Taksim Trio AKÜ öğrencileri ile buluştu

Taksim Trio Müzik Grubu, Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Devlet Konservaturarı'nda düzenlenen söyleşide Devlet Konservatuvarı öğrencileri ile buluştu Öğretim Görevlisi Hakan Akdeniz'in moderatörlüğünde Hüsnü Şenlendirici, İsmail Tunçbilek ve Aytaç Doğan'dan oluşan Taksim Trio, Afyonkarahisar konseri öncesi öğrencilerle bir araya geldi.“BABAM ÇOK BAŞARILI BİR MÜZİSYENDİ”Bir öğrencinin klarnet denince akla ilk gelen ismin Hüsnü Şenlendirici olmasının nedenini sorması [&hellip]

Taksim Trio AKÜ öğrencileri ile buluştu

Taksim Trio Müzik Grubu, Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Devlet Konservaturarı’nda düzenlenen söyleşide Devlet Konservatuvarı öğrencileri ile buluştu

Öğretim Görevlisi Hakan Akdeniz’in moderatörlüğünde Hüsnü Şenlendirici, İsmail Tunçbilek ve Aytaç Doğan’dan oluşan Taksim Trio, Afyonkarahisar konseri öncesi öğrencilerle bir araya geldi.
“BABAM ÇOK BAŞARILI BİR MÜZİSYENDİ”
Bir öğrencinin klarnet denince akla ilk gelen ismin Hüsnü Şenlendirici olmasının nedenini sorması üzerine Şenlendirici, çok küçük yaşta klarnet çalmaya başlamasının ve müzisyen bir ailede doğmasının kendisi için avantaj oluşturduğunu söyledi. Şenlendirici, “Çok küçük yaşta başlamamın avantajı var. Tüm ailem, anne ve baba tarafım klarnetçi ve trompetçi. Olayın tam ortasına doğdum diyebilirim. Babam çok başarılı bir müzisyendi. O bana bir yol açtı. Ben de o yolu daha iyiye taşımak için hem onun adına hem de kendi adıma hep daha güzel şeyler yapmaya çalışıyorum. Bu işi hakkıyla yapıyorum” dedi.
Klarnetin kendisini ayakta tuttuğunu ifade eden Şenlendirici, “Hayatta en sağlam tuttuğum şey enstrümanım. O da beni ayakta tutuyor. Bu biraz da aşk ile ilgili bir mevzu. Tamam, yetenek olabilir ama bunu daha ileriye taşımak için çalışıyoruz. Bu kendini yenilemekle de alakalı bir durum” diye konuştu.
“İKİ TALEBEM OLDU,
İKİSİ DE KLARNETÇİ OLAMADI”
Kendisinden bir müzik metodu kitabı çıkarmasını talep eden öğrenciye ise Şenlendirici, gelecekte vakti olması halinde bu tür bir çalışma yapabileceğini kaydetti.
Şenlendirici şöyle devam etti: “İstanbul Teknik Üniversitesi Konservatuvarı’na 1988 yılında girdim. Sonra İngilizce nedeniyle okuldan atıldım. Benim hocam Tülay Örser’di. Operada da çalan çok kıymetli, değerli bir hocaydı. O bana çok güzel metotlar çaldırdı. Sanıyorum klasik batı müziği eğitiminde genelde çalınan klarnet metotlarıydı bunlar. Bence çok faydalıydı. Hayatımda birebir karşıma alıp klarnet çalmayı gösterdiğim iki talebem oldu. İkisi de klarnetçi olamadı. Bazen yaptığın şeyi anlatmak o kadar kolay olmayabilir. Hiç talebem yok. Oğluma bile bir nota göstermedim ama benim binlerce talebim var. Bakıyorsun adam benimle aynı çalıyor. Türkiye’yi geçtim örneğin Ürdün’e gidiyoruz ve orada bir çocuğun aynı biçimde çaldığını görebiliyoruz. Araplar klarnet konusunda çok yetenekli değillerdir. Onların tarzında çok kullanılmaz. Arap müziğinnde klarnet diye bir şey yoktu ama artık Arap müziğinde de klarnet var. Kanun yıllardır tartışılır Türklerin mi Arapların mı diye. Bırak kimin olduğunu, kimin nasıl çaldığına bakalım. Aytaç Doğan kanunun kitabını tekrardan yazdı. Allah öyle bir vakit verirse belki de öyle bir kitap da yazabilirim.”
“BEN KANUNCU OLMAK
İSTİYORDUM”
Bir öğrencinin ilk sazının davul iken sonrasında neden klarneti döndüğü konusunda bir soru üzerine ise Şenlendirici, Roman mahallelerinde genelde bu tip bir durumun var olduğunu söyledi. Şenlendirici, ilk klarnetini kendisi de bir klarnet sanatçısı olan dedesinin hediye ettiğini belirterek, “Roman mahallelerinde boynuna bir bidonu taktığın zaman iki tane çomakla yani ilk önce davulla başlanır. Çocukken ilk oynadığın şey bir boya kutusudur ya da. Benim şansım vardı. Annemin babası da klarnetçiydi. Hem ayakkabı tamiri yaptığı hem de enstrüman kiraladığı bir ufak bir dükkanı vardı. Benim de oyun alanım orasıydı. Dükkanda benim ulaşamadığım yerde bir klarnet vardı. Bir gün dedem o klarneti verdi bana ‘yeter artık kafamı şişirme. Al klarneti’ dedi. Harmandalı ile başladık orada. Benim aklımda kanuncu olmak da vardı. Çünkü Bergama’da hep klarnet, trompet ve davul vardı. Enstrüman memleketini yansıtıyor. Klarnet enstrümanı birçok yerde ön plandadır. Solist enstrümanıdır” ifadelerini kullandı.
Söyleşinin ardından Taksim Trio grubu üyelerine AKÜ Devlet Konservatuvarı tarafından çeşitli hediyeler takdim edilirken, söyleşiye AKÜ Devlet Konservatuvarı Müdürü Doç. Dr. Uğur Türkmen, Alimoğlu Kültür Sanat Araştırma Derneği Başkanı İşadamı İbrahim Alimoğlu ile öğretim elamanları ve öğrenciler katıldı. (Kocatepe Haber Merkezi)

Bakmadan Geçme