Otizm, son 30 yılda arttı
Abdullah Kaptan konferans salonunda gerçekleştirilen ve moderatörlüğünü Afyonkarahisar Özel Eğitim Merkezi Müdürü Olcay Göçen'in yaptığı panelde, Anadolu Üniversitesi Engelliler Araştırma Enstitüsü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Veysel Aksoy ve Uzman Ali Kaymak konuşmacı olarak yer aldı.AKÜ öğretim elemanları ile öğrencilerin yanı sıra çok sayıda otizm hasta yakınının da takip ettiği panelde konuşan Yrd. Doç. Dr. [&hellip]
Abdullah Kaptan konferans salonunda gerçekleştirilen ve moderatörlüğünü Afyonkarahisar Özel Eğitim Merkezi Müdürü Olcay Göçen’in yaptığı panelde, Anadolu Üniversitesi Engelliler Araştırma Enstitüsü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Veysel Aksoy ve Uzman Ali Kaymak konuşmacı olarak yer aldı.
AKÜ öğretim elemanları ile öğrencilerin yanı sıra çok sayıda otizm hasta yakınının da takip ettiği panelde konuşan Yrd. Doç. Dr. Aksoy, Anadolu Üniversitesi Engelliler Araştırma Enstitüsü’nün alanında Türkiye’de tek olduğunu ve özel eğitimin birçok alanında çalışmalar yaptıklarını belirtti. Otizmin Türkiye için yeni bir alan olduğunu dile getiren Aksoy, “Otizm, yaşamın ilk 3 yılında kendisini gösteren bir bozukluk olarak çıkıyor karşımıza. Ayrıca bir özel eğitim kategorisi durumunda. Otizmden etkilenen bireylerin öğrenme performanslarında önemli sınırlılıklar ortaya çıkıyor. Bu yüzden de bizim konu alanımıza giriyor” dedi. Yaşam kalitesinin otizmi tetiklemediğini belirten Aksoy, “Ailelerin sosyo-ekonomik düzeyi, çocuk yetiştirme özellikleri otizmde etkili değil. Yoksulun da en zengin kişinin de çocuğu otistik olabilir. Mesela zihin engelli çocuklarda yüzde 80-85 oranında sebep yoksullukla ilgilidir. Yani yoksul çocuklar; beslenme, barınma koşulları, anne-baba eğitim düzeyleri çocuklar için olumsuz etki oluşturur. Ancak otizmde böyle bir durum söz konusu değil. Çocuk yetiştirme özelliklerinizden dahi etkilenmez bu durum. Dolayısıyla maalesef henüz nasıl korunmamız gerektiğini bilmiyoruz” diye konuştu.
Uzman Ali Kaymak ise, otizmin son 30 yıl içerisinde aşırı derecede yaygınlık gösterdiğini belirterek, “1985 yılında 2 bin 500’de 1 oranında otizm yaygınlığı vardı ancak günümüzde bu durum 68’de 1’e çıkmış durumda. Türkiye için durum ne diye sorarsak, Türkiye’de çocukların tamamının tarandığı geniş kapsamlı bir çalışma olmamış şuana kadar ancak yapılan pilot çalışmalarda Türkiye’de otizm yaygınlığı konusu Dünya Sağlık Örgütü’nün oranlarından farklı değil” dedi. Otizmin tedavisinde yanlış uygulamaların olduğunu dile getiren Kaymak, otizmin tedavisinde itibar edilmesi gereken tek tedavi şeklinin eğitim olması gerektiğini kaydetti. (Kocatepe Haber Merkezi)