'Süt fiyatı geri çekilirse inekler kesilir'
Afyonkarahisar Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği genel kurulunda konuşan Merkez Birliği Genel Başkanı Kamil Özcan, sektörde zamanında alınmayan tedbirlerin daha sonra
Afyonkarahisar Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği genel kurulunda konuşan Merkez Birliği Genel Başkanı Kamil Özcan, sektörde zamanında alınmayan tedbirlerin daha sonra büyük ceremeler ödettirdiğini söyledi. Özcan, “Bayramda süt fiyatını geri çekeceğiz baskısı oluşmaya başladı. Et fiyatlarının bu kadar yüksek seyrettiği günlerde süt fiyatını geri çekerlerse inekler kesilir” dedi
Afyonkarahisar Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’nin seçimli olağan genel kurul toplantısının ikincisi Derya Düğün Toplantı Salonunda yapıldı. Genel kurul divanı Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı Kamil Özcan’ın başkanlığında; Hasan Sağlam, Fatih Avcı, Veysel Karakoç, Adnan Koçak, Mustafa Aracı’dan oluştu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının ardından toplantının açış konuşmasını Birlik Başkanı Raşit Tabak yaptı. Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı Kamil Özcan yaptı.
“BİRLİK YÖNETİCİLERİDE ÜYELERİ İLE AYNI SORUNLARI YAŞIYOR”
Aslen komşu il Burdur’lu olduğunu ifade eden Merkez Birliği Genel Başkanı Kamil Özcan, “Ben Burdurluyum hemen şu dağın arkasındayım. Birliğimizin üyeleri gibi ben de oğlumla, gelinimle, torunumla köyde hayvancılık yapıyorum. Damızlık birlikleri olarak bizi başka örgütlerden ayıran faktör, yöneticilerininde bu işi fiilen yapıyor olmasıdır. Ben genel başkan olarak hayvanlarımıza baktıktan sonra Afyon kongremize geldim. Buradan yine görevimizin başına gideceğiz. Bizler sorunun ne olduğunu yaşayarak bilen insanlarız. Birlik Başkanından tutunda en tepedeki genel başkan da böyledir. Yem hayvan üreticisine pahalıysa, bizede pahalıdır. Sizler zarar ediyorsanız bizlerde zarar ediyoruz. Dolayısıyla sorunu biliyoruz. Yetkililere canımızın nasıl yandığını anlatmaya çalışıyoruz.” dedi.
“81 İLİN DAMIZLIK BİRLİKLERİ DEPREMDE TEK YÜREK OLDU”
“Ülkemizde yakın tarihte depremler yaşadık, seller yaşadık. Bu depremlerde ve sellerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz.” diyen Özcan, “Yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyoruz. On bir ilimize ve ülkemize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Bu refleksin başka bir millette olduğunu düşünmüyorum, görmüyorum. Nasıl millet bir araya geldi, nasıl yaraları sarmak için varını yoğunu ortaya döktü. Buna hepimiz şahit oldunuz. Damızlık birliklerinde de aynı refleksle üyelerinden aldığı güçle, kurumsal yapısıyla yine deprem bölgesinde üyelerimiz adına depremin ikinci gününden itibaren oradaki sıkıntıları çözmeye çalıştık. Acilen orada yapılması gerekenleri yapmaya gayret ettik. Hayvan sevkiyatlarını yaptık. Hayvanların yakın illere gitmesini sağladık. Çünkü bölgeye gititğimizde sadece evler değil ahırlarda, sağımhanelerde yıkılmıştı. Göçük altında insanlarımız kalırken, elektrikler yoktu. İnekler, hayvanlard ölmüştü. Hayvanlarında kurtarılıp, yaralarının sarılması lazımdı. İşte bu noktada biz depremin ikinci gününden itibaren bölgede olduk. 81 ilin damızlık birlikleri yem, kesim, çadır, konteynır v.b olmak üzere müthiş bir destek geldi. Bunun için hem damızlık birliklerimize dolayısıyla üyelerimize şükranlarımızı sunuyoruz.” diye konuştu.
“ZAMANINDA ALINMAYAN TEDBİRLERİN CEREMESİ BÜYÜK OLUR”
Damızlık birliğinin bir sivil toplum kuruluşu olduğunu ifade eden Özcan, “Biz bir sivil toplum kuruluşuyuz. Sivil toplum kuruluşlarının görevi sahadaki sıkıntıları karar vericilere bütün çıplaklığıyla anlatmaktır. Bizler göreve geldiğimiz günden bugüne kadar çektiğiniz sıkıntıları bakan, genel müdür, bakan yardımcısı, cumhurbaşkanlığına kadar iletmeye çalıştık. Elimizden ne geliyorsa, basın aracılığıyla yaptık. Belki duyuyorsunuz, duymuyorsunuz. Dediğimiz yapılmadığı zaman süt konseyinden istifa ettik mesela. Sizler adına, dedik ki burada üreticinin hakkı korunmuyor. Süt konseyinin 12 tane yönetim kurulu üyesi var. Orada mücadele ettik ama olmadı. Ancak dedik ki burada sıkıntı var istifa ediyoruz buraya bakın, burayı düzeltin dedik. Bu masada yemci yok. Bu masada tüketici yok. Bu fiyatı belirlerken bu masanın büyümesi lazımdı. Şimdi orada süt fiyatı çıkıyor. Dönüyoruz yemci fiyatları zamlıyor, yem fiyatları zamlanıyor. Verilen süt fiyatının da hiçbir anlamı kalmıyor. Yemcinin de o masada olması lazım diyoruz. Demokratik bir yapı yok. Şimdi orada üç tane üretici temsilcisi var. Sanki ayetmiş gibi her dönem sanayiciden başkan oluyor. Niye üreticiden başkan olmaz orada? Demokratik bir yapıda olmadığı için orada sizleri temsil etmeye gayret ettik. Ama sözümüz geçmediği için de gerekçeleri sunarak istifa ettik. Ses getirdi. Takip edenler bilir. Bizim sektörümüzde zamanında alınmayan tedbirler daha sonra büyük ceremeler ödettiriyor. Bugün şu anda süt fiyatı 6 liradan, 12 liraya geldiyse bizim kara kaşımıza, kara gözümüze gelmedi.” şeklinde konuştu.
https://www.kocatepegazetesi.com/gundem/sut-fiyati-geri-cekilirse-inekler-kesilir/