“Özgürlük ve adalet yürüyüşü kanla durdurulamaz”

Tunus ve Mısır’da başlayan halk ayaklanmaları sonucu yaşanan olaylara Türkiye’nin sessiz kalmaması gerektiğini belirten Afyonkarahisar Hak ve Özgürlükler Platformu, Cumhurbaşkanı ve Başbakand’an kınama açıklaması beklediklerini söylediler

“Öldürülen insan sayısı
200’ü geçti”
Konuyla ilgili olarak Afyonkarahisar Hak ve Özgürlükler Platformu tarafından yapılan açıklamada şu görüşlere yer ve-rildi; “Tunus ve Mısır’da başlayan diktatörlere karşı halk ayaklanmaları, bugün Ortadoğu ve Kuzey Afrika’nın diğer ezilen halklarını da harekete geçirdi. Başta Libya, Bahreyn, Cezayir ve Yemen olmak üzere pek çok ülkede halk, temel hak ve özgürlükleri için, diktatörlerine karşı sokaklara döküldü. Libya’da Salı günü başlayan protestolara Kaddafi rejimi sert tepkilerde bulunmuştu. Halk Cuma günü Cuma namazı sonrası muhtelif şehirlerde “Gazap Günü” adıyla barışçıl protesto gösterileri düzenlemiş, ancak; polisin ve polis destekli Kaddafi yanlılarının sert tepkileriyle karşılaşmıştır. Polis halkın üzerine doğrudan ateş açarak birçok insanın ölümüne sebep olmuştur. Libya rejiminin gazete, TV, internet vb. tüm iletişim araçlarını kestiği Libya’da tablonun daha karanlık olduğundan şüphe yoktur. Bahreyn’de ise göstericilerin üze-rine ateş açan asker ve polis daha sonra yaralılara müdahale etmek isteyen sağlık ekiplerini de engellemiştir. Uluslararası ajanslardan gelen görüntülerde ise yaşanan vahşet, müdahalenin insanlıkdışı boyutunu gözler önüne sermektedir. Bahreyn’de açıklama yapan doktorlar, yaralıların sokaklarda yattığını, müdahale edilmesine izin verilmediğini ve bir an önce uluslar arası yardıma ihtiyaç duyduklarını söylüyor. Sadece Libya ve Bahreyn’de diktatörlerin silahlı çeteleri tarafından öldürülen insan sayısı 200’ü geçmiştir. Yaralıların sayısı ise tahmin dahi edilemiyor” denildi.
“Yaşananlara kayıtsız kalınamaz”
Özellikle Libya ve Bahreyn’de yaşanan olayların katliam olarak adlandırılabileceğini belirten Afyonkarahisar Hak ve Özgürlükler Platformu;”Petrol gelirlerinin adil dağıtılmasını, yolsuzlukların önlenmesini, yönetime katılmayı ve her şeyden önemlisi rejimin toplum üzerindeki baskısına karşı özgür ve adil bir ülkede yaşamayı talep eden; bunu barışçıl protestolarla dile getiren bu halklara karşı diktatör rejimlerin silahlı müdahalesi; Devlet Başkanlarını, uluslar arası kamuoyunu, STKları ve medya kuruluşlarını biran önce harekete geçirmelidir. Yardım dernekleri, özellikle tıbbi yardıma ihtiyaç duyan bu ülkelere derhal yardım ulaştırmalıdır. Bölgenin sayılı aktörlerinde olan ülkemizin bu yaşananlara kayıtsız kalması tahammül edilemez bir durumdur. Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızdan şu ana kadar sessiz kaldıkları bu katliamları kınayan bir açıklama bekliyoruz. Özellikle başbakanımız, kendisine verilen Kaddafi İnsan Hakları Ödülünü derhal iade etmelidir.Ve özgürlük ve adalet yanlısı her insan koltuklarını korumak için kendi halklarını öldürmekten çekinmeyen zalim diktörlere karşı; “Sesimizi duyun!” diyen masum halkların yanında olmalıdır. Çünkü adalet ve özgürlük ancak biz ona sahip çıktığımızda gelecektir”denildi. (Kocatepe)