Sandıklı ayağı mahkemede – Kocatepe Gazetesi

Fethullahçı Terör Örgütü Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) yargılamaları doğrultusunda Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 2 Ağustos Çarşamba günü tutuklu 13 sanığın yargılaması yapıldı. Sabah saat 09.30’da başlayan duruşmalar akşam saat 20.00’de tamamlandı.
TAŞAY İDDİALARI RET ETTİ
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma iddiasıyla haklarında dava açılan 13 tutuklu sanığın yargılaması önceki gün yapıldı. Sanıklardan Sandıklılı işadamı İlyas Aydın tahliye edildi. Aydın’ın yargılaması tutuksuz devam edecek. Emniyet teşkilatından ihraç edilmeden önce 4. sınıf Emniyet Müdürü olan Nihat Taşay, örgütün kriptolu haberleşme programı bylock kullanım tespiti, Ağrı’da olduğu dönemde kızını örgütle müzahir okula göndermesi, 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde gerekli hazırlığı yapmama iddialarıyla yargılanıyor. Bylock kullanımı iddiasına yönelik bilirkişi raporu olması gerektiğini söyleyen Taşay, bu programı indirmediğini ve kullanmadığını ileri sürdü. Nihat Taşay, çocuğunu gönderdiği okulla ilgili olarak o dönemin Valisi de dâhil bir çok kişinin çocuğunun iyi eğitim görmesi gerekçesiyle bahse konu okula gittiğini belirtti. Taşay, 2014 yılında Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan’ın talimatı üzerine kızını bu okuldan aldığını dile getirdi. Nihat Taşay, 15 Temmuz darbe girişimine kadar Fethullah Gülen cemaatinin terör örgütü olduğunun yetkililerce kabul edilmediğini, bu nedenle üzerine atılı suçu kabul etmediğini kaydetti.
“TOPLANTILARA KATILMADIM”
Örgütün “sohbet toplantılarına” katılmadığını söyleyen Nihat Taşay’a Mahkeme Başkanı 2014 yılına kadar bu toplantılara katıldığı ve zaman zaman toplantıların evinde yapıldığını bildiren tanık beyanları olduğunu kaydetti. Taşay, devreleriyle sosyal münasebet açısından bir kaç kez çay içtiğini, tutuklu olan tanıkların cezaevinden çıkmak için kendisinin bu şekilde ifade verdiklerini belirtti. Darbe teşebbüsünün yaşandığı 15 Temmuz 2016 tarihinde darbeyi engelleme çabası göstermediği ve tedbir almadığı yönünde ki iddiayı da ret eden Taşay, personeli emniyete çağırmak için talimat verdiğini, 1,5 saat boyunca araçlara benzin almak için personel göndermediği ifadesinin doğru olmadığını ifade etti. Nihat Taşay, talep edilmemesine rağmen araçlara yakıt ikmali yapıldığını belirtti.
“İKİ ARAÇ ÇIKSIN YETER DEDİ”
Araştırma nedeniyle açığa alındığını ifade eden Polis Memuru Tanık K.D, darbe kalkışmasının yaşandığı 15 Temmuz 2016 gecesi Grup Amiri olarak görev yaptığını, şubenin whatsapp grubuna mesaj atarak herkesin şube de toplanmasını istediğini belirtti. Tanık K.D, “O gece ekip oluşturularak ivedi yakıt ikmali yapılması talimatını verdim. Müdürüm sakin bir kişilikti. ‘İki araç çıksın yeter’ dedi. Bir kaç kez daha konu ile ilgili talepte bulunmam üzerine ‘Müdür sen misin ben miyim?’ dedi. Nihat Müdürümüzle sıkıntı yaşadığımızı amirimize anlattım” dedi. Mahkeme Başkanının daha sonra ki saatlerde araçlara yakıt ikmali yapılıp yapılmadığı ve sanık Taşay’ın örgüt bağlantısı olup olmadığı yönündeki sorusuna K.D, kendisinin ilerleyen saatlerde yakıt ikmali yapıldığını görmediği cevabını verdi. K.D, sanıkla amir-memur ilişkisi olması nedeniyle özel hayatını bilmediğini, gerekli araştırmanın yapılması için 26 Nisan 2017 tarihinden bu tarafa açığa alındığını sözlerine ekledi. Tahliyesini talep eden Nihat Taşay’ın duruşması ileri bir tarihte görülecek.
“İFTİRA SONUCU TUTUKLANDIM”
İhraç edilen Polis Memuru Mehmet Barlık, iki ayrı GSM hattında örgütün kriptolu haberleşme programı bylock kullanımı, örgütün finansal ayağı olan Bank Asya’ya örgüt elebaşının talimatı sonrası 2015 yılı başında katılım hesabı açtırması, örgüt toplantılarına katılım ve bir dönem Sızıntı Dergisine abone olması iddialarıyla yargılanıyor. Bir yıldır tutuklu olduğunu belirten Barlık, Etkin Pişmanlık hükümlerinden yararlanan bazı kişilerin tarafına iftira attıklarını iddia etti. İftara sonucu tutuklandığını söyleyen Barlık, “Etkin pişmanlık olarak kabul edin ya da etmeyin ben maddi gerçekleri anlatacağım. Emniyet Genel Müdürlüğü’nce akıl sağlığının bozulması nedeniyle malulen emekli edilen Tanık M.E.’nin beyanlarına itibar edilmemelidir. Kendisi 2016 yılında emekli edilmişti. Akıl sağlığı bozuk nasıl ifadesi alındı anlamadım” diye konuştu.
“BYLOCK YÜKLEYENİ
 TANIMIYORUM”
Örgüt toplantılarına katılıp katılmadığı yönündeki soruya Rize’nin Çayeli ilçesinde görev yaparken bir kaç kez yurda iftara gittiğini cevabını veren Barlık, FETÖ’nün sohbet toplantılarına katılmadığını, kendisine örgüt propagandası yapılmadığını belirtti. Bir iftar sonrası Fatih isimli şahsın kendisine dini sohbet yaptığını aktaran Barlık, aynı şahsın 4 ay sonra kendisinden yardımda bulunmasını talep ettiğini söyledi. Mehmet Barlık, polis memurları ile ailecek toplantılara katılmadığını beyan etti. Barlık,  bylock programını yükleyen “Arif Hoca” kod adlı Ahmet Vatansever’i tanımadığını ve görüşmediğini dile getirdi. Öğretmen olan eşinin de Bank Asya’daki hesabı nedeniyle ihraç edildiğini aktaran Barlık, kendisinin de Bank Asya’ya talimatla para yatırmadığını, tutuksuz yargılanmak istediğini sözlerine ekledi. Duruşma ileri bir tarihte görülecek.
SANIĞA DOSYA GÖNDERME
MAHKEMENİN GÖREVİ DEĞİL
İhraç edilen Polis Memuru Bayram Sayın, örgütün finansal kuruluşu Bank Asya’daki hesabı, örgütün İsrail İmamı Abdülkadir Balcı ile bağlantısı bulunduğu ve örgüt toplantılarına katıldığı iddialarıyla yargılanıyor. Dosyasının ekini talep eden Sanık Sayın’a Mahkeme Başkanı dosya içeriğini sanığa göndermenin mahkemenin görevi olmadığını, istediği bilgilere avukatı aracığıyla ulaşabileceğini vurguladı. Savunma için ek süre isteyen Sayın’ın duruşması ileri bir tarihte görülecek. Sanıklar Abdullah Taş ve Saadettin Özbayrak’ın duruşmaları da ileri bir tarihe ertelendi.
KARAR DİĞER CELSEDE ÇIKACAK
Daha önceki celselerde Etkin Pişmanlık Hükümlerinden yararlanmayı talep eden ve bu doğrultuda Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde ifadeye giden Sanık Turhan Cengiz’in sorgulama tutanağında örgüt hakkında bilgisi ve suçu olmadığı yönünde beyanlarda bulunduğu açıklandı. Mahkeme Başkanı Sanık Turhan Cengiz’e “Bu nasıl etkin pişmanlıkta bulunmaktır?” diye sordu. Aktif Eğitim Sen’e üye olduğunu, tüm bildiklerini samimiyetle anlattığını aktaran Cengiz, örgütün sendika ayağı ile bağlantılı olduğunu, bu yapının siyasi görüşüne katılmadığını, yapı ile bağı olsa kriptolu haberleşme programı bylock kullanıcısı olacağını, bu programı kullanmadığını, bir yerden direktif almadığını söyledi. Cengiz, tüm faaliyetlerinin yasal olduğunu düşündüğü Aktif Eğitim Sen üyeliğine bu nedenle katıldığını pişman olduğunu ifade etti. Ek süre istemeyen Sanık Turhan Cengiz hakkındaki kararın adli tatildeki mahkeme heyeti değişikliği göz önüne alınarak bir sonraki celse de verilmesine karar verildi.
“ÖRGÜT ÜYESİ DEĞİLİM”
Özel yurtta Müdür Yardımcılığı yaptığını belirten Sanık Veli Soylu’nun hakkında örgütle müzahir okullarda çalışma, Bank Asya’daki aktif hesapları, çocuğunun örgüte ait okullarda eğitim görmesi, kriptolu haberleşme programı bylock kullanım tespiti bulunuyor. Silahlı Terör Örgütüne Üye olma amacında olmadığını kaydeden Soylu, çocuğunu okula devlet teşvikinden yararlanarak gönderdiğini dile getirdi. Veli Soylu, ayrıca Yurt Müdür Yardımcısı olması nedeniyle okul ücretinde yüzde 50 oranında personel indiriminden yararlandığını, 2012 yılında Sandıklı’da başka okul olmadığını kaydetti. Bank Asya’daki hesabın 2005 yılında açıldığını kaydeden Soylu, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyip, kesinlikle örgüt üyesi olmadığını ifade etti. Soylu’nun duruşması ileri bir tarihte görülecek.
“DİNİ SOHBET SUÇ SAYILAMAZ”
İhraç edilen Din Kültürü Ahlak Bilgisi Öğretmeni Abdurrahman Arslan, 30 yıllık hizmeti bulunduğunu, asli görevinin dini temsil ve tebliğ etmek olduğunu söyledi. İşi gereği resmi ve gayri resmi sohbetlerde bulunduğunu aktaran Arslan, okullarda mesleği gereği 4 yıl boyunca Müftülük görevlendirmesiyle cezaevinde 4 yıl sohbetler yaptığını dil getirdi. Arslan, dini sohbetlerin Resulullah’tan (SAV) bu tarafa devam ettiğini, dinin insan hayatında 7 gün, 24 saat esasına dayalı bir olgu olduğunu belirtti. Bu nedenle belli bir tarihten sonra dini sohbetlerin suç sayılamayacağını dile getiren Arslan, kimseden emir almadığını, herhangi bir gruba, cemaate ve ogranizasyona dahil olmadığını söyledi.
CUMHURBAŞKANI HAKKINDA
HAKARET İÇEREN MESAJLAR  
Mahkeme Başkanı, “Hasan Coşkun sohbetlere katılır mıydı?” sorusunu Abdurrahman Arslan, Coşkun’la 10 senedir görüşmediğini, tüccar olan şahsın ilçenin yaklaşık 4 kilometre dışında çalıştığı şeklinde cevaplandırdı. Örgütle bağlantılı sendika Aktif Eğitim Sen’e arkadaşlarını kırmamak için üye olduğunu belirten Arslan, sendikaların yarar sağladığına inanmadığını kaydetti. Mahkeme Başkanı Arslan’a, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında hakaret içerikli sosyal medya mesajları paylaşımlarını sordu. Arslan, haberi kendisinin paylaşmadığını, telefonuna gelen haberi merak ederek paylaşımda bulunduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’ın düğünde toplanan takılara yönelik sosyal medya paylaşımı sorulan Arslan’a Mahkeme Başkanı, “Cumhurbaşkanının kızının düğününde toplanan takıdan size ne. Siz devlet memuru değil miydiniz?” dedi. Telefonunda bylock programı tespitini iddianame eline ulaşınca öğrendiğini açıklayan Arslan, doktora öğrencisi olarak yeterlilik sınavına giremediğini belirterek tahliye talep etti. Arslan’ın duruşmasında Etkin Pişmanlık Hükümlerinden yararlandığı öğrenilen Hasan Coşkun tanık olarak dinlendi.
AYDIN ETKİN PİŞMANLIK
TALEBİNDE BULUNDU
Tahliye edilerek yargılaması tutuksuz devam edecek olan Sandıklılı işadamı İlyas Aydın, Etkin Pişmanlık Hükümlerinden yararlanma talebinde bulundu. Aydın’ın hakkında örgütle müzahir derneklerde Başkan Yardımcılığı ve Başkanlık yaptığı, sohbet toplantılarına katıldığı, örgütün il, ilçe imamları ve alt imamları ile yurt dışına çıktığı, Bank Asya hesabı, çocuklarının örgütle müzahir okullarda okuttuğu iddiaları var. Dernek vasıtası ile güzel işler yapıldığı gerekçesiyle karar defterine imza attığını söyleyen Aydın, “Dernekte güzel işler yapılıyor diye karar defterini imzaladım. Ama örgütün ilçe imamı başımıza çorap örüp kaçtı. Çözüm süreci ile ilgili olarak Akil Adamlar Toplantısına katıldım. Bu toplantıda Fethullah Gülen yapılanmasına yönelik bir durum olmadı. Başkanlığını yaptığım SANSİAD’ın asıl yönetimi ilçe tarafından yapılıyordu” dedi.
“2014’DEN SONRA TELEFONLAR DIŞARIDA BIRAKILIYORDU”
FETÖ’nün Sandıklı ilçesi yapılanmasına dair açıklamalarda bulunan ve isimler sıralayan İlyas Aydın, gruplarda sohbette yer alan isimleri; Ahmet Coşkun, Mustafa Coşkun, Hasan Coşkun, Muzaffer Selek, Nuri Aktürk, Yusuf Aktürk, Adem Tekin, Adem Coşkun, Bahadır Ay, ve şahsı olarak sıraladı. 17-25 Aralık sonrası 2014 yılı itibariyle sohbet toplantılarına girerken telefonların dışarıda bıraktırıldığını belirten Aydın, “2014 itibariyle sohbet toplantılarına girerken telefonlarımız dışarıda bıraktırılıyordu. Huylanmaya başladım sonrasında da katılmadım. Mütevelli grubunda 17-25 Aralık tarihine kadar Recep Dişli, Yunus Seyman, Muzaffer Selek ve ben vardım” diye konuştu.
“PİŞMANIM,
BİLDİKLERİMİ ANLATTIM”
Söz konusu toplantıların yaklaşık 45 dakika sürdüğünü, sohbet konusu ve ortamının da o zamanın gündemine göre burs ya da kurban bağışı, gazete aboneliği olduğunu anlatan Aydın, “Sohbetlere hocalık yapan isimler; Murat Şanverdi, Yusuf Özdemir soyadından tam emin değilim. Diğer sohbet hocaları ise; Ramazan Yangın, Kemal Deniz, Ümit Elmas, Yıldırım Ballıpınar’dı. Örgütün İlçe İmamları; Behçet Türkaslan, soyadını bilmediğim Tuncay isimli şahıs, Adnan Çam, Bünyamin Uzun, Seyihtan Biçer’di. Sohbet toplantılarında Kur’an-ı Kerim ve risaleler okunurdu. Fethullah Gülen’in vaazları okunurdu. Ben burs ve kurban verdim. Yardım taleplerini düzenli olarak yerine getirdim. Kermeslerine giysi yardımı yaptım. Gazete ve dergi aboneliklerim oldu. Bunlar Allah, Peygamber, Kur’an dediler. Biz kapımıza gelen kimseyi geri çevirmeyiz. İçlerinden çıkmak istedim ama birden olmadı. Tatlılıkla ayrılmam istendi. Ağabeyime de bunları anlattım. Benim bildiklerim bunlar. Gerçekten pişmanım. Pişman olmasam bunları anlatmazdım. Örgütün İlçe İmamlarından Seyithan Biçer başımıza çorabı örüp kaçtı” şeklinde konuştu. Aydın’ın duruşmasında tutuklu sanık aynı zamanda ağabeyi Yaşar Aydın tanık olarak dinlenildi. İlyas Aydın, tahliye edilirken, duruşması ileri bir tarihte tutuksuz olarak yapılacak.
“BİR KAÇ KEZ DOKTORLARLA
SOHBET YAPTIM”
FETÖ’ye bağlı yapıda öğretmenlik ve yurt müdürlüğü yapan Ekrem Koca hakkındaki sohbet hocalığı iddiasını kabul etmediğini, o dönem cemaat olarak adlandırılan yapının başkaca şirketlerinde çalışmış gösterildiğini dile getirdi. Bazı isimler vermeye çalışacağını dile getiren Koca, “Sohbet hocası değilim. Ama bazı doktorların grubunda bir iki kez sohbet yapmıştım. O dönemin Başhekimi, soyadlarını hatırlayamadığı doktorlar; Dr. Ali Bey, Dr. Tahsin Bey, Dr. Nurettin Bey ve şu anda Sandıklı Devlet Hastanesinin Başhekimi olan şahısta sohbetlere geliyordu” dedi.
“OTELLERDE İNDİRİMİ
DUYSAK BİZ DE GİDERDİK”
Mahkeme Başkanının siz Matematik mezunu öğretmensiniz. Dini sohbet yapmada ilhamı nereden alıyordunuz?” sorusuna Sanık Koca, “Kitaptan okuyordum efendim. Malum imamlar da okuyorlar. Ortaokulda İmam Hatipte okudum” cevabını verdi. Bank Asya’ya talimatla para yatırmadığını, eşinin rahatsızlığı nedeniyle sıcak su tedavisi için otellere gittiklerini, indirim yapan otellerden yararlandığını söyleyen Koca’ya Mahkeme Başkanı, “Valla biz hiç otellerde indirim olduğunu duymadık. Ben 12 yıldır Afyon’dayım. Duysak biz de giderdik” dedi. Örgütün gizli haberleşme programı bylock kullanmadığını söyleyen Koca’nın tahliye talebi ret edilerek duruşması ileri bir tarihe ertelendi. Ekrem Koca’nın duruşmasında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan tutuksuz Hasan Coşkun tanıklık yaptı.
“ÖRGÜTLE BAĞIM YOK”
Sanık Zafer Oğan’ın hakkında ki bylock raporunun incelenip savunma hazırlanması üzerine şahsı ve avukatının istediği ek süre verildi. Duruşma ileri bir tarihte görülecek. Öğretmenlikten polislik mesleğine geçiş yapan ve ihraç edilen Sanık Muhammed Aydoğdu, örgütle bağının olmadığını, telefon hattına örgütün gizli haberleşme programı bylock yüklemediğini, Bank Asya’ya talimatla para yatırmadığını sözlerine ekledi. Sanık Aydoğdu’nun duruşması ileri bir tarihte görülecek. >> Burcu AYDIN’ın Haberi

FETÖ’nün dün sabahki
duruşmasında bir tahliye

Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde FETÖ/PDY yargılamaları devam ediyor. Dünkü duruşmaların sabah bölümünde tutuklu
yargılanan sanık Ahmet Coşkun tahliye edildi

Fethullahçı Terör Örgütü Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) doğrultusunda Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün sabah Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma veya Terör Örgütü Kurma veya Yönetme iddialarıyla haklarında kamu davası açılan, tutuklu yargılanan beş sanığın yargılaması yapıldı. Mahkemenin sabahki bölümünde tutuklu Sanık Ahmet Coşkun tahliye edildi.
ÜÇ AYRI GSM’DE
BYLOCK TESPİTİ
Sandıklı ilçesinde örgüte bağlı yurtta müdürlük yapan Öğretmen Murat Şanverdi’nin hakkında 2015-2016 öğretim yılında Sandıklı Özel Yunus Emre Erkek Öğrenci Yurdu’nda müdürlük yapmak, örgütle müzahir Sultandağı ilçesinde bir derneğin yönetim kurulu üyesi olması, 2014 yılı itibariyle birçok telefon cihazı ile 3 ayrı GSM’de örgütün kriptolu haberleşme programı bylock kullanım tespiti, eşinin örgüte müzahir şirketlerde çalışması iddiaları bulunuyor. Sanık Şanverdi’nin hakkında örgüte müzahir okullarda çocuklarının eğitim görmesi, örgüt elebaşının posteri ve röportajının bulunduğu videoların arama sırasında ele geçtiği de bildirildi. Savunma için ek süre talep eden Şanverdi’nin duruşması ileri bir tarihte görülecek.
SOHBETLERDE GÜLEN’İN VAAZLARI İZLENİRDİ
Sanık Yunus Seyman’ın duruşması da savunma için ek süre talep etmesi üzerine ileri bir tarihe ertelendi. Seyman’ın hakkında; Telefonunda örgütün gizli haberleşme programı bylock kullanımı, örgütün sohbet toplantılarına katıldığı yönünde tanık beyanları, Mali Mütevelli Heyetinde yer aldığı yönünde iddialar var. Seyman’ın duruşmasında Etkin Pişmanlık hükümlerinden yararlanan tutuksuz tanık O.Ö tanık olarak dinlendi. Seyman’ın örgütteki konumunu bilmediğini belirten Tanık O.Ö, “Örgütteki konumunu bilemem ama aktif çalıştığını düşünüyorum. Toplantı olduğunda bizlere katılmamızı söylerdi. Kendisine Kurban Bayramında iki üç kez kurban kesimi için para vermiştim. Kendisi talep etmişti. O dönem cemaat olarak bilinen yapının toplantılarına hem katılımı hem de daveti vardır. Beni ilk o davet etmişti. Esnaf grubundaki bu toplantılara birkaç kez gittim. Toplantılarda çay içilir, Kur’an-ı Kerim okunur ve herkül org adresinden internet üzerinden Fetullah Gülen’in vaazları ya da konuşmaları izlettirilirdi. Toplantılar genelde Zaman Gazetesinin üzerinde yapılırdı. Sızıntı Dergisi ve Zaman Gazetesine beni abone etti. O dönem cemaat olarak adlandırılan yapıda Sandıklı özelinde etkin bir ismiydi” dedi. Soruşturma aşamasında duruşmasında Etkin Pişmanlık hükümlerinden yararlanan tutuksuz tanık H.C de duruşmada tanıklık yaptı.
ÖZKILINÇ TA SÜRE İSTEDİ
Sandıklı ilçesinde çiftçilik yapan Sanık Akif Özkılınç hakkında FETÖ’nün mütevelli heyetinde yer aldığı, örgüt şirket kurucusu ve yüzde 10 hisseli ortaklığı bulunması, Erva Etüt Eğitim Merkezinin sahibi olması, örgütün finansal ayağı Bank Asya’da hesabının bulunması, bylock kullanım tespiti ve tanık beyanları iddiaları var. Özkılınç’ın ek süre talebi nedeniyle duruşması ileri tarihte görülecek. Bu duruşmada, H.C tanıklık yaptı.
AHMET COŞKUN
TAHLİYE EDİLDİ
Yargılaması tutuksuz yapılmak üzere tahliye edilen Mali Müşavir Müteahhit Sanık Ahmet Coşkun, Etkin Pişmanlık Hükümlerinden yararlanma talebinde bulunarak örgütün Sandıklı yapılanmasına yönelik çok sayıda isim verdi. Örgütle 1991-92 döneminde örgütün ilk İlçe İmamlarından Ali Rıza Erçel ile tanıştığını anlatan Coşkun, “İşyerime örgütün ilk İlçe İmamı Ali Rıza Erçel’le esnaf Hasan Coşkun birlikte gelmişlerdi. Bu vesile ile tanıştım. Örgüt yapılanmasını o zaman net şekilde anlattılar. Yurt, kolej, dershane yapacaklarını belirterek 1992 yılında bir kandil gecesi düzenlenen programa beni davet ettiler. Sohbet toplantılarında; Abdurrahman Arslan, Kamil Selek, Hasan Coşkun, Yunus Selek, Hüseyin Algül, İbrahim Saylık bulunuyordu. Sohbet grupları; Esnaf, Sağlıkçılar, Kamu Çalışanları, Öğretmenler ve Diyanetçiler olarak ayrılıyordu. 2013 yılına kadar sohbet toplantılarına devam eden yaklaşık 35-40 civarında ismi vermem mümkündür” şeklinde konuştu.
“BÜYÜK HİMMET
TOPLANTISI AFYON’DA OLURDU”
Örgütün ilçe imamlarının Sandıklı’ya 10 ile 15 günde bir uğrayarak belli işlerin dönmesi için burs, himmet adı altında para toplanması talimatı verdiklerini aktaran Coşkun, “Ben kimseden para toplamadım. Kendi imkânlarımla yardım ettim. Mesela inşaat için gereken beton ve tuğlayı alırdım. İki tane burs verdim. Bildiğim kadarıyla Sandıklı’da toplanan paranın yüzde 10’u önce Afyon’a sonra İzmir’e oradan da Nepal’e gönderiliyormuş. Ama himmet toplantılarının büyüğü Afyon’da olurdu. Mali Müşavir olarak asla örgüt işini yapmadım. Bir otel toplantısına katılımı ve rezervasyonu bizzat kendim yaptım. Kendi maliyetimi kendim karşıladım” diye konuştu. Mahkeme Başkanının, “Anlaşıldığı kadarıyla imam grubuna yakınsınız alt grubu gelen paraları gördünüz mü?” sorusuna Coşkun, “Hayır” cevabını verdi. Ahmet Coşkun, pişman olduğunu yapının örgüt olduğunu bilmesi halinde içlerine kesinlikle girmeyeceğini sözlerine ekledi. Bu celsede O.Ö tanık olarak dinlenildi.
“İLK BAŞTA KORKTUM”
Etkin Pişmanlık Hükümlerinden yararlanmayı ve tutuksuz yargılanmayı talep eden Sanık Yaşar Aydın’da çeşitli isimler ve bilgiler verdi. Sanık Aydın’a Cumhuriyet Savcısı, “Tüm bunları neden soruşturma aşamasında anlatmadınız. O aşamada tamamen ret etmişsiniz” diye sordu. Sanık Aydın, “İlk kez adli makam karşısına çıktığını ve korktuğunu söyledi. Tahliye talebi ret edilen Aydın’ın duruşması ileri bir tarihte görülecek. >> Burcu AYDIN’ın
Haberi