Olgun: Yerel yöneticiler ve halk depreme duyarlı olmalı
İYİ Parti Milletvekili Av. Hakan Şeref Olgun, AFAD’ın yayımladığı Türkiye Deprem Risk haritasına göre Afyonkarahisar'ın, 1. 2. ve 3. derece riskli bölgede yer aldığını hatırlatarak depreme her daim hazırlıklı olunması gerektiğini vurguladı.
1 Ekim 1995 tarihinde meydana gelen Büyük Dinar depreminin yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayımlayan Milletvekili Hakan Şeref Olgun, 28 yıl önce saat 17.57’de meydana gelen depremle birlikte Türkiye’nin unutulmayan günlerinden biri olduğunu ifade etti.
“RAHMETLE YÂD EDİYORUM”
İYİ Parti Milletvekili Hakan Şeref Olgun; “Dinar ilçemizde meydana gelen 6.1 şiddetindeki korkunç depremde, bölgede 14 bin 156 bina hasar gördü, 243 kişi yaralanırken 90 kişi hayatını kaybetti. Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Bölgemizin 2000 yıllık tarihinde yüksek şiddetli en az 18 deprem meydana gelmiştir. Cumhuriyet döneminde ise Dinar’da 1925 ve 1971 yıllarında etkili depremler yaşanmıştır. Dinar depreminin 7 yıl sonrasında Sultandağı depremi yaşandı. Bölgemizin deprem bölgesi olduğunu unutmamak ve hazırlıklarımızı ona göre yapmamız gerekir. Bunun için de yerel yönetimlere büyük görevler düşmektedir. Depremin sonrasında harekete geçen bir yönetimden ziyade deprem öncesi hazırlıklı yönetimlerin iş başında olması gerekir. Yerel yöneticiler ve halk depreme duyarlı olmalıdır” ifadelerine yer verdi.
“İMAR AFFI BU ÜLKEYE İHANETTİR”
21 yıllık AK Parti hükümetleri döneminde 8 kez imar affı çıkarıldığına dikkat çeken İYİ Parti Milletvekili Hakan Şeref Olgun, “Oy kaygısıyla çıkarlan imar affı bu vatana ihanettir. Günümüzde bir taraftan kentsel dönüşüm adı altında kendi çevrelerine rant sağlanırken diğer taraftan oy kaygısıyla çıkarılan imar aflarının sonucunu, 11 ilimizi etkileyen büyük depremle bir kaz daha gördük. Bir yandan deprem vergisi adı altında toplanan paraların nelere harcandığını diğer yandan para bulabilmek için vatandaşından yardım dilenen bir iktidarı da gördük. Bu acıların bir kez daha yaşanmaması için yerel yöneticilerimiz başta olmak üzeri üzerine düşeni layıkıyla yerine getirmesi gerektiğine inanıyorum. Oy ve koltuk kaygısını hiç olmazsa deprem önlemlerinde bir kenara bırakalım. Yapılacak kentsel dönüşümleri ranta değil halkımızın yararına döndürelim. Bu konuda hem halkımızı hem de yerel yöneticilerimizi duyarlı olmaya çağırıyorum.” dedi.
