Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

NAMAZDA TÂDİL-İ ERKAN (3) – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 24 Aralık 2014 Çarşamba 02:00:00
  — Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki
“Namazını kılan kişi rükû ve sücudunu tam olarak yaparsa: namaz ona şöyle dua eder: (Hakkımı tam vermekle) Beni koruduğun gibi Allah’ta seni korusun.”
Rükû ve sücudunu tam olarak yapmayana (tadili erkâna riayet etmeyene) ise namaz şöyle der:
“Beni noksan kılarak harcadığın gibi, Allah ta seni harcasın. Sonra bu namaz yırtık paçavra gibi dürülüp kıyamette sahibinin yüzüne karşı atılır.” (Ebu Davut. İmam Suyuti, Camiu’s-sağir: 1/694)
Ubade bin Samet’in (radyallahü anh) bildirdiği hadîs-i şerifte:
“Bir kimse şartlarını gözeterek iyi bir abdest alır, sonra namaza durur, namazın rükû, secde ve kıraatini güzel yaparsa, namazı ona: “Sen beni muhafaza ettiğin gibi, Allah Teâlâ’ da seni muhafaza etsin” der. Sonra bu namaz nurlu olarak, parlayarak göğe çıkar. Gök kapıları açılır Allah Teâlâ’nın katına arz olunur. Orada sahibine şefaatte bulunur. Kıraat rükû ve secdelerini tam yapmayanın namazı, ona: “Beni zayi’ ettiğin gibi Allah Teâlâ’da seni zayi’ etsin” der. (İmam Suyuti, Camiu’s-sağir: 1/720)
Rükû’da karar kılmak, yani her aza yerini alıp karar kılacak kadar durmak vaciptir. O bakımdan organlar karar kılmadan eğilip kalkanın namazı kerahetle caizdir. İmam Ahmed’in de ictihadı bu doğrultudadır. Bu, imam Ebu Hanife ile imam Muhammed’e göredir.
Rükû’da her aza yerini alıp karar kılacak kadar beklemek farzdır. O bakımdan bir tesbih miktarı durmadan kalkan kimsenin farzı yerine getirmediğinden namazı bozulur. Bu, imam Şafiî ile imam Ebu Yusuf’a göredir.
Ellerin diz kapaklarına kadar ulaşmasıyla rükû’, başın (alnın) yere değmesiyle secde gerçekleşmiş olur, yani farz yerine gelmiş sayılır. Bu, imam malik’e göredir.
Rükû’dan kalkınca beli iyice doğrultmak da vâcibdir.
İki secde arasında beli doğrultarak oturmak da vâcibdir.
Özetle: namazda “tadil-i erkân” kimine göre vacip, kimine göre farzdır.
Kulun Allah’a en yakın bulunduğu an, secdede olduğu zamandır. Çünkü secde, kulluğun en yüksek mertebesi, teslimiyet ve mahviyetin en açık belirtisi, kula kul olmamanın en belirgin belgesidir. O bakımdan Rasûlüllah (a.s.) Efendimizin secde durumu ve sureti, tek ve değişmeyen ölçüdür. Çünkü o, kulluğun da en üst derecesinde bulunuyordu.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER