• Haberler
  • Genel
  • 'Mushaflar arasında fark yok' – Kocatepe Gazetesi

'Mushaflar arasında fark yok' – Kocatepe Gazetesi

Dr. Tayyar Altıkulaç, 'Oryantalizmin Değişen Bakış Açısı' isimli konferansında Topkapı Mushafı, Taşkent Mushafı, Londra Mushafı gibi çok sayıda Mushafı incelediğini söyledi ve ekledi: 'Sözünü ettiğimiz bu Mushafların tamamını okuduk. Hepsinin bana verdikleri sonuç Mushaflar arasında basit imla farklarının dışında okunuşu etkileyen herhangi bir farkın mevcut olmadığını gördüm.' Diyanet İşleri eski Başkanı Dr. Tayyar Altıkulaç tarafından [&hellip]

“Mushaflar arasında fark yok”

Dr. Tayyar Altıkulaç, “Oryantalizmin Değişen Bakış Açısı” isimli konferansında Topkapı Mushafı, Taşkent Mushafı, Londra Mushafı gibi çok sayıda Mushafı incelediğini söyledi ve ekledi: “Sözünü ettiğimiz bu Mushafların tamamını okuduk. Hepsinin bana verdikleri sonuç Mushaflar arasında basit imla farklarının dışında okunuşu etkileyen herhangi bir farkın mevcut olmadığını gördüm.” Diyanet İşleri eski Başkanı Dr. Tayyar Altıkulaç tarafından verilen “Oryantalizmin Değişen Bakış Açısı” isimli konferans yoğun ilgi gördü

ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR
Müftülük konferans salonunda konuşan Dr. Tayyar Altıkulaç, Hz. Ali ve Hz. Osman’a nispet edilen Mushaflarda olduğunu söyledi. Mushaflar üzerine yaptığı araştırmaları anlatan Altıkulaç; “Türk İslam Eserleri Müzesinde başkaca bir Mushaf var. Bu Mushafı da başından sonuna kadar okuduk. Okuduk demek; Sözünü ettiğimiz bu Mushafların tamamını okuduk anlamına geliyor. Hz. Osman Mushaflarını kendi başıma satır satır, harf harf, diş diş kontrol ettiğim bir çalışma ile çok şükür yayınlamak nasip oldu. Allah’a hamdü senalar olsun. Çalışmalarımız devam etmektedir. Hz. Ali Mushaflarını neşretmek gibi bir niyetim yok. Şu an için vaktimizin olmayacağını düşünüyoruz. Ama bunları da en azından baştan sona kadar okuyup kontrol etmemiz lazımdı. Hz. Ali denilince senaristlerin de bir takım senaryoları var. En azından bu Mushafların durumu nedir bakılması gerekiyor. Senelerdir bu Mushafların kapağını açan olmamış. Topkapı Mushafı, Taşkent Mushafı, Londra Mushafı gibi. Bu Mushafların içinde hiçbirin başından sonuna kadar inceleyen, değerlendiren kimse olmamış. İnceleme bu fakire nasip oldu. Cenab-ı Hakka sonsuz hamdü senalar ediyorum.” dedi.
HERHANGİ BİR FARK YOK
Dr. Tayyar Altıkulaç, söz konusu Mushafları okumanın kendisine nasip olduğunu aktardı. Okuduğu tüm Mushafların kendisine verdiği sonucu açıklayan Altıkulaç şöyle konuştu: “Hepsinin bana verdikleri sonuç; İster birinci asrın ilk yarısında ister ikinci yarısında, ister ikinci asrın birinci veya ikinci yarısında Hz. Ali’ye ve Hz. Osman’a nispet edilirse edilsin aralarında fark yoktur. Bu Mushaflar arasında basit imla farklarının dışında okunuşu etkileyen herhangi bir farkın mevcut olmadığını gördüm. Ben bunu söylüyorum. Oryantalistlerin değişen bakış açısına gelince onlar 30-40 yıl öncesine kadar Kur’an denilince vahiy dönemi ile Hz. Ebubekir dönemi Mushafı arasındaki rivayetlerden, Hz. Ebubekir ile Hz. Osman dönemi arasındaki Mushaflarda rivayet çelişkilerinden istifade ederek senaryolarla bugünlere geldiler. Ellerinde malzeme hemen hemen yoktu. Ya da var olanları henüz değerlendirmemişlerdi.”
ORYANTALİSTLERİN
BAKIŞ AÇILARI DEĞİŞTİ
Yemen konusunda 35 bin sahife bulunduğunu, bunların deri Mushaf parçaları olduğunu söyleyen Dr. Altıkulaç, oryantalistlerin Almanya’da iki ekip halinde çalıştıklarını kaydetti. Oryantalistlerin yeryüzünde eski Mushaf olarak neler varsa toplayarak bunlar arasında bir kritik yapma projesi geliştirdiklerini aktaran Dr. Altıkulaç; “Bunlar henüz bir şey yazıp çizmediler. Ama diğer grup yazıp çizmeye başladı. Bir taraftan bakış açıları değişti. Asri saadet döneminden rivayet boşluklarından hareketle değil, özellikle Yemen’den ele geçirdikleri bu Mushaf parçaları üzerinde gördükleri şeylerden hareketle senaryolar ürettiler. Bu suretle Kur’an hakkında şüphe uyandırmaya, Kur’anın da Tevrat ve İncil gibi değişim süreci yaşadığ��na insanları batıyı ve doğuyu inandırmaya çalışıyorlar. Olay bundan ibarettir. Bakış açısı değişmiştir. En azından Kur’an çalışmaları açısından bakış açısı değişmiştir. Bu malzeme üzerinde yoğunlaşarak çalışmaları sürdürüyorlar. Ben o grupla temasımı sürdürüyorum. Bana kitaplar gönderdiler. Ama yazıp çizdiklerimi gördükten sonra benle teması kestiler. Senaryolarla bir sonuca varılamayacağını söylemeye çalışıyorum. Berlin grubu ile temasımız başladı. Onlar bizim çalışmalarımızdan haberdar oldular. Bir konferans serisi başlatma kararı almışlar. Önümüzdeki günlerde ilk konferansı vermek üzere beni davet ediyorlar. Diyorlar ki; Fransa’da, İtalya’da konu ile ilgili oryantalistler var. Onlarda davet edilip beni tanıştıracaklarını ifade ettiler.” ifadelerini kullandı. Konferansa; Din adamları ve dini çevreler yoğun ilgi gösterdi. Burcu AYDIN’ın haberi

Bakmadan Geçme