• Haberler
  • Gündem
  • Oğlum tanktan in dedim, vur bu şerefsizleri emre uy vur dediler

Oğlum tanktan in dedim, vur bu şerefsizleri emre uy vur dediler

  15 Temmuz gazilerinden Mine Özer eşi Rıfat Özer'le birlikte darbe direnişinde yaşadıklarını gözyaşlarıyla anlattı. Özer, 'Lüften yapma gel yanımıza tanktan in dedim. 'Asker vur bu şerefsizleri. Emre uy ve vur.' dediler. Tankın önündeydim düşmüşüm.' dedi. 15 Temmuz 2016 tarihinde Fetulahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından yapılan darbe kalkışmasının bertaraf edilişinin 6'ncı yıldönümü Afyonkarahisar programında darbe [&hellip]

15 Temmuz gazilerinden Mine Özer eşi Rıfat Özer’le birlikte darbe direnişinde yaşadıklarını gözyaşlarıyla anlattı. Özer, “Lüften yapma gel yanımıza tanktan in dedim. ‘Asker vur bu şerefsizleri. Emre uy ve vur.’ dediler. Tankın önündeydim düşmüşüm.” dedi.

15 Temmuz 2016 tarihinde Fetulahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından yapılan darbe kalkışmasının bertaraf edilişinin 6’ncı yıldönümü Afyonkarahisar programında darbe direnişinde bulunan Gazi Mine Özer eşi Rıfat Özer’le birlikte yaşadıklarını paylaştı.

“ÖNEMLİ OLAN TÜRKİYE’YE BİRŞEY OLMAMASIYDI”

Gazi Mine Özer, “Ben anneyim ikna ederim zannetim.” sözleriyle darbe kalkışmasına karşı eşi Rıfat Özer’le birlikte verdiği mücadeleyi anlattı. Program sırasında duygu yüklü anlar yaşayan Mine Özer zaman zaman gözyaşlarına hâkim olamadı. Özer şöyle konuştu: “İkna ederiz, vazgeçiririz bu darbecileri işte ben anneyim diye düşünerek hareket ettim. Onları bir anne olarak ikna ederim diye sokağa çıktım. Ben ne yapıyorum bu teyzeye niye ateş edeyim der dedim kendi kendime. Eşimle birlikte bu düşüncelerle sokağa çıktık. Dediğim gibi tüm kadınlar hep bu düşüncelerle çıkmışlar. Ben kendimi bir tankın önünde buldum. Çokta hızlı buldum. Tankta bir asker oturuyordu. Başında kocaman bir kaskı vardı. Onun için suratı küçük görünüyordu. Gözlerinin içine bakıp gülümseyerek oğlum ben seni seviyorum. Ben senin annenim, anneannenim, teyzenim. Sen beni öldüremezsin. Lüften yapma gel yanımıza tanktan in dedim. Suç işleme çocuğum diyordum. O da beni dinliyordu. Ama anlayıp anlamadığını bilemiyorum. Bir taraftan jandarma kapısından bir ses duydum. ‘Asker vur bu şerefsizleri. Emre uy ve vur.’ denildiğini duydum. Tam tankın önündeydim ki düşmüşüm. İnsanlar öbekler halinde yatıyorladı, vurulmuşlardı. İniltiler vardı. Çokta önemi yok. Kan revan içerisinde kaldık bunlar önemli değil. Önemli olan Türkiye’e bir şey olmamasıydı. Ertesi günü nasıl bir sabaha kalkacağımızı bilememizdi. Sonuç olarak hastaneye gittik. Beni ameliyat ettiler. Sabah uyandığımda ülkeme ne olduğunu sormakta zorlandım.”

“ÖLMEKTE TEREDDÜTÜM OLMADI YETER Kİ ÜLKEM KURTULSUN”

15 Temmuz Gazisi Rıfat Özer, ölüme kendisiyle kimin gideceği düşüncesinde o kişinin 42 yıllık eşi Mine Özer olacağını ve bunda en ufak bir tereddüt duymadığını söyledi. Özer şunları kaydetti: “Darbe direnişinde kadınlar önde iken erkekler nasıl geri kalır? Türk erkeği de öyle sıradan bir erkek değil. Birisi vuruluyor arkasından beş kişi gidiyor. Onun için bu her türlü takdirin üzerinde bir olaydır. Ben çok saygı duyuyorum. Duygu yoğunluğum sadece bu olayla ilgili değildir. Hayatım boyunca bu duygu yoğunluğunu yaşadım. Hayal bile edemeyeceğimiz şeyleri gerçekleştirdik. İki kız evladım var. Başörtüsü ve inancını yaşama mücadelesi, İmam Hatipliler’in toplum tarafından kabul edilme mücadelesi verdik. Tüm mücadelelerde biz hep öksüz çocuk gibi ya da ikinci sınıf vatanaş konumuydaydık. Tayyip Bey iktidara geldikten sonra birinci sınıf olduğumuzu gördük. Birinci sınıf olduğumuzu kanıtlayabildik. Onun için çok önemliydik. Ben orada yaralandıktan sonra öleceğimi düşündüm. Ama zerre miktarda tereddütüm yoktu. Yani yeter ki ülkem kurtulsun.”

>> Burcu AYDIN’ın Haberi

Bakmadan Geçme