Sarıgül: Afyon'un ışığını daha çok yakmak lazım
TDP Lideri Mustafa Sarıgül, Afyonkarahisar'da zaferin ve mermerin şehrinin ışığının daha çok yakılması gerektiğini söyledi. Sarıgül, 'Turizmde, mermer ihracatında Afyon'un ışığının daha çok yakılması lazımdır' dedi Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, Afyonkarahisar programı kapsamında Afyonkarahisar Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Başkanı Sezer Küçükkurt ve yönetim kurulu üyelerini cemiyette ziyaret etti. Sarıgül'e TDP Afyonkarahisar İl [&hellip]
TDP Lideri Mustafa Sarıgül, Afyonkarahisar’da zaferin ve mermerin şehrinin ışığının daha çok yakılması gerektiğini söyledi. Sarıgül, “Turizmde, mermer ihracatında Afyon’un ışığının daha çok yakılması lazımdır” dedi
Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, Afyonkarahisar programı kapsamında Afyonkarahisar Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Başkanı Sezer Küçükkurt ve yönetim kurulu üyelerini cemiyette ziyaret etti. Sarıgül’e TDP Afyonkarahisar İl Başkanı Kadir Uysal’ın yanı sıra çeşitli illerin il başkanları ve partililerde eşlik ettiler.
“AFYON BASINI ETKİN BASIN ARASINDADIR”
AGC Başkanı Sezer Küçükkurt, TDP Lideri Mustafa Sarıgül ve beraberindeki heyeti ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduklarını belirtti. Afyonkarahisar Gazeteciler Cemiyeti’nin şehrin basın camiasının yüzde 95’ni geçen oranda temsil kabiliyetine sahip olduğunu ifade etti. Küçükkurt, “AGC olarak sayısı yüzü aşan üyemizle basın camiamızı temsil eden yapıda bir cemiyetiz. Afyonkarahisar basın hem bölgenin hem de Anadolu basınının Milli Mücadele döneminden beri en etkindir. Şehrimize ve cemiyetimize hoşgeldiniz.” dedi.
“YEREL BASIN SON DERECE GÜÇLÜ OLMALI”
TDP Lideri Mustafa Sarıgül, yerel basının güçlü ve dinamik olmasının TDP olarak en büyük arzuları olduğunu söyledi. Sarıgül, “Özellikle kamuda görev yaptığım yıllarda, Belediye Başkanı ve Milletvekili olduğum dönemlerde basınla ilişkilerimiz hep son derece iyi oldu. İyi bir siyasetçi, iyi bir Belediye Başkanı basını dinlerse, basının eleştirilerini ne kadar dikkate alırsa o kadar başarılı olur. Bugün Mustafa Sarıgül olarak bir başarım varsa o başarımda basınımızın payı son derece önemlidir. Çünkü basınımız siyasinin, milletvelinin, bakanın göremediğini görür. Türkiye tarihinde ilk defa TDP olarak Yerel Basından Sorumlu bir Genel Başkan Yardımcımız Sayın Maksut Beykoz’a görev verdik. O da gerçekten son derece güzel çalışmalar yapıyor. Yerel basının son derece güçlü olmasını arzu ediyoruz. Ulusal basının yer vermekte zorlandığı, ulusal basının gözünden kaçan birçok konuyu yerel basın gündeme getirir.” diye konuştu.
“TDP OLARAK MALAZGİRT’TEN TÜRKİYE’YE
TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE DİYORUZ”
“Yerel basın sanattır, spordur, kültürdür, doğadır, mutfaktır. Yerel basın o şehrin tarihidir, kültürüdür, gerek doğal kaynakları gerekse ekonomik açıdan tüm ulusal kamuoyu ile buluşturur.” diyen Sarıgül, “TDP sorunlara çare arayan bir partidir. TDP kötülemek, karalamak için dolaşan bir siyasi parti değildir. Çare bulmak için dolaşan siyasi partidir. TDP Ankara’ya büyük bir sevgi sofrası kurmak üzere gitti. İnşallah o sevgi sofrasında dil, din, ırk, kültür, mezhep farkıda gözetmeyeceğiz. O sevgi sofrasında herkesin karnının doymasını istiyoruz. Afyon’da özellikle Kocatepe’de ecdadımızın, Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün ‘Ya istiklal ya ölüm.’ dedikleri ‘Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir.’ dediği o güzel topraklarda bulunmaktan büyük mutluluk duyuyorum. TDP olarak Malazgirt’ten, Kocatepe’ye tam bağımsız Türkiye diyoruz. Alparslan’da bizim, Fatih Sultan Mehmet’de bizim ecdadımızın 700 yıl yönettiği Osmanlı’da bizim, cumhuriyette bizimdir.” şeklinde konuştu.
“ÜLKENİN KURTULUŞ REÇETESİ EKONOMİK MİLLİYETÇİLİK”
Türkiye’nin kurtuluş reçetesini TDP’nin “ekonomik milliyetçilik” anlayışında gördüklerini dile getiren Sarıgül, “Ekonomik milliyetçilik anlayışımız Türkiyemizi kurtaracak olan anlayıştır. Ekonomik milliyetçiliğin özü; Yerli malı yurdun malı herkes onu kullanmalıdır. Ekonomik milliyetçilik kendi değerlerimize, kendi toprağımıza, kendi ürünlerimize sahip çıkmaktır. Yani mermerimize, çayımıza, fındığımıza, incirimize, pamuğumuza, ayçiçeğimize sahip çıkmaktır. Bizim ekonomik milliyetçilik anlayışımız daha az ithalaat daha çok ihracaattır. Bizim ekonomik milliyetçilik anlayışımızda Bulgaristan’dan saman ithali yoktur. Yunanistan’dan, Kanada’dan arpa, buğdaş ithal etmeyeceğiz. Fransa’dan hayvan almayacağız. Ekilip biçilmeyen toprak, arazi kalmayacak. Ekonomik milliyetçilik anlayışımız toprak işleyenin su kullananındır. Türkiye Cumhuriyeti topraklarına ne ekilip biçileceğinin kararını ABD değil, AB değil, TBMM parlamentosu karar verecektir. Yasaklara baş kaldırıp yok edecek bir siyasi partiyiz. Bunu ekonomik milliyetçilikle yapacağız. Türkiye’nin değerleri hepimize yeter. TDP olarak tarafsız Cumhurbaşkanı, güçlü parlemento, bağımsız yargıyı arzu eden bir siyasi partiyiz.” ifadelerini kullandı.
“AFYON YETERİNCE TANITILIRSA
TERMAL AÇISINDAN DAHA BAŞKA OLUR”
Afyonkarahisar’ın güçlü ve önemli bir kent olduğunu dile getiren Sarıgül şunları kaydetti: “Afyon’a her zaman geldiğimde keyif alıyorum. Son derece mutlu oluyorum. Ama Afyon’a geldiğim zama üzülüyorumda. Çünkü Afyon’un ışığını daha çok yakmak lazımdır. Türkiye’den baktığımız zaman Afyon’un daha çok bilinmesi lazımdır. Afyon’un daha çok tanınması lazımdır. Şu açıdan da Afyon’a bakınca üzülüyorum; Avrupa ülkelerindeki termallere bakıyorsunuz tüm dünya oraya akıyor. Ama biz Afyon’u tanıttığımız zaman daha başka türlü olur. Miami limanında gemilerdeki mermer Afyon’dan gidiyor. Gurur duyuyorum ama benim Afyonum’dan 10 TL’ye gelen mermer orada, allanıp, bullanıp, işlenip bin dolara başka yere satılıyor. Bir ülke markalarıyla güç kazanır. TDP iktidarında ülkemizi markalaştıracağız. Afyon’un tarihi ve doğal güzelliklerini markalaştıracağız.”
“ALLAH İZİN VERİRSE BU YIL 25 AĞUSTOS’TA MALAZGİRT’E 26 AĞUSTOS’TA AFYON KOCATEPE’DE OLACAĞIM”
Turizm açısından Afyonkarahisar Kocatepe’ye baktıktan sonra Almanya ve Berlin’e baktığını belirten Sarıgül şöyle konuştu: “Berlin’de bir tane anıt var saygı duyuyorum atalar, dedeler. Binlerce turis oraya geliyor. Ama Afyon Kocatepe’ye baktığımda ne gelen var ne giden var. 15 yıl önce 26 Ağustos’u 27 Ağustos’a bağlayan geceye 15 bin yurttaşımla Afyon Kocatepe’ye gelmiştim. Orada kalpaklarımızı giymiştik. O geceyi orada yaşamış o gece televizyonlardan canlı yayınlar yapmıştım. O gün bugün Afyon’a geliyorum. İnşallah bu yılda Ağustos 2022 tarihinde Alparslan’ların çarpıştığı 25 Malazgirt’e gideceğim. Allah izin verirse 26 Ağustos 2022 tarihinde de Kocatepe’ye geleceğim. Bizim Kocatep’yi dünyaya tanıtmamız gerekir. Çünkü orada silah ve mühimmat yoktu paramparçaydı. Orada bir ülkenin makûs tarihi yeni baştan doğdu.”
>> Burcu AYDIN’ın Haberi