Müslüman’ın Müslaman’dan başka dostu yok!

Saadet Partisi Gençlik Kolları tarafından hanımlara özel düzenlenen programda konuşan Filiz Akman, “Bekle Bizi Ey Kudüs” “El İntifada Müstemirra” başlıklı sunumunda Filistin ve Kudüs’ü etkin bir üslupla anlattı.ÜÇ DİN İÇİNÖNEMİ VARNLP ve Eğitim Uzmanı Filiz Akman, Kudüs’ün son derece ağır bir mevzu olduğunu hem Kudüs hem de Filistin’i doğru okumak gerektiğini vurguladı. Mescid-i Aksa’nın çok [&hellip]

Saadet Partisi Gençlik Kolları tarafından hanımlara özel düzenlenen programda konuşan Filiz Akman, “Bekle Bizi Ey Kudüs” “El İntifada Müstemirra” başlıklı sunumunda Filistin ve Kudüs’ü etkin bir üslupla anlattı.
ÜÇ DİN İÇİN
ÖNEMİ VAR
NLP ve Eğitim Uzmanı Filiz Akman, Kudüs’ün son derece ağır bir mevzu olduğunu hem Kudüs hem de Filistin’i doğru okumak gerektiğini vurguladı. Mescid-i Aksa’nın çok önemli bir mevzuu olduğunun altını çizen Akman; “Mescid-i Aksa üç din için de kutsal ve önemli. İncelediğiniz zaman Yahudiler tarafından Süleyman mabedinin olduğu onlar için kutsal olan bir belde. Hristiyanlar için Hz. İsa (A.S) çarmıha gerildiği ve tekrar yeryüzüne ineceğine inanılan yerdir Mescid-i Aksa’nın olduğu yer. Biz Müslümanlar için ilk kıblemiz, Peygamber Efendimizin (SAV) miraca yükseldiği yerdir. O yüzden Mescid-i Aksa üç din içinde önemli yer teşkil etmektedir” dedi.
SIKÇA GÖSTERİLEN
 KUBBET-ÜL SAHRA
Üç din için kutsal bir mevkii olan Mescid-i Aksa için kimlerin neler yaptığından söz eden Filiz Akman, tarihsel süreci güncel olaylarla birlikte dinleyicilere aktardı. 1946’da İsrail’in işgal etmeye başladığı Filistin topraklarının 2016 yılına gelindiğinde büyük ölçüde işgalcilerin elinde olduğunu belirten Akman; “Filistin bu hale nasıl geldi? Bilindiği üzere Filistin daha önce Osmanlı devleti zamanında Osmanlı’ya aitti. Yüzyıl önce hayalini kuran Teoder Herlz isimli kişi Abdülhamid Han Hazretlerine niyetini bildirir. Öncesinde altını çizmek istediğim birşey var. Televizyon ekranlarından bizlere Mescid-i Aksa diye gösterilip empoze edilen yer kubbesi parlak olan Kubbet-ül Sahra’dır.  Çünkü Mescid-i Aksa’yı yıkarak Süleyman mabedini yapmak asıl amaçlarıdır. Bu nedenle ayılmamamız için bize Mescid-i Aksa diye Kubbet-ül Sahra’yı gösteriyorlar” diye konuştu.
“KANLA ALINDI ANCAK
KANLA VERİLİR”
Filistin’in, Müslümanlar’ın elinden nasıl gittiğini anlatan Filiz Akman, rahmetli Abdülhamid Han’a Theodor Herlz’in niyetini bildirdiğini, Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde Filistin’i Yahudiler’e vermesi talebini ilettiğini kaydetti. Osmanlı’nın çok yüklü olan borcunu silme kaydı şartıyla Herlz’in Filistin topraklarını istediğini belirten Akman; “Filistin’i isteme nedenleri İsrail Devleti’nin kurulması içindir. Bunun için tüm alt yapı çalışmaları yapılmıştı. Sultan Abdülhamid Han Hazretleri cevaben o toprakların kanla alındığını kanla verileceğini söyledi. Kendilerinin Yahudilere verecekleri bir karış toprakları olmadığını ifade etti. Bilindiği üzere 31 Mart vakası patlar. Sultan Abdülhamid Han Hazretleri vatan haini ilan edilir. Bunların hepsi planlanmış bir programın parçasıydı” şeklinde konuştu.
ALLAH’IN İSTEDİĞİ DİNİN MÜCADELESİ YOK
Teodor Herlz isimli kişinin İsrail devletini kurulacağını görmemesi halinde bile temellerinin atılması için her yolu uygulayacağını ifade eden Akman; “Haim Nahum doktrinini gerçekleştirmeye karar verirler. Maneviyatsız, boş ve aç bırakma noktasında o dönem için planlama yapılır. Zaten o dönemde Osmanlı Devleti bir sürü savaştan çıkmış. Zor süreçler geçiriyor, Kurtuluş Savaşına girecek. İşte tam da bu sıkıntıların arasında büyük plan devreye giriyor. Cumhuriyet kuruldu, 2016’ya geldik çağlar atladık. Demokrasi artık başımıza gökten bombalar indirir hale geldi. 2016’ya durumu uyarladığımız da bizim durumumuz nedir? Uygulamak istedikleri planlar tıkır tıkır işliyor. Sayılar şu anda gittikçe çoğalıyor. Fakat hiçbir kalitemiz kalmadı. Çünkü biz Allah’ın istediği bir dini yaşamak için mücadele etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
DAVASIZ-ŞUURSUZ GENÇLİK KAPIDA
Günümüzde kişilerin ağırlıklı olarak kendi nefisleri güdümünde yaşadıklarına dikkat çeken Filiz Akman, “oku” ayetinin de yanlış anlaşıldığından yakındı. “Oku” diyen Mevla’nın kulların kendilerini ve kainatı okumaları istediğini vurgulayan Akman şu ifadeler yer verdi: “Müslümanlar Rabbimize ait olan ayetleri okuyup, O’na kul olmak için çalışmak zorunda. Rabbimiz bizlerden bunu istiyor. Biz okuma kavramını nasıl anladık? Üniversiteyi bitirelim, yüksek lisans yapalım, doktora yapalım şeklinde anladık. Peki ya sonra? Bir eğitim uzmanı ve arazide olan bir kişi olarak hedefi olmayan, davası olmayan, bilinci ve şuuru olmayan bir gençlik yetiştiğini üzülerek ifade etmek durumundayım. Sadece ne yiyip, ne giyip, nereye gideceği derdinde olan bir nesil. Efendimiz (SAV) ‘Doğu da Müslüman’ın eline diken batsa, batı da bunu hissetmezse bizden değildir.’ demiyor muydu? Bizler hissedebiliyor muyuz? Şunu hiçbir zaman unutmayın ‘Bizi sokmayan yılan bin yıl yaşasın.’ zihniyeti Yahudi zihniyetidir. Yılanın öbürü ile işi bittiğinde sıra sana gelecektir.”
İSLAM’IN TEK KALESİ NE HALDE?
Lübnan’ın, Afganistan’ın, Irak’ın, Suriye’nin dünyanın gözü önünde gittiğine değinen Filiz Akman, Türkiye’nin doğu ve güneydoğu Anadolusu’nda çok ciddi sıkıntılar yaşandığını söyledi. Müslüman şuura ve bilince erilmemesi halinde Türkiye’nin de Filistin toprakları gibi eriyeceğine vurgu yapan Akman şöyle konuştu: “Bilinçlenmek ve şuurlanmak zorundayız. İslam’ın tek kalesi gibi görünen Filistin ne halde. Pek çok programlar düzenledim, yıllarca İlçe Başkanlığı da yaptım. Yılın annesi olarak engelli çocuk annesini, şehit annesini ve yurt dışında şehit düşen bir çocuk annesini ağırladım. Ama Türkiye topraklarında bir tane Filistinli anne bulamadım. Hiçbir Filistinli kendi vatanını terk etmiyor.”
YAHUDİLER HEDEFLERİNE KİLİTLENMİŞTİ
Sultan Abdülhamid’in tahttan indirilmesinden sonra Enver Paşa’nın Sultan’ı anlamadıklarını, siyonistlere alet olduklarını itiraf ettiklerini ifade eden Akman şunları söyledi: “Rahmetli Erbakan Hoca sürekli siyonizme karşı olduğunu söyleterek siyonizme alet olunacağına işaret etti. Eğer Müslüman bilinçli ve şuurlu olmazsa onların maşası olur. Günümüze kadar ne yapıldı? 1897 yıllarından itibaren İsrail devleti planlanarak kurulması için çabalar sarf edildi. Theodor Herzl isimli kişi 1897’de Basel toplantısını gerçekleştirir. Toplantıdan Hayim Nahum doktirininin uygulanması kararı çıkar. Bundan sonra Osmanlı’nın yıkılması sürecinde bu zihniyet etkin rol oynar. Kendileri ölseler de plan ve projelerini uygulayacak o kadar çok şuurlu kişiyi geride bırakmışlardır. Mesela İsrail devletinin kurulması için bir profesör para toplar. Profesör boynuna taktığı kumbara ile ‘İsrail devleti için para vereceksiniz.’ der. Ne kadar para verileceği kendisine sorulduğunda cevabı, ‘Canınızı acıtıncaya kadar vereceksiniz.’ olur. Bu kişiler işte böyle hedefe kilitlenen insanlardı.”
FİLİSTİN HALKI
 MESCİD-İ AKSA NÖBETİNDE
Mescid-i Aksa’ya, İsrail’in kendilerine göre çok güzel biçimde konuşlandıklarını aktaran Filiz Akman, bölgenin müthiş bir abluka altında olduğunu söyledi. İsrail askerlerinin 40 yaş üzerindeki Müslümanlar’ı Mescid-i Aksa’ya sokmadıklarını belirten Akman şu ifadelere yer verdi: “Camiilerin dolmasına engel oluyorlar. O kadar değişik yasalar çıkarmışlar ki resmen işgal uyguluyorlar. Gaipler Yasası diye bir yasa çıkarıyorlar boş bulunan yerleri hemen alıyorlar. Orada ki Filistinliler gece, gündüz canla başla Mescid-i Aksa’nın muhafızlığını yapmakla mücadele ediyolar. O yüzden hiçbir yere ayrılmıyorlar. ‘Mesih Kral gelip Davut’un tahtına oturacak, İsrail’in hakimiyetini ebediyyen perçinleyecek.’ inançlarını bu şekilde perçinliyorlar.”
10 AYLIK BAŞBAKANLIK
 PROJEYİ 10 YIL ERTELETTİ
Büyük İsrail Projesi’nin başlaması ile takvimin belirlendiğini söyleyen Akman şu ifadeleri kullandı: “Yahudiler’in Filistin’e tam ve kati dönüşleri yaklaşık olarak 1. Dünya Savaşı’ndan sonra olacaktır. Bu harp Avrupa Devletlerinin başı ucunda asılı duruyordu. Bu harpte Osmanlı İmparatorluğu kendi eli ile vermediği takdirde parçalanacaktır. Yahudiler arz-u mevduda yani ‘vaad edilmiş kutsal topraklara’ böylece sahip olacaklardır. Planlama bu yönde ilerler. Allah razı olsun bizleri siyonizm konusunda bilgilendiren merhum Erbakan hocamdır. Tabiri caiz ise onların yuvasına çomak sokan bir insandı merhum. Merhum Erbakan’ın, 40 yıllık siyasi hayatında, 10 ay süren bir Başbakanlık süreci olmuştu ortak koalisyon hükümetinde. O süreçte dediler ki, ‘Biz BOP en az on yıl daha ertelemek durumunda kaldık.’ ABD Başkanlarından Bush ve sonrasında gelenlerin Haçlı Seferlerine yönelik net açıklamaları kamuoyunun malumudur.”
ORTAK AMAÇ İSRAİL’İN GÜVENLİĞİ
ABD’ye seçilen hiçbir Başkan’ın İsrail’in onayı olmadan seçilemeyeceğinin altını çizen Filiz Akman, geçmişten mevcut zamana kadar ki tarihsel sürecin bilinmesi ile olayın daha iyi kavranacağını söyledi. Türkiye’de yaşananların da bu sayede daha iyi anlamlandırılabileceğini belirten Akman; “Kutsal ittifak Hristiyan Siyonistler Birliği’dir. İsrail’in yeniden kurulmasını amaçlarlar. Ortak strateji AB, BM dediğimiz bütün birliklerin ortak amaçları İsrail Devletinin güvenliğidir. Bunların Müslümanlar’a yardım ve destek olacaklarına dair hiç medet umulmamalı. Bunlar safsatadır. Artık lütfen uyanın. Niye hala saf saf inanıyoruz. Göz önünde öldürülen, tecavüze uğrayan insanları gören BM ne yapmaktadır? Onlar Sırplar’ın katlettikleri Müslümanlar’ı seyrettiler. Hani savaşta barışı sağlamak için kurulmuştu o topluluklar. Ayetler anlanmaz ve dinlenmez ise doğru yolu bulamazsınız. Ne diyor Mevla-yı Zül Celal, ‘Siz onlardan olmadıkça, onların dinine girmedikçe onlar sizi içine almazlar.’ diyor. Ağızlarla kuşta tutulsa, kaldı ki 13 yıldır yapılmayan şaklabanlık kalmadı. Verebileceğimiz bütün tavizleri verdik. Zinayı kaldırdık, hınzır etini koyduk. 15 yıl önce İstanbul’da eşcinsellik için 3-5 kişi yürürken bugün binlerce kişi yürüyor.”
KEFENSİZ YATANLARIN
KEMİKLERİ SIZLIYOR
Filiz Akman, helak olmaktan, Allah’ın başa taş yağdırmasından korkulması gerektiğini vurguladı. Helak olunmamasının ayrı bir mevzu olduğunu söyleyen Akman; “Peygamber Efendimizin (SAV) duası ile helak olmuyoruz. Resulullah, ‘Rabbim benim ümmetimi toplu olarak helak etme.’ diyor. Allah-u Telaa da O’nun bu duasını kabul ediyor. Ayağımızı her attığımız yerde Akif’in dediği gibi, ‘Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı. Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.’ Şu anda ayaklarımızın altında kefensiz yatan binlerce atalarımızın kemikleri sızlamaktadır. Artık lüften birşeylerin farkında olalım. Her oynanan oyunun arkasında insanlarımıza sadece bilmelerini istedikleri kadar bilgi ve haber yayını yapılır. Müslüman’ın ferasetinde sakınılmasını söyler Peygamber Efendimiz (SAV). Çünkü Müslüman’ın Allah’ın nazarı ile baktığını söyler. Allah aşkına Müslümanlar bizim keşiflerimiz niye açık değil? Merhum Erbakan hocamızın dediği üzere narkozluyuz. Ama unutmayalım ki Müslüman’ın, Müslüman’dan başka dostu yok.” >> Burcu AYDIN’ın Özel Haberi

Kudüs programına yoğun ilgi

SP Gençlik Kolları tarafından hanımlara özel olarak düzenlenen “Bekle Bizi Ey Kudüs” “El İntifada Müstemirra” isimli programa yoğun ilgi gösterildi

NLP ve Eğitim Uzmanı Filiz Akman, tarafından verilen Kudüs ve Filistin’e yönelik sunum öncesi SP Gençlik Kolları Başkanlığı’nca organize edilen program icra edildi. Program Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından Perihan Doğantekin’in açılış konuşması ile sürdü. Program şiir dinletisi, sinevizyon ve tiyatro gösterisi ile tamamlandı.

Bakmadan Geçme