• Haberler
  • Genel
  • Serteser eleştirileri yanıtladı projelerini anlattı

Serteser eleştirileri yanıtladı projelerini anlattı

Kanal 3'te yayınlanan 'Geniş Açı Özel' programına Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası(ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Serteser konuk oldu ATSO Başkanı Hüsnü Serteser'in konuk olduğu Geniş Açı 'Özel Programı' Yasin Köksal'ın sunumu ve gazetecilerin katılımı ile gerçekleşti. Programa Afyonkarahisar Gazeteciler Dayanışma Derneği (AGD) Başkanı Mehmet Abdioğulları, Köşe Yazarı Ertuğrul Sevim, Kurtuluş Gazetesi Ekonomi Yazarı Murat [&hellip]

Serteser eleştirileri yanıtladı; projelerini anlattı

Kanal 3’te yayınlanan ‘Geniş Açı Özel’ programına Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası(ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Serteser konuk oldu

ATSO Başkanı Hüsnü Serteser’in konuk olduğu Geniş Açı ‘Özel Programı’ Yasin Köksal’ın sunumu ve gazetecilerin katılımı ile gerçekleşti. Programa Afyonkarahisar Gazeteciler Dayanışma Derneği (AGD) Başkanı Mehmet Abdioğulları, Köşe Yazarı Ertuğrul Sevim, Kurtuluş Gazetesi Ekonomi Yazarı Murat Akarçay, Kocatepe Gazetesi Muhabiri Murat Arısoy ve Türkeli Gazetesi Muhabiri Volkan Gündüz iştirak etti. Programda gazeteciler ATSO Başkanı Hüsnü Serteser’e sorular yönettiler. İşte Serteser’in açıklamaları:
HERKESİN BAŞKANIYIM: Ben biliyorsunuz, buraya seçildiğim zaman Afyon Sanayici ve İşadamları Derneği’nin yönetim kurulu başkanlığını yapmaktaydım. Burada etik olmak düşüncesi ile olağanüstü genel kurul yaptık. AFSİAD’dan genel başkanlığı bıraktık. Başka bir arkadaşıma Şükrü Demirayak’a devrettim. Ben 2009’dan 4 Mayıs 2013’e kadar tüm herkesin başkanıyım. Herkesin başkanlığını yaptım. Seçimdir; insanlar oy veriyorlar, vermiyorlar her seçimde bu böyledir. Bu demokrasini gereği. Kim oy verdi kim oy vermedi bunları bıraktım. Ben Afyonkarahisar sanayisi ve ticaretinin çatı örgütünün başkanıyım. Bu duygu ve düşüncelerle herkese hizmet etmeye çalıştım. Hepsini uğraşıyoruz bazılarını yapamıyoruz. O çabayı sonuna kadar gösterdim. Projelerimiz vardı. En büyük projemiz herkesi kucaklamaktı. Herkesi kucaklamaya çalıştık.
AFYON İÇİN HEDEF: Hedefsiz hiçbir kurum olamaz. Bizim de hedefimiz 1 milyar dolarlık lige çıkmak. Şu an 16 tane il 1 milyar dolar ve üzerinde ihracat yapıyor. Geçen seneki ihracatımız ihraç kayıtlı satışlarımız ile birlikte 406 milyon dolardır. Bu ihraç kayıtları çıkarırsak 308 milyon dolara düşe en büyük hedefimiz gelecekte de buraya başkan seçilebilirsek, en büyük hedefimiz ihracatı artırmak. 1 milyar dolarlık lige ihracatı süper ligine Afyonkarahisar’ı getirmek için çabalamak olacaktır. Tabii ki bu sektörlerimizdeki birlikteliğe fuarlara bütün bu diğer sektörlerin de ilgisini artırma ile olacaktır bunun en büyük itici gücü Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası’dır
ESKİ BİNA NEDEN SATILMADI?: Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası’nın eski binasının satışı, aslında bizim programımızda olmayan bir şeydi. Eğer programımızda olsa idi biz seçimler ertelenmeden önceki görevimizin bittiği meclisin görevinin olduğu son toplantıya kadar birden satışı olmayacağı kadar 1 sene önceden planlar meclisin gündemine getirirdik. Ertelenmeyi bilmediğimize göre bakınız meclis toplantılarının gündem maddelerine Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası’nın eski binasının satışı tartışılmaya dahi açılmamış. Bırakın satılmasının kararını satalım mı satmayalım mı diye kararı açılmamış idi. Seçimler ertelendikten sonra böyle bir tartışmayı açalım diye genel bir kanı oluştu. Bunu yönetim kurulu değil meclisten gelen bir talepti. Daha öncede mecliste bunlar söylenmişti biz hiçbir şekilde gündeme almamıştık. Biz de yönetim olarak gündeme aldık. Orada aslında çoğu meclis üyesi satılmasının daha doğru olacağı ve hatta bazıları ‘yıllardır ben buranın satılmasını istiyorum’ diye ifadeler kullanmışlardır. Bazı meclis üyeleri ‘zamanımız bitti, meclis görevi de bitti, gelen meclis üyeleri karar alsın’ dedi bazı meclis üyeleri. Çoğunluk olarak şu karar çıktı; Olağanüstü bir meclis toplantısı yapılsın ve bunun kararı alınsın denildi.
Normal meclis tarihi süresinden önce olağanüstü bir meclis toplantısı yaptık. Bu meclis toplantısında da aşağı yukarı 53 kadar bir meclis üyesi vardı. Toplam 66 meclis üyemiz var bu sırada. Netice olarak şu karar çıktı aslında; bina satılmasın kararı olarak kayıtlara geçti genelde orada şunu isteyen çoktu, ‘yeni meclis mi karar versin’ diye bir oylama şekli yok. Oradakilerin çoğunun görüşü ‘satılmasına yeni meclis karar versin’ yönünde idi. Orada çoğunluk satılsın görüşünde idi. Fikirleri değişen olabilir. 34’e 19 gibi aslında Hüsnü Serteser güç kaybetti gibi bir şey yoktu. 34’ün içinde en az yarısı da yeni meclisin buna karar vermesi aslında gerçek düşüncelerinin satılması yönünde olduğuydu. Satmak isteseydik biz, planımızda öyle bir şey olsaydı satardık.
YENİ BİNANIN MALİYETİ: Biz 5 milyon TL’lik bina ile başlayalım dedik. 5 milyon TL’lik binanın bu donanımda olmayacağını, her türlü kamu yatırımının kısa zamanda idare edileceğin düşünüp gerekli ihtiyaçlara cevap vermediğini Afyonkarahisar’ın ok hızlı geliştiğin gördüğümüz için bu değeri yükselttik. 5 liralık şeyi 12’ye mal etmedik. Planlı olarak arttı. Mecliste bunun arttığını söyledik. Böyle kamu binalarında proje yapılır keşif bedeli çıkarılır, ihale edilir. İhale dildiği zaman müteahhit kârı onun üzerine eklenir. Biz bunu böyle yapmadık. Kaba inşaat kaleminde, elektrik-mekanik kaleminde, giydirme-cephe kaleminde hep çok hassasiyetli bir şekilde yapılmıştır. Benim kendi inşaatımın kaba inşaatında buranın inşaatından daha ucuzunu verdik. Her ay meclis toplantısında bir önceki ayın bütün harcamaları gelir. Bütün meclis üyeleri bütün harcamaları isteyebilirler. Rakamları şunu neden yaptınız dedikleri zaman reddetme gibi bir durumumuz olmamıştır. Benim elemanlarım orada çalışmamıştır. Hiçbir bedel almamıştır. Kendi inşaatım gibi birebir takip etmişimdir.
İnşaat zamanında bile hiçbir meclis üyemiz dâhil bana sorulmadığı halde bile ben demişimdir ki; ‘aynı tarihler içerisinde aynı marka olmak üzere veya işçilik aynı tarihler olmak üzere daha ucuz yaptırabilme imkânımız var idiyse ben istifa eder giderim.’ O kadar ona emek sarf ettik. Bir lira daha ucuza mal edelim diye. 365 oda ve borsa binası içerisinde bu rakamlar içerisinde yapılmış en donanımlı binadır. Biz burayı en az 30 sene düşünülerek yaptık. Burası 12 milyon TL’ye mal oldu. Yaklaşık 6,5 milyon TL’ye borcumuz var. Alınan krediler günü gelince ödenecek taksitler rakamlar. Eski binanın satışına güvenerek bu projeyi yapmadık. Üzerinde 1 hafta çalışılan fizibilitemiz var. Bizim Termal Turizm Kompleksi Yatırımımız var. Eski binamızı da değerlendiriyoruz. Yenilerini de yapıyoruz ama önce satın almamız lazım. Satın almamız için kredi lazım. Kredi başvurumuzu da yaptık. Özellikle kamu bankalarına. Eğer bunu alabilirsek, yeni mecliste de bize meclis tek vücut bunu yapın derse hem buradan ilk önce arsamızı alıyoruz borcumuzu ödüyoruz esi binamızı da değerlendiriyoruz. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun da çok hoşuna giden bir projedir. Arsa 29 bin 202 m2 ölçüme sahip. Biz aslında orayı satarak burayı yapalım demedik. Satalım derler, satarız. Ne olur? Bu projeye kaynak olur. Halen uğraş derlerse uğraşacağız. Bu meclisle beraber uğraşacağız.
YENİ BİNA, NEDEN ŞEHİRDEN UZAK?: Bu tip kurumların merkezden uzak olması gerekiyor. Gelişme yönünde ilin gelişmesi ekseninde bir yönde burası. Bir belediye binasının gelişen yönüne doğru 50 seneyi projeksiyona katacak şekilde tasarlanması gerekir. İlimiz için büyük faydadır. Ticaret Borsası binası 4 sene önce yapılmıştı. Üniversitemiz seneler önce oradaydı. Biz bu mantıkla gidersek ilimizin hızını yavaşlatmış oluruz. Hükümet konağımızın, belediye binamızın da Ticaret Borsası, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası arasında Afyon’un vizyonuna yakışır şekilde yerini almasını istiyoruz. Garden Kale Otel’e kadar kurumlara ayrılmış bir yer gibi. Zaten burası yıllar önce İsmet Atilla’nın Maline Bakanlığı zamanında verilmiş bir yerdi. Tahsisin taahhüdüne bakılırsa, hizmet binasını yapmanız gerekiyor. Kendi dönemi içerisinde bir proje başlamışsa kendi dönemi içerisinde bitirilmeli. Çok eleştiriliyor. Bir bina her ne konuda yapılıra yapılsın o icraat döneminde bitmişse artık hizmete girmiştir. Yönetim olarak şunu çok arzu ettik; her seçmenin işi her zaman düşmediği gibi belki 2 yılda bir bile gelmiyorlar. Kendileri geldiklerin ise yaptığımız hizmetleri görmeleri istedik.
ELEKTRİK MASRAFI YÜKSEK Mİ?: İyi şeyler yaptınız zaman tabii ki masraflar artacak. Çok daha iyisi yap masrafı aynı kalsın diye bir şey yok. Üyelerimizden hizmet için aidat topluyoruz. Demiyorlar mı ki her sene aidat alırlar hiçbir şey yapmaz. Faydası var mı diye de sorabilirisiniz. Bu dönem 8 proje kazanmışız. Giderimiz artacak diye daha kaliteli bir binaya kavuşmayalım mı? Zaten aidatlarda topluyoruz. Onlara da harcayacağız. Kendi üyelerimize de harcayacağız. Bundan daha doğal ne olabilir ki? Elektrik en yüksek gelen bedel masrafımız şu demek çok güç. Proje üretiyoruz, diğer görevlerimiz var. Mega projeler var bende. Allah nasip ederse diğer fabrikalara diğer binalara örnek olmak üzere kendi elektriğini üreten bir Ticaret ve Sanayi odası olacak. Kendi elektriğini üretmekle kalmayacak fazlasını da satacağız. Güneş enerjisinden elektrik üreteceğiz. 10 sene içerisinde de 10 milyon dolar gelir elde edeceğiz. Hem diğer sanayicilerimize örnek olsun hem de bu maliyetimizi halledelim diye. Bu elektrik bedeli ve devlete satacağımız 10 senelik elektrik bedeli ile bunu yapacağız.”
AFSİAD-HÜRSİAD BİRLİKTELİĞİ: Biraz hafızalarımızı tazeleyecek olursak, aslında bakarsanız ben Hüsnü Serteser olarak müteahhitler gurubundan 15. gruptan yine 2009’daki seçime HÜRSİAD ile birlikte girdim. Ramazan Özçelik o zaman HÜRSİAD başkanı ben AFSİAD başkanıyım bir de Muhittin Özsoy arkadaşımız vardı. 2 HÜRSİAD’lı arkadaşımız biri başkan olmak üzere biri AFSİAD başkanı. Biz o zamanda birlikteliği hedeflemiştik. Mehmet Çarkgil Bey ile Ramazan Özçelik Bey bana ‘AFSİAD başkanı da HÜRSİAD başkanı da Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası’nın içerisinde olur ise çok daha güzel olur güzel bir sinerji oluşur’ diye o teklifi bana kendileri yapmışlardı. Dolayısıyla şimdi de yine Müteahhitler Gurubuna bakacak olursak.. Biz o zamanda karşı değildik birbirimize. O zaman hakikaten yönetim kurulu başkanlığı seçimlerinde öyle bir durum olmuştu. Biz bundan sonra seçimler bitti hiç ayrımız gayrımız olmadı. Orada o zamanda öyleydi bir yerel gazetede tek liste ile ‘ göbeğini kaşıya kaşıya’ diye demişlerdi. ‘Bu seçimler öyle olmayacak’ diyen gazete de aslında yanlış biliyor. Lütfen kayıtlara bakılsın. Biz o zaman da 3 liste ile yarıştık. Tek liste ile girmedik. En demokratik şekilde yarışıldı. Bir liste 50 oy aldı. Diğer liste 51 oy aldı. Bizim listemiz 103 oy aldı. Tek liste ile seçime girilmemişti. Göbeğimizi kaşıya kaşıya girmemiştik. Yine inşallah, bir liste çıkar demokratik bir şekilde göbeğimizi kaşıya kaşıya girmeyiz. Bize inanan, bizim icraatlarımızı beğenen kişiler, tabii ki zorla kimseye oy verdiremezsiniz, böyle bir seçim çalışmasının yapıldığını düşünmüyorum. Yine biz demokratik bir şekilde seçileceğiz. ‘Parsellediniz mi?’ dediniz. Çok güzel bir soru. Yine böyle bir algı var. Bazı yayınlar yapılıyor. ‘AFSİAD ile HÜRSİAD birleşti kimseyi sokturmayacaklar’ denildi. Bu dönem 27 meslek komitemiz var. 63 kişi meclise giriyor. Bana gelen bilgilere yüzde 95 doğru. 27 meslek komitesinde yaklaşık 46-47 liste yarışıyor. Bunlardan 9 adedi tek liste. 17 adedi çift liste, bir adedi 3 liste. Kıyasıya yarış var. Mümkün mü parsellemek. Kanunlar böyle bir şeye el verir mi? Ben veya bir başkası yok giremezsin diyebilir mi? buna seçmen nasıl inanır? Bizim seçmenimiz sağduyuludur. Hepsi iş adamı, ticaret erbabı. 63 kişi girecek 110 civarı aday yarışıyor. Belki ‘yarın’ daha da artar.
LİSTELERİN DURUMU: Yaklaşık 21 listede de ne AFSİAD ne HÜRSİAD üyesi var. Nasıl parsellemedir bu? Ben AFSİAD’dan AFSİAD listeleri diye bir şey oluşturmadım. Ben 2009’da ATSO başkanı olduğum zaman ‘ben herkesin başkanıyım’ dedim. Şükrü Demirayak’a veya bir başka AFSİAD üyesine sorun. Hüsnü Serteser eski AFSİAD başkanı olarak ‘toplanalım, şöyle bir karar alalım’ demiş mi? Yok böyle bir şey. İki tane liste çıkıyor, AFSİAD ile arkadaşımız var. Bir başka listede başka AFSİAD ile arkadaş var. Çarpışıyorlar, biz bunlara ne çekilin diyebiliyoruz, diyemeyiz. Adam, ‘temsil edilmek temsil etmek istiyorum’ diyor. Diyemezsin mi diyeceğiz? Nasıl ben diyebilirim? Nasıl arkadaşlar söyleyebilir? Karşı da olduğumuz birkaç şey de var. İki HÜRSİAD’lının iki AFSİAD’lının karşı karşıya olduğu yerde var. Bakarsak görürüz. Biz kardeş olacağız. Biz birlikte olacağız. Ötekileştirmeyeceğiz.
63 KİŞİLİK LİSTE NASIL KAZANILIR?: 18 tane AFSİAD’lı ile 63 kişilik liste kazanılmaz. Demek ki bu listelerde beni destekleyen dostlarımız da, başka derneğe bağlı hatta hiçbir derneğe bağlı olmayan dostlarımız da var. Zaten daha önceki seçimde de AFSİAD’lılarla da kurmadık ki. Biz AFSİAD’dan da 11 kişi sokabildik. 66 kişilik meclise 11 kişi sokabildik. Benim bu işi düzgün yapıp, doğru yapıp doğru bir şekilde yapıp daha fazla zaman ayırabileceğimizi düşünen hiç AFSİAD’lı olmayan hatta yeni samimi olduğumu kişiler var. Şunu bir kere kafanızdan çıkarın; eğer biri bana küstüyse benden dolayı değildir. Ben o kadar vefalı bir adamımdır ki; kimseyi harcamam. Varsa bir sebebi vardır. Benim için vefa önemlidir. Onun için eğer biri bana küstüyse kırgınlığı kendinde arasın. Ben de bir şey olmaz ha!
HÜRSİAD’LA PAZARLIK YAPILDI MI?: Biz HÜRSİAD’dan Mehmet Çarkgil, bazı HÜRSİAD’lı dostlarımızla tabii ki görüşmeler yaptık. Bundan daha doğal ne olabilir ki? Yeter ki bu koalisyonlar hizmet için yapılsın. Hizmet için yapılan her koalisyonda hayır vardır. Hizmet için varsa herkes ile beraberiz. Onlar bana kendi aralarında Mehmet Çarkgil Bey, yola çıktığı HÜRSİAD’lı üyeler ile beni destekleyeceklerini belirttiler. Bundan güzel bir şey olabilir mi benim için? Gurur duymam lazım. Demek ki kötü bir şey yapmamışım. Belki beni çok iyi tanımıyorlardı? Belki iyi bir şey yapabileceğime inanmıyorlardı. Başka bir yere oylarını kullandılar. 4 sene geçti. Beni daha iyi tanıdılar. Belki beğenmedikleri icraatlarım da vardı. Demek ki artılar eksileri geçti. Onlara çok teşekkür ediyorum. Hizmeti desteklediler aslında. Biz de Mehmet Çarkgil Bey’i kendi meclis başkanları adayları olarak da çıkarıyorlar. Biz de olanları destekliyoruz. Hüsnü Serteser ve benimle birlikte hareket eden kişiler olarak. Bunda ne gariplik var. Kapalı kapılar ardından görüşmedik. Ben basın organlarına çıkmadım ki. Bir kere Kurtuluş Gazetesi’ne çıktım. Onda da bu soru sorulmadı. Burada herkes bilsin desteklenmek güzel şeyleri. Hizmeti desteklenmek güzel şey. Her liste beni desteklese. O zaman çok daha güzel hizmetler yaparım.
İDDİALARA SERT CEVAP: Hiçbir şeyi parsellemedik. Dikkat et Mehmet Emin Güzbey! Bunları yazıyorsun.. Parsellendi diye. Nereyi parselledik biz? İşte parsellenmediğimizin kanıtı. Kaç listeyi parsellemişiz HÜRSİAD ile. Bunları yapma. Basına da zarar veriyorsun. Kaliteli bizim Afyonumuzun basını. Hepsi kaliteli. İnsanlar başka görüşü olabilirler ama etik olacaksın? Sen ne yaptın. 19. grupta ne yaptın? 19 grubun 59 tane oy verecek kişiyi hiçe saydın. 15 tane son dakika kayıt yaptırdın. Bunları niye demiyorsun? Orayı 75 kişiye çıkardın. Biz yapamaz mıydık? Oradaki o kişilerin duyduğumuz saygıdan dolayı oylarını isteyelim. 75 tane üye çıktı bir anda. 22’sinde Sayın Güzbey, 15 kayıt yaptırdı. Oradaki adamların oylarına saygımdır. Verilmeyecek hiçbir cevabım yoktur Sayın Güzbey! Etik basın anlayışı içerisinde basını kulan. Bizim görüşmelerimiz oldu. Bu çerçevededir. Kapalı kapılar ardında görüşmedik. Her yerde görüştük. Bir kere Güzbey bunu iyi anla! Bunun adı pazarlık değil.. Bu destek. Hizmete destek. Bir tane pazarlığım yoktur. Ne HÜRSİAD ne bir başka dernek kişi.. Hiçbir şekilde benden yönetim için bu da şuraya girsin diye yok. Kimseyle öyle bir pazarlık yapmadık. Allah eğer bize böyle bir şey nasip ederse konuşacağım insanlarla. Ona göre yönetim oluşturacağım.
HANCIOĞLU İLE SORUN YAŞANDI MI?: Mustafa Hancıoğlu, çok güzel meclis başkanlığı yapmıştır. Yiğidi öldür hakkını yeme. Hiçbir problemimiz tartışmamız olmamıştır. Son meclis toplantısında da ona bu konuda teşekkür etmişimdir. Hiçbir küslüğümüz dargınlığımız yoktur.
MERMERCİLER BİRLEŞECEK: Ben yaklaşık 3 sendir mermer fuarlarında yumurtacılar gibi mermer üreticilerini bir şirkette birleştirmek istiyorum. İhracat şirketi, dış ticaret şirketi.. Pazarlama şirketi, ciddi bir ihracat şirketi olacak. Avrupa, Amerika, Asya’da depoları olan bir şirket.. Gelecek dönemde en fazla çaba harcayacağım. Eğer bunu başarabilirsek, 5 sene içerisinde o süper lig dediğimiz 1 milyar dolarlık şehirler içerisinde gireceğimiz ümit ediyorum. Çok güçlü mermer firmalarımız var. Birkaç sektörde daha planlamayı düşünüyorum. Mermer konusunda başarmamız lazım. İlk 500 sanayi kuruluşu içerisinde bizim sanayi kuruluşumuz yok. Ben çok üzülüyorum. Sermayelerimiz çok büyük değil. Çok büyük firmalarımız var. Ürünleri dünya çapında firmalarımız var ama ürettikleri ürünlerin mal değeri çok yüksek miktarda olmadığı için büyük cirolara ulaşamıyorlar. 500 büyük sanayi kuruluşu içerisinde giremiyoruz. 1 kişiyle yapamadığımız işleri birleşerek yapacağız. Aynı sektörde birleşirse büyük dev kuruluşlar çıkartabiliriz. Mermercileri birleştirmek haricinde tüm hayallerimi gerçekleştirdim. Bu proje aslında 2009’da seçime girerken ortada yoktu. Sonradan ortaya çıktı. 2-3 senelik bir proje değildi. Arsayı satın almamız gerekiyordu onun ilk kademesini gerçekleştirdik. Mermercileri birleştirme projesi de planımda olan bir proje değildi. Gördüm ki yumurtacılar çok biri ivme kazandılar yönetimle birlikte sonradan aklımıza gelen bir proje d. Onun da altyapısını yeni oluşturuyoruz.
FUAR MERKEZİ HAYALİ: Buraya bir fuar merkezinin yapılmasını çok arzu ediyorum, 12 ay ihtisas fuarlarının yapılacağı havaalanı bölgesine yakın olabilir, yeri belirlenir bir fuar merkezi.. 35 milyon insan Afyonkarahisar’a en fazla 3 saat içerisinde ulaşıyor. 35 milyon kişi büyük bir potansiyel. Bunu Afyonkarahisar her konuda değerlendirmeli. 11 bin yatak kapasitesi var. 5 yıldız yatak kapasitesinde 6’ncıyız. Bir ikincisi termal sağlık turizmi alternatif turizmi eğlence turizmi ile birleştirilmeli. İnsanlar boş vakitlerini değerlendirebilmeli. Ya çocuğu tutacak kolundan bir yere götürecek ya kendi tarih-kültür-doğa gezilerine zaman ayıracak. Disneyland gibi bir projesi biz hükümetimize model proje olarak kabul ettirmeliyiz. Bu unsurlarda valimiz belediye başkanımız üniversitemiz tüm kurumlar sarılmalılar bu projeye. Turizm gelirlerini artırmak için 10 tane bölge seçmeliyiz. 10 tane turizm bölgesi hedef koymalıyız. Buranın her bir bölgesinin 5 milyon turist almalı. Termal, termal sağlık ve eğlence.. Disneyland’ı buraya yap arkadaş o zaman diyecek. Bu projeyi gerçekleştirirsek Afyonkarahisar küresel bir kent olur. Bunlar gerçekleşmeyecek şeyler değil. Hayallerimizi sağlam zeminler üzerine basmalıyız.
SEÇİM MESAJI: 4 Mayıs’ta yapılacak seçimlerin sağduyu ile yapılmasını istiyorum. Yarın yüz yüze bakacağız. Cenazemizde dünümüzde hep birlikte olacağız. Onun için bu seçimlerin etik bir şekilde birbirimizi kırmadan demokrasinin kuralları gereği ziyaretler yapılıp, oy istenip o günün akşamı bitirilmesini istiyorum. Seçimlerin demokratik şekilde geçeceğine inanıyorum. Kim gelecekse, o koltuklarda oturacak kişilerin iyi hizmet edeceklerine inanıyorum. Seçimlerin başarılı bir şekilde geçmesini diliyorum.(Kocatepe)

Bakmadan Geçme