'Şekeri konuşan CHP tüm tarım ürünlerine ipotek koydurmuştu'

Her hafta düzenli olarak gerçekleşen basın toplantılarına devam eden AK Parti İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven bu haftaki toplantısında gündemi değerlendirdi. Toplantıda, Tanıtım ve Medya Başkanı Zahit Özer ile birlikte İl Yönetim Kurulu üyesi Ahmet Seçkin de katıldı.
Bir hafta boyunca yapılan faaliyetler hakkında bilgilendirme yapan Yurdunuseven, “AK Parti Genel Merkez Seçim İşleri Başkan Yardımcısı Recep Özel, AK Parti İl Başkanlığında ‘Seçim Çalışmalarının Değerlendirilmesi’ konulu bir toplantı düzenledi. Toplantıda 2019 seçimlerinde yapılacak çalışmalar ele alındı. AK Parti seçimin ertesi günü Tekrar seçim olacakmış gibi hazır ve bütün çalışmalarını buna göre planlayan bir partidir. Bu çalışmalarımızı da bir program kapsamında tertip ediyoruz. İstiklal Marşımızın kabulünün 97. yıl dönümü nedeniyle Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen programa katıldık. Bayrak için, ezan için, vatan için şehit olanlara Allah’tan rahmet diliyor Cenabı Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın diyorum. AK Parti İl Yürütme ve Yönetim Kurulu toplantıları, Belediye Başkanı Burhanettin Çoban ve İl Genel Meclis Başkanı Salih Sel’in de katılımları ile gerçekleşti. Toplantıda Belediye Başkanı Burhanettin Çoban ve İl Genel Meclis Başkanı Salih Sel, AK Parti 6. Olağan İl Kongresi’nin ardından seçilen yeni Yönetim Kurulu üyelerine çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Bundan dolayı da kendilerine teşekkür ediyorum” dedi.
“25 FABRİKA, 8 FABRİKADAN YÜZDE 40 FAZLA ÜRETİYOR”
Şeker fabrikalarının özelleştirilme konusunda da açıklamalarda bulunan Yurdunuseven, “Ülkemizde 33 tane şeker fabrikası bulunuyor. Bunun 25’i devlet tarafından, 8’i de özelleştirilmiş ve özel sektör eliyle işletiliyor. Kamuya ait şeker fabrikalarının 14 tanesi 18 Nisan’da ihale yapılacak. Devlet’teki 25 fabrika yıllık 1 milyon 400 bin ton şeker üretiyor. Özelleştirilen 8 fabrika ise yıllık 1 milyon ton şeker üretiyor. Aslında bu tabloya bakıldığında üç katı bir rakam olan devletin elindeki fabrikalar sadece özel sektörden yüzde 40 fazla üretim yapıyor. Oysa üç katı üretim yapması lazım, çok hantal bir yapı” ifadesine yer verdi.
“SEBEBİ DE HANTAL YAPI”
Şekerin fiyatının pahalı olduğuna dikkat çeken Yurdunuseven, fiyatın pahalı olmasının nedeninin hantal yapıdan kaynaklandığını söyledi. Yurdunuseven, “Yaptığımız incelemeler neticesinde firmanın ürettiği şeker 1.45 kuruşa mal oluyor. Serbest piyasada 1.75 hatta 2 liraya kadar satılabilir. Kamu elindeki fabrikaların üretim maliyetleri 5-6 liraya kadar çıkıyor. O yüzden hantal yapı nedeniyle ucuza şeker alması gereken vatandaş zarar ediyor, sebebi de hantal yapı. Bu yüzden özelleştirmenin amacı hem halkımıza ucuz şeker yedirmek, hem de üretimi arttırmak” şeklinde konuştu.
“FABRİKALARDA ÇALIŞAN İŞÇİLERİN
HAKKI ZAYİ OLMAYACAK”
Fabrikaların özelleşmesinin ardından yapılacak uygulamaları anlatan Yurdunuseven, “Bu fabrikalar beş yıl boyunca şeker pancarı alımını sürdürecekler. Afyonkarahisar’da yaklaşık 900 bin ton kota var. Bu kota beş yıl boyunca devam edecek. Beş yıldan sonra da bu çalışma devam edecek. Çünkü satın alınacak bu fabrika ciddi manada kâr edecek ve bu üreticilere yansıyacaktır. Beş bine yakın pancar üreticisi var. Mutlaka üretim devam edecek ve vatandaş da daha uygun bir fiyatla şeker alacak. Nişasta bazlı şekerin (NBŞ) kotası konusunda muhalefetin sürekli bir açıklaması var. Başbakanımız açıklama yaparak nişasta bazlı şekerin kotasını düşüreceklerini söyledi. Fabrikalarda çalışan işçilerin hiçbir hakkı zayi olmayacak. İsteyen çalışmasına devam edecek. Zaten şartnamede de işçilerin devam edeceği yönünde bir madde var” diye konuştu.
“BU İDDİALAR TAMAMEN ASILSIZ”
Şeker fabrikalarının köreltilmediğini, verimliliğinin arttığına dikkat çeken Yurdunuseven, “Şeker fabrikalarının kapatılacağı Amerikan şirketlerinin gelip burada nişasta bazlı şeker satışı yapacağına dair muhalefet sürekli aslı astarı olmayan iddialarda bulunuyor. Bununla birlikte devlet eliyle insanların sağlığı ile oynanacağını ileri sürüyorlar. Bu iddialar tamamen asılsız iddialardır. Çünkü Başbakanımız nişasta bazlı şekerin bu noktada kotasının düşürüleceğini, şeker fabrikalarının da daha verimli olacağını söyledi” dedi.
“TÜM TARIM ÜRÜNLERİNİ
150 MİLYON DOLAR İÇİN İPOTEK ETTİ”
CHP’nin 1977 yılında ülkenin tüm tarım ürünlerinin 150 milyon Dolar karşılığı bankaya ipotek ettiğini söyleyen Yurdunuseven, “Peki, bu iddialarda bulunan muhalefetin geçmişteki uygulamalarına baktığımız zaman karşımıza nasıl bir tablo çıkıyor biliyor musunuz? O tabloyu size özetleyeyim. Bugün Şeker fabrikaları üzerinden hükümeti eleştiren CHP, 1977 yılında Türkiye’nin tüm tarım ürünlerini 150 milyon dolar karşılığında Amerikan Wells Fargo bankasına ipotek vermiş! Yani bir şekilde Ülkeyi 150 milyon dolara satmışlar. Manevi yıkım olan bu karar halkın rızkını elaleme ipotek etmekti. Bugün; yok tarımı bitirdiler, yok şeker fabrikalarını kapatıyorlar, diye ahkâm kesip, algı operasyonu yapanlar… Dün; Türkiye’nin Tüm tarım ürünlerini, 150 milyon dolar kredi için, Amerikan Wells Fargo adlı Yahudi bankasına ipotek ediyorlardı” ifadesine yer verdi.
“HALKIN ÜRÜNÜNÜ İPOTEK
 ETTİRMEDİK, ETTİRMEYİZ”
Halkın ürününü ipotek ettirmediklerini ve ettirmeyeceklerini vurgulayan Yurdunuseven, “Yıllarca bu halka ‘Türkiye kendi kendine yeten ülke’ diyerek aldatanlar ve bu ifade üzerinden hükümeti eleştirenlere dönemlerinde yaşanan bu gerçekleri yüzlerinde vurduğumuzda cevap veremiyorlar. Biz hiçbir yeri yabancılara ipotek ettirip peşkeş çekmedik, halkın ürününü ipotek ettirmedik, ettirmeyiz. Bizim hedefimiz kaliteyi yükseltmektir. Ülke 2002 yılından bu yana hem savunma sanayinde, hem de birçok konuda kendi kendine yeten bir ülkedir. CHP’nin ipotek ettirdiği ülkeden kendi kendine yeten ülkeye” dedi.
“CHP’NİN İPOTEK ETTİRDİĞİ ÜLKEDEN KENDİ KENDİNE YETEN ÜLKE HALİNE GELDİK”
Türkiye’nin dünyada sözü geçen bir ülke olduğuna dikkat çeken Yurdunuseven, “Türkiye bugün dünyada ekonomisi ile savunma sanayi ile sayılı bir ülkedir. CHP’nin ipotek ettirdiği ülkeden bugün kendi kendine yeten hatta daha fazlası olan bir ülke haline geldik. Bundan dolayı başta Cumhurbaşkanı olmak üzere hükümetimize, başbakanımıza, milletvekillerimize, bakanlarımıza, emeği geçmiş herkese çok teşekkür ediyorum. Türkiye’nin bu seviyeye çıkmasında en alttaki sandık görevlisinden en tepedeki Cumhurbaşkanına kadar hepsinin büyük katkısı vardır. Allah razı olsun” şeklinde konuştu.
Zeytindalı operasyonu hakkında da konuşan Yurdunuseven, “Operasyonun 53. gününde dün itibariyle Afrin kent merkezi kuşatılmış, müteakip harekat için kritik öneme sahip bölgeler ele geçirildi. Harekâtın başlangıcından itibaren 3 bin 393 terörist etkisiz hale getirilmiştir” dedi.
“BU DEĞİŞİKLİKLER DEMOKRASİMİZİN
 YENİ BİR KAZANIMDIR”
Seçim ittifakı teklifinin Meclis’ten geçtiğini söyleyen Yurdunuseven, “TBMM Genel Kurulu’ndaki müzakereleri dün akşam saatlerinde başlayan ve sabaha kadar devam eden seçim ittifakı teklifinin 26 maddesi üzerinde tek tek görüşme yapıldı. 26 madde Meclis’te kabul edildi. Bugün sabah itibariyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin ortak kabulleri ile seçim yasalarında bazı değişiklikler gerçekleştirildi. 26 maddelik bu değişiklikle öncelikle tarafların seçime ittifak halinde girebilmesinin önünü açtı. Bundan dolayı bu değişiklikler demokrasimizin yeni bir kazanımdır. Ben şimdiden tebrik ediyorum. Hayırlara vesile olmasını diliyorum” ifadelerine yer verdi.

“Afyon Şeker Fabrikası Afyonkarahisar’lılarda kalsın”

Şeker Fabrikası’nın Afyonkarahisar halkında kalmasının iyi olacağı yönündeki görüşleri değerlendiren Başkan Yurdunuseven,“Biz Sayın Bakanımızın girişimleri ile böyle bir şey gerçekleştirmeye çalıştık. Özellikle ticaret odası üstünden işadamlarımıza böyle bir teklif getirildi. Ama maalesef işadamlarımızdan böyle bir talep gelmedi. Şu anda ortalama 500-600 milyon civarında bir ihale bedeli çıkacağı düşünülüyor. Tabi açık ihale olacağı için bu rakam yükselebilir. Ama en düşük tahmin ediyoruz 500 milyon lira ile başlayacak bu ihale. Biz isteriz ki Afyonkarahisar’ın bu değeri Afyonkarahisarlı kardeşlerimiz, belki içindeki işçi kardeşlerimiz sahiplensin ama rakam çok yüksek olduğu için şu ana kadar böyle bir girişim ile bizim nezdimizde karşılık görmedik. PANKOBİRLİK’in böyle bir düşüncesi var. Hem PANKOBİRLİK, tüm pancar üreticilerinin üye olduğu bir birlik, onlar da eğer buraya bir hisse miktarınca girebilirlerse veya PANKOBİRLİK tamamen burayı alabilirse pancar üreticisi de buranın ortağı olmuş olacak. Hem kendi malına hem kendi ürününe daha iyi sahip çıkacaktır kanaatimiz. Böyle bir girişim var ama 18 Nisan’da karşımıza ne çıkacak, nasıl bir ihale olacak onu zaman gösterecek. İnşallah Afyonkarahisar için böyle bir girişim yapıldı. Biz bunu daha destekliyoruz. Böyle bir girişim varsa hala da açık yüreklilikle söylüyorum, Afyonkarahisar’ın bu değerinin Afyonkarahisarlılar’da kalması bizim için çok sevindirici olacaktır” dedi.