'Sultandağı bölgesinde Akdeniz sineği yok'

'Afyonkarahisar'dan Çin'e Kiraz İhracaatı' konulu toplantı Sultandağı Meslek Yüksek Okulu (MYO) Salonu'nda önceki gün yapıldı. İlk olarak katılımcılara Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tanıtım filmi sunuldu.SULTANDAĞI KİRAZDAÜLKE GURURUToplantının açılış konuşmaları bölümünde ilk konuşmayı Sultandağı Belediye Başkanı Osman Acar yaptı. Afyonkarahisar'ın tam bir tarım kenti olduğunu belirten Acar 'Ülkemize kirazda ihracat gururunu yaşatan bölgemiz Sultandağıdır. [&hellip]

“Afyonkarahisar’dan Çin’e Kiraz İhracaatı” konulu toplantı Sultandağı Meslek Yüksek Okulu (MYO) Salonu’nda önceki gün yapıldı. İlk olarak katılımcılara Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tanıtım filmi sunuldu.
SULTANDAĞI KİRAZDA
ÜLKE GURURU
Toplantının açılış konuşmaları bölümünde ilk konuşmayı Sultandağı Belediye Başkanı Osman Acar yaptı. Afyonkarahisar’ın tam bir tarım kenti olduğunu belirten Acar; “Ülkemize kirazda ihracat gururunu yaşatan bölgemiz Sultandağıdır. Dolayısıyla konumuz bölge üreticimizin ortak paydası ve çalışması kirazdır. Bu toplantıyı tertip edenlere teşekkür ediyorum. İşin başında ülke ekonomisine katkı sağlamak amacıyla yola çıktığımız Sultadağı’nda yürütülen kiraz çalışmalarından söz edeceğim. Ben Belediye Başkanlığımın yanı sıra 2010 yılında kurulan Kiraz Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanlığını da yürütüyorum. Bölgemizde ki kiraz potansiyelini biliyoruz. Ancak ülkemize ve dünyaya anlatabilmek için bu çalışmayı başlattık. İnsanlarımız izlenimlerimiz doğrultusunda kiraz, vişne ve elma geleceğine yönelik kararlar almaktaydı. Örneğin iki yıl vişne üst üste para etmeyince insanlarımız vişne ağaçlarını kesiyordu. Burada önemli bir potansiyelin yok olmamasını, ilerlemesini sağlamak için böyle bir kooperatif oluşturduk. Artık Avrupa dışında Çin’e kiraz satmaktan bahsediyoruz. Emek sahiplerine teşekkür ediyorum” dedi.
KİRAZ ÜRETİMİ DÜNYA STANDARDINDA
Türkiye’de kiraz ihracatının yaklaşık yüzde 30’nu Sultandağı bölgesinin sağladığının altını çizen Osman Acar, bölge insanının potansiyelin kıymetini bilmesi için çalıştıklarını söyledi. Üretim devamlılığının önemine değinen Acar; “Ticari endişeleri dolayısıyla kendi kendine karar vermesin. Üretim planlaması yapmak, arz-talep dengesini tespit etmek, markalaşma gibi üretilenin, satılanın hakkını alabilme gibi hasletlerle çalışmaya başladık. Biz gereğini yapıyor dünya standartlarında kiraz üretiyoruz. Üretmekten vazgeçmeye başlamışken çok şükür şimdi toparlanıyoruz. Türkiye ve bölgemize tesisler yapılmaya başlandı. Afyon’a, üretime ilgi artmaya başladı. Bölgemizde on tane tesis oluştu. Daha da çoğalacak inşallah. Üretim planlamasında dünyanın ne kadar kiraza ihtiyacı var? Biz ne kadar üretiyoruz, daha ne kadar üretmeliyiz? İhracatçı, ithalatçı firmalarla, dünya piyasası ile Rekabet Kurulu ile, kalite için, önümüzün açık tutulması için bu çalışmaları yapıyoruz” diye konuştu.
BEKLENTİ KİRAZA ÖZEL DESTEK
Kiraz üreticilerinin ürünü hak ettiği fiyattan satma derdinde olduğunu kaydeden Osman Acar, kiraz üretiminde kalite ve rekoltenin artmasını amaçladıklarını söyledi. Dünya kiraza fazlasıyla ihtiyaç olduğunu kaydeden Acar; “Bilindiği üzere dünya kiraz ihtiyacının yüzde 25’ni karşılıyoruz. Bana göre üzerinde durulması gereken en önemli konu artık kiraz satılacak bir ürün halin gelmiştir. Biz zaman zaman ilgili Bakanlıklara raporlarımızı sunuyoruz.  Kiraz stratejik bir üründür. Kiraza, vişneye, bölgeye ben ilgili bakanlığımızdan özel destek bekliyorum. Çünkü kiraza verilecek her on kuruşluk destek ülkemize ve üreticiye 100 kuruş olarak geri dönecek. Ben buna inanıyorum. Şimdi sıra geldi Çin’e kiraz satmaya. Sultandağlı bölge çiftçisi aslında bilinçli şekilde üzerine düşeni çok şükür yapıyor. Uzmanların önerdiği ilaçlar, zamanlama, takip yapılıyor. Serbest piyasa ekonomisi var. Çin’e 2012 yılında TOSYÖV Genel Başkan Başdanışmanı İhsan Beşer ile birlikte gittik. Yedi şehrin TSO ve Belediye Başkanı da bu seyahatte bulundu. İthalat, ihracat, gıda ve ticaretle ilgili yetkililerle temasa geçtik. O adımları atıp orada Türk kirazını anlattık. Şimdi sadece ABD ve Şili’den kiraz gidiyor. Şili kirazı oldukça küçük. Nakliye şartlarımız Amerika ve Şili ile aynı. Tek eksik devletimizin, ilgililerimizin arada ki pürüzleri gıda anlaşmalarını çözdüğü andan itibaren bizim oraya kiraz götürmemiz için hiçbir endişe yok. Üretimde emeği geçenlere ve yetkililere teşekkür ediyorum. Kiraz konu olduğunda, Sultandağı konu olduğunda hepimiz bir araya gelmeye hazırız” şeklinde konuştu.
“YÜZ DÖNÜM ARAZİ
5 KİŞİ DE ÇIKAR MI?”
Çay-Sultandağı Ticaret Odası Başkanı Salih Kaygısız, bölge olarak Allah vergisi güzelliklere sahip olduklarını belirtti. Dünyanın en güzel meyvelerinin Çay-Sultandağı çiftçileri tarafından üretildiğini söyleyen Kaygısız; “Ne yazık ki üretim için verilen emeğin karşılığı alınamıyor. Bu toplantıyı düzenlediği için başta Sultandağı MYO Müdürü Kemal Karayormuk ve Sultandağı İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Halil İbrahim Önder’e teşekkür ediyorum. İnşallah bu imkânlar devam edecek. Bunun için arkadaşlarla birlikte çok emek verdik. İnşallah bu emeklerin karşılığı alınacak. Çünkü Türkiye’de ki kirazın yaklaşık yüzde 25 ile 30’luk oranını sizler üretiyorsunuz. İnşallah bu sene üreticinin malını Çin’e sevk etmek nasip olur. Problemlerden bir tanesi yüz dönümlük arazi şartıdır. Yüz dönüm araziye sahip beş kişi çıkar mı bilemiyorum. Dekar oran şartı kaldırılmalı. Bilindiği üzere dünya da Akdeniz Meyve Sineği olmayan bir bölgede yaşıyoruz. Bu bizim artımız. Çin’in istediği de Akdeniz Sineği olmayan bir bölgeden kiraz almak istiyor. Bir de 16 günlük bekleme süresi var. Bu bekleme süresinin bakanlık yardımıyla kaldırılmasını istiyoruz. Yıllardan beri uğraştığımız Gümrük Laboratuarı kurulmasında son aşamaya gelindi. Bu konuda emek veren Sultandağı Belediye Başkanı Osman Acar’a, TOSYÖV Genel Başkan Başdanışmanı İhsan Beşer’e çok teşekkür ediyorum. Bizlere bu konuda yardım eden siyasilere, Sayın Bakanımıza, Milletvekillerimize, Valimiz Aziz Yıldırım’a da ayrı ayrı teşekkür ediyorum. ” ifadelerine yer verdi.
“ON YILDIR BÜYÜK
 PERFORMANS GÖSTERDİM”
Sultandağı Meslek Yüksek Okulu (MYO) Müdürü ve Sultandağı Meyveciliği Geliştirme Derneği Başkanı Kemal Karayormuk, 2007 yılından beri ilçe de MYO Müdürlüğü yaptığını söyledi. On yıldır görev yaptığını ve başka bir yerde müdürlük yapmak istemediğini belirten Karayormuk şu ifadeleri kullandı: “On yıl oldu. Başka bir yerde müdürlük yapmak istemiyorum. Yani görevden alırlarsa da yetkililerimize, amirlerimize teşekkür edeceğim. Zaten yeterince on yıldır büyük bir performans gösterdim. Beni Sultandağı’nda tanımayan kimse yoktur. Tanımıyorsa onun sorunudur. Özellikle Sultandağı’nın tarımsal yönünü öne çıkarmak için elimizden geldiğince bir şeyler yapmaya çalıştık. İnsanımız bir şeyleri çabuk olsun istiyor. Elimizde sihirli değnek yok. Tadiki Projesini yaptık. Biz Tadiki’yi yaptığımızda sanki herkes birden sıraya girecek, Sultandağı kirazının önüne kırmızı halılar serilecek diye bekleniyordu. Bunun izahında zorlanıyorsunuz. Bu tabii ki kolay bir şey değil.”
“HEPİMİZİN ADAM OLMASI LAZIM”
Sultadağı’nda özellikle çiftçilerin çok yüksek beklentileri bulunduğunu belirten MYO Müdürü Kemal Karayormuk, büyük alım firma temsilcilerinin de beklenti içinde olduğunu kaydetti. “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” mantığı doğrultusunda çiftçinin de yaşatılması gerektiğine değinen Karayormuk şunları söyledi: “Bizim çiftçiyi yaşatmamız lazım. Bizim çiftçiyi eğitmemiz lazım. Ben işletme hocasıyım. Belki alanlarınız olmuştur. Türkiye’de Opel Fabrikası Vectra’yı üretiyordu. Sonra fabrika kapatıldı. Niye kapattım diye üzüldü. Bir fabrika kapandığında en büyük sıkıntı çalışanların işsiz kalması gibidir. Ama Opel Fabrikası çalışanlarının hiçbiri işsiz kalmadı. Hemen Honda, FIAT, Hundai, Renualt gibi hep kapışıldı. Çünkü çalışanların hepsi çok nitelikliydi. Opel onları çok iyi eğitmişti. Eğer biz çiftçimizi eğitirsek çiftçimiz bize ihtiyaç duymaz. Biz çiftçiyi her açıdan eğitmeliyiz. Sadece ilaç atımı, toprak, su, gübre kullanımı değil. Bunun pazarlamasının nasıl yapılacağı konusunda da. Bir Kiraz Kooperatifimiz var. Ama bölgede birlik yok. Bunu da sağlayamıyoruz. Toplantı yaptığımızda insanlar geçmiş yaralarını deşiyor. Bende bu bölge de biraz öne çıkmak istesem ya işte niye yani bu kooperatif önemsiyorsun oluyor. Çünkü işin içinde para var. İnsanların aklına para geliyor. Bu da çok rahatsız edici bir şey. Bizim birbirimize güvenmemiz lazım. Hepimizin de adam olması lazım. Yani hepimiz adam olacağız. Yani bir kişi ile olmuyor.”
YÜZ DEKARA ÇÖZÜM GEREK
“Biz Tadiki ile birlikte bir şeyler yapmaya çalıştık” diyen Karayormuk şunları söyledi: “Bir farkındalık oluşsun, bölgenin kirazı bilinsin, bilinçlenilsin istedik. İnşallah gerisi gelir. Sayın Bakanımızın ayın 2’de Çin’e bir ziyaret yapacağını duyduk. Yüz dekar altında ki bahçelerden kiraz temin edilememesi ile ilgili bizim bir formül düşünmemiz lazım. Ya bu kaldırılacak, ya da basit aile işletmeleri kurdurup bu dekarları yüz dekara çıkaracağız. Çözüm önerileri lazım. Bu kaldır demekle kalkmıyor. O yüzden burada Tarım İl Müdürlüğüne, Kaymakamlığa bizim aklımıza bir şey gelirse, bize de sorulursa söyleriz. Kiraz en son bildiğim Türkiye’de ikinci katma değer üründü. Sonrasında şaraplık ürün çeşitleriydi. Kirazın değerini çok iyi bilmemiz lazım. Bunun değerini insan kaybetmeden anlamıyor.”
ALTIN KURAL
SATILABİLECEĞİ ÜRETMEK
Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Hüseyin Arap, “Afyonkarahisar’dan Çin’e Kiraz İhracaatı” toplantısı planlamasında tarımsal üretimde özellikle meyvecilikte en önemli ilçelerden birisi olan Sultandağı ilçesinde bu toplantının yapılmasına karar verdiklerini söyledi. Toplantının ihracatta ortaya çıkan problemlerin çözümü ile ilgili olarak önerilerle işin kolaylaştırılması için düşünüldüğünü belirten Arap; “Mutlaka herkes kendi çerçevesinden bir takım düşünceler içerisinde. Biz üretiyoruz, üretmek zorundayız. Ama önemli olan ürettiğimizi pazarlayabilmektir. Ticarette altın kuraldır; Ürettiğini satmak değil satabileceğini üretmektir. Yani üretim planlaması bu noktada çok önemlidir. Geçmişten günümüze hep bir takım söylemler vardır. Önceden kendine yetebilir ülke idik. Şimdi bazı konularda ithalat yapan bir ülke olduk deniliyor. Ben buna katılmıyorum çünkü belki 40 sene önce nüfusumuz 40-50 milyondu. Şimdi ülkemize giren nüfusla birlikte mevcut nüfusu çiftçilerimiz besliyor. Bunu tarımsal alanımızın üç kat azalmasına rağmen yapıyorsunuz. Toprak Kanunu 2005 yılında çıktı. 2005’e kadar tarım arazilerini bina dikmekle, tarımdan çıkarmakla kaybettik. Tarım arazisi üçte bir azalmasına rağmen yüz milyon nüfusa yetebilecek kadar üretim yapabiliyoruz. Bir takım geliştirmeler yaparak birim alanda daha verimli ürünler elde edilmesini hep birlikte sağladık. Gelinen noktada fazla üretmekten ziyade kaliteli ürün üretimi önem taşıyor. Kriterleri belirleyen alıcıdır. Biz ithal ediyoruz ama ihtiyacımız olduğu için değil. Her zaman kriterleri alıcı koyar. Beğenmez daha başka bir pazarı tercih edebilir. İnşallah bundan sonra bol kazançlı, verimli bir yıl geçirilmesini her zaman ki gibi temenni ediyorum” dedi.
BÖLGE ENDEMİK DURUMDA
Çay ve Sultandağı Kaymakamı Turan Erdoğan, ilçenin önemli potansiyeli olan kiraz üretiminde Çin’e kiraz ihracatı toplantısına ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduklarını belirtti. Bu toplantının Sultandağı’nda yapılmamsı nedeniyle ilgililere teşekkür eden Erdoğan; “Türk Milleti için üretim son derece önemlidir. Biz hakikaten üretimi seven bir milletiz. Çiftçilerimiz arz kısmını oluştururken, talep kısmını işadamlarımız oluşturuyor. Biz üretmeye devam edeceğiz. Talep kısmını ele geçirmemiz gerekiyor. Yeter ki pazar bulalım. Ben Çay ilçesi ile birlikte Sultandağı ilçesi Kaymakamlık görevine bakıyorum. Özellikle Sultadağı’nda çiftçilrimiz 5 ile 20 dönümlük küçük topraklarda büyük değerler üretiyorlar. Çin’e Kiraz İhracaatı başlıklı kitapçıkta 17 tane şart koşulduğunu görüyoruz. Bunlardan bir tanesi de Akdeniz Meyve Sineğinin olmaması. Bu sinek türü bildiğim kadarıyla Sayın Başkanım ve Müdürümden öğrendiğim kadarıyla yok. Bu da bölgenin hakikaten endemik bir bölge olduğu anlamına gelir” diye konuştu. Toplantıya Kaymakam Turan Erdoğan, Sultandağı Belediye Başkanı Osman Acar, Sultandağı MYO Müdürü Kemal Karayormuk, İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Hüseyin Arap, Yeşilçiftlik Belediye Başkanı Şemsettin Kol, Dereçine Belediye Başkanı Aykut Okumuş, Sultandağı İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Halil İbrahim Önder, Çay Ticaret Odası Başkanı Salih Kaygısız, Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü Sınır Kontrol Daire Başkanlığı Çin Masası Sorumlusu Ziraat Mühendisi Serkan Soykan, TOSYÖV Genel Başkan Başdanışmanı İhsan Beşer katıldı. >> Burcu AYDIN’ın Haberi

Bakmadan Geçme