Okuyorum, öyleyse varım – Kocatepe Gazetesi

“Okuyorum, öyleyse varım” konulu konferansta Eğitimci-Yazar Sait Çamlıca, okumanın önemini dile getirdi. Çamlıca, ailelerin çocukların geleceği konusunda devamlı ders odaklı düşünme hatasına düştüklerini belirterek, “Hayatı çocuklara anlatmayı, öğretmeyi ihmal etmiş olmanın bedelini hem liselerde, hem üniversitelerde maalesef görüyoruz. Bir insana duygularını yönetmeyi öğretmek, o insana yabancı dil öğretmekten çok daha önemlidir. Bir insana sabırlı olmayı öğretmek, o insana teşekkür, takdir aldırmaktan çok daha önemlidir. Bir insana helal para kazanmayı öğretmek, o insanı üniversiteye göndermekten çok daha önemlidir” dedi.
Çamlıca, Türk toplumunun çocuklarını okutma noktasında çok hassas olduklarını ifade ederek şöyle konuştu:
“Biz toplum olarak, anne ve babalarımız dâhil, okumaya önem veririz. ‘Ceketimi satarım, seni okuturum’ diyecek kadar okumaya önem veren ve fedakâr babalarımız var. Annelerimiz, kendilerine bayramlık almazlar ama evlatlarının okul ihtiyaçlarını ihmal etmezler. Köydeki insan bile, ilçede çocukları okusun diye, beş tane akraba bir araya gelir, bir tane ev tutar, her hafta bir çocuğun annesi gelir, çocukların yanlarında kalır. Yeter ki çocuğumuz okusun diye. Ancak bizim milletimizin okuma ile ilgili bir yanılgısı var. Okumak, diploma almak değildir. Eğitime çok önem veren, okumayı çok önemseyen bir toplumuz ama maalesef okul hayatı bitince, eğitim hayatımız da bitiyor. İlkokuldan üniversiteye eğitim diye bir slogana kendinizi alıştırmayın. Üniversite mezunlarının büyük çoğunluğu okul bitince eğitim hayatlarını bitiriyorlar. Bakıyorsun tıp fakültesini dereceyle bitirmiş, 25 yaşında doktor olmuş, 60 yaşına gelmiş ama 35 senedir kitap okumamış biri var. Kimse kusura bakmasın, bu kişi eğitimi anlamamış demektir.”
HAYAT BOYU ÖĞRENME
Öğrenmenin ömür boyu yapılacak bir eylem olduğundan bahseden Çamlıca, “Bir insan bir şeyi ne için öğreniyorsa, beyin o kadar kayıt yapar. Lisedeki bir öğrenci yazılı için öğrenir. Yazılıdan üç gün sonra unutur. Üniversite öğrencisi vize için, final için okur, diploma için öğrenir. Kitap okuyan insan ise öğrenmek için okur. Onun için, kitap okuma alışkanlığı kazanmak, üniversiteyi kazanmaktan önemlidir. İdeali ikisini de yapmaktır. Yani hem kitap okuma alışkanlığınız olsun, hem de üniversite okuyun. Üniversite sizi meslek sahibi yapar. Ama üniversiteyi bitirince öğrenilecek şey kalmadığını düşünenler cahildir. İsterse Türkiye’nin en iyi üniversitesini, en iyi dereceyle bitirmiş olsun” şeklinde konuştu. (Kocatepe Haber Merkezi)