Rastgele ilaç kullanmayın – Kocatepe Gazetesi

Afyonkarahisar Halk Sağlığı Müdürü Uzman Dr. Lütfi Akgün, bilinçsiz ilaç kullanımı ile ilgili Kocatepe Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu. Akgün, “Birçok ilaç doğadaki bitkilerden elde ediliyor. Günümüzde ise yapılan laboratuvar çalışmalarında kâr ve zarar prensibine göre ilaçlar kullanılıyor ve elde ediliyor” dedi

Afyonkarahisar Halk Sağlığı Müdürü Uzman Dr. Lütfi Akgün, ilaçların bilinçli bir şekilde kullanılmasının zorunlu olduğunu söyledi. Herhangi bir ilacın amaç için kullanılması gerektiğini ifade eden Lütfi Akgün, “Bir hastanın tedavisinde veya tedaviyi kolaylaştırmak amacı ile kullanılması lazım. Fakat bu ilaçların çoğunun yararlı etkileri olduğu gibi zararlı etkileri de var. Mesela mikropları öldürmek için kullanılıyor. Bazen yüksek tansiyon gibi yüksek bir hastalık oluyor veya şeker hastalığı gibi, bu hastalıkların tedavilerini kolaylaştırıyor” diye konuştu.
DOKTOR TAVSİYESİ ŞART
Kullanılan ilaçların insan vücudunda ki dengeyi sağlama görevinin olduğunu belirten Akgün, “İlaçların kullanılması vücut için istenmeyen sonuçlara sebebiyet verebiliyor. İlaçlarda yarar ve zarar dengesi var. Yararı fazla olan ilaç hekimlerin önermiş olduğu maddelerdir fakat zararlı olan yönleri de var. Hastalarımız bu zararları bilmez. Bir hastanın tedavisinde önerilen ilacın kendisine ne tür bir zarar verebileceğini bilmez dolayısı ile ilaçları kullanırken mutlaka bir doktor tavsiyesi ile kullanılması gerekiyor. Bunun sebebi ise, bir doktor ilacı verirken bu ilacın yan etkilerini de göz önünde bulunduruyor. Mesela bir hekim en basitinden bir aspirin öneriyor ise verdiği ilacın ağrıyı keseceğini, kanı sulandıracağını ve mideyi de kötüleştireceğini bilir. Dolayısı ile aspirin ya da ağrı kesici kullanan bir insanda mide kanaması riski yüksektir midenin savunmasını ortadan kaldırır Kendisi asitik bir maddedir. Baktığımızda bir yerde zarar var bir yerde fayda var, biz ne yapıyoruz eğer doktor aspirin öneriyor ise mutlaka mideyi korumak için de tedbirini alıyor” dedi.
ANTİBİYOTİK, İNSAN VÜCUDUNA
ZARAR VEREBİLİR
Hasta olan kişilerin genellikle antibiyotik kullandıklarına da dikkat çeken Akgün, “Bizim sadece başağrısı için antibiyotik kullanan hastalarımız var. Antibiyotik canlıyı öldüren demektir veya canlının üremesini durduran maddeler bunlar. Vücutta birçok çalışma sonrasında hastalığa neden olan mikrop ve mikroorganizmaların çoğalmasını durdurup ortadan kaldıran maddeler bunlar. Kan dolaşımına girerekten vücutta bakteri öldürür fakat bunu yaparken vücuda da zarar verirler. Bu zararlı etkilerini biz bazen yarar zarar dengesini göz önünde bulunduraraktan ihmal ederiz, gerekli tedbirleri almaz ve tekrar ihmal ederiz. Bu vücuda verebileceği en az zarar ile fayda sağlamak için. Mesela antibiyotik kullanır vücutta bir boğaz enfeksiyonu olabilir mikrobakteriyel bir enfeksiyon. Bakterilerin meydana getirdiği tedavide antibiyotiğin yeri var. Fakat viral enfeksiyonlarda antibiyotiğin yeri yok. Antibiyotik virüslere etki etmez sadece insan vücuduna zara verir. İnsan vücudunda bize faydalı olan birçok bakteriler var. Yani mikrobu öldürürken kendi savunma sistemimizi de ortadan kaldırmış oluyoruz. Bunun sonucunda istenmeyen hastalıklar meydana çıkıyor ve çoğunun da tedavisi çok zor” diye konuştu.
DOĞRU İLAÇ KULLANMA ALIŞKANLIĞIMIZ YOK
Doğru ilaç kullanımının önemini vurgulayan Akgün, “Milyarlarca liralık ilaç evlerimizde doktor tavsiyesi sonrasında veya bir şekilde evlerimize ilaçlar giriyor ve bu ilaçlar hastalar tarafından önerilen şekilde kullanılmıyor. Bizim doğru ilaç kullanma alışkanlığımız yok bu bir eğitim. Bir doktor, günde üç sefer ya da iki sefer kullanılacak bir ilaç veriyor, hasta ise ilk gün ilacı alıyor, ikinci gün rahatlıyor ve ilacı kesiyor. Bir tedavi bir bütün. İlacın dozu olacak, uygun doz uygun ilaç, Uygun doz uygun süre ve uygun şekilde kullanacaksınız. Biz buna reçetelendirme diyoruz. Bakın uygun ilaç uygun şekilde uygun sürede kişiye önerildiği takdirde maksimum faydayı sağlayacaktır. Fakat biz bu olayı ne yapıyoruz, ilacı kafamıza göre alıyoruz, eğer doktorun önerdiği ilacı alıyorsak birkaç gün kullanıyoruz rahatlamışsak devamını getirmiyoruz yani tedaviyi yarım bırakıyoruz. Bazen mikroplar kısmen ölür. Tedaviyi yarım bıraktığınızda mikropları ortadan kaldırmadan siz tedaviyi kesmiş olursunuz, tekrar insan vücudu bağışıklığını kaybeder ve birçok hastalık meydana getirirler. Dolayısı ile tedavinin süresi çok önemli. Bu tür ilaç kullanımında uygun tedavi süreleri planlanmıştır. Evlerimiz, kullanılmayan ilaç depoları, bu ilaçlar milli servet hepimizin cebinden çıkıyor bu ilaçların parası. Bu ilaçların miyadı dolduğunda kullanılmayan bu ilaçlar, eğer hava ile temas ederse, uygun şekilde muhafaza edilmemişse bozulur. Sonra tarihine bakımdan kullanılan ilaçlar ciddi zararlar verebilir çünkü bu ilaçlar kimyasal madde. Bozulmuş ilacın bir kere faydası olmaz. İkincisi de büyük karaciğer ve böbreğe zararı olur” dedi.
SAĞLIĞI KORUMAK TEDBİR İLE OLUR
Devletin vatandaşlara birinci basamak aile hekimliği hizmeti verdiğini de hatırlatan Akgün, ” Devlet hastanelerimizde ikinci basamak, üniversite hastanelerimizde ise de üçüncü basamak hizmet veriliyor. Bu hizmetlerin hepsi insan sağlığını korumak için ve insanların hastalıklarını tedavi etmek için. Sağlığı korumak kolaydır sadece bir tedbir alırsınız çok küçük bir tedbirle. Misal suyu klorlarsınız, hastalıkların salgınlıkları ve zehirlenmeleri önlersiniz. Sadece bir klor tableti ile. Maliyeti düşük bir klor tableti ile bir köyün tüm insanlarını ishalden ve zehirlenmelerden koruyorsunuz. Eğer maliyetİ düşük tablet atılmaz ise, suda üreyebilecek bir bakteri tüm suyu kullanan insanları hastalanacaktır. Çocuklarda, gebelerde, yaşlılarda ölüme sebebiyet verecektir, bu insanların tedavileri daha uzun sürecektir, daha meşakkatli daha yoğun bir tedavi gerektirecektir” diye konuştu.
AİLE HEKİMLERİNE BAŞVURUN
İnsanların aile hekimlerine en ufak şikayetlerinde bile başvurmaları gerektiğinin önemini vurgulayan Akgün, ” Aile hekimlerinize gidin. Çok küçük sağlık problemleriniz olsa dahi gidin önemsiz gibi de görseniz de. Önemsiz gibi görünen aslında ciddi bir hastalığın işareti olabilir. Aile hekimleriniz ile istişare edin, sıkıntılarınızı sorunlarınızı, hatalıklarınızı özellikle hastalık ve şikayetlerini paylaşsınlar. Rastgele evde kalmış kullanılmayan ilaçları veya birilerinin önerdiği ilaçları değil, doktorun önerdiği tedaviyi kullansınlar” diye konuştu. (Kocatepe)