Özsoy: Talebimiz adalet – Kocatepe Gazetesi
Türk Eğitim-Sen Afyonkarahisar Şube Başkanı Erol Özsoy, hükümetin eşit işe eşit ücret vermesi gerektiğini söyledi. Özsoy, 'Talebimiz ne zulüm, ne merhamet! Yalnızca adalet' dedi Türk Eğitim-Sen Afyonkarahisar Şube Başkanı Erol Özsoy, hükümetin çıkardığı 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yi eleştirdi. Özsoy, '666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname de önceki örneklerinde olduğu gibi tek taraflı olarak, kapalı kapılar [&hellip]
Türk Eğitim-Sen Afyonkarahisar Şube Başkanı Erol Özsoy, hükümetin eşit işe eşit ücret vermesi gerektiğini söyledi. Özsoy, “Talebimiz; ne zulüm, ne merhamet! Yalnızca adalet” dedi
Türk Eğitim-Sen Afyonkarahisar Şube Başkanı Erol Özsoy, hükümetin çıkardığı 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yi eleştirdi. Özsoy, “666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname de önceki örneklerinde olduğu gibi tek taraflı olarak, kapalı kapılar ardında, Türkiye Kamu-Sen’den kaçırılarak hazırlanmıştır. Eşit işe eşit ücret uygulamasının fikir sahibi, talep sahibi ve takipçisi Türkiye Kamu-Sen’dir. Nereye kaçırırsanız kaçırın karşınızda bizi bulacak; yaptığınız haksızlıkların hesabını mutlaka vereceksiniz! Hükümetin, kamudaki ücret dengesizliğini ortadan kaldırmak için çıkardığını iddia ettiği bu KHK büyük eşitsizliklere yol açmıştır. Bu düzenlemede, üst düzey yöneticilere yüksek, bazı devlet memurlarına da daha düşük oranlarda ek ödeme yapılırken; öğretmenlere, profesörlere, doçentlere, yardımcı doçentlere, araştırma görevlilerine, Din Hizmetleri Sınıfındaki din görevlisine, Sağlık Hizmetleri Sınıfından hekim dışı sağlık personeline, Maliye Bakanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu, Türkiye İş Kurumu gibi kurumlarda çalışanlara büyük haksızlıklar yapılmıştır” dedi.
Hükümete baskı yapılmalıydı
Eğitim alanında hizmet verenler için ücret adaletsiz-liği yaşandığını belirten Özsoy, “Üst düzey yöneticiler 759 TL ek ödeme alırken, 1 milyon 400 bin memurumuzun ek ödemelerinde artış yapılmamasını, maaşlarının yerinde saymasını, yüzde 3’lük, yüzde 4’lük zam oranlarına mahkûm edilmesini protesto ediyoruz. Ayrıca çalışanlarının haklarını korumayan, onlar için hiçbir girişimde bulunmayan, hükümete baskı yapmayan kurumları da kınıyoruz. Bu durum Türkiye’nin dört bir yanında, ağır koşullarda, fedakârca çalışan kamu görevlilerimize vurulmuş bir darbedir. Bu da yetmiyormuş gibi en yüksek artışlar, daire başkanı ve üstü unvanlara yapılmış; bu kesimde görev yapanların ücretlendirme sistemi değiştirilerek, düşük maaş alan memurlarla yüksek maaş alanlar arasındaki makas daha da açılmıştır. Yani az alana az; çok alana çok artış yapılmıştır. Toplu görüşmelerin başladığı 2002 yılında en yüksek maaşla en düşük maaş arasındaki fark 8,5 kat iken; mücadelemiz sonucunda, 2011 yılına gelindiğinde bu makas 4,2 kata kadar düşürülmüştü.
Bu Kanun Hükmünde Kararname ile bu makas yeniden 5,8 kata çıkarılmıştır” diye konuştu.
Ek ödemelerin emekliliğe yansımayacağını, bu durumun mağduriyete neden olacağını aktaran Erol Özsoy,
“Bu uygulama ile bir daire başkanının ücretinin yaklaşık %45’i, en düşük dereceli bir memurun ise maaşının yaklaşık yüzde 30’u emekli keseneği dışında bırakılmakta ve kamu görevlilerimiz emekliliklerinde, yüzde 50 ile yüzde 60 arasında değişen oranlarda gelir kaybına uğratılmaktadır” ifadelerini kullandı.
“Öğretmenlerimiz mutsuz”
Türkiye Büyük Millet Meclisi açıkken Kanun Hükmünde Kararname ile yasal düzenleme yapılmasının demokrasiye aykırı bir davranış olduğunu hatırlatan Özsoy, şöyle devam etti:
“Siyasilerin kamu çalışanlarını aldatmaya, karmaşık düzenlemelerle haklarını ellerinden almaya kalkışmasını kınıyoruz. Unutulmamalıdır ki; adalet, hakikatten; saadet, adaletten doğar. Yalan, zulüm ve adaletsizliğin olduğu yerde mutluluk tecelli etmez. Bugün öğretmenlerimiz mutsuzdur. Öğretim görevlilerimiz mutsuzdur. Araştırma görevlilerimiz, din görevlilerimiz, birçok kurum çalışanlarımız mutsuzdur. Siyasetin en büyük ve asli görevi adaleti ve mutluluğu sağlamaktır. Talebimiz; ne zulüm, ne merhamet! Yalnızca adalettir.” (Kocatepe)