Nisan'da Afyon'da güneş bir başka doğacak

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Afyonkarahisar Belediye Başkan adayı Fatih Çetinkaya, çoksayıda aracın eşlik ettiği bir konvoyla Karşıyaka Mahallesinde karşılandı. Fatih Çetinkaya, Orduevi arkasında düzenlenen açık hava toplantısında halka hitap etti. Katılımcılar sıkça “Fatih Başkan” sloganı attı.
“MAKAM VE MEVKİ DERDİNDE DEĞİLİZ”
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasından sonra MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak’ın mesajı okundu. Toplantının açılış konuşmasını MHP İl Başkanı Mehmet Kocacan yaptı. Kocacan, “31 Mart bizim seçimde Allah’ın izni, lütfu kerimiyle, sizlerinde gönlünüzden vereceğiniz oylarla kazanacağımız zafer olur inşallah. Türkiye’nin içinde bulunduğu girdap bellidir. Tarafları ise isim isim bellidir. Hepiniz tarafından bilinmektedir. Yalnız ülkümüz davamız odur ki İslam ve bayrak adına, milletimiz ve devletimiz adına hiçbir makamı, mevkii devletimize asla tercih etmeyeceğimiz bilinmektedir.” dedi.
“ZAMAN KUCAKLAŞMA ZAMANI”
Adına Cumhur İttifakı denilen ittifakta MHP olarak kendilerine düşen ne pay varsa alıp yollarına devam ettiklerine belirten Kocacan, “İşte her ilde her ilçede her beldede olduğu gibi Afyon ilimizin adayı Fatih Çetinkaya kardeşimiz hazırınızda huzurunuzdadır. Merkez ilçemizde Fatih Beyle birlikte 14 Belde Belediye Başkanımız, 17 ilçemiz, 41 beldemiz de tüm adaylarımız hazırdır. Hepsi seçim atmosferine bu tarihten itibaren yollara revan olarak kapı kapı, ev ev daha önceden gönlünü alamadığımız elini öpemediğimiz onca insanla kucaklaşma zamanıdır. Ülkücü kardeşlerimin hepsinin bu daire de buluşmamız bizim dileğimizdir.” diye konuştu.
“ARAÇ KONVOYU SOKAKLARI KİLİTLEDİ”
Afyonkarahisar MHP Belediye Başkan Adayı Fatih Çetinkaya sözlerine halk ozanı Yunus Emre’nin “Gönüller yapmaya geldik” şiirini okuyarak başladı. Katılımcıların gelişleriyle kendilerine 31 Mart akşamı elde edilmek istenilen seçim zaferini müjdelediklerini söyleyen Çetinkaya, “Buraya öyle bir geldiniz ki bize zaferi müjdelediniz. Bu soğuk havada sizlere bir özür borçluyuz. Saat planlamamızı yaparken araç konvoyunun Afyonkarahisar’ın tüm sokaklarını kilitleyeceğini hesap edemedik. O yüzden geciktik, beklettik, üşüttük. Affınıza sığınıyoruz. Büyük taarruzun başladığı bu topraklardan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti teminatı Bilge Liderimiz, Türkmen Beyimiz, Sayın Genel Başkanımız Dr. Devlet Bahçeli’ye, Başbuğ Alparslan Türkeş’ten bu tarafa Ocaklardan beri çizgisinden hiç sapmamış 30 yıldır hizmet eden Afyonkarahisar’daki tüm teşkilatlarımızın ağabeyi, Genel Başkanımızın yol arkadaşı MYK Üyemiz Afyonkarahisar Milletvekilimiz Mehmet Taytak’a, karşılık beklemeden gece gündüz çalışan İl Başkanı ve yönetim kurulu üyelerine, Merkez İlçe Başkanımız ve yönetim kurulu üyelerine, İl Ocak Başkanımız ve yanında gece gündüz çalışan bozkurtlarımıza, Afyonkarahisar’ın haktan yana olan halkına bana gösterdiğiniz ilgi ve güvenden bu emaneti vermiş olmanızdan dolayı şükranlarımı sunuyorum. Allah sizden razı olsun ve beni size mahcup etmesin.” şeklinde konuştu.
“KAVGAMIZ MİLLETE HİZMET KAVGASI”
“Gün gelir yeise düşersek, gün gelir nefsimize uyarsak, ağzımızdan yalan laf sadır olursa, bizi zulümde görürseniz Hz. Ömer’in dediği gibi sesleniyorum, bu evladınızın sizler düzeltiniz” diyen Çetinkaya şu ifadeleri kullandı: “Eğer böyle yollara saparsak, sapacaksak bu memlekete bu millete hayrımız dokunmayacaksa Rabbim bu işi şimdiden bize nasip etmesin. O yüzden Rabbimin huzurunda kullarının önünde bir aciz kulu olarak niyaz ediyorum; Beni, teşkilatımı, Afyonkarahisarlı hemşehrilerimi ve tüm dava arkadaşlarımı şeytan şerrinden, nefsimizin şerrinden, zalimin zulmünden, iftiradan, beladan ve kazadan muhafaza buyursun. Hayır, niyetlerimizde bizlere muvaffakiyetler nasip etsin. Mevla yüzümüzü kara çıkarmasın. Konuşmaya Yunus Emre’nin bir şiiri ile başlamıştık. Kimseden alınacak bir intikamımız yok. Kimse ile bir kavgamız, derdimiz yok. Bizim bir tek kavgamız var, bir tek derdimiz var o da milletimiz ve milletimize hizmet etmenin kavgasıdır.”
“BEN BU MEMLEKETİN ÇOCUĞUYUM”
Toplantının yapıldığı alanın yan tarafındaki okula dikkat çeken Çetinkaya şöyle konuştu: “Yan tarafımızda bir okul var. Anam siyah poşet içerisine ekmeği kuzinede gevretip yağ sürüp biraz peynir ve domatesle öğlen tatilinde bana yedirirdi. Ben ileride okulun bahçesinde yer alan çam ağacı altında büyüdüm. O zaman bu okul Merkez Atatürk Orta Okulu idi. Ben bu memleketin çocuğuyum. Bu sokakların çocuğuyum. Bu memleketteki eğitim kurumlarında eğitim almış olan bir kardeşiniz bir evladınızım. Biz 2014 yılında bu hizmet aşkı ile yola çıktığımızda azıcık bir farkla seçimi kaçırmıştık. Bizler çalıştık, sefer bizden zafer Allah’tan dedik. Allah nasip etmedi. Sabır ettik boş durmadık. Bu işin çıraklığını yapmış idik kalfalığını da yaptık. Eğitimimizi tamamladık. Tecrübemizi geliştirdik. Kırgınlarımızın kalplerini tamir etmeye çalıştık. Yanlış anlaşılmaları düzeltmeye çalıştık. Ama hiçbir gün fitne çıkarmadık, bozgunculuk yapmadık. Zulüm edenlerden olmadık. Ama sayenizde bugün görüyorum ki Allah bize nasip edecek, 1 Nisan sabahı Afyonkarahisar’da güneş bir başka doğacak. Ama sizin sayenizde sizinle doğacak. Bu kalabalıklar toplanırken, milletvekillerimiz olurken, partimiz büyürken bütün bunlarda emeği geçen geçmişlerimiz var. Bu topraklarda başta Necmi Bilge ağabeyimiz olmak üzere kanı damlayanlar var. Onlar Türk-İslam davası deyip can verirken biz bu kadar değildik.”
“BİZİMLE ÇOK ALAY ETTİLER”
Birçok ülkücünün aç karnına şehit düştüğüne değinen Fatih Çetinkaya, aldığı sorumluluğun basit bir sorumluluk olmadığını vurguladı. Aldığı sorumluluğun maddi olduğu kadar manevi de bir ağırlığı olduğuna temas eden Çetinkaya şunları söyledi: “Bu sorumluluğun üzerimizde vebali var. Bizimle o zamanlar çok alay ettiler. Bizimle çok dalga geçtiler, küçük gördüler. Ama biz küçükken de, büyüdüğümüz zaman güçlü iken de önce ülkem, sonra partim ve ben diyen bir zihniyet olduk. Nice iftiralara karıştırdılar. Bizim mesela bir bozkurt işaretimiz var çokça yaptım. Yollarda el sallarken de çok yaptım. Elim ağrıdı, sizler de yapıyorsunuz. Çok özür diliyorum, saygısızca bir zamanlar bunlara laf söyleyenler oldu. Bizi anlamayanlar oldu. Oysa rahmetli cennet mekân Başbuğumuz ile yine rahmetli cennet mekân Azerbaycan eski Cumhurbaşkanı Ebulfeyz Elçibey bozkurt işaretini şöyle tanımlıyorlar; Parmağın biri İslam ve Allah’ın birliğini simgeler. Küçük parmakta Türklük demektir. Başparmak yuvarlaktır. O da dünyayı simgeler. İşte bu; Biz dünyaya Türk-İslam mührünü vuracağız demektir. Bu bir iddia, bu bir ülkü, bu bir gayedir.”
“HEDEF BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYELİĞİ”
Bundan sonraki süreçlerde halkla sıkça beraber olacağını ifade eden Fatih Çetinkaya, çalışmalarda projelerini anlatacağını söyledi. Vizyonunu ortaya koyacağının altını çizen Çetinkaya, “Vizyonumuzu ortaya koyacağız. Şehrimizle ilgili korkularımız ve kaygılarımız var. Çocuklarımız var, geleceklerini imar etmek zorundayız. Bunun için çok çalışmamız lazım. Hazır Belediye Başkanlarım ve Belediye Başkan adaylarım da burada iken bir niyetimizden bahsedeceğim. Afyonkarahisar’da merkez demeden Emirdağ, Dinar, Başmakçı demeden İhsaniye, Şuhut demeden topyekün bir kalkınmayı amaç ediniyoruz. Afyonkarahisar’da siyasi görüşü ne olursa olsun, mensubu olduğu partinin ismi ne olursa olsun, etnik kökeni ve inancı ne olursa olsun, herkesi bir noktada toplayabilecek, gücümüzü bir araya getirebilecek ve geleceğe bu şekilde temel atmak için Afyonkarahisar’da ilk işimiz Belediyeler Birliği olacaktır. En küçük belediyeden Afyon Belediyesine kadar doğru, geleceğimize faydalı olan, istihdam içerikli, ekmek aş olan, insanlarımızın sağlığını, ekmeğini ve emeğini, eğitimini başa alabilecek tüm projelerde tek bir Afyonkarahisar göreceksiniz. Bu Afyonkarahisar’ın ilk icraatı 2024 seçimlerinde tüm belediyelerimizle beraber Afyonkarahisar’ı Büyükşehir Belediyesi yapacağız. Çünkü buna mecburuz.” dedi.
“AFYON İLÇE
OLMASIN DİYE BÜYÜKŞEHİR OLMAK
ZORUNDAYIZ”
Kalkınma politikalarında bölgelere göre plan ve projeler çizildiğini belirten Çetinkaya sözlerine şöyle devam etti: “Büyükşehir Kanunu 750 bin nüfusu olan illerde ancak uygulanabiliyor. Bu olmayan illerde yakın gelecekte birkaç tane il birleştirilip bütün şehir yapılmak istenecek. Çünkü dünya bu tarafa gidiyor. Bu olacak, bunun için biz Kütahya, Afyonkarahisar, Uşak gibi üç büyük şehir olma taraftarı değiliz. Bizim bu üçlüden ayrılmamız lazım. Altıntaş’a havaalanı yapıldı. İzmir-Ankara otobanı Altıntaş’tan geçiyor. İstanbul-Antalya otobanı yine Altıntaş’tan geçiyor. Hızlı tren yine Altıntaş’tan geçiyor. Ege Bölgesinin en büyük lojistik kargo merkezi, OSB yine oraya kuruluyor. Üç tane ilin ortası olacak ve diğer iller buraya katılım sağlayacak. Diğer bir deyişle Afyonkarahisar ilçe olmasın diye, eğiticilerimizin düşük kalitede olmaması için, iyi doktorlarımız gitmesin diye, daha iyi doktorlar buraya gelsin diye top yekûn kalkınabilmek için büyükşehir olmak mecburiyetindeyiz. Tüm kamuoyuna, gönüldaşlarıma, ülküdaşlarıma sözüm olsun; Bütün Afyonkarahisar’ı bir ve tek olarak ayağa kaldıracağız. Bunu da Afyonkarahisar Belediyeler Birliği eliyle Afyonkarahisar’ı Büyükşehir Belediyesi yaparak hayata geçireceğiz. Burada insanımıza çok iş düşecek. Bizim elimizde sihirli değnek yok. Şehir dışındaki yakınlarımıza memleketine dön diyeceğiz. Yoksa bir sonraki bayram döndüğünde memleketin il olmaz ilçe olarak dönebilirsin ilin elinden gitmeden gel memleketine destek ver. Nüfusunu buraya aldır diyeceğiz. Kalbim ve gönlüm biliniyor. Ne kadar gönül adamı olduğumuz biliniyor. Allah cümlenizden razı olsun. Bundan sonra sosyal medya da, bilboard ve medyada tüm hazırlıklarımızı anlatacağız. Sizler de benim adıma konuşun, korkmayın anlatın. Bugüne kadar kimsenin yüzünü yere eğdirmedim bundan sonra da eğdirmem. Canımı veririm yine de yüzümü yere eğdirmem. Varlığım Türk varlığına armağan olsun. Ne Mutlu Türküm Diyene.”  >> Burcu AYDIN’ın Haberi