Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

SUSMAKTA HİKMET VARDIR – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 17 Haziran 2017 Cumartesi 12:46:39
 

Resûl-i Ekrem Efendimiz (s.) şöyle buyurmuştur:
“Bir Mü’mini, çoğunlukla sükût eder ve vakarlı olarak görürseniz, ona yaklaşın; Çünkü ona hikmet verilmiştir.” ( İbni Mace, Zühd, 1; Ebû Nuaym, Hilyet’ül Evliya, 10/405)
İmamı Gazali meşhur eseri İhya’da dilin afetlerini anlatırken lüzumsuz konuşma ve boş yere soru sormanın zararları hakkında şöyle diyor:
Bazen sen öyle sözler sarf edersin ki, eğer konuşmamış olsaydın günaha girmeyeceğin gibi, şimdi ve ileride de zarara uğramazdın. Bunu bir misalle anlatalım:
Bir cemaatle beraber oturursun. Onlara yolculuklarından bahsedersin. Yolculuk esnasında gördüğün dağları, nehirleri başından geçen olayları, hoşuna giden yemekleri, elbiseleri, seni şaşkınlığa sevk eden hadiseleri, beldelerdeki büyükleri, oralarda olan şeyleri anlatırsın. Bunlar öyle olaylardır ki, eğer onları anlatmasan günaha girmezsin ve zarara uğramazsın.
Cihadla ilgili anlattıklarında da durum aynıdır. Eğer gördüğün hadiseleri mübalâğa ile anlatırsan mâlâyâniye girmiş olursun. Mesela, olayları eksik veya fazla anlatırsan, kendini temize çıkarmaya çalışırsan, nefsini övme, gıybet etme, Allah Teala’nın yarattıklarından bir şeyi kötüleme gibi şeylerden kaçınmazsan, vaktini zayi etmiş olursun. Sen hayırlı bir şeyi anlatırken tehlikeli şeylerden kaçınamazsan, bizim zikrettiğimiz dilin âfetlerinden nasıl korunabilirsin?
Şunlar da sana faydası olmayan konuşmalardır:
Başkasına, seni ilgilendirmeyen bir şey sorarsın, böylelikle vaktini zayi etmiş olursun. Arkadaşını da, soruna cevap vermek suretiyle aynı şekilde zamanını zayi etmeye zorlamış olursun. Sorulan soru, kişiyi bir afete sürüklemediği takdirde vaktini zayi etmiş olur. Halbuki soruların bir çoğu insanı âfete ve zarara sürükler.
Mesela sen birine; “oruçlu musun?” diye sorsan; eğer O “evet” derse ibadetini açığa vurmuş olur. Bu takdirde riyaya girer. Riyaya girmezse de ibadeti gizliler defterinden silinir gizli olan ibadet ise açık olmadan dereceler farkıyla daha üstündür eğer “hayır” derse yalancı olur. Cevap vermezse sen küçümsenmiş olursun ve böylelikle ona eziyet etmiş olursun. Şayet soru sorduğun kimse söylediğini defetmek için çeşitli yollar ararsa, zorlanmaya muhtaç olur ve yorulur; dolayısıyla sen onu sorunla ya riyaya, ya yalana ya küçümsenmeye ya da kendisini soruya defetmeye için hile yaparak yorgunluğa sevk etmiş olursun. Diğer ibadetlerinden ve günahlardan sorman da böyledir.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER