Solak: Çanakkale azmin mücadelesidir – Kocatepe Gazetesi

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Halkbilim Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından “Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü” kapsamında hazırlanan “Mehmetçik” adlı tiyatral gösteri, Ahmet Necdet Sezer Kampusü Atatürk Kongre Merkezinde gerçekleştirildi

Tarihin en önemli savaşlarından biri
Gösteriye Afyonkarahisar Garnizon Komutanı Tuğg. Veli Yıldırım, Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, Hava Meydan Komutanı Hv. Kur. Alb. Seyfullah Sönmez, İl Jandarma Komutanı J. Alb. Okçin Akşit, İl Emniyet Müdürü İsmail Türkmenli, İl Milli Eğitim Müdürü Hidayet Yıldırım, Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Abdülkadir Konak’ın yanı sıra çok sayıda Afyonkarahisarlı katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan gösterinin açılış konuşmasını yapan AKÜ Rektörü Prof. Mustafa Solak, “Türk ordusunun kazandığı zaferlerin hepsi kendi şartları içinde ayrı ayrı önem taşımaktadır. Çanakkale Savaşı yalnız bizim tarihimizin değil yakın dünya tarihinin en önemli savaşlarından biridir. Zaferler, olumlu, yararlı ve onur verici bir sonuç olmanın yanında bir başlangıç da sayılır. Çanakkale ayrıca incelenmesi gereken mutlu ve umutlu bir başlangıçtır. Düşman donanmasının kıyıya ateşlediği top mermilerinin düştüğü yerden bir Mustafa Kemal doğmuştur. Çanakkale millet olma bilincinin tohumlarının atılarak, Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasına zemin hazırlayan, bir prestij ve azmin mücadelesidir. Bu büyük zaferi hatırlamak ve yeni bir Çanakkale ruhuyla ülkemizin refahı ve parlak geleceği için çalışmak amacındayız” dedi.
Çanakkale kınalı kuzuların mekanı
AKÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Altıntaş ise yaptığı konuşmasında, “Millet olmanın en önemli özelliklerinden birisi hiç şüphesiz zor zamanlarda bir bütün olarak kendi varlığını tehdit eden tehlikelere karşı mücadele etmektir. Türk Milleti, tarihi boyunca çoğu kez istemeyerek de olsa savaşlar yapmak mecburiyetinde kalmıştır. Özellikle kendi varlığını ortadan kaldırma amacına yönelik tehditler karşısında, tek vücut halinde birleşerek, düşmanlarının anladığı dilden gerekli cevapları vermiştir. Bu gün burada 96. Yıldönümünü kutlamak amacıyla bulunduğumuz 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi ve şehitler günü de bu cevapların zirvelerinden olmuştur.
Doç. Dr. Altıntaş sözlerine şöyle devam etti: “Çanakkale Savaşları anlaşılmadan mazlum milletlerin uyanış hikayeleri eksik kalır. Halifenin Almanlar tarafından esir alındığına inandırılan Hintli, Senegalli Müslüman askerler Türk ordusundaki yanık sesli Tabur imamlarının ezan sesleriyle kendilerine gelirler, İngiliz, Fransız propagandasının nerelere kadar uzandığını memleketlerine anlatırlar. Avusturalyalı askerler üç gün içinde İstanbul’a varamayacaklarını burada anlarlar, Türklerin yamyam değil kahraman olduklarını İngilizler tarafından kandırıldıklarını ilk burada fark ederler. Annelerine yazdıkları mektuplarda samimi duygularını anlatırlar. 25 Nisan gününü uyanışlarının yıldönümü olarak Milli Gün, Anzak Günü ilan ederler. Doğulu Milletler son dönemde Batılı güçlerin Müslüman-Türk Milleti tarafından yenildiğini görürler. Rusya yardım alamadığından dolayı yıkılır, doğuda Türklerin bağımsızlıklarının ayak sesleri bu zaferle işitilmeye başlanır. Türk Milleti Mustafa Kemal’i burada tanır, onun askerlik yeteneğini, kahramanlığını, öngörüsünü ilk burada tanır Anafartalar Kahramanı olarak bağrına basar. Mustafa Kemal Anafartalar Kahramanı, Sarı Paşa ünvanını burada milletinden alır. Milli Mücadele’de Anadolu’yu dolaşırken bu referansını kullanır. Dünya liseli gençlerin, kahramanlıklarına burada şahit olur, Galatasaray Lisesi, Kayseri Lisesi, Konya Gazi Lisesi öğrencileri koşarak canlarını verirler. İstanbul Tıbbıyelileri koşarak şehit olurlar, dünya doktorların kahramanlıklarını da burada görür onların neşterleri kadar silahları da ustaca kullandıklarının şahiti olurlar. Çanakkale kınalı kuzuların mekanı olur, bağrı yanık anaların, eli kınalı yavukluların, git ya şehit ol ya gazi sözünün destanlaştığı yer olur. Huzurlarınızdan ayrılmadan önce aziz şehitlerimizin ve gazilerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle anıyor, saygılarımı sunuyorum.” AKÜ Halkbilim Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Okt. Rıfat Yağmur ile AKÜ Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Öğretim Elemanı Muharrem Feratan tarafından hazırlanan dans gösterisi, seyirciler tarafından büyük bir ilgiyle izlendi. Tarihsel bir anlatımla “Oğuzlar”, “Selçuklular” ve “Anadolu’ya giriş”, “Yeniçeriler”, “Barbaros Aslanları” ile “Plevne Destanı” bölümlerinden başlayan tiyatral dans gösterisi, “Diriliş” ve “Zafer Perdesi” ile son buldu. Zaferin tarihinin canladırıldığı gösteri ayakta alkışlandı.