Sonuna kadar terörle mücadelenin yanındayız

Büyük Birlik Partisi genel Başkanı Mustafa Destici hafta sonu Afyonkarahisar'a geldi. Destici, Marble Çakmak Otel'de basın toplantısı düzenledi.İSRAİL ABD VE BATI DESTEĞİYLE ŞIMARDIBüyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, 23 Aralık Cumartesi günü Afyonkarahisar'da düzenlenen toplantının hayırlara vesile olmasını dilerken, toplantıya vesile olan İl Başkanlığına teşekkür etti. Gündemi yoğun olarak meşgul eden meselelerin başında [&hellip]

Büyük Birlik Partisi genel Başkanı Mustafa Destici hafta sonu Afyonkarahisar’a geldi. Destici, Marble Çakmak Otel’de basın toplantısı düzenledi.
İSRAİL ABD VE BATI DESTEĞİYLE ŞIMARDI
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, 23 Aralık Cumartesi günü Afyonkarahisar’da düzenlenen toplantının hayırlara vesile olmasını dilerken, toplantıya vesile olan İl Başkanlığına teşekkür etti. Gündemi yoğun olarak meşgul eden meselelerin başında Kudüs meselesinin geldiğini belirten Destici, “Yaklaşık 100 yıla yakın bir süredir Filistin toprakları, Kudüs Mescid-i Aksa terörist İsrail devleti tarafından işgal altındadır. Tüm şiddetiyle bu yayılmacılığını ve işgal girişimlerini de devam ettiriyor. Bugüne kadar bunun durdurulması için bilindiği üzere belli tarihlerde savaşlar da yapıldı. Bu savaşlarda da yine terörist ve siyonist İsrail Devleti başta ABD olmak üzere batıdan aldığı güçle, destekle şımardı. Neticede işgallerine devam etti. Bundan 100 sene önce oralarda yüz bin tane bile Yahudi yerleşimci yokken bugün Filistin’in dört katı hem nüfusa hem de yerleşim yerine ulaştı. Yapılan anlaşmaların hiçbirine bugüne kadar sadık kalmadı. Uluslar arası kuruluşların başta BM Genel Kurulu olmak üzere almış olduğu hiçbir kararı tanımadı ve uygulamadı. Yapılan barış anlaşmalarının belirlenen statülerinin hiçbirine sadık kalmadı. Sanki bütün bunlar olmamış gibi ABD’nin yeni Başkanı Donald Trump bir kararla Kudüs’ün İsrail’in başkenti olduğunu ilan etti ve kendi büyükelçiliklerini de Telaviv’den Kudüs’e taşıyacağını açıkladı” dedi.

128 ONURLU ÜLKE HAKSIZLIĞA DUR DEDİ
ABD’nin Kudüs’te haksız, yanlı, zorba kararına karşı başta Türkiye olmak üzere tüm İslam ülkelerinin dünyanın çoğunluğunun da karşı çıktığını ifade eden Destici, “Sayın Cumhurbaşkanı İslam İşbirliği Teşkilatının da Dönem Başkanı olarak hemen İslam İşbirliği Teşkilatını acilen toplantıya çağırdı. Bu toplantıda da bu kararın reddedildiği tanınmadığı, Kudüs’ün bizim ve tüm İslam dünyasının kırmızı çizgisi olduğu çok açık ve net bir dille ifade edildi. Bununla da yetinilmedi bağımsız Filistin’in başkentinin Kudüs olduğu kararı da açıklandı. Bundan sonra başta tüm İslam ülkeleri olmak üzere dünya ülkeleri tarafından tanınması çağrısı yapıldı. Konu BM Güvenlik Konseyine götürüldü. Bilindiği üzere konseyin 15 üyesi var. 14 üyesi bu karar yanlıştır dedi. Bu karar kabul edilemez bu karar hükümsüzdür. Sadece ABD tek başına veto hakkını kullandı. Kararının arkasında durduğunu ilan etti. Bundan sonra yapılacak iş ABD’nin veto hakkı olmadığının BM Genel Kuruluna taşınması gerekiyordu. Bizim ülkemiz Türkiye bu konuda öncülük yaptı. Bir tasarı hazırladı. Yemen’le birlikte konuyu BM Genel Kuruluna taşıdı. Bilindiği üzere 2 gün önce BM Genel Kurulu ABD’de toplandı. 128 evet oyuna karşı 9 hayır ile ABD zorbalığına, ABD pervasızlığına, ABD haksızlığına dünya ülkeleri dur dedi. ABD’ye ‘Sen tek başına karar alamazsın’ denildi. Tehditlere rağmen 128 onurlu ülke haksız karara dur demiştir” diye konuştu.
ISRARDAN ÇIKAN KIVILCIM HERKESİ YAKAR
BM Kudüs kararının Türkiye, Kudüs, Filistin için büyük zafer olduğunu belirten Destici, “Alınan bu karar Filistin ve İslam dünyası için büyük bir zaferdir. BM kararını alkışlıyor ve şükranlarımızı sunuyoruz. ABD’nin bundan sonra yapması gereken de gerilimi düşürmek olmalıdır. Dünyadan gelen uyarılara da kulağını tıkamamalı ve kararından vazgeçtiğini açıklamalıdır. Bu kararda ısrar edilirse çıkan kıvılcım herkesi yakar. Dolayısıyla da sadece İslam dünyası değil, Fransa başta olmak üzere Hıristiyanlardan da tepkiler geliyor. Her şerde bir hayır vardır, inancımızda inşallah şerle başlayan bu şey hayırla son bulur. Hem Kudüs’ün, Mescid-i Aksa’nın İsrail’in işgalinden kurtuluşuna hem de İslam âleminin huzuruna ve barışına vesile olur. Bir kere daha bu 128 onurlu ülkenin kararını alkışlıyorum. Bir Müslüman ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşı olarak partim ve şahsım adına şükranlarımı sunuyorum” şeklinde konuştu.
TERÖRLE MÜCADELENİN YANINDAYIZ
BBP olarak kendileri için bir diğer önemli konunun da Suriye’nin kuzeyinde yaşanan ve genel olarak terör meselesi olduğunu söyleyen Destici şu ifadelere yer verdi: “Şu anda tüm terör unsurlarına karşı devletimiz içte ve dışta topyekûn bir mücadele veriyor. Biz bu mücadelenin sonuna kadar yanındayız. Geçmişte nasıl ki yanlışlar yapıldığında bunlar yanlıştır bunlar düzeltilsin bunların sonuçları Türkiye için hayır değildir diye uyarılarımızı yapmışsak bugün doğrular yapıldığında da açık ve net olarak hiçbir komplekse düşmeden hiçbir hesap içerisinde olmadan doğrunun yanındayız. Her zaman doğrunun yanında olmaya devam edeceğiz. Şu anda bunun meyveleri alındı. Ülkemiz sınarları içerisinde terörün adeta beli kırıldı. Önemli oranda teröristler etkisiz hale getirildi. Geçtiğimiz Salı günü Diyarbakır ziyaretimizde de bunu müşahede etmiş olduk. Vatandaşlarımız gayet huzur içerisinde, barış içerisinde hayatlarını devam ettiriyorlar. Hem ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar hem de devlete şükranlarını sunuyorlar”
“KÜRT DİYE BİR DERTLERİ YOK”
“Sınırlarımızın ötesinde bizi bekleyen büyük tehlike var” diyen Destici şu ifadeleri kullandı: “Suriye’nin kuzeyi başta olmak üzere Türkiye için en yakın ve ciddi tehdit Suriye’nin kuzeyinde yaşanan gelişmelerdir. Suriye’de ki iç savaşla birlikte gerçek tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmaya başladı. ABD’nin ve batının, siyonist İsrail’in, emperyalist küresel güçlerin amacının Suriye de bir demokrasi olmadığını aynen Afganistan, Irak, Libya, Mısır, Yemen gibi emperyalist hedeflerine ulaşmak için yeni yol haritaları belirledikleri malumdur. Bu haritaları uygulamak için mücadele ettikleri ve bunun içinde yüz binlerce Müslüman’ın hayatını kaybetmesi, onlarca İslam şehrinin yakılıp yıkılmasının, milyonlarca Suriyeli’nin mülteci olup birçoğunun denizlerde boğulmasının onlar için önemi yoktur. Zerre kadar umurlarında değil çünkü bunlar insan değil. Bunların vicdanı ahlakı yok. Bunların imanı yok. Netice de Suriye’nin kuzeyinde adına Kürt koridoru denilen Müslüman, mütedeyyin ve Kürt olan vatandaşlarımızdan desteğini almak için onlarla Araplar’ı, Türkler’i diğer Müslüman unsurları karşı karşıya getirmek için uğraşıyorlar. Halbu ki asla Kürt diye bir dertleri yok”
AFRİN’İN KONTROLÜ ELZEM
Etnik ve mezhepsel temelli bir çözüme Türkiye’nin evet diyemeyeceğini vurgulayan Destici şöyle konuştu: “Böylesi bir durum Türkiye için barış getirmez. Suriye için asla barış getirmez. İç savaşın devam etmesi demektir. Türkiye başta olmak üzere bütün çevre ülkelerin tehdit edilmesi iç karışıklıkların devam edeceği, artarak ve yeni ülkelere sıçrayarak devam edeceği anlamına gelir. O bölge de ki tüm terör unsurları tamamen temizlenmeden siyasi bir çözüm olamaz. Bu süreçte Türkiye’nin güvenliği açısından Afrin’in kontrolünün silahlı kuvvetlere verilmesi elzemdir. Şu anda devletimiz bu politikaları yürütmesi doğrudur. Asla ve kata bundan taviz verilemez. Taviz verildiği anda biz kaybetmiş oluruz.” >> Burcu AYDIN’ın Haberi

Bakmadan Geçme