Silah kaçakçılığı amaçlı örgüt kurma iddiası Yargı'da
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde silah kaçakçılığı amacıyla örgüt kurma, örgüte üye olma, örgüte yardım suç isnadıyla açılan davanın ilk duruşmasında sanıkların ifadeleri alındı   Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Suç İşleme Amacıyla Örgüt Kurma, Suç İşleme Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma, Ruhsatsız Ateşli Silahlarla Mermileri Satın Alma veya Taşıma veya Bulundurma, Örgüte Bilerek İsteyerek [&hellip]
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde silah kaçakçılığı amacıyla örgüt kurma, örgüte üye olma, örgüte yardım suç isnadıyla açılan davanın ilk duruşmasında sanıkların ifadeleri alındı
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Suç İşleme Amacıyla Örgüt Kurma, Suç İşleme Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma, Ruhsatsız Ateşli Silahlarla Mermileri Satın Alma veya Taşıma veya Bulundurma, Örgüte Bilerek İsteyerek Yardım Etme, İzinsiz Olarak Ateşli Silah ve Mermileri Ülkeye Sokma İmal Etme Nakletme Satma suç isnadıyla haklarında kamu davası açılan 2’si kadın 19 sanığın yargılaması başladı. Sanıkların içerisinde emekli polis memurlarıda bulunuyor.
“RUHSATSIZ SİLAH SATMADIM”
İlk duruşmada sanıklardan; H.K, H.G, Ü.A, A.İ, M.Ş, F.N.S, A.I, B.E, E.K, E.T, H.B, H.K,H.H.Ç, A.B, Y.F hâkim karşısına çıktı. Sanıklardan M.Y, A.İ.S ve M.G ilk duruşmada hazır bulunmazken üç sanığın ifadeleri ikinci duruşmada alınacak. Sanıklardan; H.K, H.G, A.İ ve M.Ş tutuklu olarak hâkim karşısına çıktı. Av malzemeleri bayi olduğu öğrenilen sanık H.K soruşturma aşamasında etkin pişmanlık kapsamında beyanda bulunduğunu söyledi. H.K, “Soruşturma aşamasındaki beyanlarımı aynen kabul ediyorum. Ama verdiğim ifade de bazı hatalar var. Sözkonusu silahların hepside ruhsatlı silahlardır. Kesinlikle ruhsatsız silah satışı yapmadım. Pandemi nedeniyle ruhsatlarını teslim edemediğimiz silahların ruhsatlarını sonradan temin ettik.” dedi. Mahkeme Başkanı H.K’ya polisin diğer kişileri yakaladığı esnada neden ne şekilde ifade vermeleri gerektiği yönünde yönlendirmede bulunduğunu sordu. H.K, “Ruhsat işlerinin takibinide yaptığım için o kişiler bana sormuşlardı. Avukatlarıma sorup yardımcı olmaya çalıştım. Beni aramadan kimseye bir yönlendirmem olmadı.” ifadelerini kullandı.
“SİLAH SATIŞLARINDAN
PARA ALMADIM”
Sanık H.G duruşmada yaptığı savunmada, H.K’nın av bayiinde ruhsatsız silah satışı yapmadığını, sanığın kendisine ilk eşinden dolayı bacanak diye hitap ettiğini ifade etti. Tüm silah satışlarının ruhsatlı olduğunu iddia eden H.G, H.K’nın sadece sigortasını yatırdığını, başkaca bir ücret almadığını, silah satışlarından para almadığını, H.K’nın sattığı silahların evrak işlerini takip ettiğini sözlerine ekledi.
“ÖRGÜT OLDUĞUNU
BİLMİYORDUM, OLAYLA ALAKAM YOK”
Sanık H.K’nın dini nikâhlı eşi olduğunu söyleyen Ü.A örgüt olduğunu bilmesi halinde sözkonusu oluşumun içerisine girmeyeceğini, diğer sanık H.G’yeH.K’nın ‘bacanak’ diye hitap ettiğini ve yakın arkadaş olduklarını kaydetti. Ü.A, “Silah satışları sonrası tüm para H.K’da birikiyordu. Aramızda bir para paylaşımı olmadı. Olayla alakam yoktur. Olay günü sanık M.Ş’nin eşinin evinde misafirdim.” diye konuştu.
“GELENLERE ÇAY VERİRDİM, SİLAH SATIŞIYLA İLGİM YOKTUR”
A.İ, üzerine atılı örgüt üyeliği ve silah kaçakçılığı suçunu kabul etmedi. İddia edilen faaliyetlerde bulunmadığını aktaran A.İ, “H.K’nın dükkânında çay, temizlik işlerine haftalık 550 TL karşılığında bakıyordum. Silah satışından elime geçen para olmadı. H.K’nın adıma silah ruhsatı alabilmesi için vekâletname çıkarttım. Yasadışı bir faaliyete katılmadım. Ben dükkân girişinde bekler gelenlere çay verirdim. Silah satışıyla ilgim yoktur. Bazende H.K dükkânda yokken av fişeği ve maytap satardım.” şeklinde konuştu.
“SİLAH TİCARETİ YAPMADIM,
ÖRGÜT ÜYELİĞİYLE YARGILANIYORUM”
Sanayide 7 yıldır işletmesi olduğunu belirten ve sanık M.Ş, “Ben rot balansçıyım. H.K ile 4 kez MC 23 marka silahı vermesi için kavga ettik. Olay günü polis durdurunca panikledim. Beni yere yatırıp aradılar. Emniyet’te silahın ruhsatsız olduğunu öğrendim. Emniyet’te derdimi anlatamayınca silahı üstlendim. Ben silah ticareti yapmadım, örgüt üyeliği ile yargılanıyorum. H.K ve eşi Ü.A ile ailecek görüşürüz. Olay akşamı her ikisi evime akşam yemeğine davetliydi. Eve giderken ekmek aldığım sırada H.K’nın annesiyle karşılaştım. Annesi oğluna telefonla ulaşamadığını birde benim aramamı söyledi. Kendisine ulaştığımda ‘Siz yemeğinizi yiyin işler karıştı beni beklemeyin.’ dedi. Biz akşam yemeğimizi yedik. Annesini ve eşini eve bırakmak için aradığımda geleceğini söyledi. E. adlı şahısla geldiler. Polisler gelince kayboldu. Emniyet’te aracın silah ve mühimmatla dolu olduğunu öğrendim. Canik 55 marka silahın 50 adet mermisini M.Ö’ye ben verdim.” ifadelerine yer verdi.
“ARAÇ ALIM SATIMI GİBİ GÜVENİLİR SANDIM VEKÂLET VERDİM”
Sanık H.K’nın dini nikâhlı eşi Ü.A’nın kuzeni olduğunu söyleyen sanık F.N.S duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) bağlantısı ile katıldı. Üzerine atılı silah kaçakçılığı amaçlı kurulan örgüte üye olduğu suçunu kabul etmeyen F.N.S, “Ailevi problemlerden dolayı 3 ay kuzenim Ü.A ve eşi H.K’nın yanında kaldım. H.K’nın sahibi olduğu av bayiine polisler, müfettişler gelip gittiğinden tıpkı araç alım satımı gibi güvenilir bir iş olarak gördüğüm. Bu yüzden adıma silah alımı için H.K’yavekâlet verdim. Ben daha çok vaktimi evde geçirdim dükkâna inmezdim.” dedi.
“MKE’DEN 20 ADET SİLAH ALDIM”
Duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ile bağlanan emekli polis memuru A.I üzerine atılı örgüte yardım suçunu kabul etmedi. A.I, “Av bayii sahibi sanık H.K ile biri vasıtasıyla tanışmıştık. MKE’den 20 adet silah aldım. Dosya başına 750 TL aldım. İfademi tekrar ediyorum.” diye konuştu. Sanık H.K’nın yeğeni olduğunu belirten B.E, bir adet silah ve 5 kutu mermi aldığını bu esnadaki telefon görüşmesi nedeniyle takibe takıldığını söyledi. H.K’nın işleri hakkında ve kimlerle diyalogları olduğunu bilmediğini belirten B.E, camiiye gidiş yolunda H.K ve Ü.A’yıdükkânda gördüğünü dile getirdi.
“SEVİLEN SAYILAN BİR POLİS
OLARAK AİLEMLE MAĞDUR OLDUM”
Emekli Polis Memuru E.K üzerine atılı örgüte yardım suçlamasını reddetti. Yaklaşık 1200 TL bedel karşılığında kampanyadan bin adet mermi satın aldığını anlatan E.K şunları kaydetti: “Ben 32 yıl boyunca polis memuru olarak hizmet ettim. H.K ve diğerlerini tanımam. Eğer bir örgüt olduğundan şüphelenseydim hemen şikâyetçi olurdum. Bu davada sanık olarak yargılanıyorum ama aslında ben bir mağdurum. 32 yıllık polis memuru olarak terörle mücadele çalıştım, 15 Temmuz darbe kalkışması operasyonlarında görev aldım. Sevilen ve sayılan bir polis memuru olarak ailemle birlikte çok mağdur oldum. İlk görüşmemiz büyük silahımı bir şahsa devretmek üzerine oldu. O esnada MKE’de yarı fiyatına silah alımıyla ilgili bir kampanya olduğundan söz etti. Dört silahımı güvendiğimden ve hızlı devir için kasasına bırakmıştım. Çünkü bayilik yapıyordu sık müşteri geliyordu. MKE’den 6 tanede sıfır silah aldım. Şüphelenmedim meğer bizi de kandırmış. Kasasına emanet ettiğim silahları Dinar ilçesine götürmüş. Öğrenince hemen getirmesini istedim. Örgüt içerisinde değilim. Yasa dışı bir iş yapmadım.” Sanık H.B, üzerine atılı örgüte yardım suçlamasını kabul etmedi. H.B, “Başta H.K olmak üzere diğer sanıklarla alışverişim olmadı. Diğer sanıkların örgütsel bir faaliyetine tanık olmadım” ifadelerini kullandı.
Emekli Polis Memuru H.B, emekli olmadan önce trafik biriminde görev yaparken sanık H.K ile yolda tanıştıklarını, emekli olduktan sonra beylik silahını elden çıkarmak üzere H.K ile görüşüp yasal bir şekilde silahı 7 bin 500 TL bedelle 2019 yılında sattığını aktardı. H.B, “Ben ev almıştım. Borcum vardı silah satışı başına 500 ile 750 TL kar alıyordum. Kanuni şekilde ruhsatlı ikinci el silahları kendi aldı sattı. Alım satım yapılan tüm silahlar deftere kaydediliyordu. Suçlamayı kabul etmiyorum. Ben 35 yıl polis memuru olarak çalıştım. Hiçbir suç işlemedim. Şeker hastasıyım, ailevi problemlerim var. Eşimden çekindiğim için silahımı devretmek istedim. Emniyet aşamasında silahların ruhsat işlemini ben takip ettim. Zaten 2 yıldır öğretmen olarak görev yapan kızım nedeniyle Iğdır’dayım.” şeklinde konuştu.
“YAKALANAN SİLAHLARDAN VE RUHSATSIZ SATIŞLARDAN
BİLGİM YOK”
Sanık H.H.Ç Afyonkarahisar’da polis memuru olarak çalıştığı dönemde av tüfeği almak istediğini arkadaşlarının güvenilir kişi olarak sanık H.K’yı tanıştırdıklarını anlattı. 2016 yılında bir adet silahının verdiği vekâletle H.K tarafından devredildiğini söyleyen H.H.Ç, “2018 yılında tayinim Muş’a çıktı. Oradaki görevimi tamamlayınca emekli olup Antalya’ya yerleştim. H.K ile zaman zaman telefonda görüşürdük. Kendisini dürüst ticaret yapan birisi olarak tanıyorduk. Dokuz adet tabancayı krom yaptırmak için kendisine verdim. Dört eski silah kromluydu bakımları yapılacaktı. Yakalanan silahlardan ve ruhsatsız sattığı 4 adet silahtan bilgim yoktu. Bilgim dışı olan satışlardan para almadım.” dedi. Mahkeme Başkanı özellikle uzun yıllar polis memuriyetini yaparak tecrübe edinen kişilerin çok sayıda silahı devir işlemi gerçekleştirilmeden teslim etmelerini anlamının mümkün olmadığına dikkat çekti.
“ALTI ADET SİLAHIMI
DEVRETMESİ İÇİN VERMİŞTİM”
Polis Memuru Y.F duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle bağlanarak savunma yaptı. H.K ile detaylı ve direk bağlantısı olmadığını aktaran Y.F şöyle konuştu: “H.K yaklaşık 10 yıldır tanırım. Ruhsatsız ve çalıntı silah alım satımı olmamıştır. Devretmesi için 6 adet silahımı H.K’ya verdim. Silahlar dükkânında duruyordu. Daha sonra silahlarımın iadesini istedim. Silahlara müşteri çıktığını devredeceğini söyledi.”
“POLİGONDA ATIŞ YAPARKEN POLİSLER İŞLEM YAPTI”
A.B, atış poligonunda atış yaparken polislerin işlem yaptıklarını ve durumun yanlış değerlendirildiği düşüncesinde olduğunu ifade etti. A.B hakkındaki suçlamayı reddetti. Atış poligonu sahibi sanık H.K, hakkındaki suçlamayı reddederek eşinin üzerine kayıtlı olduğunu belirtiği atış poligonunun haksız yere 8 aydır kapalı olduğunu ifade etti. H.K, çalışanı F.N.K ile kayınbiraderi A.İ.E’nin tanık olarak dinletilmesini, dijital materyallerin teslimini talep etti. Sabah sanıkların ifadesinin alındığı duruşmada öğle arasından sonra devam etti. Sanık avukatlarının yaptığı savunmalardan sonra duruşmanın savcısı savunmaları alınan tüm sanıkların imza atma yükümlülüklerinin kaldırılıp yurt dışına çıkış şeklindeki adli kontrol tedbirinin devamı yönünde görüş bildirdi. Mahkeme ara kararında; eksiklerin giderilmesini, savunması alınan sanıkların imza yükümlülüklerinin kaldırılıp haklarında yurt dışı çıkış yasağı konulmasına, sanık H.K’nın iki tanık dinlenmesi talebinin dosyaya bir yenilik katmayacağına karar verdi. İlk duruşmada savunmaları alınamayan sanıklar M.Y, A.İ.S ve M.G ikinci duruşmada hazır edilecek. Mahkeme heyeti tutuklu sanıklardan H.G, A.İ ve M.Ş’nin tahliyesine hükmederken sanık H.K’nın tutukluluk hali devam ediyor. İkinci duruşma ilerleyen bir tarihte görülecek. >> Burcu AYDIN’ın Özel Haberi