Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Ramazan Balkan
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

SOYKIRIM – Kocatepe Gazetesi

Ramazan Balkan 15 Mart 2010 Pazartesi 02:00:00
  Türkiye’nin yıllarca direndiği soykırım kararı ABD’de kabul edilmek üzere.
Ayrıca daha önce soykırım 1915-1919 yılları arası yaşanmıştır denirken artık kapsam daha da genişletildi ve 1915-1923 yılları arası yaşandığı kabul edildi. Yani soykırımla sadece Osmanlı Devleti değil Cumhuriyet dönemi de suçlu hale getirildi.
Karen FOGG’un; “Türk tarihinin hakkından gelmek lazım” derken kastettiği anlayış bu. Lozan görüşmelerinde M. Kemal’in; “Muhataplarımız bizimle 3-4 senelik harbin değil 400 senelik tarihin hesabını görmek isti-yor” tespiti bugün de geçerli.
Bu kararın ABD’de kabul edilmesi ise bizim açımızdan ayrıca önemli. Çünkü ABD dünyanın jandarması.
Bu karar orada yürürlüğe girdikten sonra art ardına diğer ülkelerde de kabul edilmeye başlanacaktır. Zaten şu an yirmiye yakın ülkede kabul edilmiş durumda. Ermenistan’ın hedefi olan 1915’in 100. yılında tüm dünyaya bu kararı kabul ettirme çabası gerçekleşmek üzere.
Temsilciler Meclisinde soykırım kararı kabul edilirken adında “Hüseyin” var diye bazılarımızın neredeyse ululadığı, tapındığı hatta gizli Müslüman kabul ettiği Barack Obama’nın kılı kıpırdamadı.
Gelelim bize. Soykırım kararı ABD’de ardından İsveç’te kabul edilirken hükümet edenler olayı önemsizleştirmeye yok saymaya çalıştılar. Onlara destekleyen basın görmezden geldi. Ancak yok saymakla, önemsizleştirmeye çalışmakla bundan kurtulamayız. Bu davranışların deve kuşunun başını kuma gömme çabasından bir farkı yoktur. Elçileri geri çağırıp gezileri iptal etmekte çözüm değil.
Şunu belirtelim ki; bu kararın alınmasında bazı yanlış adımlarımızın etkisi oldu. Bilhassa İsrail Başbakanı Şimon PEREZ’e yapılan ve hafızamıza “One Minute” diye geçen çıkış bu olayların fitilini ateşledi. Bu olayın yaşandığı ta-rihlerde gazetemize hazırladığımız bir yazıda M. Kemal’in sözüne atıfta bulunarak; “Bir cep-heye taarruz edecekseniz önce o cepheden yapılacak karşı taarruza hazırlıklı olun”, dolayısıyla Davos’ta PEREZ’e yaptığımız bu çıkışın ardından İsrail ve ABD yönetimlerini karşımıza aldığımızdan şimdi bu cepheden gelecek taarruzlara hazırlıklı olunmalıdır, demiştik. İlk taarruz soykırım kararı oldu.
Peki neden bu hataya düşüldü.
Türkiye’deki mevcut iktidar sahip oldukları ideolojileri gereği yıllardır sürdürülen “Dış Politik” anlayışa aykırı politikalar üretmek ve sürdürmek istiyor. Bu yeni “Dış Politik” anlayışa göre; Cumhuriyetle birlikte Türkiye yıllardır lideri olduğu, adaletle yönettiği İslam Dünyasına sırtını dönmüştür. Bu politika yanlıştır; Türkiye, İslam Dünyasını tekrar kucaklamalı, bu dünyanın Türkiye’den beklediği liderliği üstlenmelidir.
Bu yeni politik tavır sahip olunan ideolojik görüşe göre insana hoş gelebilir. Lakin kazın ayağı hiçte öyle değildir. Türkiye’de “İslamcı” yada daha geniş bir tanımlama ile “Ümmetçi” düşünceyi savunanların gözden kaçırdığı tarihsel gerçek şudur; Arap bağımsızlık hareketi ve Arap Milliyetçiliği, Türk düşmanlığı ve Osmanlı hakimiyetine isyan temelinde başlamıştır. Onlar bağımsızlıklarını Osmanlı Devleti’ne karşı yani Türklere karşı kazanmışlardır.
Orta-Doğu’da Türkiye ve İsrail birbirine muhtaçtır.
ABD’de yıllarca “Ermeni Soykırımı” yasa tasarıları gündeme gelir ve bu tasarıları Yahudi lobisi desteği ile engelleriz. İsrail desteğini kaybettiğimizde karşımıza; Pontus Soykırımı, Süryani Soykırımı, Yezidi Soykırımı, Dersim Soykırımı, daha nice konular gelecektir.
Ortadoğu’da İsrail, ABD’nin vazgeçilmez müttefikidir.
Uzun vadede kontrolden çıkmış bir Türkiye sorunu ile karşılaşmak istemeyen bu ikili başımıza çok çorap örebilir. Türkiye’nin dışarı ile ilgisini kesmek için içeride bu ikili karışıklıklar çıkarabilir. Bunun yakın tarihimizde çok örneği yaşanmıştır.
Hülasa dış politikada duygulara göre değil ülke çıkarlarına göre hareket edilmelidir.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER