürükleyen sebepleri ortadan kaldırmaktır. İntihar etmeyi düşünen bir insan, siyanür olmasa da bir başka şekilde intihar edebilir. Nitekim gene hepimizi üzen bir haber Antalya’dan geldi. Hanımı pazara gidelim diyor, eşi banyoya girip iple kendini asıyor. Cebinden sadece 1,5 lira çıkıyor. Şimdi ip satışına da mı engelleme getireceksiniz? Yapılması gereken kaynakları lüks ve israfa değil, vatandaşın sorunlarını gidermeye kullanmamızdır.” dedi.
“ALTIN DOĞA KORUNARAK ÇIKARILMALI”
Siyanürün altın çıkarılmasında kullanılmasıyla zarar verdiğini vurgulayan Akpınar, “Siyanür deyince bir de altın çıkarmak için siyanür kullanılmasının doğaya zarar verdiğini, hatta yeraltı sularına karışarak içme suları zehirleyebileceğini daha önce yaptığımız basın açıklaması ile iletmiştik. Şimdi ne kadar tehlikeli olduğu daha iyi anlaşılmaktadır. İktidarın bu konuda da acilen adım atması ve gerekli tedbirleri alarak, doğaya daha az zarar veren bir şekilde altınlarımızın çıkartılması sağlanmalıdır.” diye konuştu.
“MADEN DEYİNCE AKLA FACİALAR GELİYOR”
4 Aralık Dünya Madencilik Günü arifesinde ilk akla gelenin maden faicaları olduğunu belirten Akpınar, “Maalesef maden denildiğinde ilk aklımıza gelen maden faciaları oluyor. 2014 Soma kömür madeni faciasında toplam 301 kişi hayatını kaybetmişti. 2014 Karaman-Ermenek maden faciasında derinlikte 18 maden emekçisinin su baskını sonucunda mahsur kalarak yaşamını yitirdi. 2016 Siirt-Şirvan faciasında da özel maden ocağında meydana gelen heyelan sonucu 10 işçi hayatını kaybetmişti. Hayatlarını kaybeden tüm madenci kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Halen maden ocaklarında çalışan kardeşlerimize de kolaylıklar diliyoruz. Bu facialarda sorumluluğu olan herkesin adil bir şekilde yargılanıp, gereken cezayı almaları gerektiğinin de altını çizmek istiyoruz. Bir daha böyle faciaların yaşanmaması için gerekli tedbirlerin alınmasını istiyoruz.” şeklinde konuştu.
“BAKANLARA RAZI DEĞİLKEN BİR DE VEKİLLER ÇIKTI”
Erhan Akpınar, geçen hafta düzenledikleri basın toplantısında bakanların ve ailelerinin ömür boyu sağlık harcamalarının vatandaş tarafından karşılanmasına karşı çıktıklarını hatırlattı. Akpınar şöyle konuştu:
“Biz bakanlara yapılacak olan bu uygulamaya karşıyken bir de milletvekilleri çıktı. Diyorlar ki milletvekillerinin de aileleri sağlıktan ücretsiz yararlansın. Yararlansın tabi. Zaten 80 milyon insanın tek derdi, bakanlara ve milletvekillerine bakmak. Onları memnun etmektir. EYT’ler mi onlar ekonomiyi çökertir, onlar 77,00 TL yatırmazsa sağlıktan yaralanamaz. Bu mu adalet?”
TAYTAK’IN UYGUR TÜRKLER’İ YAKLAŞIMINA ELEŞTİRİ
Çin’in Uygur Türklerine yaptığı zulümleri üzülerek izlediklerini belirten Akpınar şunları söyledi: “Dünyanın neresinde olursa olsun zalimin karşısında, mazlumun yanındayız. Mazlumun dilini, dinini, rengini ve ırkını sormadan ona yardımcı olmak inancımızın gereğidir. Bu sebeple Uygur Türklerine yapılan bu zulümleri de kınıyor, derhal durdurulması gerektiğini belirtiyoruz. Elbette bu konuda iktidara büyük görev ve sorumluluk düşmektedir. Ancak maalesef iktidar sorunu çözüp, zulmü durdurmak yerine, adeta kardeşlerimizi terör gibi gösteren açıklamalarda bulunmaktadır. Geçen haftalarda MHP Afyonkarahisar Milletvekili Taytak bir açıklamasında Uygur Türklerinin yanında olduklarını açıklamış. Sayın Taytak’a sormak istiyoruz, TBMM’ne verilen Uygur Türklerine yapılan zulmü araştırmak için komisyon kurulsun teklifine AK Partinin ret, MHP’nin çekimser oy kullanarak, teklifin ret edildiğini biliyor musunuz? Bu oylamada siz evet mi dediniz? O zaman yanlış yaptığınızı düşünüyorsanız bir teklifte de siz bulunun. Bu zulmün önüne geçmek istiyorsanız gereğini yapın. Basın açıklamalarıyla birilerine hoş görünmeyi bırakın, icraat yapın. Aksi takdirde söyledikleriniz sadece birilerini kandırmak olacaktır.”
“ANNE İŞE, ÇOCUK KREŞE, AİLE NEREYE?”
Çalışan annelere çocukları için kreş ve bakıcı desteği verilmesi v.b projelerin SGK binasında afişe edildiğini söyleyen Akpınar şu ifadeleri kullandı:
“Diyorlar ki ‘Anne sigortalı işe, çocuk kreşe.’ Biz de diyoruz ki ‘Aile nereye?’ Hem dindar nesil istiyoruz diyeceksiniz, hem güçlü aile istiyoruz diyeceksiniz, sevgi ve saygılı bireyler yetişsin istiyoruz diyeceksiniz arkasından anne ile çocuğu ayıracaksınız. İktidar ya yaptıklarının farkında değil ya da halkı kandırmak ve yaptıklarının üstünü örtmek için yalan söylüyor. Vatandaşlar olarak lütfen bu iktidarı uyaralım. Yanlış yaptığını söyleyelim. Yoksa yarın işler daha zor olacak.”
“GERÇEK GÜNDEM ADALET, İŞSİZLİK, EKONOMİ”
Toplumun polemikleri çok sevdiğinden yakınan Akpınar sözlerine şöyle devam etti:
“Vatandaşların kısır tartışmalarla oyalanması beceriksiz iktidarların en sevdiği şey olsa gerek. Günlerdir gündemde tutulan bir tartışma var. Neymiş ‘Saraya giden CHP’li kim?’ Gitti mi, gitmedi mi? Allah aşkına gündemimiz bu mu olmalı. Ülkemizde adaletsizlik onlarca aileyi kasıp kavururken, ekonomik sıkıntılar çözümsüz hale geliyorken, içerde ve dışarı da terör belası varken, dış politikada bu kadar sıkışmışken. Biz bunları bırakıp konuştuğumuz şeye bakın. Tabi bunun böyle olması, en çok iktidara fayda sağlıyor. İktidarı sorgulamasınlar da tartışsın dursunlar. Cambaza bakarken yan kesiciler işini yürütsün. Ülkemizin gerçek gündemi adalet, işsizlik ve ekonomidir. Buradan tüm siyasi partilere sesleniyoruz, gerçek gündemimize dönün.”
“EFSANE CUMA’NIN AMACI TÜKETİM ÇILGINLIĞI”
“Bir de ‘Kara Cuma’ diye bir şey çıktı. Kapitalizmin dayatması olarak Türkiye’de de baş gösteren tüketim çılgınlığı maalesef toplumun her kesimini sarmaya başladı” diyen Akpınar, “Tüketimi hızlandırmak, emeği sömürmek ve bunun içinde mal ve ürün satışı gerçekleştirmek için emperyalist güçlerin uygulamaya koyduğu uyduruk günlerden biri. Patronların kârlarını artırmak ve tüketimi özendirmek için kullandıkları Kara Cuma denilen, yılda bir kez gelen kapitalist bir oyundan başka bir şey değildir. Küresel çapta milyarlarca dolarlık ticaret hacmi sağlayan Kara Cuma, ismi nedeniyle de ülkemizde tepkilere neden oluyor. Aslında aydınlık bereket huzur günü olan cuma ismi kullanılarak neyin algısı yapılıyor. Kapitalizm bir taşla iki kuş vuruyor aslında. Hem tüketimi artırıyor, hem de zihinlere Cuma gününün kötü olduğunu işlemeye çalışıyor. Sonradan isminin ‘Efsane Cuma’ değiştirilmesi bize yumuşak gösterilmesinden başka bir şey değil. Karanlık zihniyetlerin bu uygulaması ismi değişse de yine aynı amaca hizmet edeceği için bu aldatmacaya dikkat edilmesi ve hatta boykot edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.” dedi. >> Burcu AYDIN’ın Haberi

DİĞER VİDEOLAR