Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Sezer Küçükkurt

Tarihi yayınlar – Kocatepe Gazetesi

Sezer Küçükkurt 7 Eylül 2010 Salı 03:00:00
  Afyonkarahisar’daki kamu kurumlarının ilin tarihi, turizmi ve kültürüne yönelik yayınları büyük bir açığı kapatıyor. Valilik, Belediye ve AKÜ bu alanın öncülüğünü yapıyorlar. Her ne kadar son yıllarda bu yayınlarda bir azalma görülse de yeni çabalar, gelecek güzel yayınların habercisi gibi görünüyor.
Vali Haluk İmga’nın tarihi fotoğraflara olan özel ilgisinin de desteğiyle Afyonkarahisar Valiliği tarafından ilimizin tarihine yönelik yeni bir çalışma başlatıldı. İstanbul Yıldız Sarayı’ndaki Sultan II. Abdülhamid’in kişisel fotoğraf arşivinden Afyonkarahisar’ın daha önce hiç görülmemiş fotoğrafları derlendi. Vali İmga’nın şahsi ilgisi ve gayretleri ile Afyonkarahisar’ın 1800’lü yılların sonlarına ait genel görünüm çizimleri bulundu. Şimdi İl Kültür Konseyi bünyesinden oluşturulan bir komisyon bu nadide eserlerin yer alacağı prestij kitap için çalışmalarına hız verdi. AKÜ tarafından yıllar önce yayınlanan ve ilimizin geçmişine ışık tutan yayınlar arasında en ilgi görenlerden olan “Anılar’da Afyonkarahisar” isimli kitabın daha geniş kapsamlısını hayata geçirmek için çalışan Komisyon’un ortaya koyacağı eser şimdiden merakla beklenmeye başlandı.
Böylesi eserler bizim dikkatimizi çektiği gibi çevremizdeki pek çok kişinin de ilgisini cezb edi-yor. Hiç tahmin etmediğimiz kişiler, tarihi fotoğrafları, ilin kültürünü içeren bu eserleri görüp, duyunca “Nasıl edinebilirim” telaşına düşüyor. İnsanların içerisinde yer aldıkları toplumun, kültürün özelliklerini, kendi yaşadıkları, yaşattıkları şeyleri bu tür eserlerde görmesi ayrı bir etki yaratıyor. O nedenle kamu kurumlarımızdan özellikle AKÜ’den bu tür yayınlara ağırlık vermeleri, çabayı artırmaları en büyük dileğimizdir.
İnsanlar günlük yaşamlarında iç içe oldukları tarihi ögelerin ne anlam taşıdığını maalesef bilememekteler. Örneğin, her gün bizim ve AKÜ’nün eğitimcilerinin önünden gelip geçtiği türbede yatan Demiryalayan kimdir? Şehrin en güzide mahallelerinden birisine ismini veren Dervişpaşa kimdir? Ya da mahallelere, sokaklara ismi verilen kişiler bu memlekete ne gibi hizmetler yapmışlardır da, bu payeleri hak etmişlerdir? Bu tür örnekleri çoğaltmak son derece kolay. Anlamak istediğimiz böylesine yerel, insanların merak ettiği bilgilerle donatılmış eserlerin sahibi olan kamu kurumlarının ve onların yöneticilerinin halkla bütünleşme amaçlarına, kendilerini Afyonkarahisar’a kabul ettirme çabalarına daha çabuk ulaşacaklarıdır. Şehrin varlıklarını hem günümüzde yaşatan, hem de geleceğe aktaranlar elbette ki kabul ve saygı göreceklerdir.
******
Afyonkarahisar gerçekten eşsiz bir tarih ve kültür birikimine sahip. İlin dört bir yanından adeta tarih fışkırıyor. Emirdağ ilçe merkezinin hemen 3-5 kilometre yakınında bulunan Hisarköy’ün barındırdığı tarihi kalıntılar tarihi Amorium kentine aittir. Bu kent Bizans’ın İstanbul’dan sonraki en büyük, en gelişmiş kenti olarak tanımlanıyor. Öyle ki, Bizans İmparatorluğuna hükmeden iki ayrı hanedan ailesinin bu kentten çıkıp ülkeye hakim olduğu biliniyor. Afyonkarahisar’ın iki Cumhurbaşkanı yetiştirdiği gibi Amorium da Bizans’a iki ayrı imparator yetiştirmiş.
Hürriyet Gazetesi’nin Ramazan Sayfası’nı okurken Amoruim’la ilgili daha önce duymadığımız bir bilgiyi edindik. Hz. Muhammed (s.a.v)’in sahabesinden olan Selman el-Farisi’nin kaderinin de Afyonkarahisar’da, Emirdağ’da ya da eski adıyla Amorium’da değiştiğini, Farisi’nin Amorium’da aldığı karar sonrasında kendisini sahabiler arasına, tarihin aydınlık sayfalarına taşıyan yola girdiğini öğrendik.
Hürriyet yazarı Okan Konuralp’in verdiği bilgiye göre Mecusi olarak büyüyen İranlı Selman el-Farisi küçükken tanıştığı rahipler aracılığıyla Hristiyan oldu. Babasının tepkisi üzerine evden kaçtı ve tüccarlarla birlikte Anadolu’yu dolaşarak Hristiyanlık bilgisini geliştirdi. En son Ammuriye (Amoruim) kentinde iken “Arap diyarında Hz. İsa’nın ardından gelen yeni bir peygamber var” bilgisini alan Farisi Ammuriye’den ayrılarak Arabistan’ın yolunu tuttu. Bu yolda köle dahi olan Farisi Hicret’ten sonra Müslüman oldu ve İslamiyet’e büyük hizmetlerde bulundu. Hz. Peygamber’i traş etmesi nedeniyle berberlerin piri olarak anıldı.
Her kesin bildiği ve söylediği bir cümledir; “Afyonkarahisar’ın tarihi ve kültürü çok geniştir, eskilere dayanır” Bunu biliyorduk ama Selman El Farisi’ye kadar uzandığını yeni öğrendik…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER