Suna: Aşı zorunluluğu anayasaya ve insan haklarına aykırı

Yeniden Refah Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı İbrahim Derviş Suna, Kovid-19 küresel salgınıyla mücadelede isteyenin aşısını yaptırabildiği gibi istemeyenlerin de aşı olmama kararına saygı gösterilmesi gerektiğini söyledi

Kovid-19 virisü ile mücadele de aşı karşıtlarına bir destekte Yeniden Refah Partisi İl Başkanı İbrahim Derviş Suna’dan geldi. Suna, “Aşı olmak isteyenler elbette ki aşılarını olsunlar, buna kimsenin karşı çıkma hakkı yoktur. Ancak, aşı olmak istemeyenlere de herhangi bir zorlama yapılması hem anayasaya hem de insan haklarına aykırı bir uygulamadır.” dedi
“AŞILAMADAN SONRA ARTAN VAKA VE ÖLÜMLER İZAHA MUHTAÇ”
İbrahim Derviş Suna, sel felaketinin yaşandığı Kastamonu, Bartın, Karabük, Sinop, Samsun illeri halkına geçmiş olsun diyerek vefat edenlere Allah’tan rahmet diledi. Suna, “Özellikle Kurban Bayramı sonrası Kovid-19 vaka sayılarının çok artmasıyla gündeme getirilen aşının zorunlu tutulması tartışmaları malumdur. Endonezya, Tayland ve İngiltere örneklerinde olduğu gibi bu ülkelerde aşılama başladıktan sonra vaka ve ölüm sayılarının arttığı tespiti özellikle bilim insanları tarafından izaha muhtaçtır. Aşı yaptırmayan 20 milyondan fazla vatandaşımız adeta dışlanma, aforoz edilme, vatan haini ilan edilme tehdidi ile karşı karşıyadır. Bu kabul edebileceğimiz bir durum değil.” dedi.
“İSTATİSTİKLER AŞILAMANIN VAKALARI ÖNLEYEMEDİĞİNİ GÖSTERİYOR”
“Her şeyden önce zorunlu aşıda diretenlerin şunu açıklaması gerekiyor; Endonezya’da aşılama başlayana kadar 818 bin vaka 25 bin ölü sayısı görüldü.” diyen Suna, “Aşılamanın yapıldığı ilk altı ay sonunda 3 milyon 239 bin vaka 86 bin 800 ölü sayısına ulaşıldı. Diğer bir örnek de Mart 2021’de aşılamaya başlayan Tayland’da pandeminin başından Mart ayına kadar hasta sayısı 26 bin ölü sayısı sadece 85’te kalmış. Aşılama başladığından itibaren geçen 4 ayda hasta sayısı 543 bin 361’e ölü sayısı ise 4 bin 397’e yükselmiş. Aşıyı zorunlu hale getirmek isteyenlerin ve özellikle Bilim Kurulumuzun bu rakamları açıklaması gerek. Yetişkin nüfusunun neredeyse tamamını aşılayan İngiltere’de vaka sayıları 50 bini aştı. Yeniden kapanmayı düşünüyor. Dünya geneline baktığımızda geçtiğimiz yıl yaz aylarında aşısız dünyada günlük toplam vaka sayısı 150 bin, bu yıl yaz ayında en az 3 milyar insanın 1 doz aşılandığı bir dünyada günlük vaka sayısı 550 bini aşmış durumda. Bütün bu istatistikler aşılamanın vakayı önleyemediğini gösteriyor.” ifadelerini kullandı.
“MRNA AŞILARI BÜYÜK
TEHLİKE ARZ EDİYOR”
Zorunlu aşının anayasaya aykırı bir durum olduğunu savunan Suna şunları kaydetti: “Aşı olmak isteyenler elbette ki aşılarını olsunlar, buna kimsenin karşı çıkma hakkı yoktur. Ancak, aşı olmak istemeyenlere de herhangi bir zorlama yapılması hem anayasaya hem de insan haklarına aykırı bir uygulamadır. Basında sıkça dillendirilen aşı olmayanların AVM’ler, restoranlar, kamu kurumları, okullar ve toplu taşıma araçlarına alınmaması gibi bir durumun uygulanması halinde büyük bir kaosa sebep olur. Toplumsal karmaşaya yol açacak son derece tehlikeli bir durumdur. Mevcut aşılar bilimsel süreci tamamlanmadan kullanıma sokulmuştur. Dolayısıyla aşı sayılamaz. Birçok bilim adamının dediği gibi bu sıvılara aşı değil aşı adayı demek daha doğru olur. Üreticisinin sorumluluk kabul etmediği aşı adayı bu sıvıların insanlarımıza zorla enjekte edilmesini kabul edemeyiz. Faz çalışmaları, insan ve hayvan deneyleri tamamlanmayan bu sıvıların özellikle de genetik bozulma, kanser riski ve otoimmün hastalıkları riski olan MRNA aşılarının yapılması büyük tehlike arz ediyor. Bugüne kadar yapılan diğer aşılar için bize onay formu imzalattılar mı? Korona aşıları için imzalatılan formlar şüphe uyandırıyor. İmzalatılan formlarla ileride doğabilecek muhtemel olumsuz sonuçlardan dolayı kimse sorumluluk almak istemiyor.”
>> Mustafa ERTÜRK’ün Haberi