Seferberlik çağrısı

Deprem riskinin en yüksek olduğu iller arasında yer alan Afyonkarahisar’daki mevcut yapıların durumunun
belirlenmesi için hep birlikte harekete geçmeliyiz

Türkiye’nin bir kez daha çok acı bir şekilde yüzleştiği deprem gerçeğinin ardından Afyonkarahisar’daki mevcut binaların durumu merak konusu oldu. Tarihinde birçok depremle sarsılıp büyük acılar yaşayan Afyonkarahisar’da başta kamu binaları olmak üzere mevcut yapıların durumunun gözden geçirilmesi bekleniyor. 10 ilimizi etkileyen büyük depremin yaralarını sarmak için sürdürülen “Yardım seferberliği” ve “Milli Yas”ın sona ermesinin hemen ardından Valilik, Belediye, AKÜ, Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası ile diğer ilgili kurumlar tarafından yapı stokunun tespiti ve afet risklerine karşı değerlendirilmesi için harekete geçilmesi çağrısında bulunuyoruz. Önümüzdeki günlerde Afyonkarahisar’ın gündeminde bundan daha önemli bir konu bulunması abesle iştigal olacaktır.
UZMANLAR UYARIYOR, VATANDAŞ YILLARDIR TEDİRGİN
Afyonkarahisar ve ilçelerinde yaşanması muhtemel olan deprem öncesinde bu çalışmaların yapılıp, riskli görülen yapıların boşaltılması hayati önem taşıyor. Başta kamu binaları ve Uydukent bölgesi başta olmak üzere şehir merkezindeki tüm yapıların aşama aşamadeğerlendirilerek dayanıklılık durumunun tespit edilmesi gerekiyor. Kamu hizmet binaları, hastaneler, okullar başta olmak üzere özel mülkiyetlerin de dahil edileceği plan doğrultusunda deprem analiz ve testlerinin yapılarak risk raporlarının hazırlanması gerekiyor. Hazırlanan raporların, mevcut bulunan raporlarla birleştirilerek şehrin genel tablosunun ortaya konulması, yapılaşmanın da bu doğrultuda sürdürülmesi hepimizin kaderini doğrudan etkileyecek bir karar olacaktır.
Bilim insanları Afyonkarahisar için ardı ardına “deprem” uyarılarında bulunurken, Türkiye “Yüzyılın acısı”nı yüreğinin en derin bir şekilde yaşarken, şehrin belli bölgelerinin zemin yapısı sıradan vatandaş tarafından dahi iyi bilinmekte iken bu çağrıları görmezden gelmek, ülkemize, milletimize ve şehrimize yapılabilecek en büyük kötülüklerden birisi olacaktır.
HIZLI, ADİL VE ŞEFFAF OLMALIYIZ
Kişi ya da kurumların menfaatini gözetmeden, bu çalışmaları birilerine gelir kapısı haline getirmeden, adil ve şeffaf bir şekilde yapılacak olan bilimsel çalışmaların kısa sürede tamamlanıp, kamuoyuna açıklanması gerekmektedir. Şehrin geleceğinin bu raporlar doğrultusunda şekillendirilmesi evlatlarımıza ve geleceğimize yapacağımız en büyük iyilik, ülkemize ve milletimize sağlayacağımız en büyük katkı olacaktır. Yarın çok geç olabilir…
>> Sezer KÜÇÜKKURT’un Haberi