Okumuş: Pandemi hastalıklarla kollektif şekilde baş etmeyi öğretti
AFSÜ Rektörü Prof. Dr. Nurullah Okumuş, Türkiye Çin Kültür ve İş Geliştirme Forumu'nda yaptığı konuşmada, Kovid-19 pandemisiyle mücadelede Türkiye'de aşı çalışmaları yapıldığını söyledi. Okumuş, 'Dünyada da birçok aşı çalışması var aslında pandemi insanların hastalıklarla kollektif bir şekilde nasıl baş etmesi gerektiğini de öğretti' dedi   Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi (AFSÜ) Rektörü Prof. Dr. Nurullah Okumuş, [&hellip]
AFSÜ Rektörü Prof. Dr. Nurullah Okumuş, Türkiye Çin Kültür ve İş Geliştirme Forumu’nda yaptığı konuşmada, Kovid-19 pandemisiyle mücadelede Türkiye’de aşı çalışmaları yapıldığını söyledi. Okumuş, “Dünyada da birçok aşı çalışması var; aslında pandemi insanların hastalıklarla kollektif bir şekilde nasıl baş etmesi gerektiğini de öğretti” dedi
Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi (AFSÜ) Rektörü Prof. Dr. Nurullah Okumuş, Ankara’da düzenlenen Türkiye-Çin Diplomatik İlişkilerinin 50. Yılında Türkiye Çin Kültür ve İş Geliştirme Forumunun ikinci gününde “Maske, Eldiven, Ateş Ölçer, Tanı Kiti, Solunum Cihazı, Dezenfektan ve Aşı” konularının ele alındığı Sağlık Oturumuna başkanlık etti.
“BİYOTEKNOLOJİK
İLAÇLAR ÖN PLANDA”
Türk ve Çinli bilim, iş insanı ve bürokratlarının takip ettiği oturumda konuşan Prof. Dr. Nurullah Okumuş, günümüzde hem ulusal hem de küresel açıdan bakıldığında geri kalmış ve gelişmekte olan ülke ekonomileri üzerinde yük oluşturan, gelişmiş ülkelerin ekonomilerine katma değer sağlayan iki önemli alanın savunma ve sağlık sanayileri olduğunu söyledi. İlaç, aşı ve tıbbi cihaz geliştirme ve üretim sektörüne sahip olmayan ülkelerin bu alanlarda ciddi bir ekonomik baskı altında olduklarına dikkat çeken Okumuş, “Pandemi dönemi gösterdi ki son yıllarda standart ilaçlar ve basit tıbbi cihazlar yerine çok gelişmiş, teknolojisi yüksek cihazların yanında biyoteknolojik ilaçlar da ön plana çıkmaya başladı. Geri kalmış veya gelişmekte olan ülkelerin ekonomileri açısından ciddi bir yük oluşturan, dozu 2-3 milyon doları bulan ilaçlar geliştirilmeye başladı.” dedi.
“SAĞLIK BİLGİ TEKNOLOJİ TRANSFERİ AÇISINDAN DA
ÖNEMLİ ALAN”
Çin’in son yıllarda özellikle sağlık teknolojisinde çok ciddi gelişme gösterdiğini belirten Okumuş, “Bunun yanında dinamik, istekli, gayretli insan kaynağına ve alt yapıya sahip bir Türkiye var ki biz de son 10-15 yılda sağlık alanında ciddi atılımlar gösterdik. İki ülke arasında sağlık alanında hem bilgi hem teknoloji transferi yapılması bir gereklilik hâline gelmiştir. İki ülke arasında son 5 yılda yaklaşık 126 milyar dolarlık bir ticaret hacmi gerçekleşti. Türkiye’nin yaklaşık 13 milyar dolar ihracatı var; ithalat ise 113-114 milyar dolar seviyesinde olmuş. Dolayısıyla ülkemiz açısından negatif ölçekte bir dengesizlik var. Bu dengesizliğin adil bir şekilde düzeltilmesi, düzenlenmesi gerekiyor. Bunun bir kısıtlama şeklinde değil, ticaret hacminin daha da artırılması şeklinde olması; Türkiye’nin bu ilişkide hak ettiği payı alması gerekiyor. Bu anlamda bu forum, sağlık ekonomisinin geliştirilmesi, ticaret hacminin artırılması açısından bir fırsat olabilir diyoruz. Tabii buna sadece alım satım anlamında bakmıyor; sağlığın bilgi ve teknoloji transferi açısından da önemli bir alan olduğunu düşünüyoruz.” diye konuştu.
“SINOVAC TÜRKİYE’DE
ÖNEMLİ YATIRIM YAPTI”
Prof. Dr. Nurullah Okumuş’un ardından söz alan SINOVAC Denizaşırı Departmanı Genel Müdürü Yang Guang, firmanın salgın döneminde aşı geliştirme süreçlerini anlatarak, iki ülke arasındaki iş birliğine yönelik çalışmalar hakkında bilgiler verdi. Okumuş, konuşmasının ardından Yang’a hem foruma katıldığı hem de üç doz SINOVAC aşısı olmuş biri olarak pandemiden kurtulmaya katkı sağladıkları için teşekkür etti. Okumuş, pandemi sürecinde birçok ülke ve şirket, sağlık alanında teknoloji transferi konusunda cimri davranırken SINOVAC’ın Türkiye’de gerçekleştirmekte olduğu aşı üretim tesisi alanındaki yatırımının önemli olduğunu vurguladı. Okumuş, “Türkiye’de de aşı ile ilgili çalışmalar var, dünyada da birçok aşı çalışması var; aslında pandemi insanların hastalıklarla kollektif bir şekilde nasıl baş etmesi gerektiğini de öğretti.” şeklinde konuştu.
“BİOSYS 3 FİRMA DESTEĞİYLE SOLUNUM CİHAZI İHRAÇ ETTİ”
Oturumun devamında, Mindray Medical Technology İstanbul Genel Müdürü Yang Junqiang konuştu. Otuz yıl önce kurulan firmaları ile bilgiler paylaşan Junqiang, inovasyon ve teknolojik gelişmelerin takibinin sağlık alanındaki önemine değindi. Junqiang, sağlık ürünleri geliştirme süreçlerinde müşteri beklentilerinin karşılanmasına yönelik çalışmaların, şirket gelişimine katkısı üzerinde durdu. BİOSYS Medikal Mühendisliği A.Ş. Genel Müdürü Cemal Erdoğan yaptığı konuşmada, bir start-up şirketi olarak yola çıktıklarını, iş fikirlerinin hayata geçirilmesinde KOSGEB, TÜBİTAK gibi Türkiye’de teşvik sistemlerinin katkısından ve öneminden söz etti. Erdoğan, 7 yıllık çalışmaları sonrası ve pandemi sürecinde solunum cihazı ihtiyacının ortaya çıkması ile Arçelik, Baykar ve Aselsan’ın destekleri ile hızlı bir şekilde üretim kapasitesinin artırılmasıyla 81 il başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesine cihaz ihraç ettiklerini ifade etti. Oturumun son konuşmacısı Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Sanayi Bölgeleri Genel Müdürü Fatih Turan, sağlık yatırımlarına yönelik teşvikler hakkında bilgi verdi. Sağlık yatırımlarının üç ana başlık altında incelendiğini ifade eden Turan, Genel Teşvik Sistemi ve Bölgesel Teşvik Sistemi kapsamında değerlendirilen sağlık yatırımlarını değerlendirdi. >> Burcu AYDIN’ın Haberi