• Haberler
  • Genel
  • Müslümanlar’ın ortak sıkıntısı Allah’tan uzak yaşamak

Müslümanlar’ın ortak sıkıntısı Allah’tan uzak yaşamak

AKÜ İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Remzi Kaya, “Kur’an ve Sünnette İnsan” konulu sunumunda Tin Suresi’nde ifade bulan insanın en güzel ve en kötü varlık olmasını örneklerle anlattı. Kaya, dünyadaki Müslümanların ortak sıkıntılarının Allah’tan uzak yaşayıp kenetlenememek olduğunu söyledi Ensar Vakfı’nın Ramazan'da İkindi Sohbetleri programı her akşam ikindi namazından sonra Taş Medrese'de her geçen [&hellip]

Müslümanlar'ın ortak sıkıntısı Allah'tan uzak yaşamak

AKÜ İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Remzi Kaya, “Kur’an ve Sünnette İnsan” konulu sunumunda Tin Suresi’nde ifade bulan insanın en güzel ve en kötü varlık olmasını örneklerle anlattı. Kaya, dünyadaki Müslümanların ortak sıkıntılarının Allah’tan uzak yaşayıp kenetlenememek olduğunu söyledi

Ensar Vakfı’nın Ramazan’da İkindi Sohbetleri programı her akşam ikindi namazından sonra Taş Medrese’de her geçen gün artan ilgi ile devam ediyor. Ramazan’nın 6. gününde “Kur’an ve Sünnette İnsan” başlıklı konuşması ile AKÜ İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Remzi Kaya hitapta bulundu. Program başlangıcında Süleyman Bircan tarafından Kur’an-ı Kerim tilaveti gerçekleştirildi.
İSLAMİ İLİMLER
İKİ YILDA FARK ATTI
Programın sunumunu Ensar Vakfı Şube Başkanı İbrahim Durgut yaptı. Durgut, konuşmacı AKÜ İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Remzi Kaya’nın fakülte açıldıktan sonra çok kısa sürede öğretim üyelerini tamamladığını belirtti. İbrahim Durgut, fakültenin yaklaşık 440 öğrencisi bulunduğunu, İslami İlimler Fakültesi’nin gelecek yıl 660 öğrencisi ile AKÜ’nün en önemli, güçlü bir fakültesi haline dönüştüğünü kaydetti. Durgut, 2 yıl gibi kısa bir sürede bu hizmetleri gerçekleştiren İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Remzi Kaya’ya teşekkür etti.
PEYGAMBERLERİN GÖREVİ
TAĞUTTAN UZAKLAŞTIRMAK
İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Remzi Kaya, Kur’an-ı Kerim’de ve kısmen Peygamber Efendimiz’in (SAV) hadislerinde Rabbimizin insanı nasıl değerlendirdiğini ve insanlardan ne istediğine değineceğini söyledi. Allah ve Resulü’nün nasıl bir kul ve ümmet istediğini, bu şekilde olabilmenin kriterlerinden söz edeceğini belirten Kaya; “Allah Celle Celalüh Hazretleri son peygamber ve bütün peygamberlerin gönderiliş sebebini Nahl Suresi 36. ayeti celilesinde şöyle hatırlatıyor. ‘Allah bütün peygamberleri Allah’a kul olmaları, Allah’a ibadet etmeleri ve tağut denilen beladan sıkıntıdan yanlış itikatlardan da sakındırmaları üzerine gönderilmiştir. Bunları tebliğ etmek üzere gönderilmiştir.’ buyuruyor. Peygamberlerin görevi insanı Allah’a yaklaştırmak tağuttan uzaklaştırmaktır. Asli görevleri budur.” dedi.
NEREYE BAKARSANIZ ALLAH’I GÖRÜRSÜNÜZ
Prof. Dr. Remzi Kaya, Kur’an-ı Kerim’de 8 yerde tağut kelimesinin geçtiğini belirterek bu kavramın, Allah’ın istemediği, şeytanın istediği, İslam’a ters düşen bütün izmler, bütün sistemler, Hz. Peygamber’in (SAV) hoşlanmadığı herşeyin özeti olduğunu söyledi. Diğer bir ifade ile tağutun kulları Allah’tan uzaklaştırıp cehenneme götürecek herşeyin bu kapsamda değerlendirildiğini aktaran Kaya; “Tağutla ilgili bir üçüncü tanım yapacak olursak; Peygamberlerin getirdiği tevhid dini dışında bulunan her sistem, her izin şeytanın istediği doğrultuda olduğu için bu kapsamda değerlendirilir. Ortalama 20’ye yakın tefsire baktığımız da üç kelime üzerinde birleşmiş olduğunu görüyoruz. Peki Allah ve insan, insan ve Allah. Allah en mükemmel varlık. ‘Nereye bakarsanız Allah’ı görürsünüz.’ Hocam biz Allah’ı görmüyoruz ki. Haşa şu anda dünya gözü ile Allah’ı görebilmemiz mümkün değil. Bu nedenle Allah’ı göremiyoruz. Ama Allah’ın kudretini göstermeyen hiçbir şey yok.” diye konuştu.
FARKLILIKLARI DÜŞÜNÜP İBRET ALIYOR MUYUZ?
Rengarenk çiçeklere bakıldığında o çiçeklerin Allah Cella Celalüh dışında bir varlığın yapmasının mümkün olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Remzi Kaya, aynı toprakta yetişen çiçeklerin kokuları, renkleri ve tadının farklılığına işaret etti. Kaya; “Nereye bakarsanız Allah’ı görürsünüz. Çok farklı misaller veriyorum. Bir farklı misal daha vereceğim. Ana rahminde geçirdiğimiz yedi evreyi Allah bize Müminun Suresinde hatırlatıyor. Yüce Rabbimiz ‘Biz insana ruhumuzdan üfürdük.’ diyor. İnsanoğlu dokuz ay 10 gün ana rahminde kalıyor. Ana rahminde yiyecek yok, hava yok, su yok ve insanoğlu suyun içerisinde 9 ay 10 gün yaşıyor. Tekrar dünyaya geldiği zaman suyun içine atacak olsanız boğuluyor. Allahımız ne diyor? ‘Kur’an-ı Kerimi ben kolaylaştırdım düşünmüyor musunuz? İbret almıyor musunuz? Hiç dikkatinizi çekmiyor mu?’ diye düşünce konusu üzerinde geniş yer veriyor. Her bir insanın yüzüne baktığımızda farklı. Parmak izlerine ve kanlara baktığımızda hep farklı farklı sonuçlar görürüz. Huylarına, karaterlerine bakacak olursak farklı. İşte bunu düşünmüyor musunuz?” şeklinde konuştu.
GERÇEK DOST ALLAH RIZASINI GÖZETİR
Kur’an-ı Kerime bakıldığında Allah’ın insanı iki şekilde değerlendirdiğini kaydeden Prof. Dr. Remzi Kaya, Allah’ın insanı unutmak anlamında değerlendirdiğini belirtti. İnsanın unutan ve yanılan bir varlık olduğunu kaydeden Kaya; “İnsan unutan ve günah işleyen bir varlık. Hata eden bir varlık. Yanlışlar yapabilen bir varlık. İnsan böyle bir varlıktır. Başka bir yerde de, dost, candan olarak tabir ediyor. Rabbimiz insanı iki şekilde ele alıyor. Birincisi dost insan. Gerçek manada Allah’tan sonra, Peygamberden sonra en güzel dost mümin olan insandır. Zaten Kur’an-ı Kerimde de dostu tarif ederken önce Allah, Peygamber ve Peygambere gerçek manada inanan insan dosttur. Gerçek dost sırf sadece Allah’ın rızasını düşünen, dünyayı, makamı, saltanatı ve menfaati ikinci planda tutan insandır. İşte bu Allah dostudur. Peygamber dostudur. Müslüman dostudur. Demek ki Allah’ın istediği insanı tarif ettiği nokta dost kavramından gelen insandır. Bunun hatası olur mu? Olur. Yanılgısı olur mu? Olur. Ama herşeyi rıza-yı bani için düşündüğünden hemen hatadan dönebilir. Unutmak, yanılmak, hata etmek kelimesinden ele aldığımızda insan; Şeytan en çok bize buradan yaklaşıyor. Önce Allah’ı unutturuyor.” ifadelerini kullandı.
PEYGAMBERİMİZE KOMŞU
O’NU SEVENLER OLACAK
Şeytanın Allah Celle Celalüh-ü, Peygamber Efendimizi (SAV), Kur’an-ı, ahireti unutturduğunu vurgulayan Prof. Dr. Remzi Kaya, hatırlattıklarının ise dünya menfaati, makam, kadın-erkek ilişkisi ve para olduğunu söyledi. Şeytanın hatırlattıkları ile sürüklenen insanın şeytanın gerçek manada dostu haline dönüştüğünü kaydeden Kaya; “Şeytandan nasıl kurtulunacağını Kur’an-ı Kerim bize açık açık ifade etmektedir. Ahirette Makam-ı Mahmud sahibi olan Hz. Peygamber’dir (SAV). Düşünün bir kere en güzel makam. İnsanlardan, Müslümanlardan kimse yanında olmayacak. Bu ne olur? O makam zindan olur. Ahirette Sevgili Peygamberimizin (SAV) komşusu dünya da Peygamberi sevenler, Allah’ı sevenler olacak. İnşallah hepimiz olacağız. Hele hele bu Ramazan ayında bolca dua edeceğiz ki Allah bizi dünya da kendisine kul Resulüne ümmet yaptığı gibi inşallah ahirette de Sevgili Peygamberimize komşu yapacak. Bunun mükafaat ve müjdesini ayet ve hadiste hatırlatmaktadır.” ifadelerine yer verdi.
SIKINTILARIN MÜSEBBİBİ
ALLAH DÜŞMANLARI
Haşır Suresi’nin son sayfasında ki ayette Yüce Allah’ın, “Siz Allah’ı unutursanız bizde size kendinizi unuttururuz.” dediğini aktaran Prof. Dr. Remzi Kaya şunları söyledi: “Allah’ı unutan bir insandan daha zalim bir insan olamaz. Çünkü Allah’ı unutan da merhamet olmaz. Allah’ı unutan da acıma olmaz. Düşünün Allah korkusu olmuş olsa Japonya’ya bir bomba atmak suretiyle 70 bin insan öldürülür mü? Bugün dünya üzerinde bir sıkıntı varsa yaklaşık 8 sene Irak-İran savaşı olmuş ise arkasından İran savaşı olmuş ise arkasından şu anda Ortadoğu da, Suriye’de, Irak’ta, Filistin’de, dünyanın değişik yerlerinde savaşlar oluyor ise bunun arkasında Allah düşmanlarının olduğunu, Allah’ın kendilerini unutturduğu için herşeyi maddiyatla değerlendiren Amerika, İsrail, İngiltere, Fransa, Almanya gibi zalim ülkelerin olduğu görülüyor. Allah’ı unutana Allahımız diyor ki; ‘Biz insanlardan ve cinlerden birçoğunu cehennem için yarattık. Onların gözleri vardır ama görmez, kulakları vardır ama işitmez, kalbi vardır ama anlamaz, onlar yaratılanlar içinde en kötüsüdür, hayvandan daha da kötüdür.’ En vahşi hayvan düşünüldüğünde bir canlıyı parçalar tüm insanları öldüremez. Ama zalim bir insan, kafir bir insan, Allah düşmanı bir insanda acıma ve merhametin olmadığını, Allah’ı unuttuğu için Allah’da kendisini unutturduğunu, tamamen dünyaya daldığını Azrail geldikten sonra iş işten geçtiğini göstermiş olacak. Allahımız ‘Sakın ha Allah’ı unutan kendini unutur.” diye buyurmaktadır”
TEVBE VE TESLİMİYET GEREK
“Şu ana kadar hiç Kur’an okumayıp, hiç ibadet etmeyen, Allah ve Resulü’nün dediğini yerine getirmeyip, dedikodu yapan, iftira yapan, bir takım hile yaptıktan sonra Allah’a bir daha O’nun istemediği hal ve hareketi yapmamaya Kur’an ve Sünnet üzerine senin istediğin üzere Müslüman olacağım denildiği zaman Allahımız günahlarımızı affedeceğini söylüyor.” diyen Kaya şöyle konuştu: “Allahımız bizlere, ‘Ey nefsinin, şeytanın esaretinde kalmış kullarım, tevbe istiğfar eder de bana döner, bana sarılırsanız, Peygambere sarılırsanız sizin geçmiş bütün günahlarınızı affederim. Cennetime koyarım ve Peygambere komşu yaparım buyurmaktadır. Allah cümlenizden razı olsun. Yüce Rabbimiz şu Ramazan’da duaların kabul olduğu bir anda günahlarımızı affederek, neslimizi, nefsimizi her türlü tehlikelerden muhafaza ederek, evlatlarımızı İslam’a hadım ederek, milletimizi ve memleketimizi tekrar İslam’a hadim ederek bizi Müslüman olarak yaşamak ve Müslüman olarak ahirete dönmeyi nasip eylesin inşallah. Sohbetimizin asıl konusu Tin Suresi’nde ifade bulan insanın en güzel ve en kötü varlık olması üzerindeydi.” >> Burcu AYDIN’ın haberi

Bakmadan Geçme