Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Mustafa Yılmaz DÜNDAR

SEN TANRI MISIN? – 114 –

KİŞİNİN HİDAYETLE İLGİLİ FİİLLER ORTAYA KOYMASI, HİDAYET İDRAKINA ULAŞMASI DÜNYAYA GELDİĞİ YAPIYLA İLGİLİ DEĞİLDİR
Hadid Suresi’nin ilk on ayeti bize Hz. Ali (ra) efendimiz tarafından müjdelenmiş önemli bir bilgidir: “Eğer kişi Hadid Suresi’nin ilk on ayetini ve Haşr Suresi’nin son ayetlerini okur, sonra da “ya HU, ya men HU, La ilahe illa HU, ya men HU” diye seslenir ve muradı neyse dua ederse o olur.” Bu Hazreti Ali (ra)’ın kendi uyguladığı önerisidir, önemseyelim inşaAllah. Hadid Suresi’nin on ayeti, Haşr Suresi’nin akşam-sabah okuduğumuz son ayetleri, sonra da “ya HU, ya men HU, La ilahe illa HU, ya men HU” zikri ile sesleniş ve muradını da söylemek… Kim böyle yaparsa inşaAllah hayrlısıyla olur buyurulmuş…
“O, sizi zulmetten nura çıkarmak için apaçık ayetleri Kul’unun üzerine tenzil edendir. Muhakkak ki; Allah, size (sizden siz olarak) Rauf’ur Rahıy’mdir.” (Hadid-9)
On ayetin dokuzuncusu böyle bir müjde veriyor.
“Allah kimin sadrını İslam’a şerh etti (açtı, genişletti) ise o Rabbinden bir Nur üzere değil midir?” (Zümer-22)
Bu ayetlerden görüyoruz ki kişinin hidayetle ilgili fiiller ortaya koyması, hidayet idrakına ulaşması dünyaya geldiği yapıyla ilgili değildir. Dünyaya geldiğimiz yapı cehennemlik yapıdır, örtücü fiiller üretir. Dünyaya gelen bu yapının Allah’tan bir müdahale alması gerekiyor. Artık Nisa-78 ve 79’u daha kolay anlarız: Sana bir hasene isabet ederse O Allah’tandır. Çünkü hasene için bir müdahale şarttır, Allah’ın merhamet etmesi gerekiyor. Başına bir kötülük gelirse bu da senin DÜNYALIK NEFS’indendir. Sen bir seyyie ile meşgulsen bu senin şerle bürünmüş dünyalık nefsindendir, dünya formu olan Esfele Safiliyn yapındandır, yani Nefsin Şerri’ndendir. Bu bakışla iki ayet arasında bir çelişki, bir terslik olur mu? Hiç mümkün olur mu?
ALLAHIM, SENDEN YİNE SANA SIĞINIYORUM
Nisa-78 İnsan-30’un idrakını yansıtıyor, Nisa-79 ise İnsan-29’un idrakını yansıtıyor. İnsan-29 “dileyen Rabbine bir yol tutar” diyerek bir icraat önerir. İnsan-30 ise “hüküm Allah’ındır” diyor. Yani hüküm noktasının cümlesiyle hüküm verildikten sonra yaşanan halin cümlesi farklıdır.
Şimdi gelin Nisa-78’den bir amel çıkaralım. Bu ayetten öğrendik ki, hasenenin de seyyienin de hükmü Allah’tandır. Bu bilgiden nasıl bir amel çıkarırız? Seyyieden korunmak, hasene kapsamında olmak istiyorsunuz, yani örtücü olmak istemiyorsunuz. Peki bu örtmeme halini size kim verir? Allah! Örtücülüğü kim verir? Allah! Öyleyse örtücülükten kurtulup örtücü olmamayı nasıl bir dua ile dile getirip isteyebiliriz? SENDEN SANA SIĞINIRIM! Efendimizin öğrettiği “Senden Sana sığınırım” duasının yerini ve önemini fark ettiniz mi? Billahi idraka ulaşınca yapılacak dua da kendiliğinden çıkıyor:
“Allahümme inni euzü bi rıdake min sehadıke ve bi muafetike min ukubetike ve bi rahmetike min gadabike ve EUZÜ BİKE MİNKE, la uhsıy senaen aleyke ente kema esneyte ala nefsik: Allahım, hoşnutsuzluğundan rızana, cezalandırmandan bağışlamana, gazabından rahmetine, Senden Sana sığınırım. Senin kendine olan senan gibi sena etmekten aczimi itiraf ederim.”
Bu duayı bir de Nisa-78’in meali ile birleştirerek yapalım: Tüm seyyielerden hasenelere (hasene hükümlerine) sığınıyorum; hoşnutsuzluğundan rızana, cezalandırmandan bağışlamana, gazabından rahmetine Senden yine Sana sığınıyorum. “Euzü bike minke: Senden sana sığınırım” kısmı hepsini özetliyor…
HEP DİLİMİZDE BU OLMALI: MERHAMET İSTERİM YA RABBİ, SIĞINIRIM YA RABBİ…
İki şey çok önemlidir; MERHAMET İSTEMEK ve SIĞINMAK! İşiniz bu: Merhamet istiyorsunuz ve sığınıyorsunuz, bu kadar! Hep bu; “merhamet isterim ve sığınırım…” Ne olursa olsun “Allahım Sana sığınırım” diyoruz. Meşgul olduğunuz şeyin bir şerrini fark ettiniz, hemen “Allahım Sana sığınırım” deyip sığınıyoruz. Dua budur, bu kadar: Allahım Senden merhamet isterim ve Sana sığınırım. Korktuğunuzda, tereddüt ettiğinizde de söyleyebilirsiniz: “Şundan Sana sığınırım Allahım.” Dilimizde “sığınırım ve merhamet isterim” olmalı! Hep dilimizde bu: Merhamet isterim ya Rabbi, sığınırım ya Rabbi…
Nisa-79’da şu gerçeği gördük: Saparsanız (Seyyie’lerle meşgul olursanız) bu sizin dünyaya ait nefsinizdendir, dünyaya gelen Nefsin Şerri formatındandır. Hükümden sonraki manzara, uygulama alanındaki görüntü bu: Saparsanız nefsin şerrindendir, Hidayeti bulur Hasene’ye yönelirseniz bu sizin dünyalık halinize Allah’ın merhametle yönelttiği/vahyettiği bir nurladır, bir destekle mümkündür! Şimdi bu manayı Efendimiz (SAV)’in öğrettiği hadislerle duaya çevirelim. Efendimizin dilinden duaları paylaşıyoruz:
EFENDİMİZ (SAV)’İN ÖĞRETTİĞİ HADİSLERLE DUA EDELİM
“Allahümme rahmeteKE ercu, fela tekilni ila nefsi tarfete aynin ve aslihliy şe’niy küllehu La ilahe illa Ente: Allahım merhametini umuyorum, beni göz kırpması kadar bile olsa (dünyalık) nefsime bırakma, her anımı düzelt; La ilahe illa Ente.”
Nisa-79’un öğüdü bu: Bir seyyie (örtücülük) oluşursa bu Nefsin Şerri’ndendir! Bu durumda ne yaparız? Nefsin şerrinden Allah’a sığınır, merhamet isteriz. Duayı bir de Nisa-79’un öğüdü ile yapalım: Allahümme rahmeteKE ercu; Allahım rahmetini umuyor, bekliyorum. Beni göz kırpması kadar bile (dünyalık) nefsimin haline bırakma. Beni o şer halden al çıkar ve her halimi düzelt. İnananların velisi Sensin, onları zulmetten alıp nura gark eder, yerleştirirsin. Beni de oradan alıp nura yerleştiriver Allah’ım (amin).
“Allahümme elhimniy rüşdiy ve eızniy min şerri nefsiy: Allahım bana rüştümü ilham et, nefsimin şer olacak davranışlarından Sana sığınırım.”
Efendimizin öğrettiği bu yakarış Nisa-79’u içeren idrakın duasıdır.
“Allahümme inna nec’alüke fiy nühurihim ve neuzü bike min şürurihim: Allahım, Senin onların karşısına çıkmanı isteriz ve şerlerinden Sana sığınırız.”
Öyle özel bir yardım istiyoruz ki… Allahım benim dünyaya gelen dünyalık halimle yapacağım mücadeleyi benden Sen yap. Bu mücadeleyi bende açılacak “B” haline bile bırakma, mücadeleyi benden Sen yap…
Bu duada geçen “onlar”dan kasıt şeytaniyet mi gibi bir soru akla gelebilir? Onlar denilenin kapsamına örtücü ne varsa hepsi girer: Tüm örtücüler! Hem dünyadaki insan formatının şeytani hali, hem şeytanlıkla görevli İblis’in hali… Tümünün şerrinden sığınıyor ve onlarla mücadelede Allah’ın çok özel yardımıyla korunuyorsunuz…
Şu duayı da çok önemseyin lütfen, her zaman yapın ama özellikle seher vakitlerinde secdede:
“Allahümme ahricni min zulümatil vehmi ve ekrimni bi nuril fehmi: Beni dünyaya gelen vehmin zulmeti yapıdan çıkarıp nur ikram et Allahım.”
“Ekrimniy” ikram et demektir. Çünkü kurtuluş ancak Allah’ın ikramıyla mümkün! Bu yüzden bu duada biz: “Allahım, bana bir ikramda bulun da bana bir anlayış, bir nur ikram et. Bu ikramınla oluşacak anlayışla zulmet halinden kurtulayım, çıkayım (âmin)” diyoruz.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER