• Haberler
  • Genel
  • Sağlıktaki yenilikler tanıtıldı – Kocatepe Gazetesi

Sağlıktaki yenilikler tanıtıldı – Kocatepe Gazetesi

İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Deniz Fırat, Afyonkarahisar’a özel PACS, hasta ya da gebenin Aile Hekimine başvurduğunda alınan kan örneğinin tahlil sonucunun müdürlük internet sayfasından görüntülenmesi ve Merkezi Hastane Randevu Sistemi (MHRS) hakkında geniş bilgiler verdi İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Deniz Fırat, müdürlükte düzenlediği basın toplantısında yeni uygulamaya konulan hizmetlerden bahsetti. Dr. Fırat, yeni [&hellip]

Sağlıktaki yenilikler tanıtıldı

İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Deniz Fırat, Afyonkarahisar’a özel PACS, hasta ya da gebenin Aile Hekimine başvurduğunda alınan kan örneğinin tahlil sonucunun müdürlük internet sayfasından görüntülenmesi ve Merkezi Hastane Randevu Sistemi (MHRS) hakkında geniş bilgiler verdi

İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Deniz Fırat, müdürlükte düzenlediği basın toplantısında yeni uygulamaya konulan hizmetlerden bahsetti. Dr. Fırat, yeni uygulamaya konulan hizmetlerimizden ilkinin, Türkiye’de sadece Afyonkarahisar’da uygulanan dijital görüntüleme hizmetlerinden PACS olduğunu söyledi.
Hizmet ücretsiz veriliyor
PACS ilk olmasının il çapında olması ve bu hizmeti Aile Hekimlerince kullanılması anlamına geldiğini kaydeden İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Deniz Fırat; “Ülkemizin daha hiçbir ilinde bu çapta bir PACS hizmeti kurulmamıştır. Afyonkarahisar Sağlık Müdürlüğü olarak halkımıza bu hizmeti sunmaktan gurur ve onur duyuyoruz. Daha önce de 2008 yılından bu yana il Dijital görüntüleme olarak hastanelerimize de bu hizmeti vermekte iken şimdi Aile Hekimlerimize bu hizmeti götürdük. PACS sistemlerinin iki temel kullanım alanı vardır. PACS sistemleri, film arşivleri gibi kâğıt tabanlı medikal görüntüleri ortadan kaldırmaktadır. Dijital yedekleme birimlerinin ucuzlamasıyla, PACS hem maliyet açısından hem de saklama alanı açısından film arşivlerinden daha avantajlı hale gelmiştir. Farklı sağlık merkezinde çekilen görüntülere anında erişim sağlana-biliyor olması PACS’ın film arşivlerine olan bir diğer üstünlüğüdür. Hizmet ücretsiz sunulmaktadır.” dedi.
Uzun zaman filmler saklanabiliyor
PACS’ın geleneksel yöntemlerle mümkün olmayacak sağlık merkezi dışından görüntülere erişebilmeyi ve raporlayabilmeyi mümkün hale getirdiğini anlatan Dr. Deniz Fırat; “Tele radyoloji sistemleri sayesinde farklı lokalizasyonlarda bulunan Aile Hekimleri ve Uzman Hekimler aynı görüntülere ve aynı bilgilere aynı anda ulaşabilmektedirler. Hasta açısından faydalı bir sistemdir. Hastanın tüm görüntüleri bilgisayarda saklandığı için, önceki görüntülerle karşılaştırma yapılarak daha sağlıklı tıbbi değerlendirme mümkün olabiliyor. Hastalar hekim kontrolüne gittiklerinde yanlarında film taşımak zorunda kalmıyorlar. Filmlerin kaybolma sorunu olmuyor, çekilen görüntüler dijital ortamda saklanıyor.Filmlerin zaman içerisinde çevresel şartlardan dolayı deforme olması söz konusudur, dijital filmler ise yıllarca ilk günkü gibi saklanabilir. Gerektiğinde görüntüler yurt içi ya da yurt dışı başka tıbbi merkezlere aktarılabiliyor. Hastaya isterse dijital görüntülerinin olduğu her PC’de açılabilir şekilde bir CD veriliyor.” diye konuştu.
Sistem hastane
açısından da yararlı
PACS sisteminin hastane açısından da son derece verimli olduğunu dile getiren İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Deniz Fırat; “Film maliyetleri ve filme bağlı diğer maliyetler (banyo, solüsyon vs.) azaltılıyor, direk olarak maddi tasarruf sağlanıyor. Film arşivlemesinde kolaylıklar sağlı-yor, bütün filmler bilgisayar ortamında saklandığından arşivde yer ve arşivden film bulma sorunu ortadan kalkıyor. Özellikle adli vakaların yıllarca saklanma zorunluluğu nedeni ile, bu vakalara ulaşmak ve istenen birimlere aktarma çalışmaları saniyeler sürüyor. Hasta ve hekim açısından süreçler hızlanıyor, bekleme süreleri kısalıyor. Hekimler bilgisayar ağı aracılığı ile daha kaliteli görüntü izleyebildikleri için değerlendirmeleri daha sağlıklı olabiliyor. İstenir ise özellikle acil durumlarda hekimler evlerinden dahi hasta filmlerine erişebiliyorlar, böylelikle hastaneye ulaşana kadar geçen zamanda tıbbi planlamalar yapabili-yorlar. Özellikle bir kaç ek binadan oluşan hastanelerde, bir binada çekilen filmler diğer binadaki hekimlerce izlenebiliyor, böylelikle tanı ve teşhis işlemleri fiziki mekandan bağımsız yapılabiliyor. Film ve film banyosu için gerekli kimyasal maddeler kullanılmadığından PACS Sistemi daha çevre dostu bir sistemdir.” şeklinde konuştu.
İl çapında tek
Türkiye’de ilk Afyonkarahisar’da uygulamaya konan uygulama sayesinde artık Aile Hekimlerinin tetkik sonuçlarını ekranlarından görebileceklerini ifade eden Dr. Deniz Fırat; “Ayrıca bu sistem sayesinde Müdürlüğümüzde bulunan server ile depolanmakta ve hastaneler arası görüntü transferi de sağlanmaktadır. 1 Ekimden bu yana Aile Hekimlerimize verilen bu hizmet ücretsizdir. Bu hizmetle vatandaşımız Aile Hekimine başvurduğunda ve gerekli görüldüğünde istenen dijital görüntünün (röntgen) direk hastane röntgen bölümüne başvurularak röntgeninin çekilmesi ve Aile Hekimi tarafından daha hasta hastaneden ayrılmadan Aile Hekimi tarafından ekranında görmesini sağlayan bir sistem. Hasta burada ne hastane veznesine uğruyor, ne hasta ka-bule kayıt oluyor. Direk röntgen servisine giderek, ‘Ben şu Aile Hekiminden geldim, film çektireceğim.’ diyor ve eğer müsaitse sıra beklemeden filmini çektiriyor. Daha hastaneden ayrılmadan film Aile Hekiminin ekranına düşüyor. Hastanın cebinden 5 kuruş çıkmadan birin basamak hizmetleri olarak ve elde film taşıma çilesi olmadan. Eğer hasta ikinci basamak sağlık kuruluğuna sevk edilirse de tekrar film çektirmeden de bu film ile değerlendirilebilecek ve tekrar şua ışınına maruz kalmayacaktır. Bu PACS uygulamasının ülkemizde il çapında tek olması ve bu hizmetin Aile Hekimlerine de sunulması bakımından ilk olması Müdürlüğümüzün üstün çalışmaları neti-cesinde olmuş olup hizmetlerimiz artarak devam edecektir. Çok değerli halkımız için durmadan çalışıyor ve çalışmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Sağlıkta devrim niteliğinde
Bu hizmetin sadece birinci basamak hizmetleri için değil ayrıca ikinci basamak sağlık hizmetleri için de devrim niteliğinde olduğunu kaydeden Dr. Deniz Fırat şöyle konuştu: “Örneğin kişi Emirdağ ilçemizde film çektiriyor, ileri tetkik tedavisi için Göğüs hastalıkları hastanesine sevk oluyor. Hastaneye geldiğinde birde ben film çekeyim denilmiyor, kişiye ait daha eski bir çekim var ise bu film ile kıyaslama yapılarak teşhiste bir adım öne geçiliyor. Hekimlerimizin sadece Müdürlüğümüz internet sayfasına giriş yapmaları yeterli.”
Nakit ve vakit tasarrufu
Bir diğer hizmetin ise hasta ya da gebe Aile Hekimine başvurduğunda alınan kan örneğinin tahlil sonucunun müdürlük internet sayfasından görüntülenmesi olacağını aktaran Dr. Fırat şunları söyledi: “Bunun için kişi vatandaşlık ve tüpün üzerine yapıştırılan barkod numarasının bilinmesi gerekmektedir. Buda güvenlik amacıyla art niyetli insanların suiistimalini önlemek için. Aile Hekimlerimiz tahlil sonucuna göre ilaç yazalım, sonuç iyi olursa ilaca gerek olmayabilir yada sonuç yüksek çıkarsa şu hastane şu doktora sevk yapalım diyebilir bu gibi durumlarda, kişi evinden internetten sonucunu öğrenebilecek ve ona göre hareket edecektir. Ayrıca daha önceki tahlil sonuçları da sistemde kayıtlı olacak ve gerek duyulduğunda eski sonuç ile mukayese edilebilecektir. İkinci basamak sağlık kuruluşuna başvurulduğunda bu sonuçlar zaman ve maddi tasarruf sağlayacaktır.”
Bekleme çilesi bitecek
Bir diğer hizmetin de Merkezi Hastane Randevu Sistemi (MHRS) olduğunu bildiren Dr. Deniz Fırat sözlerine şöyle devam etti: “Bu sistem şu an sadece telefonla hizmet vermekte fakat yeni yıl ile birlikte internet ortamından da randevu alınabilecektir. 182 Aranarak istenilen gün ve saatte randevu alınarak zamandan ve bekleme çilesinden kurtuluyoruz. Sağlıkta zaman kavramının erken teşhisin ne kadar olduğunun biliyor ve buna göre çalışmalarımıza yön veriyoruz.”

Fırat: AIDS önlenebilir bir hastalık

İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Deniz Fırat, Uluslar arası sağlık kuruluşları tarafından HIV/AİDS hakkında toplum farkındalığını artırmak üzere 1 Aralık gününün “Dünya AİDS Günü” olarak tespit edildiğini söyledi

Vücudun bağışıklık
sistemi zayıflıyor
Türkiye’de 4 bin 826 AİDS’li kişinin bulunduğunu ifade eden İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Deniz Fırat açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Uluslar arası sağlık kuruluşları tarafından HIV/AİDS hakkında toplum farkındalığını artırmak üzere 1 Aralık gününü “Dünya AİDS Günü” olarak tespit edilmiş ve hastalığın öneminin anlatılabilmesi, toplumun bilgilendirilmesi ve bulaşma-korunma yollarının öğretilmesi için bu hastalıkla mücadele yönünde çalışmalar yürütülmektedir. AIDS, doğuştan olmayan, sonradan kazanılan, kişinin bağışıklık sistemine yerleşerek, bireyin bağışıklık sistemini zayıflatan ve sonuçta çeşitli enfeksiyonların, ortaya çıktığı hastalıklar bütünüdür. Etkeni “HIV” virüsüdür. HIV, vücudun bağışıklık sistemini zayıflatmakta, yıkmakta ve normal koşullarda tedavi edilebilen hastalıkların tedavileri zorlaşmakta veya mümkün olamamaktadır. İnsan sağlığını tehdit eden ve çağımızın salgını olarak nitelendirilen HIV/AIDS hastalığı tanımlandığı 1981 yılından beri büyük bir hızla yayılmış ve yayılmaya devam etmektedir. Dünyada yaklaşık 35 bin kişinin HIV enfeksiyonunu aldığı tahmin edilmektedir. Türkiye de hastalığın yayılımı ve görülme sıklığı dünya ülkelerine göre düşük olmakla beraber, yıllar içinde artmaya da devam etmektedir. Sağlık Bakanlığının 1985 yılından 2011 Haziran ayının sonuna kadar ülkemizdeki AİDS’li hasta ve taşıyıcı sayılarına ait verilere göre halen ülkemizde 4 bin 826 kişi bulunmaktadır. Bunların 3 bin 436’sını erkekler, bin 390’ını da kadınlar oluşturmaktadır” dedi.
Korunma tedaviden
daha ekonomik
HIV virüsunun üç yolla kişiye bulaşdığını kaydeden İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Deniz Fırat; “Korunmasız (kondom, kaput, kılıf, prezervatif kullanılmadan) yapılan her türlü (vajinal, oral, anal) cinsel temas, kan ve kan ürünleri; Kan ve kan ürünleri ile HIV bulaşabilmektedir. Damar içi uyuşturucu madde kullananların ortak paylaştığı enjektör bulaşmada önemli rol oynamaktadır. Anneden bebeğe gebelikte, doğumda ve emzirmekle bulaşabilmektedir. Ülkemizde en fazla olası bulaşma yolu olarak % 53,85 oranıyla heteroseksüel (karşı cinsle) cinsel ilişki olarak tespit edilmiştir. Diğer taraftan Türkiye’de AİDS vakalarının en fazla görülme yaş aralığı kadınlarda 25 – 29 iken, erkeklerde 40-49’dur.” diye konuştu.
Dokunma, tokalaşmak, sarılmak, aynı yerde oturmak, aynı havayı solumak, tabak, çatal, kaşık, bıçak, bardak paylaşılması vb. nedenlerle HIV virüsünün bulaşmadığını kaydeden Fırat; “HIV’ın bulaşma yollarına bakacak olursak bu hastalıktan korunma bireysel korunma ile mümkün olmaktadır. HIV/AIDS hastalığı için toplumsal korunma söz konusu değildir. HIV/AIDS hastalığı önlenebilir bir hastalıktır ve her hastalıkta olduğu gibi korunma önlemleri tedaviden daha ekonomiktir. Eğitim ile korunmayı öğrenmek, öğretmek ve davranış değişikliğinde bulunulmasını sağlamak, hastalığın yayılmasını önlemede en etkili yol olarak kabul edilmektedir. Toplum tarafından dışlanma, işini ve çevresini kaybetme korkusu, HIV pozitif kişilerin kendilerini gizlemesine yol açan nedenlerdendir. Önemli olan HIV pozitif kişileri dışlamadan hep beraber el ele vererek yaşayarak bu hastalığa karşı mücadele edebilmektir” şeklinde konuştu. (Kocatepe)

Bakmadan Geçme