Sıgındık Ülkemizi Amerika'da temsil etti
Hem Afyonkarahisar'da hem de birçok ilde yürüyüş, maraton, dağcılık ve bisiklet turlarına katılan Aykut Sıgındık, yeni doğan torunu Hazel'i görmek için Amerika'ya gitti. Damadı Mustafa Öz'ü ve kızı İrem Öz'ü tebrik eden Sıgındık, bir süre daha Amerika'da kaldı. Bu süre içerisinde bir dizi etkinliğe katıldı. Sonrasında Türkiye'ye geri dönen Sıgındık, gazeteniz Kocatepe'ye değerlendirmede bulundu.İşte Sıgındık'ın [&hellip]
Hem Afyonkarahisar’da hem de birçok ilde yürüyüş, maraton, dağcılık ve bisiklet turlarına katılan Aykut Sıgındık, yeni doğan torunu Hazel’i görmek için Amerika’ya gitti. Damadı Mustafa Öz’ü ve kızı İrem Öz’ü tebrik eden Sıgındık, bir süre daha Amerika’da kaldı. Bu süre içerisinde bir dizi etkinliğe katıldı. Sonrasında Türkiye’ye geri dönen Sıgındık, gazeteniz Kocatepe’ye değerlendirmede bulundu.
İşte Sıgındık’ın o Amerika gezisinden detaylar sizlerle:
Kocatepe: En çok dikkatinizi çeken detay neydi?
Sıgındık: En çok dikkatimi çeken olay Kentucky Eyaleti’nin Owensboro şehrinde damadım Mustafa ile yarı maratona katılmıştık. Burada benim pasaportum olduğu için kaydımızı Türkiye pasaportu ile yaptırdım. Maratona Türkiye’den katılımcı olduğunu öğrendiklerinde oldukça fazla hem sevindiler hem de şaşırdılar. Bunun üzerine yarışmanın Yarış Direktörü John Gleason isimli bir beyefendi koşarak yanımıza geldi. Önce kendisini tanıtan beyefendi beni ve damadımı tebrik ederek sevincini dile getirdi. Ayrıca maratondan sonra da yayınlanan bir haberde 20 eyaletin sporcularının katılmasının ardından benim de Türkiye’den gelerek yarışmaya katıldığımı belirtmişler. Bu katılımın yoğun olmasından ve bir Türk’ün organizasyona katılmış olmasından dolayı organizasyonun sürekli olarak yapılacağını vurgulamışlar. Bu gerçekten benim dikkat çeken bir olaydır. Bir Türk olarak ulusumuzun adını telaffuz etmeleri beni fazlasıyla sevindirdi ve gururlandırdı.
Kocatepe: Hocam Yarı Maraton hakkında bilgiler verir misiniz?
Sıgındık: Sabah 7.30’da, 0 derecede başlayan yarışta herkes mutluydu. Katılım oldukça fazlaydı. 900 kadar kişi telaffuz edildi. Yaşlısı genci, bayanı, her yaştan sporcu, kimi koşarak, kimi yürüyerek, maratonu tamamlamaya çalıştı. Bize elimizden geldiği kadarıyla yürüyerek 13 mili (Ortalama 21 Kilometre) 3 saat 12 dakikada zorlanmadan rahat bir şekilde bitirdim. Düşündüğümden daha bir sürede maratonu tamamladığıma sevindim. Yarı maratonda 3 saatin altında bundan sonra koşarsam tam maratona da katılabilirim. Şimdilik dileğim de budur.
Kocatepe: Hocam 21 kilometrelik parkurda dikkatinizi çeken olaylar neydi?
Sıgındık: Yarışın engellilere motivasyon sağlama amacı taşıması zaten beni cezbetti. Sabah erken saatlerde ve serin bir havada koşulmasına rağmen insanların bir, bir buçuk kilometre de bir gönüllü olarak ikramlarda bulunmaları beni mutlu etti. Her gönüllü elinde su, meyve suyu, gibi meşrubatlarla koşan yada yürüyenlere ikramda bulunması çok güzel bir durum. Ayrıca yine orkestra, müzik, alkış ve teşvik edici güzel sözlerle insanların yarışa ve sporculara destek ve ilgileri çok güzeldi. Yarışın güzergahında bulanan evlerden bazılarından insanlar çoluk çocuk hep birlikte dışarıya çıkarak sporculara hem meşrubat ve meyveler ikram ederken hem de gösterdikleri ilgi ve sevgi soğuk havada içimizi ısıttı.
Kocatepe: Maratona girişte ve çıkışta sizin dikkatinizi çeken durumlar neydi?
Sıgındık: Mesela girişte 65 dolar kayıt ücreti verdik. Seve seve verdik. Zaten bunu Türkiye’de de veriyorduk. Mesela Türkiye standartlarına göre çoğu yarışmada 50 lira kayıt ücreti yatırıyoruz. Bu Amerika standartları ele alındığı zaman da bizim fiyatlarımıza göre pek fazla pahalı görünmüyor. Tabi kayıt yaptırdıktan sonra yarışımız başladı. Yarışı bitirdiğimiz için şapka, tişört, madalya verdiler. Yarışın ardından da sponsor firmaların ikramlarında meyveler, içecekler, poğaça ve kurabiyeler gibi ikramlar da vardı.
Kocatepe: Hocam Amerika’da nasıl vakit geçirdiniz?
Sıgındık: Kendim bisiklet ve yürüyerek çok fazla vakit geçirdim. Ayrıca ailecek gezilerimizde oldu. Kızım ve ailesi Amerika’da İndiana eyaletinde Evansville kentinde yaşadıkları için buradan çıkarak çeşitli yerlerde gezme imkanımız oldu. Gezilerimiz sırasında ünlü boksörlerden Muhammed Ali’ye mezarının bulunduğu Louisville kendine giderek duamızı ettik. Ardından Missouri eyaletindeki St. Louis kentinde bulanan Osmanlı Botanik Bahçesi’ni gezdik. Sonrasında Mississippi Nehri’nin kenarında piknik yaptık, gezdik ve eğlendik. İndiana eyaletinde bulunan eski yerleşim yerlerinden New Harmony ve New Harmony Parkı’nı gezme imkanı bulduk. İlk yerleşim yerlerinin kiliselerinden Damsız Kilise’yi gördük. New Harmony kentinde bulanan nehrin iki yakasının farklı eyaletler olduğunu öğrendik. Alamo’da bulanan Vahşi Yaşam Parkı’nı ziyaret ettik. İnsanların yabani hayvanların arasında araçlarla gezip onlara yem verdiğini ve elleriyle yem yedirdiklerini gözlemledik. Bizde 4 tas yem alarak hayvanlara yem verdik. Hayvanların arasında antilop, zebra, geyik, deve kuşu, ceylan, lama, deve, tavus kuşu gibi yaban hayvanları vardı.
Kocatepe: Hocam bize verdiğiniz bu değerli bilgiler için size çok teşekkür ederiz.
Sıgındık: Biz de teşekkür ederiz. >> Ali Fuat GÜÇLÜER’in Özel Röportajı