Özkaya: Sanayi Sitesine TOKİ'den Arsa İzni Çıktı, Nüfusumuz Azalıyor, Çocuk Sayımız Artmalı

ESOB’un Esnaf Teşkilatı Başkanlarına düzenlediği toplantının son konuşmacısı AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Av. Ali Özkaya oldu.

“ÜRETİCİ İLE TÜKETİCİ ARASINDAKİ FİYAT FARKINI DENGELEMEK ZORUNDAYIZ”
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Av. Ali Özkaya, çiftçi çocuğu bir hukukçu olmasına karşın büyük dedesinin deve ile Antalya’ya kadar ulaşarak alışveriş yapan iyi bir esnaf olduğunu söyledi. Babasının ve şahsının esnaflıkla ilgileri olmadığını belirten Özkaya, “Esnaflarımızın sorunları hepimiz için önceliklidir. Esnaf gerçekten bir toplumun dinamosudur. Toplumun birbiriyle olan kaynaşmasına vesile olan ana unsur, ana damardır. Osmanlı'dan, Selçuklu'dan, Ahilik geleneğinin bu memleketteki, bu coğrafyadaki en güçlü yaşayanı esnaflarımızdır. Esnafın özel faydası daha var. Bireysel olarak insanlar zenginleşiyor, refaha ulaşıyor. Eğer küçük çaplı esnaf iş adamı yaşıyorsa, onlar büyüyor, gelişiyorsa o takdirde toplumdaki refahın, servet dağılımının, gelir adaletinin temini çok daha üst düzeyde oluyor ki bu bizim için en öncelikli hususlardan birisidir. Çünkü bir toplumu huzurlu kılan en önemli hususlardan birisi, servet dağılımı ve adaletinin temin edilmesidir. Bendevi Başkanımın konuştuğu hususlar bizim üzerinde uzun zamandır çalıştığımız konuları oluşturuyor. Ulusal marketlerle ilgili düşüncelerimi o tarihlerde de sosyal medya hesaplarımdan da paylaşmıştım. Doğrusu bu hususta mutlaka bir düzenleme yapılmalıdır. Hem özel sektörün teşebbüs hürriyetini engellemeyecek hem de küçük esnafı koruyan gelir adaletini ve dağılımına engel olmayan bir düzenlemeyi yapmamız gerekiyor. O zaman da bu husustaki görüşlerimi söylemiştim. Belirli bir nüfusun altındaki yerlere girilmemesi gerektiğini, belirli bir sayıyı aşmaması gerektiğini, Türkiye çapında üst alanlarla sınırlamanın faydası olacağını düşünüyorum. Ama bir şeyi de kabul etmemiz lazım. Ulusal çaptaki marketler de gerçek manada hem tüketim zincirinin kopmamasını sağlıyorlar hem de fiyat istikrarını dönemsel olarak katkı sunuyorlar. Dezavantajlı, kısımları da var. İnşallah bu hususu çözmemiz lazım. Hal Kanunu konusu da keza uzun süre çalışılan bir husustu. Bugün Türkiye'deki sorunlarımızdan birisi üreticiyle tüketici arasındaki fiyat farkının dengelenmesi sorunudur. Bunu mutlaka çözmemiz gerekiyor ki toplumumuza huzuru temin edelim. Bu bizim gerçekten öncelik verdiğimiz bir konudur.” dedi.

“SOSYAL REFAHI ARTIRMAK ZORUNDAYIZ”
Esnaf ve sanatkârlardan, üreticilerden aldığı bilgileri sürekli olarak Tarım ve Orman Bakanlığına, Ticaret Bakanlığına, Cumhurbaşkanlığı Bütçe ve Strateji Başkanlığına teker teker ilettiğini anlatan Özkaya, “7 bin 200 gün meselesi ile ilgili olarak Sayın Cumhurbaşkanımız bir söz vermişse mutlaka yapar. Ama erken emeklilik takdir edilir ki hiç söz vermediği bir konuydu ve hep karşı çıktı. Maalesef Türkiye'de gökyüzündeki yıldızlardan uçan kuşlara kadar her şeyde vaat etmek serbest olup da hayal satmak çok geçer bir akçe olduğu için Sayın Cumhurbaşkanımız da Cumhur İttifakı'yla beraber erken yaşta emekliliği çıkarttık. Ne büyük bir sıkıntıyla karşı karşıya kaldığımızda hep beraber yaşıyoruz. 43 yaşında dünyanın hiçbir ülkesinde emeklilik yok. Ama bizde var. Esnafa gidiyoruz, Bağ-Kur primleriniz nasıl diye sorduğumuzda, ‘Vekilim çok yüksek ödeyemiyoruz.’ diyorlar. Emekli maaşları çok düşük geçinemiyoruz deniliyor. Ben az ödeyeyim, çok maaş alayım. Genel mantığımız bu. Devlet de sonuçta vatandaştan topladığıyla bu emekli maaşlarını ödüyor. Oranları belirli sayıya indirdik. Dengeli bir hususa dönmenin faydası olduğunu esnafın üst düzey Bağ-Kur’lu iş adamıyla en alttaki bir berberin, bir ayakkabı tamircisinin, ufak bir bakkalın aynı tutulmamasını bunlar arasında bir farklılık oluşturmasında fayda görüyorum. Bunun bir sonraki adımı da topladığınız prime göre emekli maaşını bağladığınız için de bu sefer emekli maaşları düşük oluyor. Prim az topladığınızda emekli maaşı düşük oluyor. Sosyal refahı ve gelişimi daha fazla artırmalıyız ki bu sorunu çözerim. İki gündür deprem bölgesindeydik. Vefat edenlere Allah’tan rahmet, yaralılara şifa tüm ailelere sabır diliyoruz. Çok büyük bir devlet olduğumuzu bir kere daha orada gördük. Biz Hatay depremde yıkıldığında orada Defne ve Kırıkhan İlçelerindeydik. Yüzde 95'i yıkılmış bir şehrin tekrar ayağa kalkmaya başladığını, esnaf dükkânlarının tekrar canlandığını, hayatın tekrar harekete geçtiğini gördük. İki ayın üzerinde AK Parti İl Başkanlığı olarak Kırıkhan'da bir akaryakıt istasyonunda aşevi kurduğumuz tesise gittik. Oradaki dostları ziyaret ettik. Onların Afyonlulara çok selamı var. Dua ettiler, Afyon'dan gelen insanların yaptıkları yardım ve iyilikleri uzun süredir konuştuklarını anlattılar. İnşallah bu yılın sonu itibariyle deprem afetinin önemli bir kısmının yaralarını sarmış olacağız. Daha fazla emeklimize, yaşlımıza, engellimize, alt gelir gruplarımıza, esnafımıza, Bağ-Kurlumuza inşallah imkân sağlayacağımıza inanıyorum. Çünkü doğrudan 150 milyar doları üç yılda sağlayabilecek dünyada ikinci bir devlet yok. ABD’de Kaliforniya'da çıkan yangını gördük. Aile başına 700 dolar verildi.” diye konuştu.

“NÜFUSUMUZ AZALIYOR DAHA ÇOK ÇOCUK SAHİBİ OLMALIYIZ”
Çıraklık Kanunu ile ilgili değişikliğin önem taşıdığını belirten Milletvekili Özkaya, “Her bir dükkânda, iş yerinde bir evladımız artık çırak. Geleceğimiz açısından bu çok önemli. Bunu çok daha yaygınlaştırmamız lazım. Keşke liselerin tamamını meslek liseleri haline dönüştürebilsek çok daha iyi olacak. Tüm liseler, tüm iş kollarında meslek liseleri haline gelirse üniversiteye daha az gencimiz giderse ihtiyacımız kadar daha çok iş imkânına, çocuklarımız daha erken yaşta kavuşacaklar. Böylece daha erken yaşta hayata başlayıp, daha erken yaşta evlenebilecekler. Bu konuyu özellikle söylemek istiyorum. Afyonkarahisar’ın nüfus oranı açıklandı. Türkiye nüfusunun yaklaşık üç bini civarında eksime var. Muhalefetin bir kısmı hemen ‘Efendim göç var.’ diyecektir. Göç falan yok. Doğurganlık oranımız dünyada en hızlı düşen birkaç ülkeden biri haline geldik. Büyük bir nüfus düşüşü sıkıntısına doğru gidiyoruz. Bunun için Sayın Cumhurbaşkanımız da çocuk sayısı artışına göre nakdi destek verileceğini açıkladı. Nüfus oranımızın mutlak suretle daha fazla artması lazımdır. Üç çocuk bile artık yetersiz olmaya başladı. Nüfusumuz ciddi manada azalıyor. Lütfen herkes bunu kendi ailesinden başlayarak düşünsün ve çevremizde konuşsun. Çocuğa nasıl bakacağız demeyin. En zenginlerin en az çocuğu var. En çok parası olanların en az çocuğu var. En az geliri olanların çok sayıda çocuğu var. Demek ki bunun parayla doğrudan bir ilgisi yok. Kendimize bu konudan da Afyonkarahisarlar olarak bir ders çıkarmamız lazım. Nüfus oranı açıklandığından beri ben bu düşüşe üzülüyorum. Ben sekiz kardeşli bir aileden geliyorum üç çocuğum var. Kendimi de bu konuda kusurlu buluyorum. Hepimizin bu konuya daha fazla dikkat etmesini önemsiyorum. Bir ülkenin en büyük zenginliği yetişmiş insan kaynağıdır. İnsan kaynağından daha büyük bir zenginlik yok. Yetişmiş insan sadece üniversite mezunu değildir. Her işini yapan, mesleğini yapan düzgün insan yetişmiş insandır. Yetişmiş insan sayımızın çoğalması lazım diyorum.” şeklinde konuştu.

“BELEDİYE BAŞKANLARI SANAYİ DÜKKANI YAPIMI İÇİN GAYRET ETMELİ”
Sanayi Kooperatifi için arsa tahsisi müjdesini veren Milletvekili Özkaya, sözlerini şöyle tamamladı: 
“Afyonkarahisar Madeni Sanatkârlar Odası Başkanı Mustafa Yılmazaslan Başkanımıza ve tüm esnaf camiamıza kooperatif yapımı için gerekli arsaya TOKİ iznin çıktığı müjdesini vermek istiyorum. Sayın Başkanımız TOKİ arsasını almış. İnşallah bundan sonra süreci başlatacağız. İlçe ve belde belediyelerimiz TOKİ aracılığıyla gücü yettiği kadar sanayi dükkânları da yapıyor eğer bir yerde bu dükkânlar yapılmamış eksikse belediye başkanı arkadaşlarımızın gayretinde bir eksiklik vardır. Gayretlerini artırmalarını özel önemle söylüyorum. Bugünlerde TOKİ hem konut hem de dükkân yapılacak yerlerin taleplerini topluyor. Arsasını düzgünce tespit eden imar planını yapan TOKİ'ye ‘Bak kardeşim benim arsam bu. Burada sanayi dükkânı istiyorum, esnaf dükkânı istiyorum.’ diyen yerlerin önü açık. Demeyenler de hemşehrilerine yeteri derece gayret etmemiş olurlar. Bunu da basın mensuplarımız aracıyla paylaşmış olayım.”