Soykırım iftirası atanların tarihleri insanlık dışı uygulamalarla dolu
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Senatosu, ABD Başkanı Joe Biden'ın 1915'te yaşananlar için 'soykırım' ifadesini kullanmasını kınadı   Türkçe ve İngilizce olarak AKÜ web sayfasında ve resmi sosyal medya hesaplarında paylaşılan açıklamada asırlarca Osmanlı Millet Sistemi himayesinde yaşamış, devlet üst kademelerinde görev almış ve imtiyazlı bir durumda bulunmuş Ermenilerin hiçbir ayrımcılığa tabi tutulmadığı belirtildi. Açıklamada, 'Ancak [&hellip]
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Senatosu, ABD Başkanı Joe Biden’ın 1915’te yaşananlar için “soykırım” ifadesini kullanmasını kınadı
Türkçe ve İngilizce olarak AKÜ web sayfasında ve resmi sosyal medya hesaplarında paylaşılan açıklamada asırlarca Osmanlı Millet Sistemi himayesinde yaşamış, devlet üst kademelerinde görev almış ve imtiyazlı bir durumda bulunmuş Ermenilerin hiçbir ayrımcılığa tabi tutulmadığı belirtildi. Açıklamada, “Ancak çeşitli kışkırtmalar neticesinde bir kısım Ermeni, 19. asrın ikinci yarısından itibaren Osmanlı Coğrafyasının değişik bölgelerinde silahlı isyan ve acımasız tedhiş faaliyetleri içine girmiştir. Bu ayrılıkçı tedhiş faaliyetlerini Birinci Dünya Savaşı ortamında daha da güçlü bir şekilde sürdürmeleri üzerine, 24 Nisan 1915 tarihinden itibaren bir kısım Ermeni ile ilgili olarak sevk ve iskân uygulaması hayata geçirilmiştir. Sevk ve iskân uygulaması, Osmanlı devlet geleneğinde öteden beri uygulanan, o dönemin şartlarında toplumun diğer kesimlerini koruma ve devleti yaşatabilme amacıyla alınmış bir güvenlik tedbiridir” ifadelerine yer verildi.
Batılı ve Hristiyan dünyanın 1915 olaylarındaki gerçeğin bulanıklaştırılmasında ittifak ettikleri ifade edilen açıklama, “20. yüzyılın başındaki siyasal gelişmeler incelendiğinde Ermeni sorununun uluslararası arenada yer almasının en önemli nedeninin Osmanlı Devletini ve Türkiye Cumhuriyetini hedef alan yıkıcı bir takım düşünceler olduğu, bu düşüncelerin temel motivasyonunu ise Müslüman dünyaya karşı yürütülen Haçlı Seferleri ve Şark Meselesinden aldığı görülür. Bütün Batılı ve Hristiyan dünyanın 1915 olaylarındaki gerçeği bulanıklaştırmada ittifak etmelerinin nedeni de budur.” değerlendirilmesinde bulunuldu.
“TARİH KOMİSYONU KURULMASINA BATI KAYITSIZ KALDI”
Asılsız “soykırım” iddiasının Türkiye’nin aleyhine olacak şekilde yoğunlaşması neticesinde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti o döneme dair bilimsel gerçekler ışığında adil bir hafızanın oluşturulmasına yönelik olarak 2005 yılında arşivlere ve belgelere dayanılarak Ortak Tarih Komisyonu kurulması önerisi yapıldığı hatırlatılan AKÜ Senatosu açıklamasında Türkiye’nin bu konuda elindeki belgeleri bilim dünyasının istifadesine sunduğu vurgulandı. Açıklamada, “Bu öneriye Ermeni tarafı ve destekçileri hiç yanaşmamış olsa da halen geçerliliğini korumaktadır. Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, önceki yıllarda aldığı kararlarda 1915 olaylarının tartışmalı niteliğini açıkça ifade etmiştir.” denildi.
“BİDEN TARİHİ KONULARDA
HÜKÜM VERMEYE YETKİN DEĞİL”
AKÜ Senatosundan yapılan yazılı açıklamada tarihi konularda hüküm vermeye hukuken, ahlaken ve bilimsel olarak yeterliliği bulunmayan ABD Başkanı Biden’ın yaptığı açıklamanın hiçbir kıymet-i harbiyesi olmadığının altı çizildi. Açıklamada Türk devlet geleneğinin insanlığın huzur ve barışı için çaba sarf ettiği belirtilerek “Medeniyetlerin beşiği olarak adlandırılan bir coğrafyanın merkezinde yer alan ve yaşadığı tüm acılara rağmen Osmanlıdan Cumhuriyete Türk devlet geleneğinin; insanlığın barışı, huzuru ve insanı yaşatmaya yönelik çabası dünyanın gözü önünde durmaktadır.” denildi.
“TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİ
İLE YÜZLEŞMEKTEN KAÇINMAZ”
Türkiye Cumhuriyetinin, gerektiğinde tarihiyle yüzleşmekten hiçbir zaman kaçınmadığının altı çizilen AKÜ Senatosunun açıklamasında Türkiye’nin bu konuda ABD dahil kimseden ders alacak olmadığına dikkat çekildi. Açıklamada şunlar kaydedildi:
“Türk Milleti’nin adı ile mezkûr kelime hiçbir dönemde yan yana gelmemiştir. Binlerce yıllık kadim Türk devlet geleneğinde de böyle bir davranışın olmadığı, geçmişte ve bugün hâkimiyet kurduğumuz coğrafyalarda açıkça gözlenebilmektedir. Öte yandan bize soykırım iftirasını atanların geçmişleri ve bugünleri, soykırım ve ötesi insanlık dışı uygulamalarla doludur. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.” >> Burak AYDIN’ın Haberi