Sarızeybek: Amerika'nın desteğiyle 20 bin terörist yetiştirildi
Emekli Albay Erdal Sarızeybek, Atatürkçü Düşünce Derneği Afyonkarahisar Şubesi Gençlik Kolları'nın davetiyle Yasemin Düğün Salonu'nda verdiği konferansta 'Şehitlerimizin sorumlusu kim?' diye sordu Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Afyonkarahisar Şubesi Gençlik Kolları tarafından Atatürkçü Düşünce Sistemi Işığında Açılım Özelleştirme ve Terör konulu konferans düzenlendi. Yasemin Düğün Salonu'nda gerçekleştirilen konferansa Emekli Albay Erdal Sarızeybek konuşmacı olarak katıldı.Harekât yapılsaydı [&hellip]
Emekli Albay Erdal Sarızeybek, Atatürkçü Düşünce Derneği Afyonkarahisar Şubesi Gençlik Kolları’nın davetiyle Yasemin Düğün Salonu’nda verdiği konferansta “Şehitlerimizin sorumlusu kim?” diye sordu
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Afyonkarahisar Şubesi Gençlik Kolları tarafından Atatürkçü Düşünce Sistemi Işığında Açılım Özelleştirme ve Terör konulu konferans düzenlendi. Yasemin Düğün Salonu’nda gerçekleştirilen konferansa Emekli Albay Erdal Sarızeybek konuşmacı olarak katıldı.
Harekât yapılsaydı bugünlere gelmezdik
Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’ndeki Derecik Karakolu’na yapılan baskını aktaran Sarızeybek, “Teröristler yaklaşık 800 kişi ile başlarında Osman Öcalan denilen hainle birlikte Derecik Karakolumuza saldırdı. Orada bütün köylüleri silahlandırmıştık. Çünkü karakolumuz 150 kişi idi. Onlar ise 800 kişiydi. Kadınlara, kızlara, gençlere silah verdik. O kahraman köylüler, mevzilerde askerlerin yanında teröristlere karşı çatıştılar. Yine çok teröristi yere serdik. Ama 33 şehit verdik. Aradan yıllar geçti ve şimdi düşünüyorum. Gazeteler yazıyor. Barzani Turgut Özal’a ‘sevgili dayıcığım’ diyormuş. Özal da Barzani’ye ‘yeğenim’ di-yormuş. Şimdi bu dayı ve yeğen, Irak’ın kuzeyinde Barzani bölgesinde Amerikalı Çekiç Güç’ün desteğinde sayıları 20 bini aşkın silahlı teröristin yetiştirildiğini bilmiyor muydu? Ben o zaman devletin binbaşısıydım. Beni gönderdiniz ve bana evlatlarınızı verdiniz. ‘Al onlara kutsal askerlik görevini yaptır ama sağ salim bize geri ver’ dediniz. Biz o evlatlarınızı sağ salim geri verememenin acısını yaşıyoruz. Bu şehitlerimizin sorumlusu kim? Bu dayı ve yeğen, eğer bizim söylediklerimizi dinlemiş olsaydı ve Irak’a harekât yapılsaydı, biz bu şehitleri vermeyecektik” dedi.
“Bu filmi 18 sene önce gördük”
PKK’nın Barzani ve ABD ile işbirliği yaptığını bilen Orgeneral Eşref Bitlis’in uçağının düştüğünü, gazeteci-yazar Uğur Mumcu’ya da suikast yapıldığını hatırlatan Sarızeybek, PKK’nın o zaman da sözde ateşkes ilan ettiğini kaydetti. Sarızeybek “Biz bu filmi 18 sene önce de gördük. O zaman da sözde ateşkes ilan edip silahlandılar” yorumunu yaptı.
Terör örgütü PKK’nın arşivlerinin bulunması için 4 yıldır haykırdığını anlatan Sarızeybek, “Şu arşivleri bulun diyoruz. Kimin oğlu, kimin kızı, hangi Milletvekilinin oğlu veya kızı terörist, o arşivlerde var. 40 bin teröristin kimliği de o arşivler de var. Hangi karakola hangi terörist saldırmış bunlar arşivler de var. Bu örgüte hangi iş adamları hangi sanatçılar destek veriyor, hangi yabancı istihbarat örgütleri para veriyor, arşivde var. Gidin bulun dedik. Hiç kimse ses bile çıkarmadı. Şimdi arşivler gitti. Eğer bundan sonra arşiv çıkarsa, hele ki Başbakan çıkıp da ‘İşte PKK’nın arşivlerini bulduk’ derse işte o zaman felaket başlayacak. Çünkü biz bunu söyledik. Öğrendiler ve gidip sahte belge koyacaklar. Önce beni koyacaklar. ‘Erdal Sarızeybek PKK terör örgütünün üyesidir’ diyecekler. Çünkü oraya belge koyacaklar. Hangi iş adamları bu siyasete karşı çıkıyor ise onlarla ilgili belge koyacaklar. Diyecekler ki ‘Şu iş adamları örgüte para yardımı yapıyor’. Ülkeyi kaosa sürükleyecekler. Ama ben bunu şimdi söylüyorum. Eğer bir arşiv çıkartırlarsa kimse bu arşive inanmasın ve götürsünler yaksınlar” diye konuştu.
Ya herru, ha merru
Sarızeybek, Türk Ordusu’nun yıpratılmaya çalıştığını belirterek “Diyorlar ki Türk Ordusu köy yaktı. Boşaltılan köy sayısı 3 bin 225. Yakılan köy sayısı 10’u geçmez. Boşaltılan köyleri sorgulamak lazım. O boşaltılan köylerden göçle gelenler, PKK’nın siyasi tabanı oldu. Biz köy-möy yakmadık” dedi.
Sarızeybek, şöyle devam etti:“Birinci Körfez Savaşı’nın yapıldığı 1991’den bu yana oyuncular aynı. Amerika Birleşik Devletleri, PKK, Talabani ve Barzani. Kamu Reformu Yasa Tasarısı çıkarılması planlanıyor. Fiilen Kürt devleti kuruluyor. Ama biz Yugoslavya değiliz. Biz, en az bin yıldır birlikteyiz. Ya birlikte yaşayacağız, ya da birbirimizi kırıp tarih sahnesinden birlikte yok olacağız. Ortası yok bunun. AKP, bizim partimiz. Ona oy veren insanlar bizim insanlarımız. Ama AKP’yi yöneten siyaset bizim insanımızın siyaseti değildir. Terör, bir şirkettir. Bu şirketin kasası, yönetimi, Avrupa’daki kısmı ve silahlı teröristi vardır. Bu yapının her dalıyla mücadele etmek zorundasınız. Askerimizi şehit eden kurşunların parası Avrupa Birliği’nden geliyor.”
Türkiye’de ağalık sorunu var
Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde ağalık sorununun olduğunu aktaran Emekli Albay Sarızeybek, “Türkiye’de Kürt sorunu değil ağalık sorunu vardır. Doğu’da her şeyin ağası vardır. Siz Toprak Reformu yaparsanız, sefalet sorununu çözersiniz. Demokrasi ve insan hakları dediğimiz, budur. Bizim ülkemizde etnik bir isyan olmamıştır.
Bütün isyanlar, ağaların isyanıdır. İsyanların hepsi Atatürk zamanındadır. 1950’den bu yana Meclis’e bakın: O ağalar, derebeylerin hepsi Meclis’tedir” ifadelerini kullandı.
Irak’ın kuzeyindeki sözde devlet için de bazı planların olduğunu gündeme getiren Erdal Sarızeybek, “Amerika Birleşik Devletleri’nin Büyük Ortadoğu Projesi, İsrail’in 1982’de açıkladığı Güvenlik Stratejisi, Avrupa Birliği ülkelerinin daha önceden hazırladığı Sevr Antlaşması, sözde Kürdistan kurmaya yöneliktir. Karşımızda 3 güç var. Hükümet bu projenin neresindedir?” diye sordu.
Yüce Divan’dan beraat etmek için mi?
Hükümet’in tartışmaya açtığı Anayasa değişikliğini de eleştiren Sarızeybek, şöyle konuştu:“Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun yapısı neden değiştirilmek isteniyor? Kendilerini Yüce Divan’da beraat ettirecek savcı ve hâkimler yetiştiriyorlar. Türk adaletini bilmiyorlar. Türk adaletinin 7 bin yıllık geçmişi var. Bu ülkede Cumhuriyet’in savcıları var. Türk adaleti, bunlara ‘dur’ diyecek. Gerçeği göreceğiz. Ondan sonra o tehdidi ortadan kaldırmak için mücadele edeceğiz. Biz çaresiz değiliz.” (Kocatepe)