Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy

Sayın Valimiz’den bir talep – Kocatepe Gazetesi

Murat Arısoy 24 Aralık 2010 Cuma 02:00:00
  Afyonkarahisar Valisi Haluk İmga ile ilgili çok önceden beri düşündüğüm bir yazı vardı. Yazının başlığı “Vali Bey, ne zaman dinlenir” olacaktı.
Şehirde olumlu bir gelişme olsa, olumsuz bir gelişme olsa gece-gündüz demeden Vali Bey’i rahatsız ederdik çünkü.
Afyon, geçiş noktası… Bir üst düzey devlet görevlisi tesislerimizde dinlense Vali Bey davet edilir, geçerken uğrasa Vali Bey’den bilgi alır…
2009 ve 2010 yıllarında çok sayıda bakan, ziyaret de etti Afyonkarahisar’ı. Meclis Başkanı ve Genelkurmay Başkanı da misafirimiz oldu. Hepsinde Vali Haluk İmga evsahibi konumundaydı. Yüzünde en ufak bir memnuniyetsizlik belirtisi yoktu. Her konuğu, sanki aile dostuymuş gibi ağırladı.
Ben “Valilik ne güzel makam. Bütün şehrin yetkisi valide” derdim Sayın İmga’yı görmeden önce. Evet bütün yetki ve temsil onda ama bu sorumluluğun o denli yoruculuğu da var.
Ama “Vali Bey, ne zaman dinlenir” yazısını yazmadım. “Zamanı var” dedim kendi kendime. Tayinin çıktığı gün pişmanlık duydum. “Keşke yazsaydım” diye.
Tayinin çıktığı gün, her zamanki gibi gayet kibar, anlayışlı ve itidalliydi. Röportaj talebimizi nazik bir şekilde kabul edip makama davet etti.
Vali Bey, basına karşı en ufak bir serzenişte bulunmadı. Oysa mutlaka hatalarımız vardı.
Basın kuruluşlarının yayına başlamalarının yıldönümlerinde mesajla kutlamayı ihmal etmedi. Basına yaklaşımı hakkında, şu yaklaşımını örnek verebilirim:
Valilik Makamı’nda bir gün bir ziyaret ya da haber vardı. Valilik Basın-Yayın’dan İsa Kuş, haberi gazetelere göndereceğini söylemişti.
Bir abimize bu durum, sanırım yanlış intikal ettirilmiş, ertesi gün çıkan haberde, Valilik Makamı’na basın mensuplarının alınmadığı yazı-yordu.
Ne tesadüf ki haberin yayınlandığı gün, Valilik Makamı’nda bir haber daha vardı. Bu sefer tüm basın mensupları Makam’daydı.
Herkes oturdu ancak, haberi yapan abimiz ayakta kaldı. Ben Vali Bey’in haberi yapan abimize soğuk davranacağını zannederken Vali Bey, şu ince espriyi yaptı:
“Lütfen ayakta kalmayın. Bu sefer de gazeteciler ayakta kaldı diye haber yaparsınız.”
Haberi yapan abimiz de güldü tabii. Hepimiz güldük.
Aslında verdiğim, küçücük bir örnek. Vali Bey, katıldığı her programda uygun vakit bulursa kendisini takip eden gazetecilerle sohbet ederdi.
Bu kadar anlattıktan sonra ne hayal ettiğimi yazayım:
Ben, vali, kaymakam, hakim, savcı gibi devletin tabir-i caizse sinir noktalarında bulunan ve halkla temas eden birimlerini yöneten kişilerin, anılarını yazmalarını talep ederim.
Bu yazılacaklar arasında kimseden istihbarata dayalı bilgi isteyemeyiz. Ama devlet görevi sırasında kendini hüzünlendiren, neşelendiren, düşündüren hatıralarının paylaşımı, tarihe iyi bir iz bırakmak bakımından önemli.
Böyle bir çalışma, meraklı okuyucuların ilgisini çekeceği gibi tarihçilerin ve sosyologların, hatta iletişimcilerin de dikkatini çekecektir.
Şuhut, Varto, Zara, Isparta, Eğirdir, Ankara, İzmir ve Afyonkarahisar’da görev yapan Sayın Valimiz Haluk İmga’nın anlatacakları ne kadar da birikmiştir. Valilik dönemlerinde valisi olduğu ilin ilçelerini ziyaret eden, bilgiler alan, not tutan bir Mülkiyeli’nin yazacakları, elbette ilgi toplayacaktır.
İşte somut talebim şudur Vali Bey’den:
Sayın Valim, ne olur kitap yazın. Ne olur kitap yazın ki sizin anlattıklarınız, bizim aktaracaklarımız olsun.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER