Osmanlıda Kör Edilen Bir Şehzadenin Olduğunu Biliyor Muydunuz?

Osmanlı İmparatorluğu tarihinde, şehzadeler arası taht mücadeleleri ve veraset sisteminin şekillenmesinde önemli bir kırılma noktası olarak kabul edilen Şehzade Savcı Bey İsyanı, hem Osmanlı hem de Bizans saraylarında yankı bulan sıra dışı bir olay olarak kayıtlara geçmiştir. Bu isyan, yalnızca bir şehzadenin iktidar arayışını değil, aynı zamanda Osmanlı'daki ilk şehzade isyanını ve veraset anlayışında yaşanacak dönüşümlerin başlangıcını simgelemektedir.

I. MURAD VE ERKEK EVLATLARI
Osmanlı’nın üçüncü padişahı olan I. Murad’ın beşi erkek olmak üzere çok sayıda çocuğu olduğu bilinmektedir. Bu oğullar arasında en çok öne çıkanlar; ileride tahta çıkacak olan Yıldırım Bayezid, Kosova Meydan Muharebesi sonrası babasının yerine geçemeden hayatını kaybeden Yakup Çelebi ve isyanıyla tarihe geçen Savcı Bey’dir. Diğer şehzadeler Yahşi Bey ve Şehzade İbrahim ise tarihsel süreçte daha az iz bırakmıştır.

Osmanlıda Kör Edilen Bir Şehzadenin Olduğunu Biliyor Muydunuz?
GENÇ YAŞINDA VEKİL TAYİNİ
Şehzade Savcı Bey, eğitim ve devlet işleriyle Bursa Sancağı’nda meşgulken, yetenekleri ve kabiliyetiyle babası I. Murad’ın dikkatini çekmeyi başardı. Bu nedenle 14 yaşında olmasına rağmen, I. Murad’ın Bizans İmparatoru V. İoannis Paleologos’a karşı gerçekleştirdiği sefer sırasında oğlunu taht vekili olarak atadığı bilinmektedir. Bu tayin, Savcı Bey’in siyasi hırsını da artıran bir gelişme oldu.


ŞEHZADE SAVCI BEY’İN İSYANI
I. Murad’ın seferde olması ve otoritesinin geçici yokluğu, hem Osmanlı hem de Bizans cephesinde taht hırsıyla yanıp tutuşan oğulları harekete geçirdi. Savcı Bey, Bizans İmparatoru’nun oğlu IV. Andronikos ile gizli bir ittifak kurarak babalarının yokluğunda ülkelerinde iktidarı ele geçirme planları yaptı. Savcı Bey, Bursa’da adına hutbe okutmuş ve para bastırarak hükümdarlığını ilan etmişti. Bu, Osmanlı tarihinde bir şehzadenin ilk kez doğrudan tahta yönelik hamle yaptığı ve kendini hükümdar ilan ettiği olay olarak kayda geçti.


BABALAR VE OĞULLAR ÇATIŞIYOR
İstanbul civarında gerçekleşen ilk çatışmada, Savcı Bey ve IV. Andronikos’un topladığı kuvvetler, babalarının ordularıyla karşı karşıya geldi. I. Murad’ın ordusu, disiplin ve sayı bakımından üstünlük sağlayarak isyancı birlikleri bozguna uğrattı. Bu çatışmanın ardından Savcı Bey, bugünkü Yunanistan sınırları içinde yer alan Dimetoka’ya kaçarak geçici olarak kurtuldu. IV. Andronikos ise çatışma sonunda esir alındı.


DİMETOKA'DAN BURSA’YA GERİ DÖNÜŞ
Dimetoka'da kısa bir süre kalan Savcı Bey, tekrar yakalanmaktan kurtularak Bursa’ya geri dönmeyi başardı. Burada bir kez daha destek aramaya başladı ve yeni bir isyan girişimi için birlik toplamaya çalıştı. Ancak I. Murad bu durumu haber alarak derhal Anadolu’ya geçti ve Çanakkale Boğazı üzerinden Bursa’ya doğru harekete geçti.


KİTE OVASI’NDA TARİHİ KARŞILAŞMA
1374 yılında Bursa'nın Nilüfer Çayı yakınlarındaki Kite Ovası'nda baba ile oğulun orduları bir kez daha karşı karşıya geldi. Sayıca üstün ve düzenli olan I. Murad’ın ordusu, genç şehzadenin kurduğu zayıf yapıyı kolaylıkla bertaraf etti. Savaş sonunda Savcı Bey esir alındı ve babasının huzuruna çıkarıldı.

Osmanlıda Kör Edilen Bir Şehzadenin Olduğunu Biliyor Muydunuz?
KÖR EDİLEREK CEZALANDIRILDI, SONRASI ÖLÜM
Yakalanmasının ardından, Osmanlı tahtını tehdit eden bir unsur olarak görülen Savcı Bey’e ibretlik bir ceza verildi. I. Murad’ın emriyle gözlerine mil çekilerek kör edildi. Fakat bu ceza da yeterli görülmedi. Gelecekte yeni bir isyanın yaşanmaması adına, Savcı Bey ilerleyen dönemde boğdurularak öldürüldü. Bu olay, Osmanlı tarihinde hem ilk şehzade isyanı hem de ilk evlat katli olarak tarihe geçti.


BİZANS CEPHESİNDE BENZER BİR HİKÂYE
İsyana ortak olan IV. Andronikos da benzer bir şekilde cezalandırıldı. Babası V. İoannis Paleologos, oğlunun gözlerine kızgın sirke döktürerek onu yarı kör hale getirdi. Ancak onu öldürmeyip yaşatan İmparator, yıllar sonra IV. Andronikos’un başlattığı yeni bir isyanla karşılaştı. Bu ikinci isyan başarıyla sonuçlandı ve IV. Andronikos kısa bir süreliğine de olsa Bizans tahtına oturdu.


OSMANLI VERASET SİSTEMİNDE DÖNÜM NOKTASI
Savcı Bey’in isyanı, Osmanlı İmparatorluğu’nun siyasi tarihinde önemli bir dönüm noktası oldu. Bu olay, gelecekteki taht kavgalarının ve kardeş katlinin bir anlamda habercisi ve gerekçesi sayıldı. Nitekim bu isyan, ileride Fatih Sultan Mehmet döneminde “kardeş katli yasası” olarak bilinen uygulamanın önünü açtı. Osmanlı’nın veraset sisteminde uzun yıllar sürecek olan “devletin bekası için kardeşin öldürülmesi” anlayışı, ilk tohumlarını Savcı Bey isyanıyla attı.
Savcı Bey İsyanı, sadece bir şehzadenin isyanı değil, aynı zamanda Osmanlı'daki merkezi otorite anlayışının sert bir şekilde tesis edildiği bir dönüm noktasıdır. Bu olay, padişahın otoritesine karşı gelen her unsurun acımasızca cezalandırılacağının ve taht kavgası uğruna evlatların dahi gözden çıkarılabileceğinin kanıtı olarak Osmanlı tarihine kazınmıştır.
 

Kocatepe Gazetesi - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme